Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/619 E. 2021/602 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/619 Esas
KARAR NO : 2021/602

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2021
KARAR TARİHİ : 23/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi sigortalısı …’a ait … plakalı araca ilişkin 08.05.2019 – 08.05.2020 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi tanzim edildiğini, 05.12.2019 tarihinde müvekkili şirket sigortalısı davalı …’ın maliki bulunduğu … plakalı aracı kullanan kişinin olay mahalinden firar ettiğini, ancak kaza Tespit tutanağında “Sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile hudut sokak üzerinde seyir halindeyken … kavşağına geldiği esnada aracının sol ön ve sol yan muhtelif kısımlarına yine … caddesi üzerinden tırın arkası sokak iskimatine sürücüsü, kaza yerinden firar eden … plakalı aracının sağ ön muhtelif kısımlarıyla çarpması sonucu çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini”, gerçekleşen kaza neticesinde zarar gören … plakalı araç malikine 18.600,00 TL ödeme yapıldığını, ZMMS Genel Şartları B.4. Uyarınca olay yeri terk edildiği için alkol ve ehliyet tespiti yapılamadığı bu nedenle 18.600,00 TL’lik alacağın tahsili amacıyla borçlu davalılar aleyhine … 3. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiğini, ancak borçluların takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davalılar borçlu aleyhine … 3.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan takipte yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı borçlulara yükletilmesine karar karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, ZMMS poliçesi, trafik kazası tespit tutanağı, hasar dosyası, ekspertiz raporu, ödemeye ilişkin kayıtlar celp edilmiş, incelenmiştir.
Davanın esasının incelenmesine geçilmeden evvel, öncelikle görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğunun tespit edilmesi gerekmektedir. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve görev hususu kamu düzenine ilişkin olduğundan taraflarca her zaman ileri sürülebileceği gibi hakim tarafından da her aşamada resen nazara alınması zorunludur.
Somut olayda; davacı … Sigorta A.Ş. … plaka sayılı aracın ZMMS sigortacısı, davalı … aracın maliki / işleteni olup, davalı …’ ın işleteni olduğu … plaka sayılı aracın kaza sonrasında olay yerini terk eden ve bu nedenle sürücüsü tespit edilemeyen şahsın sevk ve idaresinde iken 05/12/2019 tarihinde trafik kazasına karışmış olup, bahse konu kazada … plaka sayılı araç hasara uğramıştır. Davacı … dava dışı üçüncü şahsa aracının zarara uğraması nedeniyle 18.600,00 TL hasar tazminatı ödemesinde bulunmuştur. Davacı … anılan kazada kaza sonrasında olay yerini terk eden ve bu nedenle sürücüsü tespit edilemeyen şahsın kaza yerini terk etmesi, ehliyet ve alkol kontrolünün yapılamamasından ötürü Genel Şartların B.4. maddesi hükmü uyarınca araç işleteni olan kendi sigortalısına karşı rücuen tazminat isteminde bulunmuştur.
Hemen belirtmek gerekir ki, eldeki itirazın iptali davası, davacı … tarafından kendi sigortalısına karşı açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Hukuksal neden olarak, Genel Şartların B.4.maddesindeki sürücünün kaza yerini terk etmesi, ehliyetsiz ve alkollü araç kullanılması vakıasına dayanılmıştır. O halde, davacı … ile davalı arasındaki sigorta sözleşmesinin tüketici işlemi mahiyetinde olduğu açıktır (Emsal ve güncel karar için bakınız. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/854 Esas, 2021/759 Karar).
Yasal düzenlemelere bakıldığında; 6502 sayılı yasanın 3/k maddesinde “Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçekte tüzel kişiyi”; 6502 sayılı yasanın 3/l maddesinde “Tüketici işlemi mal veya hizmet piyasalarda kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi kapsadığı” hükmüne yer verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, taraflar arasındaki sigorta sözleşmesinin tüketici işlemi mahiyetinde olduğu konusunda duraksama yoktur. Esasen, davalının tacir sıfatının bulunduğuna, söz gelimi ticari amaçlarla sigorta sözleşmesi akdettiğine yönelik dosya kapsamında hiçbir delil bulunmamaktadır. Kaldı ki, sigortalı aracın ticari araç olmadığı, aksine özel (hususi) otomobil olduğu sigorta poliçesinde yazılı olarak ifade edilmiştir.
Bu itibarla, davacı ile davalı arasındaki sigorta sözleşmesinin 6502 sayılı Kanunun 3. maddesi uyarınca tüketici işlemi olması, talebin dayandığı hukuksal nedenler ve rücuen tazminat taleplerinin tüketici işlemi mahiyetindeki sigorta sözleşmesinden kaynaklanması, davalının tacir sıfatının bulunmaması, davaya konu aracın ticari bir araç olmaması karşısında somut uyuşmazlık bakımından Mahkememizin görevli olmadığı, 6502 Sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemesi görevli kılındığından Mahkememizin görevli olmaması karşısında görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere );
1-HMK.’nın 114/1-c, 115/2. maddeleri uyarınca mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğunda davanın USULDEN REDDİNE, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunun tespitine,
2-HMK.nın 20. maddesi uyarınca taraflardan birinin , bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak talep etmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL (NÖBETÇİ) TÜKETİCİ MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere hukuk mahkemeleri tevzi bürosuna gönderilmesine,
3-HMK’nın 20 maddesine göre kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili Mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme soncunda tarafların yokluğunda gerekçeli karar tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.23/09/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)