Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/517 E. 2023/527 K. 12.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2021/517
KARAR NO : 2023/527

DAVA : TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

DAVA TARİHİ : 03/08/2021
KARAR TARİHİ : 12/06/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen TAZMİNAT davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Olay günü 12.01.2020 tarihinde saat 02.55 sıralarında sürücü müvekkili … sevk ve iradesindeki … plakalı aracı ile Serik Caddesinde Havalimanı istikametine seyir halinde iken; sol şeritte seyreden plakası ve sürücüsüz aracın aniden sağ şeride geçmesi ile direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun sağ tarafında bulunan aydınlatma direğine çarpması neticesinde tek taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kazaya plakası tespit edilemeyen aracın kusurlu hareketinin sebebiyet verdiğini, müvekkilinin söz konusu kaza dolayısıyla yaralandığını, …Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından 26.04.2021 tarihinde düzenlenen Adli Kurul Raporuna göre %6,2 oranında maluliyeti olduğunu, kaza nedeniyle… Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından…Soruşturma Numaralı dosya açılarak 2020/5134 Karar Numaralı Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı verildiğini, kazaya sebebiyet veren aracın plakası tespit edilemediğinden işbu davanın Güvence Hesabına karşı açıldığını, 07.02.2020 tarihinde başvuru yapıldığını, 15 gün içerisinde cevap verilmediğini, Arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını belirterek, şimdilik 5.900,00-TL daimi maluliyet (sakatlık), 100,00-TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL sürekli bakıcı gideri ve 50,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 6.100,00-TL maddi tazminatın davalı Güvence Hesabı’na başvuru tarihi olan 07/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevabında özetle; Trafik polisi tarafından tutulan 12.01.2020 tarihli kaza tespit tutanağında; “kazanın oluşumunda sürücü …’in 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/1-B bendini ihlal ettiği ve kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” dolayısıyla işbu davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, dava konusu tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, her ne kadar mezkur trafik kazası kapsamında soruşturma başlatılmış olsa da; …’ün şikayetçi olmaması ve suçun da TCK 89/1 kapsamında kalmakla beraber soruşturma ve kovuşturma evresinin şikayete tabi olması dolayısıyla savcılık tarafından şüpheli … hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, olay yerini görüş alanına alan kameranın olmadığı, aydınlatmanın olduğu, görüşe engel olacak cismin olmadığı, yolda çalışma olmadığı, şerit çizgilerinin olduğu, kazaya etken yol sorunu olmadığı, yolcuların emniyet kemeri takıp takmadığının belirlenemediği, olay yerinde kazaya konu otomobile ait 47.8 metre lastik izinin bulunduğu, bunlara ek olarak toplanan deliller neticesinde kaza tespit tutanağının aksini ispat edecek şekilde kazaya sebebiyet verebilecek bir araca ilişkin somut delilin olmadığı, davacının iddialarını ispat edemediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi zararların giderilmesi talebine ilişkin tazminat davasıdır.
Taraflar arasında kazanın varlığı hususunda bir tartışma bulunmasa da davalı tarafından diğer iddialar reddedildiğinden çözümlenmesi gereken sorun, kazanın tek taraflı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Olaya ilişkin hasar dosyası, trafik kazasının oluşumuna ilişkin soruşturma evrakları, tanık anlatımları ve toplanan sair deliller, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre;
Davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın … isimli bir şahsın adına kayıtlı olduğu görülmüştür
Olay nedeniyle kazadan hemen sonra 12.01.2020 tarihinde saat 02.45 civarında meydana gelen maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası nedeniyle Trafik Kazası Tespit tutanağı düzenlenmiştir. Tutanağa göre; “Sürücü … idaresindeki … plakalı otosu ile Altınova kavşağı istikametinden havaalanı istikameti Serik caddesi üzerinden seyir halinde iken … Antalya karşısında aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde istikametine göre yolun sağında bulunan yaya refüjü üzerinde bulunan aydınlatma direğine aracının sol yan kısımları ile çarpması neticesi yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olup bu kazanın oluşumunda sürücü … 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 52/1-B (aracının hızını yol hava ve teknik özelliklerinin gerektirdiği şartlara uydurmamak) bendinin ihlal ettiği görüşme kanaatine varılmıştır.” şeklinde tutanak düzenlenmiştir
Aracın sürücüsü davacı … kazadan sonra aynı gün verdiği karakol ifadesinde; “Yukarıda beyan ettiğim adreste ikamet ederim. 12.01.2020 günü saat 02.55 sıralarında sevk ve idaremdeki …lakalı gri renkli …marka araç ile Yenigöl Mah.Serik caddesinden Havalimanı istikametine doğru orta şeritte seyir halinde iken …AVM karşısına geldiğimizde sol şeritten giden bir aracın aniden sağ şeride doğru yönelmesinden dolayı araca çarpmamak için direksiyonu sağa kırdım. Akabinde direksiyon hakimiyetimi kaybettim ve sağ tarafta bulunan direğe çarptık. Çarpmanın etkisi sağ ön koltukta oturan … ile yaratandık. Akabinde olay yerine gelen ambulans ile …Hastanesine kaldırıldık. Tedavimin ardından taburcu oldum ve ifade için polis merkezine geldim. Konu ile ilgili olarak kimseden davacı ve şikayetçi değilim” demiştir.
Aracın sürücüsü davacı …’in yanında sağ ön koltukta yolcu olarak bulunan …’de kazadan sonra aynı gün verdiği karakol ifadesinde; “Yukarıda beyan ettiğim adreste ikamet ederim. 12.01.2020 günü saat 02.55 sıralarında arkadaşım …’in sevk ve idaresindeki … plakalı gri renkli …marka araç ile Yenigöl Mah.Serik caddesinden Havalimanı istikametine doğru orta şeritte seyir halinde iken Deepo AVM karşısına geldiğimizde sol şeritten giden bir aracın aniden sağ şeride doğru yönelmesinden dolayı araca çarpmamak için … direksiyonu sağa kırdı. Akabinde direksiyon hakimiyetini kaybetti ve sağ tarafta bulunan direğe çarptık. Çarpmanın etkisi ile ikimizde yaratandık. Akabinde olay yerine gelen ambulans ile… Hastanesine kaldırıldık. Tedavimin ardından taburcu oldum ve ifade için polis merkezine geldim. Konu ile ilgili olarak kimseden davacı ve şikayetçi değilim” demiştir.
Bunun üzerine … Cumhuriyet Başsavcılığı 24.01.2020 tarih ve … srş., … K.sayılı kararı ile KYOK kararı vermiştir.
Kaza Tespit Tutanağını düzenleyen polis memurları …ve … tutanak tanığı sıfatıyla re’sen dinlenmiştir (Emsal; Yargıtay 17.HD.nin 19.10.2015 tarih ve 2015/1995 E. 2015/10895 K.).
Tutanak Tanığı …beyanında; “Ben olayı tam olarak hatırlayamadım, 2020 haziran ayında İstanbul’a tayin oldum, aradan epey zaman geçti, tutanağın gösterilmesini talep ederim, dedi. Trafik kazası tespit tutanağı kendisine gösterildi. Tanıktan soruldu: Ben olayı şimdi hatırladım, söz konusu yol üç şeritlidir, ortadan tramvay hattı geçer, tramvay hattının diğer tarafında da Antalya geliş yönüne üç şerit vardır, bizim baktığımız yer havaalanı istikametine doğru olan üç şeritli yoldur, bu yolun sol tarafında tramvay hattı olduğu için karşı şeritten araç gelmesi mümkün değildir, olay yerine vardığımızda şahıslar yaralıydı, yolun dışına çıkmışlardı, direksiyon hakimiyetini kaybettiğini söyledi, hava zaten yağışlıydı, onun haricinde önünde seyreden aracın kendisini sıkıştırdığı, şerit ihlali yaptığı konusunda ayrıntılı bilgi vermedi, tutanaktaki imza bana aittir.” demiştir.
Tutanak tanığı …beyanında; “Ben davacı yanı tanımıyorum, ben 2020 yılında … Emniyet Müdürlüğünde görevli trafik polisi olarak görev yapıyordum, şu an emekliyim, bana göstermiş olduğunuz kaza yeri krokisi başlıklı tutanaktaki imza bana aittir, ancak kaza tarihinden 3 yıla yakın süre geçmesi sebebiyle trafik kazasını hatırlayamıyorum, ben davacı …’in kazada sonra tutanak tutulurken nasıl bilgi verdiğini hatırlayamıyorum, ancak şöför yaralı değil ise ve aracın başında ise kazanın nasıl olduğunu tutanak tutarken soruyoruz, bu tutanakta da büyük bir ihtimal kazanın nasıl olduğunu şöföre sormuşuzdur, davacı …’in tutanak tutulurken başka bir araçtan söz edip etmediğini hatırlamıyorum, ancak biz kazadan sonra olay yerine gittiğimiz için mevcut durumu tutanak altına alıyoruz, davaya konu tutanakta kusur zaten aracın hızını ayarlanamamasından kaynaklı olarak verilmiş, davacı zaten hız sınırları içinde hareket etse idi, önüne başka bir araç çıktığı varsayılsa bile durabilirdi, benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir.” demiştir.
Yukarıdaki açıklamalardan sonra somut olaya gelince;
Olayın görgü tanığı (davacının arkadaşı ve yanında yolcu konumunda bulunan … dışında) veya kamera kayıtları yoktur. Doktor raporları ve Kaza Tespit tutanağı sadece kazanın varlığını ispatlamaktadır. Zaten bu hususta tartışma da yoktur. Ancak bu deliller kazaya neden olan üçüncü bir kişinin varlığına ilişkin davacı iddialarını desteklemeye yetmemektedir. Bu iddiaları destekleyeh başka hiçbir delil yoktur. Davacının bir trafik kazası geçirdiği anlaşılmaktadır ancak bu kazaya kimliği belli olmayan bir sürücünün sebep olduğuna ilişkin iddiası ispatlanamamıştır. Kendilerinin hayatını tehlikeye atan meçhul sürücü hakkında olayın sıcağı sıcağına ifade verirken şikayetçi olmamışlardır. Böylece soruşturmanın derinleştirilmesine daha işin başında engel olmuşlardır. Bunun nedenini anlamak mümkün değildir. Kaza tespit tutanağını düzenleyen polis memurları tanık sıfatıyla dinlenmiştir. Bu tanıklar, davacının bir başka sürücüden bahsetmediğini söylemektedir. Bilindiği üzere tutanak düzenleyen polis memurları kazayı yapanların ifadelerine göre tutanak düzenlemektedirler. Davacı taraf kazadan sonra tanık polis memurlarına meçhul bir sürücü yüzünden kaza yaptığını söylememiş, zaten şikayetçi de olmamıştır. Davacının kullandığı aracın bir başka şahsın üstüne kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde, davacının davasını ispatlayamadığına kanaat getirildiğinden reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE,
1-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 59,30-TL harçtan mahsubu ile 120,6‬0-TL eksik harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Davalı vekille temsil olunduğundan yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 6.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp DAVALIYA VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin KENDİ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafça yapılan 2,50-TL posta ve tebligat masrafı yargılama giderinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
6-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
12/06/2023

KATİP

HAKİM