Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/741 E. 2022/281 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/741 Esas
KARAR NO : 2022/281

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 06/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında kargo sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında müvekkili tarafından davalıya ait kargoların taşındığını ve taşımaya ilişkin olarak davalı adına e-arşiv faturaların tanzim edildiğini, tanzim edilen fatura belgelerinin hem elektronik ortamda hem de fiziki olarak davalıya teslim edildiğini, davalının fatura bedellerini ödemediğini ve müvekkilinin davalıdan 3.087,36 TL alacağının bulunduğunu, alacağın tahsili için davalı aleyhine, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan bu takibe davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyanla davanın kabulüne, borçlunun İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, kötü niyetli olarak itiraz eden borçlunun, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı yan üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketle dava dışı … Sanayi A.Ş. arasında tekstil ürünlerinin satışına ilişkin sözleşme imzalandığını, müvekkili tarafından ilgili dava dışı firmaya satışı yapılan ürünler için dava … adına 21.09.2017 tarih ve… no.lu ve 21.08.2017 tarih ve …no.lu faturaların tanzim edildiğini, fatura içeriği ürünlerin dava dışı …’ye teslimi için davalı …Kargo şirketi ile anlaşıldığını ve satışı yapılan ürünlerin, dava dışı …’ye teslim edilmek üzere davalıya teslim edildiğini, davalının teslim aldığı ürünleri taşıma sırasında kaybettiğini, teslim edilmeyen ürünler için dava dışı … tarafından müvekkili adına 2 adet iade faturası tanzim edildiğini, müvekkili tarafından da davalı adına 30.12.2017 tarih ve …ve 28.11.2017 tarih ve … no.lu faturaların tanzim edildiğini ve ilgili faturaların davalıya tebliğ edildiğini, kaybolan ürünlerin nevi ve bedeli olmasına rağmen davalı tarafından koli ağırlığının baz alınarak ödeme yapılacağının söylenmesi üzerine taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, davalının, taşınacak emtianın teslim alınmasından teslim edilmesine kadarki geçecek sürede eşyanın ziyanından, hasarından, geç tesliminden doğan zararlardan çalışanlarının fiil ihmallerinden sorumlu olduğunu, kendi borcunu ifa etmeyerek teslim edilmeyen mal bedelinden sorumlu olan davacının, pervasızca hareketi ileneden olduğu müvekkiline ait zararı gidermek yerine kesilen iade faturalarına rağmen müvekkili aleyhine icra takibi ve dava ikame etmesinin abesle iştigal olduğunu beyanla davanın reddine, takipte kötü niyetli olan davacının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahküm edilmesine, yargılama harç ve giderlerin ve avukatlık ücretlerinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası, davalı şirkete ait ticaret odası kayıtları, faturalar, mail yazışmaları, bilirkişi raporu ile bilirkişi ek raporu celp edilmiş incelenmiştir.
Dosya SMMM … ile Lojistik ve Taşıma Uzmanı…’e tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan 10/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; “…Davacının taşıma işi görmeye dayanan toplam 08.02.2018 takip tarihinde 3.119,06 TL alacaklı olduğu, takibe 3.087,36 TL asıl alacak üzerinden giriştiği, Davalının ticari kayıtlarında ise 2.368,44 TL tutarlı ve teslim edilmeyen ürün bedeli ve yine 686,88 TL tutarlı ve teslim edilmeyen ürün kaynaklı toplam 3.055,32 TL alacak kaydı olduğu, Davalının taşımaya verdiği ve müşterisi … firmasına bu ürünlerin teslim edilmediğini ispat için taşıma ve sevk evrakı ile taşıma sürecini ortaya koyamadığı, Eksikliğin taşıma sürecinde meydana geldiğinin sabit olmadığı,..” şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya, tarafların itirazları çerçevesinde ek rapor düzenlenmesi için SMMM …ile Lojistik ve Taşıma Uzmanı …’e tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan 20/12/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle ve sonuç olarak; “…Davacının alacak bakiyesinin 63,74 TL tutarında kaldığının değerlendirildiği, inkar tazminatı ve sair talepler bakımından da nihai takdir ve değerlendirmenin yüce mahkemeye ait olduğu…” şeklinde tespit edilmiştir.
Dava, ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; taraf şirketler arasında kargo taşımacılığına yönelik ticari hizmet sözleşmesinin bulunduğu, davacının dilekçesinde kargo taşıma taahhüdünün yerine getirilmesine ve tüm edimlerin eksiksiz olarak ifa edilmesine rağmen hizmet bedelinin davalı tarafından ödenmediğini iddia ettiği, davalının ise davacının iddialarının aksine bir kısım kargolarda zayi durumunun meydana geldiğini, müşterilerine kargoların teslim edilmediğini, hatta kendilerinin de bu durumdan iade faturası kesilmesi sebebiyle haberdar olduklarını, mevcut halin davacı tarafa bildirmelerine ve iade faturası kesmelerine rağmen olumlu sonuç alınamadığını, sözleşme sebebiyle davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını savunmuştur.
Bilindiği üzere ticari hizmet sözleşmelerinde hizmetin verildiğini ispat yükü davacıya; bedelin ödendiğini ispat yükü davalıya aittir. Öncelikle, davacının iddialarını yani kargo taşıma hizmetinin eksiksiz ve tümüyle yerine getirildiğini ispatlaması gerekmektedir. Ne var ki, yargılama sürecinde davacı tarafa bu konuda yeterli süre ve imkan verilmesine rağmen hizmetin eksiksiz şekilde yerine getirildiği ispatlanamamıştır. Davacının kendisine teslim edilen ve kaybolduğu belirtilen kargolara ait hizmetlerin yerine getirildiği, başka bir anlatımla kargoların davalı müşterilerine teslim edildiği / hizmetin eksiksiz verildiği davacı tarafından ispat edilememiştir. Dolayısıyla, ticari hizmet sözleşmesi kapsamında davacının teslim etmediği yahut kaybettiği kargolara ilişkin vermediği hizmetin bedelini davalıdan talep etmesi mümkün değildir.
Öte yandan, tarafların ticari defter ve belgeleri incelendiğinde davalının kendi kayıtlarında takip tarihi itibariyle davacıdan 513,58 TL alacaklı olduğu, davacının kendi kayıtlarında ise davalıdan 2.671,86 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Taraf defterleri arasındaki mutabakatsızlık teslim edilmeyen kargo bedellerinden kaynaklanmaktadır. Davalı taraf teslim edilmeyen kargolar için davacıya ide faturası düzenlemesine rağmen davacı bunları kayıtlarına almamıştır. Tekraren ifade etmek gerekirse, yargılama sürecinde davacının teslim edilmeyen kargolara ilişkin bu durumun aksini yani davalının müşterilerine bu kargoların teslim edildiğini / hizmetin verildiğini ispatlayamadığından bu hizmet bedellerinden alacaklıymış gibi kayıt oluşturması ya da davalının kestiği iade faturalarını kayıtlarına işlememesi kabul edilemez. Zira, davacı vermediği hizmetin bedelini davalıdan talep edemez. Bu itibarla, bilirkişi ek raporunda belirtildiği (ek raporun sonuç kısmındaki maddi hata mahkememize dikkate alınmıştır.) üzere davacı alacağından verilmeyen hizmet bedelleri mahsup edildiğinde geri bakiye bir alacağın kalmadığı anlaşılmakla davacının davasının reddine, ayrıca davacı icra takibinde haksız olmakla birlikte kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin dahi reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin yasal koşullar oluşmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 26,30 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.2 maddeleri uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin reddedilen dava miktarını geçmemek koşulu ile belirlenen 3.087,36 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk sarf ücretinin davacıdan tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
06/04/2022

Katip
e-imza *

Hakim
e-imza *