Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/767 E. 2022/533 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/874
KARAR NO : 2022/519

DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İflas (İİK 156))
DAVA TARİHİ : 26/09/2018
KARAR TARİHİ : 30/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan iflas davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında hisse devir sözleşmesi imzalandığını, bir kısım ödemelerin yapılmadığını, davalı hakkında iflas yoluyla takibe geçildiğini, davalının takibe itiraz etmediğini, belirterek davalının iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap vermemiş olup davayı inkar eden konumdadır.
Taraflar arasında uyuşmazlık iflas yolu ile yapılan adi takibin kesinleşip kesinleşmediği, buna göre kesinleşmiş takibe dayalı olarak davalı borçlu hakkında iflas kararının verilmesinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
Dosyamız davacısı tarafından davalı aleyhine iflas yolu ile adi takip yapıldığı, bu çerçevede iflas talep olunduğu, mahkememizin yetkili bulunduğu tartışmasızdır.
İİK m.43.hükmüne göre, “İflas yolu ile takip, ancak Ticaret Kanunu gereğince tacir sayılan veya tacirler hakkındaki hükümlere tabi bulunanlar ile özel kanunlarına göre tacir olmadıkları halde iflasa tabi bulundukları bildirilen hakiki veya hükmi şahıslar hakkında yapılır.” O halde davalı şirket olmakla iflas hükümlerine tabidir.
İİK m.155 hükümüne göre, iflas yoluyla adi takipte ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren borç ve takip giderlerinin yedi gün içinde ödeme emrini gönderen icra dairesindeki hesaba yatırması, bu süre içinde borcun olmadığına veya iflasa tabi şahıslarından olunmadığına dair bir itiraz var ise icra dairesine bildirilmesi ve aynı süre içinde borç ödenmediği takdirde alacaklının ticaret mahkemesinden iflas kararı isteyebileceği açıktır.
Nitekim somut olayda İİK m.156 hükmü çerçevesinde ödeme emrindeki müddet içerisinde borçlu tarafından gerekli itirazın yapılıp yapılmadığı, gerçekten dava tarihi itibariyle kesinleşmiş bir iflas takibinin ele alınması gerekmektedir. Öncelikle ifade etmek gerekir ki dava ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde mahkememizde açılmıştır.
Yargılama aşamasında davayı inkar eden konumunda olan davalı vekili iflas ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olarak gerçekleştiği, konuyla ilgili ….14. İcra Mahkemesinin …E. …K.sayılı dosyasına istinaden dava açıldığı, bu çerçevede adı geçen dosyanın bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir.
Davacının kesinleşen takibe dayalı iflas davası açmış olması karşısında iflas ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği beklenilmiştir. Nitekim yargılama aşamasında ilgili dosyaya istinaden verilen karar Yargıtay 12. HD 212/3505E. 5689K:sayılı ve 17 sayılı ilamına istinaden 17/05/2022 tarihi itibariyle kesinleşmiş, kesinleşen ilam uyarınca ise ilk derece mahkemesinin kararında belirtmiş olduğu üzere dosyamızdaki davalı şirketin … 19. İcra Müdürlüğünün …E.sayılı dosyadan yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, ödeme emrinin tebliğ tarihinin ise öğrenme tarihi olarak beyan olunan 30/10/2018 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.
Kesinleşen mahkeme ilamı dikkate alındığında davalı şirket aleyhine iflas yoluyla başlatılan takibe konu ödeme emrine itiraz olunmadığı iddiasıyla dava açılmış ise de davanın açıldığı tarih olan 26/09/2018 tarihi itibariyle henüz davalı hakkında kesinleşmiş bir iflas takibi bulunmadığı, bu durumda davacının dava tarihi itibariyle dava açmakta hukuken haklı olmadığı, kesinleşen mahkeme ilamında yapılan açıklamalar ve tebligat şerhi ile bu durumun açıkça anlaşıldığı gerçeği karşısında davacının açmış olduğu iflas davasının reddolunması gerekmiştir.
Yapılan açıklamalar karşısında davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL peşin harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından harcanan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından harcanan 18,00 TL posta ve tebligat giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereği 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren on günlük süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere vekillerin huzurunda ve oy birliği ile karar verildi. 30/06/2022

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …