Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/55 E. 2021/335 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/55 Esas
KARAR NO : 2021/335

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 19/01/2021
KARAR TARİHİ : 26/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kuruluşundan beri mali ve muhasebe konularında yetkili ismi olan ve müvekkilince mali müşavir olarak bilinen … isimli şahıs tarafından şirketin dolandırıldığı ve çeşitli yöntemlerle şirketin bilerek zarara uğratıldığının kısa bir süre önce tespit edildiğini, 15/01/2020 tarihinde … Cumhuriyet Başsavcılığına yapmış oldukları şikayet ile de … soruşturma numaralı soruşturma dosyası açıldığını, TTK 82/7 maddesi uyarınca iş bu davayı açma zaruretine sebep olduğunu, bu nedenlerle müvekkili şirkete ait defterlerin zayi olduğuna dair belgenin verilmesini talep ve dava etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… Cumhuriyet Başsavcılığının … CBS soruşturma sayılı dosya sureti, … Gelir İdaresi Başkanlığı … ve … Vergi Dairesi Müdürlükleri ile Vergi Denetim Kurulu Başkanlığının yazı cevapları celp edilmiş incelenmiştir.
Dava, ticari defter ve belgelerin şirketin mali müşavir / muhasebeci tarafından çeşitli yöntemlerle zarara uğratıldığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir (TTK 82/7).
Kanun maddesinde düzenlenen dava açma süresi, hak düşürücü süre niteliğinde olup Mahkemece resen nazara alınmak zorundadır. Mahkememizin 25/01/2021 tarihli tensip tutanağının 19 nolu ara kararında; davacıya zayi nedeniyle belge verilmesini talep ettiği ticari defter ve belgelerin neler olduğu kalem kalem açıklanmak ve bu kayıtların hangi tarihte zayi olduklarını öğrendiği tarihi bildirmek üzere süre ve imkan verilmiş, davacı vekili tarafından sunulan 10/02/2021 tarihli dilekçede zayi belgesi verilmesi istenen ticari defter ve belgeler tek tek gösterilmesine rağmen, bu defter ve kayıtların hangi tarihte zayi olduklarını öğrendiğini ve kısaca ziyaın öğrenildiği tarihi açıkça ifade etmemiştir.
Ne var ki, davacının delil olarak dayandığı ve Mahkememizce celp edilen … CBS’ nin … Sr. S. dosyası celp edilmiş, aynı davacı vekili tarafından 15/01/2021 tarihinde yapılan şikayet başvuru dilekçesinin 2. sayfasının 2. paragrafında; “müvekkilimiz içerisinde bulunduğu durumu anladığı anda şüpheli …’ la olan tüm ilişiğini kesmiş, tüm vekaletnamelerden şüpheliyi azletmiş ve işten çıkarmıştır” denilmiştir.
Bahse konu şikayet başvuru dilekçesinde geçen …, eldeki dava dosyası bakımından ticari defter ve belgeleri ziyaa uğratan mali müşavir / muhasebecidir. Davacı vekilinin bizatihi beyanlarında ve şikayet dilekçesinde durumu anladığında / öğrendiğinde …’ ın şirketle ilişiği kesildiği ve vekaletnamelerden azil edildiği belirtilmektedir. Soruşturma dosyası içinde bulunan ve davacı vekili tarafından sunulan … 47. Noterliğinin … tarihli Azilnamesinde, …’ın tüm yetkilerden azledildiği, hatta azilname içeriğinde eldeki davaya konu 2015-2016-2017 yılı ticari defterlerden de ayrıca bahsedilmiş, davaya konu ticari defter ve belgelerin zayi olduğunun en geç bu azilnamenin çekildiği 22/07/2020 tarihi itibariyle öğrenmiştir. Böylelikle, hem azilnamede davaya konu ticari defterlerin açıkça zikredilmesi hem de şikayet dilekçesinin içeriği ve durumunun öğrenilmesine yönelik davacının bizatihi beyanları karşısında davacının noter tarafından düzenlenen resmi belge ile ziyaın 22/07/2020 tarihi itibariyle en geç öğrenildiğinin açık olduğu, eldeki davanın ise yukarıda değinilen yasa hükmündeki 15 günlük hak düşürücü süreden daha sonra 19/01/2021 tarihinde açılması karşısında davacının davasının hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere );
1-Davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle REDDİNE,
2-Peşin alınan 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının mahsubuna, başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/05/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)