Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/61 E. 2021/330 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/61 Esas
KARAR NO : 2021/330

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesi ile özetle: müvekkili şirketin 3996 sayılı kanun hükümlerine göre …’nun işletme hakkı sahibi olduğu, davalının ise anılan otoyolu ticari iş yapmak amacıyla kullandığını ve 11/11/2018 tarihi ile 21/02/2019 tarihleri arasında bir çok kez geçiş ücreti ödemeksizin otoyollardan ihlalli geçiş yaptığını, bedeli ödenmeden yapılan geçiş ücretlerinin 15 günlük sürede de ödenmediği için davalı hakkında … 26. İcra Müdürlüğünde takip başlatıldığını, ancak davalı tarafın icra dosyasına itiraz dilekçesi sunarak borca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, bunun sonucunda takibin durdurulduğunu, haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına ve alacak üzerinden asgari %20 oranında icra inkar ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ile özetle: Kasım 2018 ve Şubat 2019 ayları arasında … işçilerinin personel taşımacılığını ve servisini yaptığını, adına iş yaptığını belirttiği … A.Ş. nin çalışanı ve idari işler sorumlusu olan …’nin talimatı ile HGS ve OGS geçişlerinden geçerek çalışan personel ve işçileri çalıştıkları yere bıraktığını, geçişler sırasında HGS ve OGS cihazlarının sistem tarafından okunmayacak surette kapatılması gerektiği talimatının anılan şirket yetkilisi tarafından tarafına verildiğini, böylece geçiş ücretlerinin … A.Ş. tarafından karşılanması durumunun sağlanacağını, sorumluluğunun bulunmadığını, davacı tarafından istenilen geçişler ile ceza miktarlarının icra takibinden önce hiç bir şekilde bildirilmediğini, tebligat yapılmadığını, bu sebeple icra dosyasında belirtilen geçiş ve cezaların iptalini, aleyhine açılan itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Dava, otoyol geçiş ücreti ve cezasının tahsili için başlatılan cebri takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalının ihlalli geçiş yapıldığı belirtilen yıllardaki faaliyetinin esnaf faaliyet sınırını aşıp aşmadığı hususunun tespiti açısından ilgili Vergi Dairesi Başkanlığına müzekkere yazılmış, 26/01/2021 tarihli müzekkere cevabında davalının yıllık alış veya satış tutarlarının ya da gayri safi iş hasılatı tutarlarının ilgili yıllarda Vergi Usul Kanunun 177/1 ve 3 numaralı bentlerinde yer alan nakdi limitlerin yarısını, 2 numaralı bendindeki yazılı nakdi limitin tamamını aşmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Bam 46. Hukuk 2020/3505 Esas, 2020/1002 karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 507 sayılı kanun 21.06.2005 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5362 Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 76.maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ve maddenin 2. cümlesi ile diğer yasaların 507 sayılı yasaya yaptıkları atıfların 5362 sayılı yasaya yapılmış sayılacağı da açıklanmıştır. Bahsi geçen yeni yasal düzenlemede esnaf ve sanatkâr tanımı değiştirilmiştir. Yeni yasanın 3.maddesine göre esnaf ve sanatkâr, ister gezici ister sabit bir mekânda bulunsun, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dâhil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseleri olarak belirtilmiştir. 507 sayılı yasada yazılı olan “geçimini sınırlı olarak kamyonculuk, otomobilcilik ve şoförlükle temin eden kimselerin” sözcükleri yeni yasada yer verilmemiştir. Yeni yasanın düzenlemesi karşısında artık 21.06.2005 tarihinden sonra İş Kanunu’nun kapsamını belirlerken, “geçimini münhasıran bu işten sağlama” ölçütü dikkate alınmamalıdır.
5362 sayılı yasadaki düzenleme ile esnaf ve tacir ayrımında başka ölçütlere yer verilmiş olup kamyonculuk, otomobilcilik ve şoförlük yapanların da ekonomik sermayesi, kazancının tacir sanayici niteliğini aşmaması ve vergilendirme gibi ölçütler çerçevesinde değerlendirilmesi gerekecektir. 507 sayılı yasa döneminde esnaf sayılan kamyoncu, taksici, dolmuşçu gibi kişilerin de bu yeni ölçütler çerçevesinde esnaf sayılmama ihtimali ortaya çıkmaktadır. Ekonomik faaliyetini daha çok bedeni çalışmasına dayandıran düşük gelirli taksi ve minibüs işletmesi sahiplerinin esnaf olarak değerlendirilmesinin daha doğru olacağını belirtmek gerekir.
Bu kapsamda; Vergi Dairesi Başkanlığı’nın yazısından da anlaşıldığı üzere, davalının faaliyetinin esnaf faaliyeti sınırları içerisinde kaldığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel mahkemelerin görevine girdiği gözetilerek mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1- HMK.’nın 114/1-c , 115/2. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan mahkememizin görevsizliği ile davanın USULDEN REDDİNE , Görevli mahkemenin ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
2- HMK.nın 20. Maddesi uyarınca taraflardan birinin , bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten , süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak talep etmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere hukuk mahkemeleri tevzi bürosuna GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nın 20 maddesine göre kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili Mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği,
4-Yargılama gideri konusunda HMK’nın 331/2 maddesi gereğince görevli Mahkemece karar verilmesine, davaya bir başka Mahkemede devam edilmediği takdirde talep halinde Mahkememizce yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
5- Harç ve masrafların yetkili ve görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli karar tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/05/2021

Katip …

Hakim …