Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/86 E. 2023/862 K. 20.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2020/86
KARAR NO : 2023/862

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2020
KARAR TARİHİ : 20/11/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı taraf ile müvekkil taraf arasında çeşitli tarihlerde “…” imzalandığını, bu sözleşmeler gereğince davalı tarafa faturalı hatlar tanımlanmış olup davalının bu hatları aktif olarak kulladığını, hatların kullanımından kaynaklı faturalarının ödenmediğini, bunun üzerine … 25. İcra Müd. … E. Dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz edildiğini, arabuluculuk başvurularınınolumsuz sonuçlandığını, abonelik sözleşmesinde “Uyuşmazlıkların Çözüm Yeri” başlıklı maddede; “İşbu abonelik sözleşmesinin uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesinde öncelikle … tarafından mevzuata uygun bir şekilde oluşturulan Tüketici Şikayetleri Çözüm Mekanizması kapsamında uyuşmazlık çözülmeye çalışılacak, çözüm bulunamadığı taktirde; kurumsal aboneler için İstanbul mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olacaktır.” şeklinde hüküm bulunduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek, tirazın iptali ile takibin devamına ve %20 ‘dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; ticari hizmet (GSM Abonaliği) satım ilişkisine dayalı fatura borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacının … 25. İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası ile 11/09/2018 tarihinde, davalı aleyhine, faturalara dayanarak, 56.001,20.-TL asıl alacak, 7.777,54.-TL işlemiş faiz, 900,71.-TL faizin KDV”si, 350,11.-TL faizin ÖİV olmak üzere toplam 65.029,57.-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, (Örnek No:7) ödeme emrinin borçlu/davalıya 19/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 24/09/2018 tarihinde yetkiye, hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına ve faize itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 03/02/2020 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde 65.029,57.-TL üzerinden huzurdaki itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı borçlu icra müdürlüğünde borca yaptığı itirazda, icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Taraflar arasında imzalanan ve davacı tarafından CD içerisinde dosyaya sunulan 02/03/2017, 07/0702015, 12/02/2015, 13/02/2015, 24/11/2015, 10/12/2015, 27/01/2015,29/05/2017 tarihli abonelik sözleşmelerinin 7.maddesi gereğince uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri Yetkili kılındığı, taraflar arasında yetki sözleşmesi yapıldığı anlaşıldığından HMK.nun 17.maddesi gereğince yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı davaya cevap vermediğinden, taraflar arasında uzlaşılan bir nokta bulunmamaktadır.
Çözümlenmesi gereken sorun, davacının dava ve icra takibine konu ettiği fatura içeriğindeki hizmeti davalıya sunup sunmadığı, hizmet verilmiş ise alacağının miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporları ve yapılan yargılama sonunda;
Mahkememizce davacı kurumdan abonelik sözleşmeleri ve bunlara bağlı tüm belgeler istenmiş, verilen 12/06/2020 tarihli cevabi yazı ile davacı … tarafından, CD içeriğinde; “Abonelik Sözleşmeleri, Fatura Bilgileri ve Kampanya Tahhütname Suretleri” nin sunulmuştur. Aynı yazı ekinde davaya konu fatura alacağı talebinin mevcut olduğu 30 adet GSM numarasına ilişkin “Abonelik Bilgileri” de sunulmuştur
08.07.2021 tarihli Heyet Bilirkişi Kurulu Raporunda:
Davacı kurum tarafından gönderilen belgeler ve CD içeriğine göre, davalının kullanımına sunulan 30 adet hattın 6 tanesi üzerinden 24/02/2017 tarihinde imzalanan “Kurumsal Kontratlı Tablet Kampanya Taahhütnamesi”, 20 tanesi üzerinden 24/02/2017 tarihinde imzalanan “…” ve 1 tanesi üzerinden 24/02/2017 tarihinde imzalanan “…” imzalanmak suretiyle cihaz alımı gerçekleştirilmiş olduğu tespit edilmiştir. İcra takibine konu edilen faturalar üzerinde yapılan incelemede; 25/02/2018 tarihli fatura içeriğinde, ödenmemiş borç bulunmadığı, 25/03/2018 tarihli fatura içeriğinde, ödenmemiş fatura tutarı 4.176,90 TL, 25/04/2018 tarihli fatura içeriğinde, ödenmemiş fatura tutarı 7.610,10 TL, 25/05/2018 tarihli fatura içeriğinde, ödenmemiş fatura tutarı 9.253,50 TL, 25/06/2018 tarihli fatura içeriğinde, ödenmemiş fatura tutarı 298,10 TL, 25/07/2018 tarihli fatura içeriğinde, ödenmemiş fatura tutarı 355,20 TL bilgilerinin yer aldığı tespit edilmiştir.
İcra takibine konu faturaların tahakkuk edildiği cep telefonu numaralarının abonelik bilgileri davalının kullanımına sunulan cep telefonu numaraları üzerinden verilen taahhüt bilgileri raporda tablo halinde gösterilmiş, buna göre belirtilen dönemlere ilişkin her bir faturanın borç detay bölümlerine ilişkin ekran görüntüleri raporda sunulmuş olup, 25/02/2018 – 25/03/2018 – 25/04/2018 dönemlerinde tahakkuk ettirilen faturaların ödenmemesi nedeni ile 25/04/2018 tarihli fatura ile taahhütname sözleşmesinin bozulmuş olduğu ve bu kapsamda sözleşmeye cayma ve iptal bedellerinin yansıtılmış olduğu yine bilirkişi kurulunca tespit edilmiştir.
Sonuç olarak, dosya muhteviyatında, davalı tarafından farklı tarihlerde abonelik sözleşmesi imzalanmak suretiyle, Davacı … tarafından tanımlanan cep telefonu hatlarının kullanımı sağlandığı, aboneye 25/02/2018 – 25/03/2018 – 25/04/2018 dönemlerinde tahakkuk ettirilen faturaların ödenmemesi nedeni ile 25/04/2018 tarihli fatura ile taahhütname sözleşmesinin bozulmuş olduğu ve bu kapsamda sözleşmeye cayma ve iptal bedellerinin yansıtıldığı, davacı tarafından taahhütname sözleşmesinin feshine ilişkin olarak, dava dilekçesinde detaylı ve gerekçeli bir anlatımın olmadığı, dolayısıyla söz konusu taahhütname kampanyasının bozulması ve buna istinaden ceza ve cayma bedellerinin tahakkuk edilmesi ile ilgili hukuki değerlendirmenin takdirinin mahkemeye ait olduğu, mali yönden yapılan inceleme de ise davacı tarafın dosyaya sunduğu belgeler ile bir incelemenin yapılarak kayıtlar üzerinden kesin bir görüş oluşturmanın mümkün almadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
İtirazlar doğrultusunda bilirkişi kurulundan ek rapor istenmiştir.
24.10.2022 tarihli Heyet Bilirkişi Kurulu EK-Raporunda:
Bilirkişi kurulu dosya kapsamında hazırlanan kök raporda, dosya muhteviyatında bulunan; abonelik sözleşmeleri, kampanya taahhütnameleri ve alacağa konu olan kurumsal tek fatura suretleri üzerinde inceleme yapılarak söz konusu faturaların, hatların kullanımları ile birlikte iptal ücreti ve cayma bedelleri (ceza) nedeniyle yüksek olarak tahakkuk edilmiş olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte davacı tarafından taahhütname sözleşmesinin feshine ilişkin olarak detaylı ve gerekçeli bir anlatımın olmadığı belirtilmiştir. Dolayısıyla söz konusu taahhütname kampanyasının bozulması ve buna istinaden ceza ve çayma bedellerinin tahakkuk edilmesi ile ilgili hukuki değerlendirmenin takdiri yuni mahkemeye bırakılmıştır. Kök rapor sonrasında mahkeme tarafından verilen görev kapsamında, faturalarda yer alan iptal ücreti ve cayma bedellerine ilişkin tüm detayların incelenmesi gerekliliğine istinaden davacı GSM operatörü taraftan, faturalara konu iptal ücreti ve cayma bedellerinin;
Hangi numaralar için uygulanmış olduğu, hangi taahhütnameye ne şekilde aykırılık söz konusu olduğundan dolayı, söz konusu taahhütnamede cihaz satışı yapıldıysa cihaza ilişkin bilgileri, taahhütname yalnızca tarife için verilmişse tarife bilgileri, ortaya çıkan bedele nasıl ulaşıldığı, hususları davacı taraftan talep edildiği, davacı vekili tarafından sunulan, davalı tarafa taahhüt kapsamında satışı gerçekleştirilen cihazlara ait listenin sunulduğu, bu listenin raporda gösterildiği, listede gösterildiği üzere davalı tarafından toplamda 19 adet “…”, 1 adet “… ” ve 1 adet “…” cihazı satın alınmış olduğu tespit edilmiştir. Ancak bu cihazların davalı tarafa satışına ilişkin faturalar sunulmamıştır. Davacı GSM operatörü tarafından sunulan davalıya ait taahhüt bilgileri davacı tarafından söz konusu taahhütlerin faturaların 3 dönem ödenmemesi kaynaklı, kampanyalarda cayma bedelli ortaya çıktığı belirtilmiştir. Söz konusu taahhütnamelerin bozulması noktasındaki sözleşmesel değerlendirmenin takdiri yine mahkemeye bırakılmıştır. Dava dosyası muhteviyatında yer alan, davacı GSM operatörü tarafından davalıya tahakkuk edilen “Kurumsal Abone Kurumsal Tek Fatura” suretlerinde her bir numara için oluşturulan tutarlara ait listeye yer verilmediğini, bununla birlikte kök raporda ekran görüntülerine yer verildiği üzere faturalara ilişkin detay ücretleri; her bir numara için oluşturulan tutar üzerinden açıklanmadığı, yalnızca toplam fatura tutarının detaylarına yer verildiği, miştir. Buna ilişkin olarak örnek olması açısından raporda 25/02/2018 tarihli “faturanın özeti” ile “mobil iletişim fatura detayları”nın tekrar sunulduğunu, ancak davacı vekilinden talep edilmesine karşın her bir numara için oluşturulan tutarlara ilişkin detay açıklamalarının kendilerine sunulmadığını, buna göre ortaya çıkan bedele nasıl ulaşıldığına ilişkin detaylı dökümlerin sunulduğunun belirtilmiş olmasına karşın, yalnızca ekte sunulan ve zaten faturalar üzerinde mevcut bulunan tutarların iletildiği, bu noktada davaya konu fatura bedellerine ilişkin net bir değerlendirme yapılabilmesi için davaya konu fatura detaylarında belirtilen tüm tutarların dayanak noktasının tek tek açıklanması gerektiği, şu aşamada sunulan dokümanlar içerisinde tüm tutarların dayanak noktasının tek tek açıklaması mevcut bulunmadığı gerekçesi ile kök raporda ısrar edilmiştir.
Rapor ve ek-raporlar kanaat verici bulunmadığından yeni bir heyetten rapor aldırılmasına ihtiyaç duyulmuştur
16.10.2023 tarihli Heyet Bilirkişi Kurulu 2. Raporunda:
Taraflar arasındaki akdi ilişkinin, davalı firmanın taahhütlerine uymaması sonucu davacı … tarafından ve 09.05.2018 son ödeme tarihli faturanın ödenmemesi üzerine haklı olarak feshedildiği ve cayma bedellerini de içeren 08.06.2018 son ödeme tarihli fatura düzenlediği, haklı fesih nedeniyle taahhütname hükümlerine göre davacının cayma bedeli talep edebileceği, CD içeriği ve dosya kapsamında 24 aylık süre tamamlanmadan taahhütlere aykırılık gerçekleştiğinden tahakkukun yerinde olduğu, davalı aboneye verilen cihaz bedelleri ile ilgili olarak mahkemece davacıya verilen kesiti süreye rağmen bu konuda gerek … gerekse iddia ettiği distribütör tarafından davalıya teslimine ilişkin belge/faturafteslim tesellüm belgesi ibraz edilmediğinden dava konusu faturalarda gösterilen cihaz bedelleri ile cihaz kampanyası iptal bedellerini talep edemeyeceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı kurum tarafından dosyaya sunulan CD içeriği bilirkişi heyetince de incelenmiştir.
Sözleşme ve Taahhütnamelerin Feshinin Haklı Olup Olmadığı Yönünden;
Bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere; Taraflar arasındaki yazılı …’nin 5.8- maddesinde; “Abone … faturada belirtilen süreler dahilinde borcunu tamamen ödemesine kadar, … tarafından bilgilendirilerek bu sürenin bitiminde bahse konu hat ile üzerine kayutlı diğer hatlar geçici olarak görüşmeye kapatılabilir. Aboneye yazılı bilgi verilmek suretiyle sözleşmesi … tarafından feshedilebilir ve adına yeni abonelik tesisi yapılmaz ve yasal takip süreci başlatılabilir.” hükmünün bulunduğu, özellikle abonenin taahhütlerine ilişkin hükümleri incelendiğinde 24.02.2017 Tarihli ve … ile yapılan “…Akıllı Telefon Kampanyası Taahhütnamesinin; 31.maddesinde: …kampanya paket bedelinin yansıtıldığı EK-I ‘de belirimiş olduğumuz herhangi bir hattımızın faturasını son ödeme tarihinde ödemememiz…. durumunda; her bir hattımız için ayrı ayrı hesaplanmak üzere .. işbu maddenin (i) bendinde belirtilen tutarların toplamını veya bu tutara göre daha lehimize olacaksa söz konusu aykırılığın gerçekleştiği tarihten taahhün süresi bitimine kadar …’ e ödememiz gereken kdv, ölv dahil kampanya paketi… Hizmet faturasına tek seferde , (i) ilgili kampanya paketinin hattınıza tanımlandığı tarihten söz konusu aykırılığın gerçekleştiği tarihe kadar … tarafından sağlanan ve EK-1 deki A,B,C,D,E ve F tablolarında belirtilen indirim bedelleri üzerinden hesaplanacak toplam indirim bedeli, 32.maddede ise; İşbu taahhütnamenin 31. Maddesinde sayılan durumların varlığı halinde ayrıca her bir hattımız için ayrı ayrı hesaplanmak üzere” denilerek “kampanya iptal ücretinin yansıtılacağı” yönünde hükümler bulunduğu görülmektedir. Yine aynı şekilde taraflar arasındaki 24.02.2017 Tarihli “Kurumsal Kontratlı Tablet Kampanya Taahhütnamesinin 22.maddesinde de paralel hükümlerin bulunduğu, keza Mobil internet paket değişikliğine ilişkin özel koşulların 7.maddesinde 22. Maddeye yapılan atıfla “indirim bedellerinin” tahsil editeceğine ilişkin hükümler bulunduğu, 24.02.2017 tarihli Kurumsal İphone akıllı telefon Kampanya Taahhütnamesinin aboneye cihaz teslimini içermekte olup, taahhütnamenin 32.maddesinde açıkça; “… herhangi bir hattımızın faturası son ödeme tarihine kadar ödemememiz … Durumunda …’in ilk ihlalde cayma bedeli talep etme ve/’veya kampanyadan çıkarma hakkını kullanmamış olması, bu haktan vazgeçildiği şeklinde yorumlanmayacaktır” denildiği, ilk ihlalde dahi cayma bedeli talep etme hakkının bulunduğu, keza bu taahhütleri ihlal sonucu …’in kampanyadan otomatik olarak çıkarma hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Benzer şekilde 24.02.2017 Tarihli Kurumsal Kontratlı Tablet kampanya Taahhütnamesi de aboneye cihaz teslimini içermekte olup, taahhütnamenin 22 maddesinde benzer hüküm bulunmaktadır. Yine benzer hüküm 24.02.2017 Tarihli… Taahhütnamesinin 1.maddesinde bulunmaktadır.
Taahhütnameler kapsamında “aboneye verilecek cihazların … adına – ilgili distribütör tarafından “teslim tesellüm” tutanağı ile abone Davalıya teslim edileceği, teslim tarihi itibariyle söz konusu cihazların tesliminin mümkün olmadığı durumlarda cihazın aynı distribütör firmamın işbu taahhütname imza tarihindeki çıkış fiyatı ile eş bedelli buşka bir cihazın teslim edilebileceği” belirtilmiş olup, her halükarda aynı veya eş bedelli cihazların aboneye teslimini öngörülmüştür.
24.2.2017 Tarihli Yeni … Kampanya taahhütnamesinin 3000.-TL aylık tüketim taahhüdü karşılığı 24 ay süreli taahhüt edilmiş olup, ana hat numarası olarak abone adına kayıtlı … numaralı faturatı hattın belirlendiği, 16 ve 17. Maddelerinde taahhütname yükümlülüklerine aykırılık halinde kampanyadan çıkarılacağı davalı tarafça kabul edilmiştir.
Yukarda belirtilen taahhütname hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, icra takibi ve davaya konu faturalardan; 13.3.2018 son ödeme tarihli 4.312,50.TL, 10.04.2018 son ödeme tarihli 3.433,20.-TL ve 09.05.2018 son ödeme tarihli 1.643,40.-TL bedelli faturaların ödenmediği bilirkişi heyeti tarafından tespit edilmiştir.
Bıt faturalarda tarife ve paket ücretlerinin yanında ayrıca cihaz ücretlerinin de talep edildiği, sözleşme ile taahhütname hükümleri gereği bir kez bile süresinde ödenmeyen fatura borcu için davacıya fesih hakkı tanındığından ve davalı bir aylık dönem değil tam 3 dönem tahakkuk eden tüketim kalemlerini de içeren faturaları ödememiştir. Faturalara ve içeriğindeki gerek tüketim bedellerine gerekse “cihaz ücretleri” olarak belirtilen kalemlere bir itiraz veya ihtirazi kayıt bildiriminde bulunduğuna ilişkin dosyaya sunulan bir belge yoktur. Bu nedenle davacının sözleşme ve taahhütnamelerin feshinde haklı olduğu yönündeki bilirkişi görüşüne mahkememizce de iştirak edilmiştir.
Cayma Bedeli Yönünden;
Taahhütnameler kapsamında tahakkuk ettirilen ve detayı verilen 08.06.2018 son Ödeme tarihli 45.964,00.-TL bedelli faturanın cayma bedellerinin tahakkukunun doğru olup olmadığı yönünden ise; Taahhütnamelerin ve faturaların ayrıntısı incelendiğinde 24.2.2017 tarihinde başlayan 24 aylık taahhüde girildiği ancak 24 ay dolmadan 13, 14 ve 15. aylara kadar taahhüdün devam ettiği böylece 2018 yılının 3, 4. Ve 5. ayından itibarett çıkarılan tüketim faturalarının son ödeme gününe kadar ödenmemesi üzerine davalı … bu haklı fesih nedeniyle bu defada kampanyalarla sağlanan indirim ve cayma bedellerini de içeren 08.06.2018 son ödeme tarihli kampanyanın 16. Ayında 45.964,00.-TL.lık faturayı düzenlediği anlaşılmaktadır. Bilirkişi heyeti davacının cayma bedeli talebini yerinde ve haklı bulmuştur. Yukarıda açıklanan sözleşme ve taahhütname hükümleri doğrultusunda davalının taahhütlerini yerine getirmemesi nedeniyle bilirkişi heyetinin bu yöndeki görüşüne iştirak edilmiştir.
Cihaz Bedelleri Yönünden;
Sözleşmeler ve taahhütnameler kapsamında davalıya teslim edilen cihazlarla ilgili deliller mahkememizin ihtarına rağmen dosyaya sunulmamıştır. Davacı …’in mahkememize gönderdiği 12.6.2020 tarihli cevabi yazıda da, söz konusu cihazların teslimine ilişkin bilgilerin cihazları gönderen distribütör firmalardan temin edileceği belirtilmiştir. Oysa bu cihazların bedellerinin distribütör tarafından …”e temlik edildiği ve bedellerini …’in taksitler halinde tüketim faturalarına ilave ettiği açıktır. O halde bedeller davacı tarafından tahsil edilmiş ise cihazların tesliminden de davacı sorumludur ve ispat külfeti altındadır. Bu nedenle öz konusu talebin ispatlanamadığından reddi gerekmiştir.
Mahkememizce alınan ilk bilirkişi raporunda da 2.Heyet raporu ile benzer tespitler bulunmaktadır. İlk raporda dosyaya sunulan belgelerin yeterli olmadığına işaret edilse de CD içerisinde bulunan ve dosyaya ibraz edilen belgelerin bir kısımının heyetin gözünden kaçtığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle esasen raporlar arasında çelişki bulunmadığı, 2.raporun ilk raporu tamamlayan, o raporun eksikliklerini gideren bir rapor niteliğinde olduğu düşünülmüş ve HMK.nun 30.maddesinde belirtilen dava ve usul ekonomisi gereği üçüncü bir rapor almaya gerek duyulmamıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Taraflar arasındaki akdi ilişkinin, davalı firmanın taahhütlerine uymaması sonucu davacı … tarafından ve 09.05.2018 son ödeme tarihli faturanın ödenmemesi üzerine haklı olarak feshedildiği ve cayma bedellerini de içeren 08.06.2018 son ödeme tarihli fatura düzenlediği, haklı fesih nedeniyle taahhütname hükümlerine göre davacının cayma bedeli talep edebileceği, CD içeriği ve dosya kapsamında 24 aylık süre tamamlanmadan taahhütlere aykırılık gerçekleştiğinden tahakkukun yerinde olduğu, davalı aboneye verilen cihaz bedelleri ile ilgili olarak mahkemece davacıya verilen kesiti süreye rağmen bu konuda gerek … gerekse iddia ettiği distribütör tarafından davalıya teslimine ilişkin belge/faturafteslim tesellüm belgesi ibraz edilmediğinden dava konusu faturalarda gösterilen cihaz bedelleri ile cihaz kampanyası iptal bedellerini talep edemeyeceği kabul edilmiştir. Buna göre davacının asıl alacak miktarının 39.356,60.-TL, Gecikme faizinin (Abonelik sözleşmesinin 5.6. Maddesi gereğince talep edebileceğinden) 5.178,89.-TL, Faizin KDV’sinin 932,20.-TL, faizin ÖİV’sinin 388,42.-TL olmak üzere toplam 45.856,11.-TL olduğu kabul edilerek, bu miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacının talebine konu alacak likit (belirlenebilir) olduğu anlaşılan faturalara dayalı olduğundan, asıl alacak üzerinden davalının haksız itirazı nedeniyle takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davacının … 25. İcra Müdürlügünün …sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine başlattığı icra takibine İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE,
Takibin 39.356,60.-TL asıl alacak, 5.178,89.-TL İşlemiş faiz, 900,71.-TL, İşlemiş Faizin KDV’si, 350,11.-TL İşlemiş Faizin ÖİV’si olmak üzere toplam 45.786,31.-TL üzerinden takip tarihindeki koşullarla aynen DEVAMINA,
İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit (belirlenebilir) hüküm altına alınan alacak (45.786,31.-TL) üzerinden % 20 hesabıyla 9.157,26.-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 3.127,66-TL olup, peşin alınan 1.005,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.122,26‬-TL karar ve ilâm harcının DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan posta ve tebligat masrafı 331,80-TL, bilirkişi ücreti 9.000‬,00-TL toplamı 9.331,80-TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına göre hesaplanan 6.570,37-TL yargılama gideri ile ilk dava açma gideri (başvuru harcı, peşin harç toplamı) 1.059,8‬0-TL’nin toplamı 7.630,17‬-TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, BAKİYESİNİN DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükteki AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan (kabul olan dava değeri üzerinden) 17.900,00-TL vekâlet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
6-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul/red oranına göre 929,39-TL’sinin davalıdan, 390,61‬-TL’sinin davacıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.20/11/2023

KATİP

HAKİM