Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/700 E. 2022/465 K. 13.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/700 Esas
KARAR NO : 2022/465

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 22/10/2021
KARAR TARİHİ : 13/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın bir şahıs şirketi mevcut olup (…) Müflis … ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, bu ticari ilişkiye istinaden ticari defter kayıtlarının olduğunu, taraflar arasında imzalanan BS Bildirimi- Mutabakat formunun bulunduğunu, …’in müvekkiline borcu olmasından dolayı … tarafından müvekkili 24.07.2020 tarihli … numaralı 100.000,00 TL bedelli çek müvekkili …-…’e teslim edildiğini, müvekkili tarafından işbu çek 28.07.2020 tarihinde bankaya ibraz edilmişse de 97.775,00 TL’si karşılıksız çıktığını, akabinde müvekkili …’ın adına tekrardan cirolandığını, 05.08.2021 tarihinde tekrar bankaya ibraz edildiğini, bu sefer de 2.225,00 TL ödeme yapılarak kalan tutar bakımından çekin karşılıksız olduğu çek üzerine işlendiğini, müvekkilinin Müflis Şirketten alacağı faturalara, cari hesaba, ticari defter kayıtlarına ve hatta çeke dayanmışsa da iflas idaresi tarafından alacak kaydının reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, alacak kaydında müflis şirketin yetkilisi tarafından beyanda bulunmamasından müvekkilinin kusurlu bulunarak alacak kaydının reddedilmesinin hukuka aykırılık teşkil edeceğini, fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla sıra cetveline itirazının kabul edilerek 61.408,20 TL (faiz ve masraflar hariç) miktarındaki alacağının iflas masanına kaydının yapılmasını, alacağının sıra cetveline yazılmasını ve ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı, İflas masası alacaklılar Sıra Cetvelinin … numarasında alacak dilekçesi ile davalı müflis şirketten olan 61.408,20 TL tutarındaki alacağının kaydedilmesi talebinde bulunduğunu, davacı yan müflis şirket yetkilisinin beyan vermemesi ve ticari defterlerin de teslim edilmemesinin kusuru olarak alacak kaydının reddedilmesinin açıkça hukuka aykırı olacağını belirtildiğini, iflas idaresinin de davacı yanın alacağını beyan almadan ya da ticari defterler incelenmeden tespit etmesi mümkün olmadığını, kayıt kabul davalarında basit yargılama usulünün uygulandığını, ispat yükünün ise davacı üzerinde olduğunu, alacaklı, açmış olduğu kayıt kabul davasında alacağının varlığını ispat etmekle yükümlü olduğunu, davacı yanın belirtmiş olduğu miktarda alacaklı olduğunu ispat etmesi gerektiğini, kayıt kabul davası, sıra cetvelinin ilanından itibaren 15 gün içinde açılabileceğini, iş bu süre hak düşürücü süre olduğunu, davanın süresinde açılmaması halinde reddine karar verilmesi gerektiğini, somut olayda sıra cetveli ticaret sicil gazetesinde 27.04.2021 tarihinde, yerel gazetede de 30.04.2021 tarihinde ilan edildiğini, huzurdaki dava ise, 22.10.2021 tarihinde açıldığını, davacı tarafın masraf yatırıp yatırmadığını bilmemekle, bu açıdan15 günlük hak düşürücü sürenin değerlendirilmesini, masraf vermemiş olması halinde süre yönünden davanın reddine karar verilmesini, davanın esastan reddi ile yargılama masraflarının karşı taraftan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (İflas Tasfiye Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasıdır.
Mahkememizce davacının iflas masasına başvuru dilekçesi ve ekleri, başvuruya ilişkin iflas idare memurlarının kararı, düzenlenen ek sıra cetveli, tebligat belgesi ve ek sıra cetvelinin ilanına ilişkin gazete suretleri celbedilip incelenmiştir.
İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223’üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabulü elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223. M). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 2021/921 Esas, 2021/1043 Karar sayılı ilamı)
Dosyanın incelenmesinde; masaya kayıt talebinin reddine yönelik kararın … tarihinde … kayıt numaralı alacak için davacıya tebliğ edildiğinin bildirildiği, davacı vekilinin kendisine yapılan tebligatın 15/10/2021 tarihinde olduğunu bildiren ve alacak kayıt numarasının … olduğu tebliğ mazbatasının suretinin dosyaya sunulduğu, görülmekle iflas idaresi tarafından dosyaya gönderilen tebligat parçası ile davacı vekili tarafından dosyaya sunulan tebligat parçalarındaki kayıt numaralarının farklı olduğu, bu haliyle davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığının denetiminin ayrıca yapılması gerektiği anlaşıldı.
Mahkememizce alacaklı davacı …’ın iflas idaresi yazı ekinde bulunan 01/03/2022 tarihli dilekçe ekindeki tebligatımızda her ne kadar kayıt numarası … olarak yazılmış olsa da, doğru olan kayıt numarası … olup, iflas masasına alacak kayıt dilekçesi ve ekleri, alacağına ilişkin red kararı, tebliğ mazbatası ve PTT sorgusunun gönderildiği görülmekle;
Davacıya 2 farklı kayıt numarası ile alacağına ilişkin red kararının tebliğ edildiği ancak içerik denetiminin yapılmasının zorunluğu olduğu,
İflas müdürlüğünce … olarak yazılan davacının alacağına ilişkin red kararına yönelik tebligat ekinde davacıya hangi evrakların gönderildiği hususunun anlaşılamadığı da görülerek; iflas idaresine ayrıca müzekkere yazılmıştır.
Müzekkere cevapları ve dosya kapsamı itibariyle, dosya kapsamında temel mesele davacının iflas idaresinin red kararının kendisine tebliği olarak belirttiği tarih ile iflas idaresinin davacı red kararını tebliğ ettiğine ilişkin sunduğu tebliğ evraklarının farklı tarihler içermesinden kaynakmaktadır.
Somut olaya göre, Alacaklı …’ın … tarafından 25/12/2020 tarihinde tarihinde … kayıt ile muayyen sürede alacak kaydı başvurusunda bulunulmuş olduğu, davacı … kayıt sıra numarası … olduğunun sabit olduğu, kendisine tebliğ için masraf avansı yatırdığı, tebligatın 21/06/2021 tarihinde bizzat başvuru yapan vekile yapıldığı sabittir.
Davacının iddiası ise; iflas müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasında alacak kaydı yaptıran …”a sehven 3297 alacak kayıt sıra numarasında bulanan … sıra cetveli kararının tebliği tarihinde dava açma sürelerinin başladığı, ilgili tebligat içeriğinde kayıt numarası … olmasına karşın içeriğinde yine davacının başvurusuna ilişkin red kararının bulunduğunun iddia edildiği, görülmüş ancak iflas idaresi müzekkere cevaplarına göre sehven … alacak kayıt sıra numarasında bulanan … sıra cetveli kararının 15/10/2021 tarihinde tebliğ edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Alacaklı tarafından …tarihinde … kayıt sıra numarası ile muayyen sürede alacak kaydı başvurusunda bulunulmuş, masraf avansı yatırıldığı, yatırdığı masraf avansı gözetilerek 21.06.2021 tarihinde ret kararının davacı vekiline tebliğ edildiği görülmüştür. Huzurdaki dava ise 22.10.2021 tarihinde açılmıştır.
İİK md 235’e göre iflas sıra cetveline itiraz-kayıt kabul davasının 15 günlük hak düşürücü süre içinde açılması ve kamu düzeninden olan hak düşürücü sürenin yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen dikkate alınması zorunludur. Yerleşik hale gelmiş Yargıtay 23. HD (örn.2016/5445 E 2017/718 K) ve İstanbul BAM 17 ve 45 HD içtihatlarında da vurgulandığı üzere bu süre, İİK md 223 hükmü gereği başvurusu hakkında verilecek kararın kendisine tebliği için masraf avansı yatırılması durumunda kararın alacaklıya tebliği tarihinden, kayıt başvurusu sırasında masraf avansı yatırılmamış olursa sıra cetvelinin ilan tarihinden başlar.
İncelenen dosya kapsamına göre, davacı tarafın 1837. sıraya alınan ve sıra cetvelinde değerlendirilen alacak kayıt başvurusu sırasında, verilecek kararın kendisine tebliği için avans yatırdığının anlaşılması, bu nedenle somut uyuşmazlıkta hak düşürücü sürenin, red kararının kendisine tebliği itibaren başlatılması gerektiği, davacının iddiası gibi kendisine sehven gönderilen bir iflas idaresi red kararının, hak düşürücü sürenin yeniden başlamasına sebebiyet vermeyeceği, davacı vekilinin dosya kapsamına sunduğu emsal kararlarının ödeme emrinin 2.kez tebliği halinde itiraz süresinin yeniden başlamasına ilişkin olduğu, somut olayda kamu düzeninden olan ve resen dikkate alınması gerekli dava açma süresinin 21/06/2021 tarihinde başladığı, yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu, dolayısıyla hak düşürücü sürenin genişletici mahiyette yorum yoluyla uzatılmasının mümkün bulunmaması, ayrıca ve özel olarak dava açma süresinin; davacıya sehven yapıldığı anlaşılan ve içeriğinde ne olduğu net olarak tespit edilemeyen davacıya ait olmayan 3297 tarihli alacak kayıt sırası hakkındaki tebligat tarihi olan 15/10/2021 tarihinde zaten geçmiş olduğu, dolayısıyla hak düşürücü sürenin kesilmesi ve uzaması ihtimali olmayan itiraz niteliği, somut dava yönünden ise ayrıca dava şartı niteliği de gözetilerek hak düşürücü sürenin kayıt kabul davaları yönünden özel dava şartı niteliği taşıdığı anlaşılmakla, davanın hak düşürücü süre sona erdikten sonra açılması nedeniyle emsal Yargıtay ve BAM içtihatları doğrultusunda HMK md 114/2 ve 115/2 uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davacı davasını İİK m.235/1 maddesi gereğince hak düşürücü sürede açmamış olduğu, bu nedenle özel dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’ nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile eksik alınan bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1. maddesi uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.13/06/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır