Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/147 E. 2022/676 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/147
KARAR NO:2022/676

DAVA:İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ:14/09/2020
KARAR TARİHİ:27/10/2022

Davacı vekilinin 30/12/2021 tarihli dilekçesi karşısında… E.sayılı dosya davacısı … dışında diğer tüm davacıların alacak hakkını davacı …’e temlik ettiğinin beyan edilmesi ve devir sözleşmeleri karşısında, bu aşamadan sonra HMK m.125/f.2 hükmü çerçevesinde davanın açılmasından sonra dava konusunun davacı … dışındaki diğer davacılar tarafından …’e devrolunduğu bildirilmiş, davacı …’in … E.sayılı dava dosyasındaki dava dilekçesinin 3.sırasından başlayıp 16.sırasına kadar devam eden tüm davacıların yerine geçtiği kabul edilmiş, mahkememizin … E.sayılı asıl davadan ayrılan dosyadaki yargılamaya devam olunmasına karar verilmiş ve bu çerçevede yargılamanın icra olunmasına dair ara karar oluşturulduktan sonra gerekli yargılama yapılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalılar aleyhine başlatılan ilamlı icra takiplerinin kesinleşmesi akabinde menkul, gayrimenkul hacizleri yapmalarına rağmen davalılardan tahsilatın sağlanamamış olduğunu, davalıların borcu ödemeye yeterli menkul ve gayrimenkullerinin mevcut olduğunu, davalıların muvazaalı alacaklıların tarafından yapılan hacizler nedeni ile haczedilen gayrimenkul ve menkullerin satışından menfaat sağlamalarının mümkün olmadığını, iflas masasında işçilik alacaklarının öncelikli ödenen alacaklar olmasından dolayı huzurdaki iflas davasını ikame etme zaruretinin hasıl olduğunu, iflası istenen sermaye şirketlerinin tapuya kayıtlı gayrimenkullerine, bankalarda bulunan hesaplarına ve kasalarına, üçüncü kişilerde bulunan hak ve alacaklarına , adlarına tescilli her türlü kara, deniz ve hava araçlarına, Türk Patent ve Marka Kurumunda tescilli markalarına, icra müdürlüklerinde devam eden takiplerdeki alacaklarına, teminatsız tedbir konulmasına, iflas taleplerinin İİK m.166 maddesine göre ilanını, iflası istenen sermaye şirketleri için … icra müdürlüğünden alınacak kapak hesabına göre depo kararının çıkarılmasını, depo kararına uyuşmaz ise müvekkillere karşı borçlarından ötürü organik bağı olan davalıların birlikte iflasının açıklanmasını, aralarında organik bağ olan davalı şirketlerin iflas müdürlüğünde birlikte tasfiyesini, iflas hükmü akabinde davalıların yasal temsilcileri hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına hileli iflastan suç duyurusunda bulunulmasını talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkillerine yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkil şirketlerin malvarlığı üzerindeki hacizlerin muvazaalı olduğu iddialarının tamamen gerçeklikten uzak ve mahkemeyi yanıltma amacı taşıyan iddialar olduğu, davacılar vekillerinin hiçbir somut delile dayanmaksızın yalnızca aldıkları duyumlar çerçevesinde tedbir talep etmekte olduklarını, tüm bu sebeplerle tedbir talebinin reddinin gerektiğini, davanın reddini, muhafaza tedbir talebinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yapılan ilamlı icra takibi sonucunda gönderilmiş olan icra emrine rağmen müteselsilen borçlular tarafından borcun ödenip ödenmediği, bu nedenle İİK m.177 hükmü çerçevesinde davalı şirketler hakkında iflas kararı verilmesinin yasal şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yargılama aşamasında müdahale talep eden … vekilinin talebi ilândan itibaren onbeş gün geçtiğinden ve hak düşürücü süre karşısında reddolunmuştur.
Mahkememiz iflas davası açısından görevli ve yetkili olup genel ve özel dava şartları açısından eksiklik bulunmadığı açık olup icra dosyasında da borçlular vekiline tebligat yapılmıştır.
Yargılama aşamasında bu dosyanın sadece tek bir davacı yönünden devamı takdir olunmuş ise de yukarıda açıklandığı üzere yargılama aşamasında diğer tüm davacılar dava konusu etmiş oldukları alacaklarını davacı …’e yazılı sözleşme ile devretmişlerdir. Bu suretle dava açılmasından sonra, dava konusu diğer davacılar tarafından davacı …’e devredildiğinden HMK m.325/f.3 hükmü uyarınca … bu dosyadaki yani … .sayılı davadaki diğer tüm davacıların yerine geçmiştir.
Yargılama aşamasında davacı konumuna erişen …, davalıları ise iflası talep olunan şirketler yönünden yapılan yargılamanın devamı sırasında gerek davacı vekili gerek davalı şirketler vekilleri açıkça bu dosyanın davacısı …’nin dava konusu etmiş olduğu miktarlarla ilgili tüm icra dosya borçlarının tamamen karşılandığını beyan etmişler, esasen bu noktada gerek davacı vekili gerek davalı şirketler vekilinin beyanı dahi tam olarak uyuşmuştur.
Yukarıda açıklandığı üzere yargılama aşamasında depo emrine konu olabilecek alacak miktarının ödendiği, bu noktada taraf vekillerinin beyanlarının uyuştuğu açıktır. O halde dava konusu alacak miktarının ödenmiş olduğu anlaşılmakla davalı şirketler aleyhine açılan iflas davası konusuz kalmıştır.(Yargıtay 23.HD 2016/7045E.2017/937K. sayılı ilamından hareket edilmiştir.) Kaldı ki HMK m.26 hükmü uyarınca tarafların talepleri ile bağlılık esas olup tarafların müşterek talepleri “davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin olmakla bu talepler dikkate alınmıştır.
HMK m.331 hükmü uyarınca vekalet ücreti ve yargılama giderinin takdiri açısından haklılık durumunun davanın açıldığı tarih dikkate alınarak araştırılması gerekmektedir. Kaldı ki davacı vekilinin bu noktada vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi dahi mevcuttur.
Dayanılan iflas sebebi karşısında, İİK m.158/f.1 hükmü uyarınca koşulları gerçekleştiğinden iflas talebi ilgili gazetelerde ilan edilmiş, bu suretle ilandan itibaren onbeş gün içinde borçlunun diğer alacaklılarına,iflas davasına müdahale veya itiraz ederek mahkememizden iflas talebinin reddini talep etmeleri amacıyla itirazda bulunma hak ve imkanları temin edilmiş, ayrıca İİK m.160 hükmü uyarınca gerekli iflas avansının dahi depo edilmesi sağlanmıştır.
Adı geçen icra dosyalarında ilama dayalı icra emrinin vekile tebliğ olunmasına rağmen borcun ödenmediği anlaşılmakla davacı tarafından bu defa iflas davası açma yoluna başvurulduğu, takip dosyası içeriğine göre iflas yoluna başvurmaya engel hal olmadığı sabittir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki ilamlı takipte borçluya icra emrinin tebliğ olunduğu, takip konusu borcun yedi gün içinde ödenmediği,esasen kararın infazına engel bir halin dahi bulunmadığı,dayanak belgenin ilam niteliğinde bulunduğu tartışmasız olmakla alacaklının davalı borçlular hakkında doğrudan doğruya iflas davası açmasının yasal koşulları tam olarak oluşmuştur.Bu itibarla İİK m.156 hükmünün somut koşul vakıaları gerçekleşmiştir. Doğrudan iflas sebebine dayanıldığından davalıya ayrıca depo emri ise tebliğ olunmamıştır.
Bilindiği üzere İİK.m.156 hükmü uyarınca “ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklı bir dilekçe ile ticaret mahkemesinden iflas kararı isteyebilir. Bu dilekçeye borçlunun ödeme emrine itiraz etmediğini mübeyyin ödeme emri nüshasının raptedilmesi lazımdır. Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile ticaret mahkemesinden isteyebilir.”
Bu davaya esas kılınan icra dosyalarında davalılar aleyhine ilama dayalı takip yapıldığı, icra emrinin gönderildiği, usulüne uygun olarak vekile tebliğ olunduğu, buna rağmen süresi içinde davalı borçlular tarafından herhangi bir ödemenin yapılmadığı dikkate alındığında davanın açıldığı tarih itibariyle davacının iflas davası açmakta haklı olduğu, bu nedenle davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin takdir edilmesi gerektiği kabul edilmiştir. Bu suretle davalı borçlular hakkında HMK m.331 hükmüne istinaden dava açılmasında davacının davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olduğu tespit olunmuştur. Bu nedenle davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdir edilmiştir. Esasen mahkememizce verilen 2020/497E. 2021/983K.sayılı ilamda dahi yine benzer hükmün verildiği, bu hükmün İstanbul BAM17.HD 2022/812E. 2022/795K.sayılı ilamı ile benimsendiği anlaşılmaktadır.
Yapılan açıklamalar karşısında temlik alan davacı … tarafından davalılar … ile … VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ aleyhine açılan iflas davasında ilama konu borcun ödenmesi nedeni ile ve tarafların müşterek beyanları karşısında konusuz kalan davanın esası yönünden ve her iki davalı açısından karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda yazılı nedenlerle;
1-Temlik alan davacı … tarafından davalılar … ile … VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ aleyhine açılan iflas davasında ilama konu borcun ödenmesi nedeni ile ve tarafların müşterek beyanları karşısında konusuz kalan davanın esası yönünden ve her iki davalı açısından karar verilmesine yer olmadığına,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 80,70 TL maktu ilâm harcının, peşin olarak alınan 870,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 789,7‬0 TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davanın açıldığı tarih itibariyle davacı haklı olmakla HMK m.331 hükmü dikkate alınarak davacı tarafından ayırma kararı sonrası yapılan 244,75-TL tebligat-posta, 80,70 TL maktu başvuru harcı, 80,70 TL maktu ilâm harcı, 1.338,12 TL Basın İlan Kurumu gideri, 70,00 TL TTSG gideri olmak üzere toplam 1.814,27‬‬TL yargılama giderinin -tahsilde tekerrür olmamak üzere- davalı şirketlerden müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davanın açıldığı tarih itibariyle davacı haklı olmakla, HMK m.331 hükmü dikkate alınarak davalı işveren şirketler aleyhine açılan dava yönünden 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin -tahsilde tekerrür olmamak üzere- davalı şirketlerden müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Artan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-İflas avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren on günlük süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin huzurunda ve oy birliği ile karar verildi.27/10/2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …