Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/507 E. 2021/474 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/507 Esas
KARAR NO : 2021/474

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 18/06/2018
KARAR TARİHİ : 25/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/11/2017 tarihli ve … Esas sayılı dosyası ile borçlu … Bankası A.Ş.’nin iflasına karar verildiğini ve … 1.İflas Müdürlüğü’nün …sayılı dosyası ile iflas tasfiyesi işlemlerine başlanıldığını, Maliye Hazinesi’nin 48.212,80-TL alacağının iflas masasına kaydının yapılması için İflas Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğunu ancak iflas idaresince taleplerinin reddedildiğini, Maliye Hazinesi’nin alacağının kabul edilmesi ve sıra cetveline dahil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra ve İflas Kanununun 235.maddesine göre, sıra cetveline itiraz edenlerin cetvelin ilanından itibaren on beş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açma mecburiyeti olduğunu, bu kapsamda, şayet davacı taraf işbu davayı hak düşürücü süre içerisinde açmamış ise davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, 23.07.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 22.07.2016 tarih ve 6947 sayılı Kararı ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun 21.07.2016 tarih ve 9029 sayılı yazısında yer alan talebi üzerine, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 107. Maddesinin son fıkrası hükmü çerçevesinde … Bankası A.Ş.’nin faaliyet izninin kaldırılmasına karar verildiğini, bunun üzerine, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından açılan iflas davasında, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 106.maddesi uyarınca müvekkil Bankanın iflasına, iflasın 16.11.2017 tarih ve saat 15.28 itibariyle açılmasına, iflas tasfiyesinin Fon tarafından yerine getirilmesine karar veridiğini,Müflis Bankanın iflas tasfiyesi, … 1. İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası üzerinden TMSF tarafından önerilen ve İcra Hakimliğince atanan iflas idaresi tarafından yürütüldüğünü, davacı Maliye Hazinesi’nin müflis bankadan 48.212,80-TL alacaklı olduğu gerekçesiyle … 1.İflas Müdürlüğünün .. iflas sayılı dosyasına 111 kayıt numarasıyla alacak kayıt talebinde bulunduğunu, yapılan inceleme neticesinde, davacı kurumun alacak kayıt talebi konusunun, müflis bankanın geçmişte kullandırdığı kredilerin geri ödenmemesi üzerine başlatmış olduğu icra takipleri nedeniyle … Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğü’ne toplam 48.212,80-TL tahsil harcı ödemesi, sonrasında ise 492 sayılı Harçlar Kanunu madde 123 gereğince, kullandırılan kredilerin geri ödemelerine ilişkin işlemlerin harçtan muaf olması nedeniyle müflis banka tarafından ödenen harcın iadesinin davacı kurumdan talep edilmesi üzerine müflis bankaya iade edilmiş olan harçların, davacı kurumca Harçlar K. İlgili maddesinde yapılan kanun değişikliği nedeniyle müflis bankanın yargı harçlarından muaf olmadığı iddiasıyla, müflis bankadan (iade edilmiş harcın geri ödenmesi talebine ilişkin alacak talebinden kaynaklandığını, bu talebin müflis banka tarafından (iflas kararı verilmeden önceki tarihte) yargıya taşındığını ve … Vergi Mahkemesi’nin … Esas …Karar 30/12/2014 tarihli kararıyla müfflis banka lehine davanın kabulüne karar verilmiş olduğunu, davacı kurumun alacak kayıt talebinin bu nedenle iflas idaresince reddedildiğini, red kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek, dava İİK 235.maddesi gereğince hak düşürücü süre içerisinde açılmamış ise davanın öncelikle usulden reddine, dava süresinde açılmış ise davacı kurumun bir alacağı mevcut olmadığından davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, iflas tasfiyesinde düzenlenen sıra cetveline itiraz yoluyla alacağın iflas masasına kayıt kabulü talebine ilişkindir. Davanın hukuki dayanağı 2004 sayılı İİK’nun ”Sıra Cetveline İtiraz ve Neticeleri” başlıklı 235. maddesidir.
Mahkememizce davacının iflas masasına başvuru dilekçesi ve ekleri, başvuruya ilişkin iflas idare memurlarının kararı, sıra cetveli, tebligat belgesi ve sıra cetvelinin ilanına ilişkin gazete suretleri, … Vergi Mahkemesinin … E sayılı dosyasının Uyap kayıtları celbedilip incelenmiştir.
Dava ilk olarak Mahkememizin 2018/836 E dosyasıyla açılmış, mahkememizin 28/01/2019 tarihli 2019/41 K sayılı kararıyla, müflis bankanın iflas tasfiyesi TMSF tarafından önerilen kişiler arasından icra mahkemesince atanan iflas idare memurları eliyle ve iflas dairesi yetkilendirilmek suretiyle yürütüldüğünden, iflas idaresinin red kararının idari işlem mahiyetinde olduğu gerekçesiyle idari yargı görevli olduğundan yargı yolu caiz olmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, kararın istinaf incelemesi sonucu İstanbul BAM 17.HD 2019/1481 E 2019/1559 K sayılı kararıyla taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan ve kesin olarak reddine karar verilmiş, davacı tarafından … 9.İdare Mahkemesinin … E dosyasıyla açılan davada olumsuz görev uyuşmazlığı çıkarılarak dosya 2247 sayılı Kanuna göre Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiş, Uyuşmazlık Mahkemesinin 2020/345 E 2020/412 K sayılı içtihadı ile uyuşmazlıkta adli yargının görevli olduğuna ve mahkememiz görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmiş, karar ve dosyamız mahkememize gönderilmiş, Uyuşmazlık Mahkemesi kararı 2247 sayılı Kanun hükümleri uyarınca bağlayıcı olmakla, dosya mahkememizde yeni esasa kaydedilerek yargılamaya kaldığı yerden (tahkikat duruşmasından başlanarak) devam edilmiştir.
İflas Müdürlüğüne yazılan yazıya verilen cevaplarda, müflis … Bankası A.Ş.’nin BDDK’nın ve TMSF Fon Kurulu’nun 29/05/2015 tarihli kararları doğrultusunda TMSF’ye devredildiği, 22/07/2016 tarihli BDDK kararı ile 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 107. maddesi uyarınca faaliyet izninin kaldırıldığı ve bu kararın 23/07/2016 tarihli Resmi Gazetede yayınlandığı, Fon Kurulu’nun 22/12/2016 tarihli kararı ile 5411 sayılı Yasanın 106/3 maddesi uyarınca bankanın doğrudan iflasının mahkemeden talep edilmesine karar verildiği ve … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sırasında açılan davada 16/11/2017 tarihli 2017/41 E. 2017/942 K. sayılı karar ile iflasına karar verildiği, iflas kararının kesinleşmiş durumda olduğu, davacı kamu idaresi tarafından 48.212,80-TL yargı harcı alacağının iflas masasına kaydı talebiyle yapılan başvurunun iflas masasında 111 kayıt sırasına alındığı, talebin iflas idaresinin üzerinde tarih yazmayan kararıyla tamamen reddedildiği, dosyadan düzenlenen ve davacının alacak kaydı talebinin reddi kararını da içeren ilk sıra cetvelinin 01.06.2018 Yeni Şafak ve 04.06.2018 Ticaret Sicil Gazetesi ile ilan edilmiş olduğu, red kararının davacıya 12/06/2018 tarihinde ayrıca tebliğ edilmiş olduğu, davacının kayıt başvurusu sırasında verilecek kararın kendisine tebliği için gider avansı yatırmamış olduğu tespit edilmiştir.
Dosyanın 26/02/2021 tarihli celsesinde İİK md 235’e göre hakdüşürücü süre yönünden yapılan değerlendirmede, davacı kayıt başvurusu sırasında masraf yatırmamış olsa da, kayıt kabul talepli davanın, sıra cetvelinin son ilan tarihi olan 04/06/2018 TSG ilan tarihinden sonra 15 günlük hak düşürücü süre içinde 19/06/2018’de Kayseri adliyesine dilekçe sunularak açılmış olduğu görülmekle, davalı vekilinin buna ilişkin itirazları reddedilmiştir.
… Vergi Mahkemesinin celbedilip incelenen 2014/681 E dosyası Uyap kayıtlarına göre, müflis bankanın faaliyet iznini kaldırma-iflas kararı verilme tarihlerinden önce kullandırdığı kredilerin geri ödenmemesi nedeniyle başlattığı cebri takipler ve itiraz üzerine açtığı itirazın iptali davalarında mahkeme veznesine (… Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğü hesabına-genel bütçe hesabına) yargı harçlarını yatırdığı, sonrasında müflis banka tarafından “harçtan muaf olduğu” iddiasıyla yatırılmış harçların iadesine karar verilmesinin talep edildiği, bu talep üzerine anılan kurumca yargı harçlarının müflis bankaya iade edildiği, ancak sonrasında yapılan incelemeler üzerine müflis bankanın harçtan muaf olmadığının anlaşılması nedeniyle, sehven iade edilmiş harçların genel bütçeye geri iadesinin istenmiş olduğu, bu geri isteme idari işlemine karşı … Vergi Mahkemesinin … E dosyasında banka tarafından açılan (genel bütçeye gelir kaydedilen harçla ilgili) idari işlemin iptali davasında anılan mahkemenin 30/12/2014 tarihli 2014/1451 K sayılı kararıyla “bankanın Harçlar K.md 123/3 gereği yargı harcından muaf olduğu” gerekçesiyle bankanın açtığı davanın kabul edildiği, ancak kararın davalı idare tarafından temyiz edilmesi üzerine Danıştay 9. Dairesinin 25/04/2019 tarihli 2015/2239 E 2019/1830 K sayılı ilamıyla “492 sayılı Harçlar K.nun 123/3. maddesinde 15/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6322 sayılı Kanunun 19.maddesi ile yapılan değişiklik nedeniyle bankanın dava konusu dönemde yargı harçlarından muaf olmadığı, bu nedenle davalı idarenin bankaya yapmış olduğu harç iadesi işlemi hatalı olduğundan, hatalı iade edilmiş yargı harçlarının davalı idarece bankadan tekrar iadesinin istenmesi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı, yerel mahkeme kararının bankanın harçtan muaf olduğuna dair hüküm ve gerekçesinde yasal isabet bulunmadığı” gerekçesiyle … kararının bozulmasına karar verildiği, bozma ilamı sonrası … ‘nin …dosyasına kaydedilen dosyada 31/10/2019 tarihli 2019/768 K sayılı kararla “Danıştay bozma ilamına uyulmasına, bankanın açtığı davanın yargı harçlarından muaf olmadığından reddine” dair karar verilmiş olduğu, bu son kararın 25/11/2019 tarihinde müflis bankaya tebliğ edilmiş ve temyiz edilmemiş olduğu, kesinleşme şerhi yazılmamış olsa da kararın son haliyle şeklen kesinleşmiş olduğu görülmüş olup, esasen vergi yargı mercilerince verilen kararın esasa ilişkin hüküm ve gerekçesinin (müflis bankanın dava konusu dönemlerde yargı harcından muaf olmadığı ve bu nedenle genel bütçeden sehven iade aldığı yargı harçlarını-kamu alacağı niteliğindeki borcunu genel bütçeye iade etmesi gerektiğinin tartışmasız şekilde ortaya çıkmış olduğu açıktır.
Tüm bu nedenlerle, dava konusu yargı harcı alacağı 6183 sayılı AATUHK uyarınca kamu alacağı niteliği taşıdığı ve yerleşik Yargıtay (Kapatılan) 23.HD ve İstanbul BAM 17 HD içtihatlarında da vurgulandığı üzere, kural olarak iflas idaresinin kamu alacaklarıyla ilgili kayıt taleplerini reddetme yetkisi bulunmadığı, sıra cetveline kaydettikten sonra ancak görevli ve yetkili yargı merciinde dava açabileceği, davamızın konusu olan uyuşmazlıkta bu nitelikte olan davanın müflis banka tarafından ve iflas kararı verilmemiş olduğu dönemde vergi yargı mercilerinde açılmış olması ve iflas idaresine kayıt başvuru tarihi itibariyle vergi mahkemesinde verilen ilk kararın müflis şirket lehine olduğu gözetilerek davalı iflas idaresinin davacının kayıt başvurusunu reddetmiş olduğu, vergi yargı mercilerinde yapılan yargılama sonucunda davacının genel bütçe kamu alacağı niteliğindeki yargı harcı alacağının müflis bankadan talep edilmesinin yasal ve yargısal dayanağının mevcut olduğunun mahkeme kararlarıyla tespit edilmiş durumda olduğu anlaşılmakla, genel bütçe adına davada aktif husumeti bulunduğu açık olan davacı Maliye Hazinesinin davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ ile,
Davacının 48.212,80-TL alacağının müflis bankanın … 1.İflas Müdürlüğü … İflas sayılı dosyasında sıra cetveline kayıt ve kabulüne,
2-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcı olmakla birlikte, davalı iflas idaresi 5411 sayılı Kanun md 140 uyarınca harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 137,30-TL posta masrafından ibaret yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan avansın karar tebliğ giderlerinden sonra kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 10 GÜN içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.25/06/2021

Katip

Hakim