Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/317 E. 2022/712 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO:2022/317
KARAR NO:2022/712

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/04/2022
KARAR TARİHİ:11/11/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin, 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun hükümlerine göre … işletme hakkı sahibi; davalının ise işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan otoyollarını ticari iş yapmak amacıyla kullandığını, 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un “Geçiş Ücretini Ödememe ve Güvenliğin İhlali” başlıklı 30. maddesinin 5. fıkrası “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.” hükmü olduğunu, ücret ödemeden yapılan geçişlerde, geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza uygulandığını, davalının 19.11.2018 tarihi ile 01.12.2018 tarihleri arasında birçok kez geçiş ücreti ödemeksizin köprü ve/veya otoyollarından ihlâlli geçiş yaptığını, geçiş ücretleri 15 günlük sürede de ödenmediği için davalı hakkında …. İcra Müdürlüğünün… sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, borca, borcun nedenine, işletilen ve işletilecek faiz ve tüm fer’ilerine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmesi sonucunda takibin durdurulduğunu, HGS veya OĞS kartlarının banka hesabında yeterli bakiye olsa bile kartlardan para çekilmemesi halinde de davalının geçiş ücretini ödemek zorunda olduğunu, arabuluculuk toplantısında anlaşma sağlanamadığını belirterek, davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazının iptali ile takibin devamına, davalının itirazının kötü niyetli ve alacağın likit olması sebebiyle asgari % 20 oranında icra inkâr ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; ticari hizmet satım ilişkisine dayalı borcun (Otoyol Geçiş Ücretleri) ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacının …. İcra Müdürlüğünün… sayılı dosyası ile 13/02/2019 tarihinde, davalı aleyhine, 1.715,25.-TL asıl alacak, 58,22.-TL işlemiş faiz, 10,48.-TL KDV olmak üzere 1.783,95.-TL toplam alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, (Örnek No:7) ödeme emrinin borçlu/davalıya 20/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 27/02/2019 tarihinde, hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına ve faize itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 27/04/2022 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde 1.783,95.-TL toplam alacak üzerinden huzurdaki itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı taraf, icra takip dosyasında icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de, geçiş yapılan güzergahın (…) ve dolayısıyla verilen hizmetin, İstanbul Avrupa yakası olması nedeniyle HMK.nun 10.maddesi gereğince davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı tartışma konusu değildir. Söz konusu geçişler inkar edilmemektedir.
Davalı taraf, HGS ve OGS bakiyelerinin bulunduğu, hesaplarında yeterli para bulunmasına rağmen sırf ceza adı altında fazladan ücret tahsil edebilmek için, kendilerine bir tebligat da yapılmayarak kötü niyetli davranıldığını ileri sürmekte ise de davaya zamanında cevap vermediğinden davayı ve iddiaları reddetmiş sayılır. Buna göre ancak geçiş yapmadığı veya ödeme yaptığı savunması incelenebilir durumdadır.
Çözümlenmesi gereken sorun, davalıya ait araçlarda bulunan HGS ve OGS sistemlerindeki aksamalardan doğan sorumluluğun kime ait olduğu, aksaklık var ise davalının cezadan sorumlu olup olmadığı, borç miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
Ancak öncelikle görev sorunun tartışılması gerekmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1/1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması zorunludur.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır.
Huzurdaki dava; Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde, Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde yer alan mutlak ticari dava değildir.
Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır.
Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 09.05.2022 tarihli cevabi yazılarına göre davacının tacir olmadığı esnaf büyüklüğünde yük taşımacılığı işi ile iştigal ettiği, işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu, … sayılı Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde Gelir Vergi Beyannameleri ile eki performans bilgileri tablosu ve işletme hesap özetlerine göre VUK 177/1-3 madde hükümleri uyarınca 1. sınıf tacir olmadığı, bilanço esasına göre defter tutan kimselerden olmadığı, yıllık alış satış hadlerine göre esnaf olduğu anlaşılmıştır.
6335 Sayılı Yasanın 2. Maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nun 5. Maddesinin 3 ve 4 nolu fıkraları değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür ve görev hususu HMK’nun 114/c maddesi uyarınca dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.
Açıklanan nedenlerle huzurdaki dava, davacının esnaf olması nedeniyle ticari bir dava değildir. Davada, mahkememiz görevli olmayıp, genel mahkemeler görevli olduğundan görevsizlik kararı verilerek Asliye Hukuk mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ılup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Açılan davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK.114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava dilekçesinin usulden REDDİNE,
6100 sayılı HMK.nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
İki haftalık süre içinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
6100 sayılı HMK.nun 331.maddesi gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerin görevli mahkemece, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama giderlerinin mahkememiz dava dosyası üzerinden KARARA BAĞLANMASINA,
Varsa artan gider avansının dosyasına AKTARILMASINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
11/11/2022

KATİP …

HAKİM …