Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/476 E. 2021/970 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/476 Esas
KARAR NO : 2021/970

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/07/2021
KARAR TARİHİ : 29/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılar müvekkili Banka … Şubesi müşterilerinden ..A.Ş ile imzalanan Genel Nakdi ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesi’ni müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, asıl borçlunun kredi borcunu ödeyememesi üzerine 13/11/2019 tarihi itibarı ile kat edildiğini, asıl borçlu ile davalı/müteselsil kefillere … 14. Noterliği’nin … yevmiye no.lu ihtarnamesi keşide edilerek, davalılara tebliğ edildiğini, Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesi ile tebliğ şerhi içerir ihtarname dilekçe ekinde sunulduğunu, müvekkili Banka TTK ve İİK’nın kendisine vermiş olduğu yükümlülükleri yerine getirdiğini ve kredi müşterisinin hesapları kat edildiğini ve, asıl kredi borçlusu ile müşterek borçlu ve müteselsil kefillere … 14. Noterliği’nin … yevmiye no.lu ihtarnamesi gönderilerek hesaplarının kat edildiği bildirildiğini ve Genel Nakdi ve Gayrı nakdi Kredi Sözleşmelerinden kaynaklanan muaccel hale gelen borcu ödemeleri ihtar edildiğini, borçluya gönderilen ihtarnameye rağmen borçlarını ödememişler ve alacağının tahsili için … 21 İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası ile davalı/borçlu aleyhine icra takibine başlandığını, davalı/borçlu icra dairesine vermiş olduğu dilekçe ile icra takibine itiraz etmiş ve takibimiz durdurduğunu, takiplerinin dayanağı kredi borcu …TİC.A.Şnın müvekkili bankadan kullanmış olduğu Ticari nitelikli kredilerden kaynaklandığını, ödenmeyen kredilerin tasfiyesi için asıl borçlu ve kefil hakkında icra takibi yapma hakkımıza istinaden davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı itiraz dilekçesinde, borca, takibe, faize, faiz oranına ve alacağın bütün fer’ilerine itiraz ettiklerini, borçlunun itirazlarının hukuki ve kanuni hiçbir dayanağı bulunmadığını, borçlu aleyhine ilamsız olarak başlatılan takipte herhangi bir usulsüzlük bulunmadığını, davalılar müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış olduğu Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi’nin “Kefalet” başlıklı 9.11. .Maddesinde, asıl borçlu firmanın Bankaya olan tüm borçlarını müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla yüklenmeyi açıkça kabul ettiklerini, yine aynı sözleşmenin “Muacceliyet ve Temerrüt Halleri ile Uygulanacak Gecikme Faiz Oranı” başlıklı 10.maddesinde krediye uygulanacak temerrüt faiz oranları da davalı tarafından kabul edildiğini, borçlunun talep edilen faiz hususundaki itirazlarının hiçbir dayanağı bulunmadığını, müvekkili Banka tarafından davalı-borçluya keşide edilen ihtarname ile borçludan ihtarnamedeki borç miktarının derhal ödenmesi talep edildiğini, bu durumda hesapların kat edildiği ve ihtarnamenin çekildiği tarih itibariyle borçlular temerrüde düşmüş bulunduğunu, İİK.m.68/b-f.3 gereği, İİK. 68/1 hükmündeki belgelerden sayılan Kredi sözleşmesinin 18. maddesi gereği kredi kullanan firma ve kefiller, Müvekkili bankanın kredi faiz ve komisyon oranlarını ihbarda bulunmaksızın serbestçe belirleme yetkisini kabul etmiş durumda olduklarını ve bu şekilde belirlenmiş kredi faizleri ile dava konusu kredi davalı firma tarafından kullanıldığını, müvekkili Bankanın serbestçe belirlediği kredi faiz oranları ile kullanılmış kredinin ödenmemesi üzerine Genel Kredi Sözleşmesinin 71.maddesi gereği belirlenen temerrüt faizi de borçlu firma ve kefiller tarafından kabul edildiğini, ayrıca TTK.94. maddesi hükmüne göre cari hesabın kat edilmesi tarihine kadar işleyen faiz, ana paraya dahil edilmekte ve anaparaya dahil edilen bu faize de TTK. Hükümleri çerçevesinde temerrüt faizi yürütülebileceğini, dolayısıyla, davalı-borçlunun temerrüde düştüğü kat tarihi olan 13/11/2019 tarihinden sonra temerrüt faiz oranının uygulanacağı ise aşikar olduğunu, bu itibarla da borçluların faize ve takibin fer’ilerine ilişkin itirazları haksız olduğunu, bilirkişi incelemesi yapıldığı takdirde de talep edilen alacağın varlığı ve asıl alacağa işletilecek faiz oranının kanunlara ve sözleşmeye aykırı herhangi bir yönü bulunmadığı açıkça ortaya çıkacağını, temerrüde düşen davalılardan talep edilen temerrüt faizi piyasa şartlarına, sözleşmeye ve kanuna uygun olup, bu konudaki Müvekkili Bankanın uygulamadaki mevzuatını gösteren … tarih ve … no’lu Genel Mektup ekte sunulduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu ve esas amacı takibi sürüncemede bırakarak alacağın tahsil edilmesini geciktirmek olduğunu, icra takibinde talep edilen faiz oranlarının sözleşmeden doğan bir faiz oranı olduğunu ve borçlunun hür iradesi ile kabul ettiği bu oranları şimdi kabul etmeme gibi bir hakkı bulunmadığını, borçlu temerrüde düştüğü için borçlarını takip talebindeki oran üzerinden faizleri ile birlikte ödemek zorunda olduğunu, asıl alacak kalemleri ve asıl alacak kalemlerine uygulanan faiz oranlarında herhangi bir usulsüzlük veya kanuna aykırılık bulunmadığını, 06.12.2018 tarihinde yapılan Genel Kurul’da kabul edilerek yasalaşan “Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun” isimli torba Kanun’un yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenen 20 nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere “Dava şartı olarak arabuluculuk MADDE 5/A- (1) Kanunun 4 üncü maddesinde belirtilen davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü gereğince 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununda düzenlenen “Dava şartı olarak arabuluculuk” un uygulanma esasları çerçevesinde İstanbul Arabuluculuk Bürosu’na tarafımızca başvuruda bulunulmuş olup, … başvuru no.su ile takip edilen görüşmelerde anlaşmaya varılamamış olup, ilgili dosyadan düzenlenen arabuluculuk son tutanağı aslının dilekçe ekinde sunulduğunu, belirtilen nedenlerle hiçbir haklı sebebe dayanmayan, tamamen kötü niyetli ve zaman kazanma amacına yönelik borçlu itirazlarının iptali ve alacağın tahsili için başvurma zorunluluğunun hasıl olduğunu beyanla davalının … 21.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına vaki itirazlarının iptaline ve takibin devamına, davalının alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, dava masrafları ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalı taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalıların herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 21. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası, taraflar arasında akdedilen Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi, … 14. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı kat ihtarnamesi ile arabuluculuk son oturum tutanak aslı celp edilmiş incelenmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili 29/12/2021 tarihli beyan dilekçesi ile, davalı borçluların … 21. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yönelik itirazlarından vazgeçtiklerini, itirazlarından vazgeçmeleri nedeni ile davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir. Davacı vekili 29/12/2021 tarihli 1. celsede “Bugün itibariyle davanın konusuz kaldığına yönelik yazılı beyan dilekçemizi gönderdik, davalı borçlular icra dosyasında ödeme emrine yönelik itirazlarından vazgeçmişlerdir. Bu nedenle dava konusuz kalmıştır. Davalılardan icra inkar tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz bulunmamaktadır. Yine davalılardan arabuluculuk ücreti talebimiz de yoktur, davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesini istiyoruz” demiştir.
… 20. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra dosyası celp edilip incelendiğinde; gerçekten de davalı borçluların tümünün vekili olan … eldeki dava açıldıktan sonra 20/10/2021 tarihli yazılı dilekçesi ile “Daireniz yukarıda esası yazılan icra takip dosyasından her ne kadar borçlu müvekkiller adına icra takibine itiraz edilmişse de, taraflar arasında yapılan protokol gereği itirazımızdan feragat ettiğimizi bildiririz.” şeklinde icra dosyasına beyanda bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekilinin beyanı ve icra dosyasındaki kayıtlar birlikte değerlendirildiğinde; eldeki dava açıldıktan sonra davalı borçlularının tamamının icra dosyasına yönelik itirazlarından vazgeçtikleri noktasında duraksama yoktur.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; … 20. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine karşı davalı borçluların itiraz dilekçeleri sundukları ve takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı banka tarafından itirazın hükümden düşürülmesi için 07/07/2021 tarihinde işbu itirazın iptali davasının açıldığı, ancak henüz davalılara dava dilekçesi tebliğ edildikten hemen sonra davalı borçluların vekili …’nun 20/10/2021 tarihinde icra dosyasına beyan dilekçesi sunarak icra takibine yönelik itirazlarından feragat ettiklerini bildirdiği, bu kapsamda iş bu davaya konu icra takibinin itirazdan feragat edilmesi üzerine kesinleştiği, davacı vekilinin 29/12/2021 tarihli beyan dilekçesi ve duruşmadaki anlatımları doğrultusunda borçluların icra takibine yönelik itirazlarından vazgeçmeleri ve takibin kesinleşmesi nazara alındığında davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilemesine yer olmadığına dair kararı vermek gerekmiştir.
Bilindiği üzere, davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder. (HMK 331/1).
Davalı borçluların icra takibine itirazlarından vazgeçmiş olmaları sebebiyle işbu davanın açılmasına sebebiyet verdikleri ve davanın açıldığı tarih itibariyle davacı bankanın haklı olduğunu kanaat getirildiği (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/2828 Esas, 2021/1368 Karar), ancak davacı vekilinin 29/12/2021 tarihli celsedeki beyanı ve talebi uyarınca davalılardan icra inkar tazminatı, yargılama gideri, vekalet ücreti ve arabuluculuk ücreti talebi bulunmadığından taleple bağlılık ilkesi gözetilerek davalılar aleyhine icra inkar tazminatı, yargılama gideri, vekalet ücreti ve arabuluculuk ücretine hükmedilmemiş aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davanın konusuz kalması sebebiyle davacının icra inkar tazminatı talebi bulunmadığından icra inkar tazminatı yönünden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 6.038,75 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 5.979,45 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde davacıya veya vekiline iadesine,
4-Davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan masrafların talebi uyarınca kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirmekle birlikte davalılardan vekalet ücreti talebi bulunmadığından talebi dikkate alınarak davacı lehine takdiren vekalet ücretine hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
6-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.360,00 TL arabuluculuk sarf ücretinin yargılama gideri kapsamında olduğu, davacının yargılama gideri ve arabuluculuk ücreti talebi bulunmadığından arabuluculuk yargılama giderinin davacının beyanı ve talebi uyarınca davacıdan tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki (2) haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/12/2021

Katip
e-imza *

Hakim
e-imza *