Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/393 E. 2021/586 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/393 Esas
KARAR NO : 2021/586

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/09/2021
KARAR TARİHİ : 17/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hesabının bulunduğu … şubesinin … ıban numaralı hesabına ait 30.04.2021 keşide tarihli 100.000-TL bedelli … seri numaralı çekin takas yolu ile sorulması üzerine çekten haberdar olduğunu, temin edilen ve dilekçe ekinde sunulan çek altındaki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, şirketi temsil ve ilzama yetkili olan kişinin imza sirkülerini de dilekçe ekinde sunulduğunu, çıplak gözle dahi bakıldığında çek altındaki imza ile imza sirkülerindeki imzaların birbiri ile ilgisinin olmadığı tamamen farklı kişilere ait olduğunun görülebileceğini, çek altındaki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı gibi müvekkilinin bilgisi ve rızası hilafına tanzim edilerek doldurularak imza edildiğini, esasen çekte hamil görünen taraf ile müvekkilinin ticari ilişkisinın mevcut olup bu çekin şirket tarafından verildiğinden ve imza edildiğinden şirket yetkilisinin bilgisi bulunmadığını belirterek çekin kötü niyetli kişiler tarafından bankaya ibrazı halinde telafisi mümkün olmayacak zararların doğmaması adına öncelikle ödenmemesi hususunda ödeme yasağı kararı verilmesini ve şirket yetkilisinin rızası ve bilgisi hilafına keşide edilen çekin iptali’ne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, kıymetli evrakın ziyaı nedeniyle hasımsız olarak açılan iptal istemine ilişkindir.
Davacı mahkememize açtığı dava ile kıymetli evrakın üçüncü kişilerin eline geçmesi ihtimaline binaen iptali ve ihtiyati tedbir talep etmiş ise de, 6102 Sayılı TTK’nın 757/1 maddesine göre kıymetli evrakın iptalini ancak evrak üzerinde hak sahibi olan lehtar veya yetkili hamilin isteyebileceği, keşidecinin ise senet hamilinin ortaya çıkmasından sonra ancak menfi tespit veya istirdat davası açabileceği, davacının çek hamili sıfatı bulunmadığı, keşideci sıfatı ile kıymetli evrakın iptali davası açtığı, esasen bu durumun hem davacının kabulünde olduğu hem de muhatap bankaya yazılan müzekkere cevabından iptali istenen çekin hesap sahibinin davacı şirket olduğunun mahkememize bildirildiği, bu halde keşideci olan davacının kıymetli evrakın iptali davasını açma (aktif husumet) ehliyeti bulunmadığı anlaşıldığından (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/2755 E., 2017/4927 K.) aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davacının aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle davasının USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan harç yeterli olduğundan başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-HMK 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde kullanılmayan ve artan bakiye gider avansının resen davacıya veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi. 17/09/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)