Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/539 E. 2022/497 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/539 Esas
KARAR NO : 2022/497

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19/08/2019
KARAR TARİHİ : 22/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yurdun birçok noktasında bayileri aracılığıyla oto cam tedarik ve montaj vs ilgili tüm cam hasar ve arızalarında hizmet veren köklü ve deneyimli bir işletme olduğunu, davalının tanzim ettiği poliçelere dayalı olarak sigortalı, sigorta ettiren ve hak sahiplerinin cam hasarlarını müvekkilinin, şirket sigortalıların tedarik ederek, onarımlarını tamamlayarak vermesi gereken hizmeti eksiksiz olarak ifa ettiğini, ve hak sahiplerinin davalıdan olan hasar tazminat alacağını temlik aldığını ancak davalı şirketin iş bu ifadan dolayı ödemekle mükellef olduğu tazminatları temlik alacaklısı davacıya ödemekten imtina ettiğini, müvekkilinin yurt içinde ki birçok sigorta şirketine bu şeklide anlaşmalı servis veya anlaşmasız olarak hizmet vermekte olduğunu ancak davalı şirket ödemekle mükellef olduğu iş bu tazminatları ödemekten imtina ettiğini, müvekkili ile ilgili temliknameleri ve alacaklarının davalıdan defalarca talep etmiş olmasına rağmen davalı hasar tazmin sorumluluğundan gelen yükümlülüğünü bugüne dek yerine getirmediğini, Borçlar Kanunu’ nun 183. maddesi; ‘Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağının üçüncü bir kişiye devredebilir ve Borçlar Kanunu 184. maddesi; ‘Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır. ’ gereğince müvekkile alacaklar yazılı ve geçerli bir şekilde devredilmiş olup, sözleşmelerdeki imzalar alacağı devreden şahıslara ait olduğunu, sorumlulukları ve gereklerini yerine getirmeyen davalı sigorta şirketinin müvekkilinin temlik aldığı alacakları ödemediğini, tüm bu nedenlerle davalı şirketten talep edilmesine rağmen bu güne kadar müvekkile ödemekten imtina ettiği hasar bedellerinin toplamı olan 33,071,86TL nin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla tahsilini, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine açılmış olan davada yetki itirazlarının olduğu, davanın yetkili yer mahkemesinde açılmamış olup,yetkili istanbul mahkemelerinde açılmış olması gerektiği, davacı şirketin bayileri aracılığı ile oto cam hasarları ile ligili poliçe ile bağlı hak sahiplerinden alacağı temlik aldığı iddiası ile iş bu davayı açtığını, davalı şirketin sorumluluğu hasarlara ilişkin bağlantılı ve poliçe tarihini kapsar hasarlar açısından, kasko poliçe teminatı ve kusur durumu ile sınırlı olduğunu, gerek hasar aşamasında, gerekse başvuru şartı olan arabuluculuk aşamasında davacı tarafından talep edilen hasarlara ilişkin evrakların tam olarak sunulmadığını, davacının talep ettiği hasar bedeli toplamı olduğu iddia edilen 33.071,86 TL gerçeği yansıtmayıp gerekenden daha yüksek servis bedelleri belirtildiğini, eksiksiz ve tam başvuru ile talep edilmiş olan hasar bedelleri için gerçeği yansıtmayan servis bedeline göre değil bağımsız eksper raporuna göre davalı şirketçe ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun kalmadığını, hasarların oluşma şekline göre kusur yönünden dosyaya rapor sunulmamış olduğunu, bu hususların dikkate alınması gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama gideri ve yasal vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Tartışılması, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/04/2021 tarih … Esas … Karar sayılı kararında ; “…Dava, alacağın temlikine dayanılarak açılan sigorta sözleşmesinden kaynaklanan hasarın tazmini talebine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nun genel yetkiyi düzenleyen 6. Maddesinin 1. Fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” yine aynı yasanın 16. Maddesinde haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
6100 sayılı HMK’nun 7. Maddesinde ” Davalı birden fazla ise dava , bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak dava sebebine göre kanunda , davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse , davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hallerde , davanın , davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme , ilgili davalının itirazı üzerine onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.” hükmü yer almaktadır.
HMK’da kesin yetki halleri açıkça sayılmış olup haksız fiile ilişkin davalardaki yetki, kesin yetki olmayıp bir seçimlik yetkidir.
Diğer taraftan 2918 sayılı yasanın 110/2 maddesi; ” Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” hükmünü içermektedir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel mahkemelerden hiç birinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa o zaman seçme hakkı davalıya geçer.
Somut olayda hususi nitelikteki araçlara ilişkin taleplerin görev konusunda değerlendirme yapılmak üzere tefriki ile yeni esasa kaydına karar verilerek,… ve … plakalı ticari nitelikteki araçlar için yetki itirazının değerlendirilmesinde; davacının ikamet adresinin İstanbul olduğu, davalının adresinin de İstanbul olduğu, mahkememizin davaya bakmakta görevli olduğu ticari nitelikteki … ve …plakalı araçlar üzerinde yapılan işlemlere ilişkin talepler konusunda işlem yerlerinin ve poliçelerin … dışında düzenlendiği anlaşılmış olup, Mahkememizin yetkili olmadığı, davalının süresi içerisinde yetki itirazında bulunduğu ve yetki itirazın usule uygun olduğu anlaşılmakla yetkisizlik kararı verilerek, dosyanın davalının seçim hakkını kullandığı yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir…” şeklinde karar verilmiş, işbu kararın kesinleşmesi üzerinde dosya mahkememize gönderilmiştir.
Dosya, İ.T.Ü. Makina Fakültesi Otomotiv Birimi Öğretim Görevlisi Uzman Yüksek Mühendisi … ile Sigorta Tahkim Komisyonu Hakemi Sigorta Hukuku Uzmanı …’ne tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan 06/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; “…1-) … plaka ve (…) şasi numaralı ticari kamyonetin beyana göre 27.07.2018 tarihinde ön camında meydana gelen hasarın onarım bedelinin KDV hariç 710,00 TL-KDV dahil 837,80 TL olduğu, kasko sigorta poliçesinde bulunan 100,00-TL tenzili muafiyetin tenzili ile herhangi bir ödeme yapmayan davalı … Sigorta A.Ş.’nin KDV hariç 610,00 TL-KDV dahil 719,80 TL’den sorumlu olduğu, 2-) … plaka ve (…) şasi numaralı ticari kamyonetin beyana göre 28.08.2018 tarihinde sol arka bagaj kapağı camında meydana gelen hasarın onarım bedelinin KDV hariç 375,00 TL-KDV dahil 442,50 TL olduğu, kasko sigorta poliçesinde muafiyet klozu bulunmadığından herhangi bir ödeme yapmayan davalı … Sigorta A.Ş. KDV hariç 375,00 TL-KDV dahil 442,50 TL’den sorumlu olduğu…” şeklinde tespit edilmiştir. Denetime açık ve gerekçeli bilirkişi kök raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan ve hak sahipleri olan sigortalılardan temlik alınan cam onarım hasar bedellerinin sigorta şirketinden tazmini istemine ilişkindir.
… 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas, … Karar sayılı ilamında dava dilekçesinde belirtilen araçlardan yalnızca … ve… plaka sayılı araçlar için yetkisizlik kararı verildiğinden Mahkememizce yalnızca eldeki davaya konu ve bahsi geçen araçlar yönünden araştırma yapılmıştır.
Davalı sigorta şirketi… ve .. plaka sayılı araçlar için kasko sigorta sözleşmesi kapsamında cam hasar bedellerini ödediğini savunmuş ise de; bizatihi davalı sigorta şirketinden celp edilen hasar dosyalarında davaya konu araçlar için herhangi bir tazminat ödemesinin yapılmadığı belirlenmiştir. Bu hususta, davalı sigorta şirketine ödemeyi gösteren dekont vs. tüm delillerini ibraz etmesi istenmiş, yeterli süre ve imkan da verilmiş, ancak ödemeyi gösteren bir belge ve delil ibraz edilememiştir. Açıklanan nedenler karşısında, davalı sigorta şirketi cam hasar bedellerini ödediğini ispatlayamamış, bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davalı sigorta şirketinin kasko sigortası sözleşmesi kapsamında, sigortalısına, aracının camının hasara uğraması halinde kusuru oranında, poliçe şartları dahilinde ve limit tutarı kadar sorumluluğu bulunduğundan ödeme yapması ve hasarı tazmin etmesi asıldır. Bu itibarla, sigortalının anlaşmalı servislere giderek yahut anlaşmalı servis olmasa dahi cam hasarını karşılayarak alacağını hasarı gideren şirkete temlik etmesi halinde pekala alacağın temliki hükümleri uyarınca sigortalının yerine geçen ve hasarı tazmin eden davacının sigorta şirketine başvurma hakkı bulunmaktadır. Bu halde, sigorta şirketinin kasko poliçesi kapsamında zararı tazmin etmesi gerekecektir. Esasen, bu noktada taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır.
Ne var ki, somut olayda davalı sigorta şirketi kasko sigorta sözleşmesinin varlığına rağmen …ve … plaka sayılı araçlar için cam hasar bedellerini davacıya ödememiştir.
Uyuşmazlığın temeli, cam hasar bedellerinin miktarı noktasında toplanmaktadır. Zira, davalı sigorta şirketi bağımsız eksperler vasıtasıyla yaptırdığı inceleme sonucunda cam hasar bedellerinin piyasa rayiçlerinin üstünde olduğunu, gerçek zarar tutarından daha yüksek hasar bedeli istendiğini savunmaktadır.
Meselenin halli, teknik bilgi ve uzmanlık gerektirdiğinden mahkememizce makine mühendisi ve sigortacı bilirkişiler vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi kurulu 06/05/2022 tarihli raporunda … plaka sayılı araç için KDV dahil 719,80 TL, … plaka sayılı araç için KDV dahil 442,50 TL cam hasar bedeli hesaplamıştır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan hasar bedelinin tazmininde gerçek zararın ödenmesi asıl olduğundan onarım ve tamir halinde KDV alacağının doğacağı, KDV alacağından davalı sigorta şirketinin gerçek zarar ilkesi uyarınca sorumlu olacağı, esasen yerleşik Yargıtay içtihatlarında da aynı durumun benimsenmesi karşısında davalı sigorta şirketinin KDV dahil zararı ödemesi gerektiği açıktır (Y.17.HD. 2009/537 E., 2009/4897 K.).
Öte yandan, bilirkişi raporunda cam bedellerinin hasar faturalarındaki gibi aynen kabul edilmesi, bu mal bedellerinin fiyatlarının maktu olması ve cam bedellerinin piyasa rayiçlere uygun olması karşısında yerindedir. Ancak, özellikle hasar faturalarında yer alan yapıştırıcı ve işçilik bedelleri bakımından davacıının piyasa rayiçlerine uygun olmayan fiyatlandırma yaptığı tespit edilmiştir. Zira, bilirkişi kurulu hem poliçe hükümleri uyarınca tenzili muafiyet şartları (muafiyet klozu) hem de kullanılan aynı yapıştırıcı malzeme yönünden iskonto yapılması gerektiği ve nihayetinde işçilik bedelleri yönünden piyasa rayicine uygun bir tutar belirlenmesine yönelik gerekçeli ve kapsamlı açıklamalarda bulunarak gerçek zararı hesaplamış ve mahkememizce mütalaaya itibar edilmiştir.
Açıklanan nedenler karşısında, 06/05/2022 tarihli bilirkişi raporu demetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan hükme esas alınmış, rapor doğrultusunda davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1-… plaka sayılı araç için 719,80-TL, … plaka sayılı araç için 442,50-TL olmak üzere toplam 1.162,30-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Kabul edilen dava değeri (1.162,30 TL) üzerinden alınması gereken 80,70 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 50,20 TL posta ve tebligat masrafı, 1.600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.650,20 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 719,22 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.2. maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin kabul edilen dava miktarını geçmemek koşulu ile belirlenen 1.162,30 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.3. maddesi uyarınca davanın kısmen reddine karar verildiğinden hükmedilecek vekalet ücretinin davacı yararına belirlenen ücreti geçmemek koşulu ile belirlenen 1.162,30‬ TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-… 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dava dosyasında yalnızca …ve … plaka sayılı araçlar için yetkisizlik kararı verildiğinden, dava dilekçesindeki diğer araçlar yönünden ise yargılamaya devam edilmesi sebebiyle mükerrer tahsilat olmaması için Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücreti hakkında işbu dava dosyasında karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.22/06/2022

Katip
e-imza *

Hakim
e-imza *