Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/262 E. 2023/262 K. 27.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2022/262
KARAR NO : 2023/262

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Taşımacılık Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2022
KARAR TARİHİ : 27/03/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında kargo sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin taşıma taahhüdünü özen ve ivedilikle yerine getirmiş olup yapılan taşıma işlemleri neticesinde faturalar kesildiğini, buna karşılık davalının faturalardan kaynaklı olarak ödenmesi gereken 5.010,92.-TL ücreti ödemediğini, düzenlenen faturalar nedeniyle … 25. İcra Müdürlüğü … E. Numaralı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, takibe haksız ve alacağı sürüncemede bırakmak amacıyla kötü niyetli olarak itiraz edildiğini (Emsal; Yargıtay 19. HD.nin 6.11.2018 tarih ve 2017/5529 E. 2018/5522 K.) belirterek, icra takibine yapılan itirazın iptali ile kötü niyetli olarak takibe itiraz eden borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; ticari hizmet (Kargo taşımacılık) satım ilişkisi nedeniyle düzenlenen faturalara dayalı borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacının … 25. İcra Müdürlüğü … sayılı dosyası ile 15/06/2021 tarihinde, davalı aleyhine, 5.010,92.-TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, (…) ödeme emrinin borçlu/davalıya 25/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 02/07/2021 tarihinde hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına, faize ve Küçükçekmece icra dairesinin yetkili olduğunu, icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 07/04/2022 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde 5.010,92.-TL asıl alacak üzerinden huzurdaki itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmaktadır.
Davacı taraf icra dairesine verdiği borca itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. TBK.nun 89 para borçları götürülecek borçlardan olması, sözleşmede yetki kuralı olsa bile yetki şartının genel yetki kuralını kaldırmayacağından yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı davaya cevap vermediğinden, taraflar arasında uzlaşılan bir nokta bulunmamaktadır.
Çözümlenmesi gereken sorun, davacının dava ve icra takibine konu ettiği fatura içeriğindeki hizmeti davalıya teslim edip etmediği, teslim etmiş ise alacağının miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
Taraf defterleri üzerinde inceleme yapmaya ihtiyaç bulunduğundan ve bu iş uzmanlık gerektirdiğinden, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporları ve yapılan yargılama sonunda;
Davacının ibraz ettiği defter ve belgeler incelendiğinde, 2021 yılı ticari defterlerinin TTK.nun 64/3.maddesi gereğince açılış/kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiş, bu nedenle defterlerin sahibi lehine delil oluşturma vasfına sahip olduğu kabul edilmiştir.
Davacının defter kayıtlarına göre, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, açık hesap üzerinden muhasebe kayıtlarının tutulduğu, 15/06/2021 takip tarihi itibariyle davacının 5.101,92.-TL davalıdan alacaklı göründüğü tespit edilmiştir.
Davalı defter ve belgelerini ibraz etmemiştir.
6100 sayılı HMK.nun Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 222.maddesi gereğince; Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Usulüne uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Davacı kayıtlarına göre taraflar arasında ticari ilişki olduğu, davacının usulüne uygun defter kayıtlarına göre davalıdan toplamda 5.101,92.-TL faturalardan kaynaklı bakiye alacağı bulunduğu, davalının defter ve belgelerini ibraz etmediği anlaşıldığından davacının davalıdan 5.101,92.-TL alacaklı olduğu kabul edilmiştir.
Davacının talebine konu alacak likit (belirlenebilir) olduğu anlaşılan faturalara dayalı olduğundan, asıl alacak üzerinden davalının haksız itirazı nedeniyle takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
1-Davacının … 25. İcra Müdürlügünün … sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine başlattığı icra takibine İTİRAZIN İPTALİNE,
Takibin DEVAMINA,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanunun 2. Maddesine göre takip tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz UYGULANMASINA,
İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit (belirlenebilir) hüküm altına alınan alacak (5.101,92-TL) üzerinden % 20 hesabıyla 1.020,38-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 348,51-TL olup, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 267,81‬-TL harcın DAVALIDAN TAHSİLİYLE HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat masrafı 184,50-TL, bilirkişi ücreti 1.500,00-TL’den oluşan 1.684,50-TL yargılama gideri ile 80,70-TL başvuru harcı, 80,70-TL peşin harç toplamı 1.845,9‬0-TL yargılama giderinin DAVALIDAN TAHSİLİYLE DAVACI TARAFA VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.101,92-TL vekalet ücretinin DAVALIDAN TAHSİLİYLE DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
6-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, davada haksız çıkan davalıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK’nın 341/2.maddesi gereği kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/03/2023

KATİP

HAKİM