Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/708 E. 2021/686 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/708 Esas
KARAR NO : 2021/686

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 04/12/2020
KARAR TARİHİ : 20/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacının dava dilekçesinde özetle; Müflis banka nezdinde 33.000,00 TL mevduatının bulunduğunu, davacının talimatı ile müflis banka müşterilerinden … Limited Şirketi’nin iade edilmeyen çek yaprak bedellerine teminaten bankaca bloke edildiğini, işbu blokenin kaldırılması için … Anonim Şirketi 16.07.2015 tarihli dilekçe ile başvurduğunu, müflis banka tarafından 28.07.2015 tarihinde 5941 sayılı çek kanunu’nun geçici 3. maddesinin 4. bendine göre “30.06.2018 yılında yasal yükümlülük tutarı bakımından zaman aşımına uğrayacaktır” şeklinde cevap verdiğini, zaman aşımı tarihinde söz konusu bedelin davacıya iade edilmesi gereken tarihte bankanın iflası açıklandığından … 1. İflas Müdürlüğü’nün… iflas numaralı dosyası ile talepte bulunduğunu, iflas idaresi tarafından talebinin hukuka aykırı olarak reddedildiğini, 33.000,00 TL alacağının iflas masasına kaydı ile tarafına ödenmesini ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müflis bankanın 03.02.2015 tarihinden itibaren … yönetiminde olduğunu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 29.05.2015 tarih ve 6318 sayılı Kararı ile … Bankası A.Ş.’nin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 71. Maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükmü gereğince …’na devredilmesine karar verildiğini, müflis bankanın iflas yoluyla tasfiye işlemleri … 1. İflas Müdürlüğünün… iflas sayılı dosyası üzerinden devam ettiğini, iş bu işlemleri dosya üzerinden … tarafından önerilen ve icra Hakimliğince atanan 3 kişiden oluşan iflas idare heyeti tarafından yürütüldüğünü, davacı … müflis bankadan 33.000,00 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle … kayıt numarasıyla … 1. İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasına alacak kayıt talebinde bulunduğunu, davacı tarafın mevduat hesabındaki paranın tamamı olan 33.000,00 TL’nin sigorta güvencesi kapsamında … Bankasına aktarıldığını, yatırılan bedel dışında davacı tarafın Müflis Bankadan herhangi bir alacağının bulunmadığını, davanın İİK 235. maddesi gereğince hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, bu nedenle hak düşürücü süre içinde açılmayan davanın öncelikle usulden reddini, aksi halde davacının alacak talebinin reddi ile davanın esastan reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 1. İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası, müflis bankanın 28.07.2015 tarihli yazı cevabı, … tarafından bankaya sunulan 16.07.2015 tarihli yazı, … 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ve iflas kararı, davacının alacak kayıt başvuru dilekçesi, alacak kayıt ret kararı, ek sıra cetveli gazete nüshası, müflis banka kayıtları celp edilmiş, incelenmiştir.
Dava, kayıt kabul istemine ilişkindir.
İİK’nın 235/1. maddesinde “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 302 nci maddenin altıncı fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir” şeklinde düzenlenmiştir.
Kayıt kabul davaları, yukarıda anılan yasal düzenleme uyarınca hak düşürücü süreye tabi olup, hak düşürücü sürenin Mahkememizce resen gözetilmesi gerektiği konusunda duraksama yoktur. Esasen, davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasıdaki beyanlarında hak düşürücü sürenin dolduğu yönünde itirazlar ileri sürmüştür.
Bu itibarla, … 1. İflas Müdürlüğünün 21/04/2021 tarihli yazı cevabından ve ekinde sunulan belgelerden de görüleceği üzere; davacının iflas idaresini teşkil eden iflas masasına karşı, eldeki davaya konu alacağına ilişkin kayıt kabul başvurusunda bulunurken gerekli posta masrafını yatırmadığı / ödemediği tespit edilmiştir. Gerçekten de, kayt kabul başvurusuna yönelik dilekçe ve eklerinde başvuruda bulnulurken posta avansı / ücreti yatırılmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili her ne kadar masrafın yatırıldığı konusunda ısrarcı olmuş, avansın banka kanalı ile ödendiğini iddia etmiş ise de; bu hususta ilgili dekont ve kayıtları sunmak üzere kendisine elden takip yetkisi, yeterli süre ve imkan tanınmış, ancak dosyaya celp edilen banka yazısında davacının kayıt kabul başvurusunda bulunurken davacının iddiasının aksine bankaya herhangi bir masraf yatırmadığı tespit edilmiştir. Davacı duruşmadaki beyanlarında, posta masrafı yatırılmamış olsa dahi, kayıt kabul başvurusunun neticesinin kendilerine tebliğ edildiğini, hak düşürücü sürenin tebliğden itibaren başlayacağını ve bu nedenle davanın yasal süre içinde açıldığını ifade etmektedir. Davalı, tebliğ masrafı yatırılmadığı için sürenin ilandan itibaren başlayacağını ve hak düşürücü sürenin dolduğunu savunmaktadır.
Uyuşmazlığın temeli, kayıt kabul davalarında, iflas masasına kayıt kabul başvurusunda bulunurken gerekli posta / tebliğ masrafı yatırılmadığı halde, başvurunun sonucunu alacaklıya tebliğ edilirse, hak düşürücü sürenin hangi tarihten itibaren başlaması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
İİK’ nın 223/3. maddesinde bu soruya cevap verilmiş, anılan yasal düzenlemede “…İflâs masasına alacaklı olarak müracaat eden alacaklılar, tebligata elverişli adres göstermek ve Adalet Bakanlığınca çıkarılacak tarifede gösterilecek yazı ve tebliğ masrafları için avans vermek suretiyle iflâs idaresince alınacak kararların kendilerine tebliğini isteyebilirler. Bu muameleyi yaptırmış alacaklılar hakkında iflâs idare memurunun kararlarına karşı kanun yolları kendilerine tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.” şeklinde ifade edilmiştir. Kanun hükmünün lafzı açık olup, kayıt kabul başvurusunun sonucu alacaklıya tebliğ edilmiş olsa dahi, başvuruda bulunulurken gerekli avans yatırılmamışsa sürenin tebliğden değil, ilan tarihinden itibaren başlayacağı aşikardır. Bu bakımdan yerleşik yargı uygulaması da aynı yöndedir. Konuya ilişkin misal vermek gerekirse;
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1908 E., 2020/3039 K. sayılı ilamında:
” …Tebligat için gerekli giderler yatırılmamışsa dava açma süresi ilânla başlar. İİK’nın 223. maddesine göre tebliğe elverişli adres gösterilir ve gerekli masrafı avans olarak yatırılırsa, süre itiraz edene yapılan tebliğden itibaren hesaplanır. Kanunda öngörülen 15 günlük süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır. Davacı tarafça masraf avansı yatırılmadığından iflas sıra cetveline itirazın süresi ilan tarihinden itibaren işlemeye başlayacağından itiraza uğrayan sıra cetveli en son 26.06.2013 tarihinde ilân edilmiş olup, dava ise 15 günlük hak düşürücü süre geçirildikten sonra 12.07.2013 tarihinde açılmıştır. Mahkemece, tebliğ tarihi esas alınarak davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığının kabulü doğru olmamıştır…”
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/2524 E., 2016/5039 K. sayılı ilamında:
“…Tebligat için gerekli giderler yatırılmamışsa dava açma süresi ilânla başlar. İİK’nın 223. maddesine göre tebliğe elverişli adres gösterilir ve gerekli masrafı avans olarak yatırılırsa, süre itiraz edene yapılan tebliğden itibaren hesaplanır. Masraf yatırılmadığı halde tebligat yapılmış olsa bile bu kural yine geçerlidir. Kanunda öngörülen 15 günlük süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır. Davacı tarafça masraf avansı yatırılmadığından iflas sıra cetveline itirazın süresi ilan tarihinden itibaren işlemeye başlayacağından…” şeklinde örnekleri çoğaltmak mümkündür.
Açıklanan nedenler karşısında; davacının iflas masasına kayıt kabul başvurusunda bulunurken gerekli tebliğ masrafları için avans yatırmadığı, bu nedenle İİK 235/1. maddesindeki hak düşürücü sürenin cetvelin ilanından itibaren başlayacağı, celp edilen iflas dosyası içindeki gazete ilanlarından sıra cetvelinin ilanının 08/11/2020 tarihinde yapıldığı, eksik tahkikat yapılmaması ve ilan tarihinin somut olarak belirlenmesi için iflas müdürlüğüne ayrıca müzekkere yazıldığı, iflas müdürlüğü tarafından aynı şekilde sıra cetvelinin ilanının 08/11/2020 tarihinde gazetede ilan edildiğinin bildirildiği ve gazete ilan örneklerinin yazı ekinde sunulduğu, eldeki davanın ise yasal 15 günlük hak düşürücü süreden daha sonra 04/12/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmakla, davacının davasının hak düşürücünün sürenin geçmiş olması nedeniyle özel dava şartı yokluğundan HMK 114 ve HMK 115/2.madde hükümleri uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davacının davasının hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle özel dava şartı yokluğundan HMK 114 ve HMK 115/2.madde hükümleri uyarınca usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 4,90 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ nin 13/1. maddesi uyarınca belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-HMK’ nın 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.20/10/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır