Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1 E. 2022/40 K. 21.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1 Esas
KARAR NO : 2022/40

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2022
KARAR TARİHİ : 21/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … ile borçlu … arasında ödenmeyen cari hesap alacağından kaynaklanan, … nolu fatura ve 01.01.2014-31.12.2021 tarih aralığına ait cari hesap ekstresine dayanan alacak-borç ilişkisi mevcut olduğunu, davalı borçlu şirket tarafından alacağın ödenmediği için, T.C. İstanbul … İcra Dairesi…E. Sayılı örnek-7 icra takibi başlatıldığını, ardından ödeme emrinin 28.04.2021 tarihinde iş yerinde daimi çalışana tebliğ edildiğini, 29.04.2021 tarihinde ise davalı borçlu vekilince icra dosyasına yetkiye, borca ve tüm ferilere itiraz edildiğine dair haksız ve kötüniyetli olarak itiraz dilekçesi sunulduğunu, itirazın taraflarına tebliğ edilmediğini ancak kontrolleri sırasında haricen fark edildiğini, buna binaen her halükarda İİK m. 67’ye binaen yasal süresi içerisinde işbu davalarını ikame ettiklerini, davalının borçlu itirazında kötüniyetli olduğunu, zira borcun varlığını, T.C. İstanbul… İcra Dairesi … E. dosyasının dayanak belgesinde de sunulan, müvekkili… Şirketi tarafından, …Şirketine gönderilen cari bakiye mutabakat mektubuna, … Şirketine ait “… .com.tr” mail adresinden “MUTABIKIZ” şeklinde cevap verildiğini, ikrar ettikleri borca karşın, icraya konu edildiğinde haksız itirazda bulunmaları davalı borçlu yanın kötüniyetinin göstergesi olduğunu, itirazın sırf icra takibini durdurmak ve mal kaçırmak için zaman kazanma amaçlı olduğu, velhasıl kötüniyetli olduğu ve davalı borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiği hususunun açık olduğunu, davalı borçlunun kötüniyetli olduğunu, mal kaçırma ihtimalinin olduğunu, telafisi imkansız zararlarının doğabileceğini, buna binaen İİK m. 257 çerçevesinde alacağının rehinle temin edilmemiş olduğunu, alacağının 06.02.2020 vade tarihli olması sebebiyle vadesi gelmiş bir alacak olduğunu, ihtiyati haczin şartlarının somut olayda mevcut olması sebebi ile müvekkili şirketin telafisi imkansız zararları doğmaması için ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, davalı borçlunun cari hesap mutabakat mektubuna mutabıkız şeklinde cevap verdiğine dair yazılı delillerinin mevcut olduğunu, bu delil ile en azından ihtiyati haciz noktasında yaklaşık ispatı sağlamış bulunduklarını, borcun konusunun cari hesap ekstresi olması hasebiyle davanın TTK m. 4 gereği, Cari Hesabın TTK’da düzenlenen hususlardan olması sebebiyle, mutlak ticari dava olduğunun açık olduğunu, bu sebeple TTK m. 5 gereği mahkemmizin işbu uyuşmazlık hususunda görevli olduğunu, bunların yanında davanın her iki tarafı da zaten ticaret şirketi olmaları hasebi ile tacir olduğunu, yetki noktasında, davacı müvekkili ile davalı yan arasında satış sözleşmesinin mevcut olduğunu, buna binaen uyuşmazlıkta kesin yetki olmadığından, HMK m. 10 gereği davanın “sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde” açılabilmesi mümkün olduğunu, buna binaen TBK m. 89 hükmüne göre alacak “para borcu” niteliğinde olduğundan “alacaklının dava tarihindeki yerleşim yeri” ifa yeri olduğunu, davacı alacaklı şirketin merkezi Bayrampaşa/İSTANBUL olduğundan İstanbul Mahkemeleri işbu davada yetkili olduğunu, icra dosyasına ödenen peşin harcın mahkememizde ikame edilen dosyada alınacak olan harçlardan mahsubu için İstanbul … İcra Müdürlüğü …E. dosyadan 24,46 TL’lik peşin harcın mahsubu için derkenar alındığını beyanla davalı yanın kötüniyetine binaen, taraflarına telafisi mümkün olmayan zararlar vermesinin önlenmesi adına 5.092,52 TL üzerinden uygun görülecek teminat mukabilinde davalının taşınır, taşınmaz ve üçüncü kişilerde bulunan hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, takibin devamına, takibin fatura alacağına dayalı olduğu, fatura alacağının likit bir alacak olduğu, borca dair müvekkili şirketçe gönderilen cari hesap mutabakat mektubuna, davalı borçlu şirket tarafından “mutabıkız” şeklinde cevap vermelerine rağmen fatura bedelinin ödenmediği ve haksız itirazda bulunulduğu gözetilerek takip çıkış miktarı olan 5.092,52 TL’nin %20’sinden aşağı olmamak üzere hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davalıya tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı tarafa usulüne uygun davetiye çıkarılmış olup, davetiyenin 17/01/2022 tarihinde tebliğ edildiğinden ve henüz davaya cevap vermek için yasal süreleri dolmadığından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyası, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden davalı şirkete ait BA/BS formları, cari hesap ekstresi, mutabakat mektubu, fatura suretleri celp edilmiş incelenmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 21/01/2022 tarihli dilekçede özetle; dosyada davalı taraf ile mahkeme dışında sulh olduklarını, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davanın konusuz kaldığını beyanla işbu sebeple ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını, keyfiyetin icra müdürlüğüne bildirilmesini ve teminatın taraflarına iadesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan 21/01/2022 tarihli dilekçede özetle; davacı tarafından itirazın iptali davası açıldığını, davacı ile müvekkili arasında yapılan sulh neticesinde davanın konusu tüm borcun ödendiğini, davacı davasından feragat ettiğinden feragati kabul ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını, ihtiyati haciz için davacı tarafından yatırılan teminatın iadesine muvafakat ettiklerini, dosyanın kaydını kapatılmasını talep ettiklerini beyanla ihtiyati haczin kaldırılmasına, yatırılan teminatın davacı tarafa ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf vekillerince dosyaya sunulan yazılı belge ve beyanlardan görüleceği üzere, Mahkememizce yargılamaya devam edilirken; davacının ve davalının ayrı ayrı sundukları beyan dilekçeleri ile aralarında eldeki davaya konu uyuşmazlık bakımından anlaşma sağladıkları ve sulh oldukları belirlenmiştir.
Tarafların ayrı ayrı sundukları dilekçelerden dava konusu uyuşmazlık hakkında anlaşmaya vardıkları, bu suretle uyuşmazlığın son bulduğu, taraflar anlaşma çerçevesinde ödeme yapıldığı için artık davanın konusu kalmadığını beyan ve talep ettiklerinden; yasal düzenlemeler ve tarafların talepleri nazara alınarak Mahkememizce konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının ve davalının birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından her bir tarafın yaptığı masrafın kendi üzerinde bırakılmasına, aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-492 sayılı Harçlar Kanunun 22. maddesi uyarınca alınması gereken 26,90 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 53,80 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep edilmesi halinde davacıya veya vekiline iadesine,
3-Tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından taraflarca yapılan masrafların kendileri üzerilerinde bırakılmasına, lehlerine ya da aleyhlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk sarf ücretinin yargılama gideri kapsamında olduğu ve tarafların birbirlerinden yargılama gideri talebi bulunmadığından arabuluculuk yargılama giderinin eşit oranda olmak üzere 660,00 TL’sinin davacıdan ve 660,00 TL’sinin davalıdan ayrı ayrı tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Mahkememizin 04/01/2022 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati haczin derhal kaldırılmasına, keyfiyetin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına ve ilgili icra müdürlüğüne bildirilmesine,
6-Davacı tarafından ihtiyati haciz sebebiyle yatırılan 763,87 TL teminatın davalının muvafakati nazara alınarak derhal davacıya veya vekiline iadesine,
7-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
21/01/2022

Katip …
e-imza *

Hakim …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.