Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/32 E. 2022/672 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/32 Esas
KARAR NO : 2022/672

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/01/2022
KARAR TARİHİ : 26/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin firmalara ve şahıslara belge arşivleme, depolama hizmeti sunmakta olduğunu, müşterilerin fiziki ve dijital arşivleri, belli bir numaralandırma ve sistematik çerçevesinde arşiv merkezlerinde/dijital ortamda aylık ücret karşılığı saklanmakta olduğunu, müvekkili şirket ile davalı/boçrlu arasında imzalanmış bulunan Müşteri Hizmetleri Sözleşmesi ile davalının belgelerinin müvekkili şirket tarafından ücret karşılığı saklanması konusunda anlaşmaya varıldığını, yine davalı ile imzalanmış olan 15.03.2021 tarihli “Müşteri Sözleşmesine Ek Dijital Hizmet Ek Protokolü” ile ise müvekkili şirket ile tam adedi belli olmamakla birlikte 75.000/100.000 sayfa muhasebe evrakının taramaya hazır hale getirilmesi, evrak setlerinin taranması, taranmış setlerin indeks alanlarının yakalanması/oluşturulması/girilmesi/kontrolü, indeks alanı ve PDF oluşturulması ve dosyaların harici disk ile teslimi yükümlülüğünü, davalı taraf da söz konusu hizmetlerin karşılığında tarama, harici disk ile teslim e indeksleme/ayıklama ücretini ödeme yükümlülüğünü üstlendiğini, Müvekkili şirket tarafından söz konusu protokol doğrultusunda hem davalı şirkete hem de diğer grup şirketlerine saklama hizmeti verildiğini ve üstlendiği tüm edimleri yerine getirmesine rağmen sunmuş olduğu hizmetin karşılığında kesmiş olduğu faturanın ödenmediğini, taraflarınca … 24. Noterliği’nin … tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile … nolu, 100.356,38 TL tutarlı ilgili faturanın davalı şirkete tebliğ edilerek ödenmesinin talep edildiğini fakat süre içerisinde herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı aleyhine, … 30. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının söz konusu takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyanla taleplerinin kabulü ile davalı/borçlunun haksız olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı/borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından dosyaya sunulan borca sebep gösterilen 19.08.2021 tarih ve … sıra numaralı fatura ile belirtilen hizmetin müvekkili şirkete verilmediğini, … 2. Noterliği … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile faturaya itiraz edildiğini, davacı tarafça fatura konusu hizmetin verildiğine ilişkin herhangi bir belgenin dosyaya sunulmadığını, hukuki açıdan fatura kesilmiş olmasına rağmen, gerçekte hizmet tamamlanmamış ise faturanın delil olabilme niteliğinden yararlanabilmenin mümkün olmadığını, alıcının KDV hariç fatura bedeli kadar borçlardığını söylemenin de mümkün olmadığını, zira sadece faturanın tebliğ edimesi ve tebliğden itibaren sekiz gün içinde itiraz edilmemesinin hizmetin görüldüğünün de kanıtı olmadığını, bu nedenle sözleşmesel ilişkinin inkarı halinde faturayı düzenleyen kimsenin ilişkinin varlığı ve hizmetin taamlandığını kanıtlaması gerektiğini, davacı tarafından müvekkilinin satın aldığı iddia edilen hizmetin tamamlandığına dair herhangi bir sevk ve irsaliyenin bulunmadığını, davacı tarafından dosyaya sunulan faturaya itiraz edilmiş bulunulduğunu, detaylı olarak açıklandığı üzere davacının kestiği faturaya ilişkin müvekkiline hiçbir şekilde teslimat gerçekleştirmediğinden icra takibine itiraz etme zorunlulukları doğduğunu, davacının hizmet verdiğini ispat etmesi gerektiğini, hizmet verilmeden fatura kesilmesinin ve bunların icraya konulmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla huzurdaki davanın yukarıda açıkça izah edilen nedenlerle reddini, kötü niyetli davacının dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini ve mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davacıya tahmilini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 30. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, Müşteri Hizmetleri Sözleşmesi, Ek Protokol, ihtarnameler, … 14. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, mail yazışmaları, cari hesap ekstreleri, banka kayıtları, faturalar, sulh protokolü, … 2.Noterliği … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname celp edilmiş incelenmiştir.
Dosya, SMMM bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 17/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; “…1-Davacının, taraflar arasında imzalanan “…” kapsamında vermiş olduğu hizmetlerden dolayı davalıdan 19.10.2021 takip tarihinde 100.356,38 TL hizmet bedeli + 552,65 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 100.999,03 TL alacağının bulunduğu, 2-Bu alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %16,75 ve değişen oranlarda avans faizi hesaplanabileceği…” şeklinde tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Dava, taraflar arasında akdedilen belge arşivleme ve depolamaya yönelik ticari hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili 15/09/2022 tarihli dilekçesinde, tarafların dava konusu uyuşmazlık hakkında anlaşma sağladıklarını ve sulh olduklarını içeren yazılı beyan dilekçesi sunmuş, dilekçe ekinde sulh protokolünü mahkememize ibraz etmiştir.
Mahkememizce her iki tarafın vekaletnamesi incelenmiş, taraflar adına sulh protokolünde imzası bulunan vekillerin vekaletnamesinde “sulh olma” ya yönelik özel yetkilerinin bulunduğu görülmüş, bu noktada usuli bir eksiklik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosyaya ibraz edilen “Sulh Protokolü” başlıklı belge incelendiğinde; her iki tarafın vekili aracılığıyla yaptıkları görüşmeler sonucunda dava konusu uyuşmazlık hakkında anlaşmaya vardıkları ve aralarındaki uyuşmazlığı sulh yoluyla sona erdirdikleri anlaşılmıştır. Hatta, sulh protokolünde işbu davaya konu harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hakkında ayrıca hükümler de konulmuştur.
Mahkememizce yargılamaya devam edilirken; tarafların sundukları beyan dilekçeleri ile ibraz edilen sulh protokolü doğrultusunda anlaşma sağladıkları, dava konusu alacağa ilişkin varılan anlaşma çerçevesinde tarafların sulh oldukları belirlenmiştir.
Bu itibarla, tarafların dosyaya sunulan sulh protokolü doğrultusunda anlaşmaya vardıkları, bu suretle davaya konu uyuşmazlığın son bulduğu, taraflar anlaşma çerçevesinde sulh oldukları için artık davanın konusu kalmadığından yasal düzenlemeler ve tarafların talepleri nazara alınarak Mahkememizce konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, ayrıca sulh sözleşmesinin / protokolünün 6. maddesi uyarınca tüm harç ve yargılama giderlerinin davacı ve davalı tarafa eşit olarak paylaştırılmasına, yine sulh sözleşmesinin / protokolünün 4. maddesi uyarınca tarafların birbirlerinden karşılıklı olarak vekalet ücreti talebi bulunmadığından aleyhlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Tarafların aralarındaki uyuşmazlığı sulh sözleşmesi ile sona erdirdikleri anlaşılmakla dava konusuz kaldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken toplam 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının sulh protokolünün 6.maddesi uyarınca taraflara eşit olarak paylaştırılarak 40,35 TL’sinin davacıdan; 40,35 TL’ sinin davalıdan ayrı ayrı tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından davanın başında peşin olarak yatırılan 1.218,73 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya veya vekiline İADESİNE,
4-Taraflarca sulh protokolünün 6. maddesi uyarınca tüm yargılama giderlerinin davacı ve davalı tarafa eşit olarak paylaştırılacağı kararlaştırıldığından; davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan bilirkişi ücreti 1.100,00 TL ile posta ve tebligat masrafı 38,00 TL olmak üzere toplam 1.138,00‬ TL yargılama giderinin yarısı olan 569,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kalan yarı oranındaki yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Sulh protokolünün 4. maddesi uyarınca tarafların birbirlerinden vekalet ücreti talebi bulunmadığından lehlerine ya da aleyhlerine vekalet ücreti takdirine yer OLMADIĞINA,
6-Taraflarca sulh protokolünün 6. maddesi uyarınca tüm yargılama giderlerinin davacı ve davalı tarafa eşit olarak paylaştırılacağı kararlaştırıldığından ve arabuluculuk ücretinin de yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan toplam 1,320,00 TL arabuluculuk ücretinin taraflardan eşit oranda olmak üzere 660,00 TL’ sinin davacıdan ; 660,00 TL ‘ sinin davalıdan ayrı ayrı tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.26/10/2022

Katip
e-imza *

Hakim
e-imza *