Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/288 E. 2022/309 K. 15.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/288 Esas
KARAR NO : 2022/309

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ : 15/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili, …bank … şubesine ait keşidecisi …Ltd.Şti (VKN: …) olan ; … çek seri numaralı ve 15/04/2022 keşide tarihli 75.000.00-TL meblağlı, bir adet çeki, hamil olarak elinde bulundurmaktayken, şirket içi transfer esnasında ortadan kaybolduğunu, çekin ortadan kaybolma sebebi ve sürecinin henüz müvekkili şirketçe anlaşılamaması sebebiyle savcılık şikayetinde bulunulmadığını, çekin kaybı nedeniyle davacı müvekkili çek sahibinden olan alacağının tahsil edemediğini, bu nedenle söz konusu çekin TTK hükümlerine göre kaybı nedeniyle iptali edilmesini,
davanın kabulünü, …bank … şubesine ait keşidecisi …Ltd.Şti (VKN: …) olan ; .. çek seri numaralı ve 15/04/2022 keşide tarihli 75.000.00-TL meblağlı, çekin ödenmemesi amacıyla ödemeden men yasağı yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, devamla söz konusu çekin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, kıymetli evrakın iptali istemine ilişkindir.
Yasal düzenlemelere bakıldığında;
6102 sayılı TTK’ nın 757.maddesinde “İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.” hükmünü içermektedir.
Yargısal uygulamalara bakıldığında;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2013/2346 Esas, 2013/3334 Karar sayılı ilamında “…6102 sayılı TTK’nun 818 nci maddesi yollamasıyla uyuşmazlığa uygulanması gereken aynı Yasa’nın 757 nci maddesinde zayi nedeniyle çek iptal davasının ödeme yeri veya hamilin yerleşim yeri mahkemesinde görülebileceği hükme bağlanmıştır… ”
İstanbul BAM 37. Hukuk Dairesi 2017/1596 Esas, 2017/1608 Karar sayılı ilamında “… Aynı Kanunun 757/1. maddesinde iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişinin, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebileceği, 759/1. maddesinde ise poliçeyi eline geçiren kişi bilinmiyorsa, poliçenin iptaline karar verilmesi istenebileceği hususu düzenlenmiştir. Somut olayda; çekin ödeme yeri, muhatap bankanın bulunduğu …’dır. Bu durumda uyuşmazlığın çözüm yeri …. Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.” şeklinde kararlar verilmiştir.
Bu itibarla, çek iptal davalarının yasal düzenleme gereği ancak ödeme (muhatap bankanın bulunduğu yer) veya hamilin yerleşim yeri mahkemesinden istenebileceği, bahse konu hükmün emredici nitelikte olduğu ve mahkemenin yetkisine ilişkin olarak kesin yetki kuralı niteliğinde olduğu konusunda duraksama yoktur.
Bilindiği üzere, yetkinin kesin olduğu hallerde mahkemenin yetkili olmaması (HMK m.114/1-ç) dava şartı niteliğinde olup, davanın her aşamasında hem taraflarca ileri sürülebileceği gibi Mahkemenin de bu hususu resen nazara alması zorunludur.
Somut olaya gelince; davacı / hamilin yerleşim yeri adresinin dosyaya sunulan vekaletname içeriğinde …, celp edilen ticaret sicil kayıtlarından da görüleceği üzere davacı hamilin yerleşim yerinin dava tarihi itibariyle ise …olduğu ; davaya konu çekin ödeme yeri ise muhatap bankanın bulunduğu yer olan …adresi olduğu açıktır. O halde, davacının davasını … Asliye Ticaret Mahkemelerinde açması gerektiği halde, davanın mahkememizde açılması nedeniyle anılan yasa hükümleri ve yerleşik içtihatlar uyarınca mahkememizin yetkili olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda (tarafların adalete mümkün olduğu ölçüde hızlı ulaşması ilkesi, esasen davanın hasımsız olması, yargıda hedef süre kriterleri, HMK’nın 30. maddesindeki usul ekonomisi ilkesi göz önünde bulundurularak) eldeki uyuşmazlık bakımından mahkememizin yetkisiz olması nedeniyle HMK 114/1-ç madde yollaması ve HMK 115/2 maddesi hükmü uyarınca davanın kesin yetki dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, dosyanın yetkili mahkeme olan hamilin yerleşim yeri Aydın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Mahkememizin yetkisiz olması nedeniyle, HMK m.114/f.1-bent (ç) ve HMK m.115/f.2 hükmü uyarınca davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-HMK md 20’ye göre talep halinde, dava dosyasının kesin yetkili … (Nöbetçi) Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK md 20 uyarınca, karara karşı kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren iki hafta içinde; karar kanun yoluna başvurulmayarak kesinleştirilmiş ise kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri durumunda dosyanın kesin yetkili olan mahkemeye gönderilmesine,
4-HMK 331/2 maddesi uyarınca harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
5-Taraflarca yasal sürede dosyanın kesin yetkili mahkemeye gönderilmesi için mahkememizden talepte bulunulmaz ve bu nedenle kesin yetkili mahkemede davaya devam edilmezse, HMK md 20 uyarınca mahkememizce dava açılmamış sayılarak HMK md 331/2 gereği talep halinde tüm harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükleneceğine karar verileceğinin taraflara/vekillerine ihtarına,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi.15/04/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır