Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/536 E. 2022/402 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/536 Esas
KARAR NO : 2022/402

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 12/08/2021
KARAR TARİHİ : 18/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının muhtelif plakalı araçlarla gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeni ile doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla … 26. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalının borç ve yetki itirazında bulunarak takibi durdurduğunu, 6001 sayılı Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrası ve 7144 Sayılı Torba Kanununun 18. maddesi ile değişen hali ile davaya konu edilen ihlalli geçişlerin dört katı tutarında gecikme cezasının takip konusu edildiğini, takip öncesi araç maliklerinin adreslerine İhlalli Geçiş İhtarnamesi Gönderilerek geçiş bedeli ve ceza tutarlarının ödenmesi istendiğini, ihlalli geçiş sonrasında takip eden 15 gün içerisinde otomatik tahsilat yöntemi ile tahsil edilememesi halinde yasal yükümlülükleri nedeni ile araç sahiplerinden geçiş ücreti ve cezaların talep ve tahsil edilmesi gerektiğini beyanla davalının … 26. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalının herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 26. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, trafik tescil kayıtları, ihlalli geçişlere ilişkin görüntüler ile araçlara ait geçiş detayları, bilirkişi raporu celp edilmiş incelenmiştir.
Dosya, Karayolu Taşımacılık Uzmanı ve SMMM bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 27/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; “…6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesine göre 15 gün içerisinde ihlalli geçişler ödendiği takdirde gecikme cezası alınmayacağı hükmünün olduğu, bunun yanı sıra sürücülerin HGS ve OGS cihazlarını sürekli bakiyesi müsait tutmakla ve kontrol etmekle sorumlu olduğu, Karayolları Genel Müdürlüğü Sitesinde OGS ve HGS ile ilgili açıklamalarda OGS sistemlerinden geçiş ihlali yapılması durumunda; geçiş ihlali yapılan plaka üzerine 15 (on beş) gün içinde OGS veya HGS abonesi olunması veya mevcut OGS veya HGS hesaplarında geçiş için yeterli bakiyesi olması durumunda cezalı geçiş ücreti uygulanmadığının duyurulduğu, Davalının, HGS/OGS cihazında yeterli bakiye varken geçiş anında değişik sebeplerden ücret alınamadığında cihazın uyarı sinyali vermesi sonucunda 15 gün içerisinde yanlışlığı giderecek yeterli süresi olduğu, davalının değişik kanallardan sahipliğindeki araçların plaklarını sorgulayarak borç durumunu öğrenebileceği, HGS/OGS cihazını doğru bir şekilde kullanmak, çalışır vaziyetinde tutmak ve cihazlara bağlı hesaplarını her zaman müsait olarak tutma sorumluluğunda olduğu, 3095 Sayılı Katma Değer vergisi Kanunu’ nun 24. Maddesi (c) bendinde faiz alacağı da KDV matrahları arasında gösterildiğinden ve yaygın Yargıtay kararlarında da aynı yönde içtihatlar olduğundan Davacının, davalıdan icra yolu ile tahsil edeceği faiz alacaklarından KDV tahakkuk ettirmeye ve talep etmeye hakkı olduğu, 6001 Sayılı Kanun’ da ve işletme protokolünde hiçbir şekilde ihlalli geçiş gerçekleştiren araç sahiplerine SMS, e-posta, ihtarname veya herhangi bir şekilde bildirim yapma yükümlülüğü ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı, Davalının tüzel kişi tacir olduğu, davalının sahipliğindeki araçların yük taşımacılığında kullanılan ticari araçlar olduğu, dava dosyası içeriğinde mevcut delillerin ve davacının CD içeriğindeki Geçiş Görüntüleri ile İhlalli Geçiş Provizyon sorgulama listesinde görülen geçişlerin incelenmesi sonucunda, davalının sahipliğinde olan …, …, …, …, … plakalı araçların 21.12.2018- 24.10.2019 tarihleri arasında işletme hakkı davacı şirkette olan köprü ve otoyolundan 211 (ikiyüzonbir) kez geçişler gerçekleştirdiği, davalının araçlarına 2.140,65 TL Geçiş Bedeli, yasa gereği dört katı Geçiş Cezası 8.562,60 TL olmak üzere toplam 10.703,25 TL tahakkuk ettirildiği, tahakkuk ettirilen borç tutarının … 26. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında talep edilen asıl alacak ile örtüştüğü, Sayın Mahkemece davacının beyanları yeterli görülerek itirazın iptaline ve takibin devamına karar verildiği takdirde Davacının, 6001 sayılı yasa BAM ve yaygın Yargıtay kararları gereği davalıdan 2.140,65 TL Geçiş Bedeli, yasa gereği dört katı Geçiş Cezası 8.562,60 TL olmak üzere toplam 10.703,25 TL ile takip tarihinden itbaren asıl alacak üzerinden yıllık 469 yasal işlemiş faizi değişen oranlarda talep edebileceği, nihai hukuki değerlendirmenin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu…” şeklinde tespit edilmiştir. Denetime açık ve gerekçeli bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Dava, ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı icra dosyasında ödeme emrine itiraz dilekçesi ile birlikte yetki itirazında bulunmuştur. Ancak, hangi yer icra müdürlüğünün yetkili olduğunu bildirmemiştir. İİK’ nın 50. maddesi atfı uyarınca yetkiye ilişkin HMK hükümleri kıyasen uygulanacaktır. HMK 19/2. maddesinde “Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz” denilmektedir. Açıklanan yasal nedenler karşısında; usulüne uygun yetki itirazın bulunmadığından ve anılan yasa hükmü uyarınca yetki itirazının dikkate alınması mümkün olmadığından davalının yetki itirazı yerinde görülmemiş, davanın esasının incelenmesine geçilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirketin işletme hakkına sahip olduğu köprü ve otoyollardan davalıya ait araçların geçiş ücreti ödemeksizin kullanım yaptıkları, davacının geçiş ücreti ve 6001 sayılı Kanundan kaynaklanan cezalarının tahsili amacıyla davalı hakkında icra takibi başlattığı, … 26. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itiraz ettiği, ödeme emrine itiraz dilekçesinde davacı şirkete borcu olmadığı savunmasında bulunduğu görülmüştür.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30. maddesinde geçiş ücretini ödememe ve güvenliğin ihlali hali düzenmiş, 1. fıkrasında “Genel Müdürlük işletimindeki otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yaptığı tespit edilen araç sahiplerine Genel Müdürlük tarafından, geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücretinin on katı tutarında idarî para cezası verilir.” (25/05/2018 tarihli, 30431 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 18. maddesi ile “on” ibaresi “dört” şeklinde değiştirilmiştir.)
3. fıkrasında “Bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen idari para cezaları ile geçiş ücretleri ve ikinci fıkrasında yer alan idari para cezaları tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu sürede ödenmeyen geçiş ücretleri ve idarî para cezaları 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ilgili vergi dairesi tarafından takip ve tahsil edilir. Vergi daireleri tarafından tahsil edilen geçiş ücretleri, tahsilatın yapıldığı ayı takip eden ayın sonuna kadar Genel Müdürlük hesaplarına aktarılır.”,
5. fıkrasında “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Ücretin on katı (değişiklikle dört katı) fazlası olarak tahsil edilen ceza tutarının yüzde altmışı, tahsilini izleyen ayın yedinci günü mesai bitimine kadar, işletici şirket tarafından Hazine payı olarak, yıllık kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine şekli ve içeriği Maliye Bakanlığınca belirlenen bir bildirimle ödenir. İşletici şirket tarafından Hazine payının eksik bildirilmesi veya hiç bildirilmemesi ya da bildirildiği halde süresinde ödenmemesi halinde, Hazine payının ödenmesi gerektiği tarih ile tahsil edildiği tarih arasında geçen süreye 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre uygulanacak gecikme zammı ile birlikte ilgili vergi dairesince 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve tahsil edilir.” (25/05/2018 tarihli, 30431 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 18. maddesi ile “on” ibaresi “dört” şeklinde değiştirilmiş, ikinci ve üçüncü cümleler yürürlükten kaldırılmıştır.)
6. fıkrasında “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından ücretsiz geçiş yapan araçlar, işletici şirket tarafından bu maddenin yedinci fıkrasında öngörülen sürenin bitimini takip eden ilk iş gününde en yakın trafik kuruluşuna bildirilir.”
7. fıkrasında “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.”
Davacı şirket tarafından geçiş ücretlerinin ve ceza bedellerinin tahsili noktasında uygulanması gereken yasal düzenleme, yasanın 30. maddesinin 5, 6 ve 7. fıkralarıdır. Zira 3. fıkrada düzenlenen tebliğ hükmünün, maddenin birinci fıkrasında belirtilen idari para cezaları ile geçiş ücretleri ve ikinci fıkrasında yer alan idari para cezaları yönünden geçerli olduğu açıkça düzenlenmiş olup, idari para cezalarının ise Genel Müdürlükçe yetkilendirilen personel veya trafik polisi, trafik polisinin görev alanı dışında kalan yerlerde jandarma personeli tarafından verileceği belirtilmiştir. Davacı şirket tarafından tahsil edilen geçiş ücretleri ve cezalar ise bu kapsamda olmadığından yasal düzenleme ile tebliğ zorunluluğunun olmadığı ve geçiş tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde ödenmesi gerektiği açıktır.
Geçiş ücreti ödemeksizin ihlalli geçiş yapılması halinde dört katı tutarında ceza uygulaması yapılmasının dayanağı bizatihi 6001 s. Kanundan kaynaklandığına göre, yasal düzenlemenin aksine mevcut cezanın hukuka aykırı olduğundan bahsedilemez. Geçiş ücreti ödemeksizin otoyol veya köprüyü kullanan davalının 15 günlük süre içinde ödeme yapması halinde herhangi bir cezaya maruz kalmayacağı da, yukarıda değinilen Kanunun emredici hükmüdür. Dolayıyla bu cezanın tahakkuk edilmesine engel olmak ve 15 günlük süre içinde geçiş ücretinin ödenmesi imkanına sahip olan davalının bu hak ve imkanı kullanmayarak kendisine ihbar yapılmadığını ileri sürmesi ve cezayı ödemekten kaçınmaya çalışması dürüstlük kuralına aykırılık teşkil etmektedir. Öte yandan, tekraren ifade etmek gerekirse, cezaya yönelik ihbar yapılması konusunda davacı şirkete herhangi bir yasal yükümlülük de yüklenmemiştir. O halde, davalının asıl alacak tutarının dört katı tutarında olan ceza miktarından sorumlu olduğu ve ödemesi gerektiği konusunda duraksama bulunmamaktadır.
Dosyaya sunulan kamera görüntüleri ve provizyon kayıtları uyarınca davalıya ait araçların köprü ve otoyollardan geçiş ücreti ödemeksizin ihlalli geçiş yaptıklarının sübuta erdiği, ihlalli geçiş tarihleri itibariyle araçların hesaplarında yeterli bakiye bulunmaması sebebiyle ilgili yol ve köprü ücretlerinin davalıdan tahsil edilemediği, davalının köprü ve otoyolu kullanmasına rağmen ödeme yapmadığı, ödeme yaptığına ilişkin ya da hesapta bakiye bulunduğu hususunda hiçbir delil de sunmadığı anlaşıldığından borcu bulunmadığına yönelik savunmaların ispatlanamadığından yerinde görülmediği, öte yandan ihlalli geçiş kayıtlarının provizyon sonuçlarıyla uyumlu olması, ihlalli geçiş sayısı, ihlalli geçiş tarihlerinin ve araç plakalarının örtüşmesi, kamera görüntüleri, karayolu taşımacılık uzmanı / SMMM bilirkişi tarafından düzenlenen 27/03/2022 tarihli raporun özellikle ihlalli geçiş sayısı ve tutarı ile ceza miktarının hesaplanması bakımından denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olması, esasen bilirkişi raporuna karşı tarafların herhangi bir itirazının da bulunmaması karşısında, bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının … 26. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yönelik yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile takibin kaldığı yerden aynı koşullar altında ve aynen DEVAMINA,
2-Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Kabul edilen dava değeri (10.703,25 TL) üzerinden alınması gereken 731,13 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 129,27 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 601,86 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan 129,27 TL peşin harç, posta ve tebligat masrafı 95,10-TL, bilirkişi ücreti 900,00 TL olmak üzere toplam 1.124,37 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca maktudan az olmamak koşulu ile belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk sarf ücretinin davalıdan tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-HMK’ nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan anacak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.18/05/2022

Katip …
e-imza *

Hakim …
e-imza *