Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/660 E. 2022/133 K. 18.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/660 Esas
KARAR NO : 2022/133

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Mal Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2020
KARAR TARİHİ : 18/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Mal Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın sattığı mal karşılığı ödenmemiş fatura alacağının tahsili için davalı firma (… Ltd. Şti.) aleyhine Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numarası ile 4.980,05-TL asıl alacak tutarlı ilamsız takiplerde haciz yoluyla icra takibi başlattığını, borçluya usulüne uygun şekilde ödeme emri gönderildiğini, davalı şirket yasal süresi içerisinde yalnızca borca itiraz ettiğini, davalı firmanın itiraz dilekçesinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, itiraz öğrenilince yasal süresi içerisinde iş bu davanın açıldığını, davalı firma yasal süresi içerisinde yetki hususunda itirazda bulunmadığından icra dosyası yönünden Büyükçekmece İcra Dairesinin yetkili olduğunu, müvekkili firma organik gıda ürünlerinin üretimini ve satışı yaptığını, davalı firmanın müvekkili firma ile Mart 2018 tarihinden yasal takibin açıldığı tarihe kadar ticari ilişkisini sürdürdüğünü, ödeme emrinin ve dilekçesinin ekinde sunduğu cari hesap kayıtlarından anlaşılacağı üzere müvekkili firma tarafından ürün satışı karşılığı toplamda 55.619,93-TL faturanın davalı tarafa ibraz edildiğini, davalı taraf ise 50.790,53-TL tutarında ödemede bulunduğunu, ancak kalan 4.790,40-TL tutarının karşılığı gelen faturaları ödeme hususunda temerrüte düştüğünü belirterek, takibe itirazın iptaline, takip tarihinden itibaren alacağa işletilecek ticari faizle birlikte takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usule uygun tebligata rağmen davalı yasal sürede davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Uyap kaydı celbedilen Büyükçekmece …İM …E takip dosyası incelendiğinde, davacı şirket tarafından…Ltd.Şti aleyhine 15/05/2019 tarihinde 4.790,40 TL asıl alacak, 189,65 TL işlemiş faiz istemiyle başlatılan ilamsız takibe davalı borçlunun süresinde itirazı üzerine takibin durdurulduğu, itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiğine dair takip dosyasında bir belge bulunmadığı, bu nedenle davanın İİK md 67’de düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür. Takip borçlusu şirket ve davalı…Ltd.Şti’nin celbedilen ticaret sicil kayıtlarına göre, takip tarihinden sonra ve dava tarihinden önce, takip borçlusu şirketin davalı …Ltd Şti tarafından 02/09/2019 tarihli …’de ilan edilen kararla külliyen devir-birleşme suretiyle devralınmış olduğu, takip borçlusu şirketin tüzel kişiliğinin bu suretle terkin olunduğu, bu nedenle davanın devralan şirket husumetiyle açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, takip dosyası, davacı vekilince sunulan irsaliyeli faturalar, takip konusu edilen 15/09/2018 tarihli … no.lu 5.458,99 TL bedelli fatura aslı,…Bankası hesap ekstresi, davacının açık hesap-muavin defter dökümleri, takip borçlusu şirketle davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, davalıya devrolan takip borçlusu şirketin (fatura dönemlerinde) vergi dairesine verdiği BA formları celbedilip incelenmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Mahkememizce belirlenen bilirkişi bilirkişi inceleme günü ve inceleme gününde ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmezse HMK md 222/3 uyarınca ibrazdan kaçınmış sayılacağı ve davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucu alınacak rapora ve dosya kapsamına göre karar verileceğine dair yasal ihtarat, davalı şirkete (HMK md 222’de 7251 s.K.ile yapılan yasal değişiklik sonrasındaki tarihte) usule uygun tebligat yapılarak ihtar edilmişse de, davalı taraf incelemeye defter-belge ibraz etmemiştir.
Mali bilirkişiden alınan raporda özetle; davalının ticari defter ibraz etmediği, davacının incelenen 2018 ticari defterlerinin noter açılış-kapanış tasdikleri süresinde yaptırılmış, e-defter beratı alınmış, kayıtları muhasebe usul ve esaslarına uygun tutulmuş yani sahibi lehine delil teşkil eder mahiyette bulunduğu, taraflar arasındaki mal alım-satım ilişkisinin 2018 yılı içinde çeşitli fatura-ödeme kayıtlarıyla devam ettiği, davalının yaptığı ödemeler olduğu, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 15/09/2018 tarihli 5.458,59 TL bedelli, 20/09/2018 tarihli 1.690,20 TL bedelli, 21/09/2018 tarihli 881,28 TL bedelli, 02/10/2018 tarihli 524,88 TL bedelli faturalardan kaynaklanan borçlarına karşılık davalının 08/02/2019 tarihli 4.000,00 TL ödemesinin mahsubu sonrası takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 4.790,40 TL bakiye alacaklı olduğu tespit edilip bildirilmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş olup, itirazda bulunan olmamıştır.
Davalı (devraldığı takip borçlusu…) şirketin verdiği BA formlarında, dava konusu faturaların davacıdan mal alışı olarak vergi dairesine süresinde bildirilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, incelenen deliller, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu tespitleri hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının takip konusu ettiği mal satış faturalarının irsaliyeli fatura yani malın teslimini de içeren fatura niteliğinde olduğu ve davalı tarafından yasal süresi içinde vergi dairesine mal alışı olarak beyan edilmiş olduğu, bu hususun esasen davalının bu faturaları ticari defterine kaydedip KDV indiriminde de kullandığının delili olduğu, HMK md 220-223’e göre davalıya tebliğ edilen yasal ihtarat ve tebliğ edilen bilirkişi raporuna itiraz edilmemesi nedeniyle davacı lehine/davalı aleyhine oluşan usuli kazanılmış hak durumları hep birlikte değerlendirildiğinde, davalının TTK md 21/2 kapsamında 8 günlük yasal sürede itiraz etmemesi nedeniyle fatura içeriklerinin kesinleşmiş olduğu, kısmi ödemesinin de bulunduğu, yapılan yasal ihtara rağmen bildirilen inceleme gününde ticari defterlerini incelemeye ibraz etmeyen davalının ibrazdan kaçınmış sayıldığı, borçlu olmadığını ticari defteriyle ispat imkanı verilmişse de ispat edemediği, bu nedenle mal teslimi karşılığı fatura bakiye alacağı bulunduğunun davacı tarafından sahibi lehine delil teşkil eder mahiyetteki ticari defter kayıtlarıyla ispatlandığının kabul edilmesi gerektiği, bakiye borcun ödendiği veya davacının sahibi lehine delil teşkil eder mahiyetteki ticari defter kayıtlarına itibar edilmemesini gerektiren bir delilin de davalı tarafça ileri sürülmediği gibi, ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesine ibraz ederek borcu olmadığını ispatlama imkanı verilmesine rağmen ibrazdan kaçınmış olduğu, bu nedenle davalıya HMK md 222/3 (7251 s.K.ile değişik hali) kapsamında tebliğ edilen yasal ihtaratın sonucu olarak davacı lehine usuli kazanılmış hak da oluştuğu, davalının faturalara 8 günlük yasal süre içinde itiraz ettiğine dair bir delilin de davalı tarafça sunulmadığı, alınan uzman bilirkişi raporundaki tespitlerin denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, itiraza da uğramadığı görülmekle, aşağıdaki şekilde takip ve dava konusu edilen dört adet fatura bakiye alacağı olan asıl alacağın talep edilebilir olduğu, ancak takipte TTK md 1530/7’de belirtilen oranda istenen temerrüt faizi oranı ise anılan madde gerekçesi uyarınca tedarikçi alacağına özgü düzenlenmiş olup davacının tedarikçi sayılamayacağı, bu nedenle ticari asıl alacak için takip tarihi sonrasında değişen oranda avans faizi istenebileceği, takip öncesi davalının TBK md 117-TTK md 18/3’ye uygun şekilde temerrüde düşürüldüğü davacı tarafça ispatlanamadığından takipteki işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne, fatura alacağı likit ve itiraz kısmen haksız olduğundan kabul edilen alacak yönünden davacı lehine %20 icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:

1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalıya birleşme yoluyla külliyen devrolan takip borçlusunun Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü … Esas takip dosyasına itirazının kısmen iptaline, takibin devralan davalı şirket hakkında 4.790,40-TL asıl alacak yönünden ve takip tarihi sonrası bu asıl alacağa değişen oranda avans faizi işletilmek suretiyle aynı koşullarda devamına, işlemiş faize ilişkin fazla istemin reddine,
Kabul edilen alacağın %20’si oranında 958,08-TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 327,23 TL olup peşin alınan 60,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 267,08 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 196,10 TL posta tebligat gideri, 800,00 TL bilirkişi ücretinden ibaret 996,10 TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına (%96-%4) göre hesaplanan 956,26 TL’si ile 54,40 TL başvuru harcı, 60,15 TL peşin harç toplamı 1.070,81 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden yürürlükteki AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.790,40 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinden davanın kabul/red oranına göre 1.267,20 TL’sinin davalıdan, 52,80 TL’sinin davacıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.18/02/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır