Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/663 Esas
KARAR NO : 2023/787
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/10/2021
KARAR TARİHİ : 24/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, kesici takım satışı ve medikal kaynak makineleri satışı alanında önde gelen firmalardan olduğunu, uzun yıllardır hizmet veren büyük ve köklü bir firma olduğunu, müvekkili şirketin, davalıya pandemi döneminde kullanımı artan maskelerin yanındaki iplerin maskeye ikmali işini yapan “ultrasonik kaynak makinesi” sattığını, bu sebeple de taraflar arasındaki cari hesaptan da görüleceği üzere müvekkilinin söz konusu satıştan bakiye 61.084,80 TL alacağı bulunmakta olduğunu, davalı tarafın cari hesaba göre 61.084,80 TL borçlu olduğunu kabul etmekte olduğunu, davalı tarafça davalının 61.084,80 TL borçlu olduğu cari hesap dökümü davalı tarafından açıkça kabul edildiğini, davalı tarafın borçlu olduğunu bilmesine ve kabul etmesine rağmen, alacaklarının tahsili amacıyla başlatmış oldukları … 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasına haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ederek takibin durdurulduğunu, alacakları karşılığında borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, davalarının kabulü ile … 6. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına davalı tarafça yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Söz konusu makine parkurunda maske ipinin kaynağını yapmak üzere de üretim hattında ihtiyaç duyulan 2 adet … ultrasonik kaynak makinesi ve 2 adet … makinesi 06.05.2021 tarihli fatura 84.914,40 TL bedel ile davacı yandan satın alınmak üzere davacı yan ile şifahen anlaşıldığını, müvekkili tarafından cari hesaba dayanak faturanın içeriğini oluşturan makinelerin bedeline istinaden iş bu faturadan takibi 6 ay öncesinde fatura bedelinin %30’luk bir kısmına tekabül eden 23.277,90 TL, peşinat olarak 24.11.2020 tarihinde müvekkilinin … Bankası A.Ş. nezdinde bulunan hesabından davacı yanın bir hesabına gönderildiğini, ancak müvekkili tarafından makinelerin geç tesliminden bir müddet sonra kullanım esnasında ayıplı olduğu tespit edilmiş olup davacı yan ile iletişime geçilerek ayıbın giderilmesi talep edildiğini, kalan bakiyenin ayıbın giderilmesinden sonra yapılacağı bildirildiğini, müvekkili tarafından satın alınan ve kendisine geç teslim edilen makine parçaları kullanılamaz halde olduğu gibi maske ipi kaynak işini de gerçekleştirememekte olduğunu, müvekkili şirketin personeli ile davacı yan personeli arasındaki yazışma suretinden de açık olduğunu, izahına çalışıldığı üzere davanın konusu borcun doğumuna sebep olan söz konusu makine parçaları objektif olarak sahip olması gereken özelliklere sahip olmadığını, bununla birlikte işlevini gerçekleştiremediğinden müvekkil tarafından başka bir yerden makine parçalarının tedariki gerçekleştirildiğini, bu nedenlerden söz konusu ayıplı mallar nedeniyle zarara uğrayan müvekkilinin borçtan dolayı sorumlu tutulması mümkün olmadığını, haksız ve mesnetsiz olarak usule, yasaya ve içtihatlara aykırı olarak açılan davanın reddine, davacı yanın %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Toplanan Deliller:
… 6. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası UYAP kayıtları,
Davacı şirkete ait BS formları,
Davalı şirketi ait BA formları,
… tarafından hazırlanan 13/10/2022 tarihli bilirkişi raporu,
… tarafından hazırlanan 12/06/2023 tarihli bilirkişi raporu ayrı ayrı celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, cari hesaptan kaynaklanan bedelinin ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası; 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddeye göre, bu davanın açılabilmesi için:
1-İlamsız takip yapılmış olması,
2-Borçlunun bu takibe itiraz etmesi,
3-Alacaklının, itirazın kaldırılması için İcra mahkemesine başvurmaması,
4-İtirazın alacaklıya (davacıya) tebliğinden itibaren alacaklının 1 yıl içinde mahkemeye başvurmuş olması yasal koşullarının bir arada gerçekleşmesi gerekir.
Takip alacaklısı tarafından ödeme emrine süresi içinde itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılan, itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran, itirazla duran takibin devamınını amaçlayan bir dava olup yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. Davalı borçlunun icra dosyasında ileri sürdüğü itirazlar dışındaki itirazlarını da bu dava içinde ancak cevap süresi içinde ileri sürmesi olanaklıdır.
Somut olayda, … 6.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının tetkikinde; davacı … Şirketi tarafından borçlusu davalı … Şirketi aleyhine, 61.084,80-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının cari hesap olarak gösterildiği, ödeme emrinin borçlulara tebliği üzerine yasal süresinde olan 13/07/2021 tarihli itiraz ile takibin durduğu, davalı tarafından borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, eldeki itirazın iptali davasının hak düşürücü süre içinde olan 07/10/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 222.maddesi gereğince; ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Usulüne uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Somut uyuşmazlıkta, açıklanan hükümler ışığında tarafların ticari ve defter kayıtlarının incelenmesi neticesinde tanzim edilen bilirkişi raporu ile, davalı tarafın ticari defter, cari hesap ekstresine göre davacı taraftan 06/05/2021 tarihinde … seri numaralı fatura ile 84.914,40-TL tutarlı emtia alışı yaptığı, davalı tarafından 30/09/2021 tarihinde 23.829,60-TL fatura virman adı altında cari hesap bakiyesinden düşüldüğü, buna göre davalının, davacı yana 61.084,80-TL borcu olduğu, davacı defterlerinde ya da dosya kapsamında davalı tarafından başkaca bir ödeme yapıldığına dair herhangi bir kayıt veya belge bulunmadığı, davacı tarafından davalıya kesilen faturaların FORM BA (Mal ve Hizmet Alışlarına İlişkin Bildirim Formu) Beyan ile ilgili vergi dairesine kanuni süre içerisinde davalı şirket tarafından beyan edildiği kanaatinin bildirildiği; dosya kapsamına göre her ne kadar alınan malın ayıplı olduğu bildirilmiş ise de, ayıp iddiası ve ayıp ihbarına yönelik sunulan yazışma içerikleri ile ayıp ihbarının yasal süresi içerisinde yapıldığının ve ürünlerin ayıplı olduğunun anlaşılamadığı, ispat yükü üzerinde olan davalı tarafından sunulan delillerle iddia ispat edilemediğinden soyut iddiadan ibaret beyanların sarfınazar edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Tüm bunlarla birlikte takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifade ile borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, 2021/6380 Esas, 2022/5655 Karar; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.06.2006 tarih 2006/19-295 Esas, 2006/341 Karar sayılı kararı).
Davacının talebine konu alacak likit (belirlenebilir) olduğu anlaşılan cari hesaba dayalı olduğundan, asıl alacak üzerinden davalının haksız itirazı nedeniyle takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: İzah olunan gerekçelerle,
Davanın KABULÜ ile,
1-Davacı … Şirketi tarafından davalı … Şirketi aleyhine yürütülen … 6.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İPTALİNE, takibin 61.084,80-TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
2-Asıl alacak olan 61.084,80-TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 2/II. maddesi hükmünce avans faizi işletilmesine,
3-İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit (belirlenebilir) hüküm altına alınan alacak (61.084,80-TL) üzerinden % 20 oranında hesaplanan 12.216,96-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.172,70-TL harçtan peşin alınan 737,76-TL’nin mahsubu ile 3.434,94-TLharcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 737,76-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 2.485,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 100,00-TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin, davada haksız çıkan davalıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve e duruşma ile katılan davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 (iki) hafta içinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/10/2023
Katip Hakim