Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/468 E. 2023/359 K. 24.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2020/468
KARAR NO : 2023/359

DAVA : ALACAK (Doğalgaz Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2020
KARAR TARİHİ : 24/04/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen ALACAK davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 2009 yılında akdedilen ve son olarak 01.01.2020 tarihinde yenilenen sözleşmeler ile davalıdan Doğalgaz alındığını ve … İli, … ilçesi, … adtesinde bulunan üretim tesisinde iki farklı sayaç üzerinden doğalgaz kullanıldığını, yıllık takribi olatak oruz sekiz (38) hafta 08:00 -18:00 saatleri arasırıda haftalık dört (4) gün olacak şekilde üretim yapıldığını, yıllık üç (5) ila beş (5) hafta atasında ise 08:00 -16:00 ve 16:00 -24:00 saatleri arasına ütetim gerçekleştirildiğini, 2017 yılından bu yana … duvar kâğıdı üretimi gerçekleştirilmediğinden bu bölümde doğalgaz tüketimi bulunmadığını, Covid-19 salgını nedeniyle Nisan ayı içerisinde müvekkil şirket tarafından doğalgaz tüketimi gerektiren bir üretim faaliyeti gerçekleştirilmemiş olmasına karşın, 2020 yılı Nisan ayı için müvekkil şirkete 02.05.2020 tarihli, … numnaralı 188.179,99.-TL bedelli doğalgaz fatutası gönderilmesi üzerine davalı şirkete başvurulduğunu, davalı şirket yetkilileri tarafından 08.05.2020 ve 11.05.2020 tarihlerinde müvekkil şirkete ait üretim tesisinde yer alan sayaçlar üzerinde inceleme gerçekleştirildiğini, incelemeler esnasında, üretim ve evsel tüketim amacıyla kullanıları sayaçların tüketim istasyonlarındaki vanalar kapalıyken çalışmadığı tespit edilmişse de incelemenin devamında, evsel tüketim amacıyla kullanılan sayaca bağlı vananın açılması ile birlikte (üretim hattına bağlı vanalar kapalı konumdayken) üretim amacıyla kullanılan sayacın da çalıştığının gözlendiğini, video çekilmek sürctiyle tutanak altına alındığını, 11.05.2020 tatihli incelemede davalı şirket yetkilileri tarafından iki (2) savacın da arızalı olabileceği değerlendirilerek aynı tarihte sayaçların değiştirildiğini, çıkartılan sayaçların ise davalı şirket tatafından kontrol amacıyla akredite köntrol kuruluşu …’a gönderileceği belirtilerek alındığını, bu firmadan sayaçlarla ilgili test sonuçlarının kendilerine gönderilmediğini, buna rağmen davalı şirket tarafından müvekkili şirkete gönderilen 11.05.2020 tarihli yazı ile 02.05.2020 tarihli, … numaralı farutanın 90.000,00 ‘TL olarak ödenmesinin uygun bulunduğunun bildirildiğini, devam eden incelemeler esnasında, müvekkili şirkete ait üretim tesisinin kurulumu ve devreye almasına onay veren davalı şirket teknik personellerince sayaç öncesi ve sonrası düz mesafenin şartnamelere uygun olmadığı gerekçesiyle sorunun meydana gelmiş olabileceği ve bu sebeple tadilat gerektiğinin belirtildiğini, müvekkili şirket tarafından 15.06.2020 tarihinde üretime başlanması planlandığının davalı şirkete bildirilmesi üzerine, davalı şirket yetkilileri tarafından 12.06.2020 tarihinde tesisat ve sayaçlara müdahale edildiğini, bakım esnasında basınç dengeleyicilerden birinin arızalanması ve sahada arızanın giderilememesi üzerine, daval şirket yetkilileri tarafından sökülerek götürüldüğünü, 13.06.2020 tarihinde geri takıldığını, ayrıca bakım esnasında davalı şirket yerkilileri tarafından evsel amaçla kullanıları sayacın elektronik parametresi değiştirilerek sistem basıncının değiştirildiğini, müvekkili şirket tarafından sayaçlardaki arızanın geçmiş yıllardan beri sürmüş olabileceği şüphesiyle, davalı şirkerten 2017 yılından günümüze kadar saatlık sayaç dökümleri talep edilerek üretim tesisine ait üretim verilerinin karşılaştırıldığını, müvekkili şirketten en az 1.002.080 m2 fazla doğalgaz ücreti tahsil cdildiğinin tespit edildiğini, bunun üzerine 2009 yılından bu zamana kadar müvekkil şirketten fazla tahsil edilen gaz bedellerinin iadesi için yapılan görüşmelerden sonuç alınamadığını, yalnızca davalı şirket tarafından müvekkil şirkete gönderilen 01.07.2020 tarihli, … sayılı yazı ile son on iki (12) aylık tüketim verileri üzerinden 284.395,00 TL tutarında fazla tahsilat yapıldığının ikrar edilerek ilgili tutarın gelecek tüketim bedellerinden mahsup edileceğinin bildirildiğini, önceki hatalı kayıtların kabul edilmediğini, teklifi kabul etmeyerek davalı şirkete … 7. Noterliği’nin … tarıhli, … yevmiye numatalı ihtarnamesini keşide ettiklerini, arabuluculuk görüşmesi neticesinde taraflar arasında uzlaşı sağlanamadığını, davalı şirket tarafından kurulum ve devreye alınmasına onay verilen müvekkil şirkete ait ürerim tesisine davalı şirket tarafından konulan iki (2) adet sayacın gereği gibi çalışmaması nedeniyle, 2009 yılından bu yana müvcekkil şirketten fazla tahsilat gerçekleştirilmiş olup, ilgili tutarın tespit edilebilmesi amacıyla, mahkemece tarafından atanacak – bilirkişi heyetince, müvekkil şirketin ilgili yıllardaki üretim miktarı ve bu üretimin gerektirdiği doğalgaz tüketimiyle, aynı yıllara ait faturalarda tüketim miktartının karşılaştırılarak hesaplanacak olan doğalgaz miktarının güncel birim fiyatı üzerinden müvekkil şirkete faizi ile bitlikte iadesine karar vetilmesi gerektiğini belirterek, müvekkili şirkete satılmasına rağmen kullanılmayan gaz miktarının güncel bitim fiyatı üzerinden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanun’un 2. Maddesine göre hesaplanacak avans faizi ilc birlikte müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevabında; Taraflar arasındaki Sözleşmenin 13.8 nolu maddesine göre ortaya çıkacak sorunlarda EPDK mevzuatının uygulanması gerektiğini, 4628 sayılı Enerji Piyasaları Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 5/A. Maddesi çerçevesinde “Doğal Gaz Piyasası Kanununun uygulanması ile ilgili olarak tüzel kişiler veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında çıkacak ihtilafları çözmek” Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun görev ve yetkileri dahilinde olduğunu, davanın bu nedenle idare mahkemelerinde açılması gerektiğini, ticaret mahkemelerinin görevli olmadığını, davacının iddialarına konu tüm alacakların zamanaşımına uğradığını, 01.01.2020 tarihinde taraflar arasında 31/12/2020 yılına kadar geçerli olarak şekilde ve davacının … adresinde kullanılmak üzere bir Doğalgaz Alım Satım Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 2009 yılından beri her yıl yenilendiğini, 2020 yılının Nisan ayındaki tüketimleri için davacı firmaya, 02.05.2020 tarih ve … numarası ile KDV dahil 188.179,99 TL fatura kesildiğini, davacının faturaya itirazı üzerine inceleme yapmak üzere 11.05.2020 tarihinde, davacı tarafından tesiste kullanılan iki adet sayacın sökülerek yeni sayaçlar takıldığını, üretim hattında kullanılan … seri numaralı türbin tipi sayaç test ve kontrol için akredite test kuruluşu olan …A.Ş.ye, mutfak hattına kullanılan … seri numaralı … sayaç ise … Laboratuvarlarına gönderildiğini, 11.05.2020 tarihinde davacı tüketiciye, ilgili mevzuat gereği sonradan mahsuplaşmak üzere 94.090,00.- TL’nin ödenmesi istendiğini, 08.06.2020 tarihinde …Tic. A.Ş tarafından … seri numaralı türbin tipi sayaç üzerinde yapılan test sonucunda, sayaçta herhangi bir soruna rastlanmamış, sayacın ölçüm toleransı içerisinde negatif yönde (tolerans dahilinde eksik) ölçüm yaptığı dolayısı ile “sayacın arızalı olmadığı”nın tespit edildiğini, akabinde mutfak hattındaki … seri numaralı sayaç üzerinde …ın yaptığı testler neticesinde bu sayacın da negatif yönde (tolerans dahilinde eksik) ölçüm yaptığı dolayısı ile “sayacın arızalı olmadığı”nın tespit edildiğini, sayaçların arızalı olmadığının tespit edilmesi üzerine, 12-13.06.2020 tarihlerinde ölçüm sisteminin de kontrolü ve bakımı yapıldığını, sistemde herhangi bir hata tespit edilmediğini, mutfak cihazlarındaki tüketiminin ölçülmesi için kullanılan hattaki mekanik sayaç değerleri incelendiğini, mekanik sayaç ile elektronik sayaç arasında fark olduğunu, mutfak hattındaki sayaca ait hacim düzelticiye girilen pals değerlerinin sehven farklı girildiğinin tespit edildiğini, geçmiş 12 aylık sayaç değerleri kontrol edilerek yapılan hesaplamalarda ilgili mevzuat gereği faturalardaki aylık uygulanan düzeltme katsayıları, üst ısıl değerleri ve birim fiyatlar dikkate alınarak fazla faturalandırıldığı hesaplanan 284.395,- TLlik tutarın mahsuplaştırılacağı 01.07.2020 tarihli yazı ile davacıya bildirildiğini, 01.07.2020 tarihinden itibaren tahakkuk eden doğalgaz faturaları için ödeme alınmadığını, davacının mevcut bakiyesinden mahsup edildiğini, hal böyle iken, davacı tarafça müvekkili şirkete, …tarih ve … yevmiye numarası ile … 7. Noterliğinden ihtarname gönderilerek, “Mart 2017 döneminden itibaren hatalı tüketim değerleri üzerinden fahiş faturalandırma yapıldığı ve 1.002.080 m3 gaz karşılığı 1.613.535.-T’nin iade edilmesi gerektiğinin itham ve iddiasında bulunulduğunu, davacı yanın ihtarnamesine karşı … 9. Noterliğinden gönderdikleri … tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile iddia edilen aksine sayaçların hatalı olmadığı ve hatalı tüketim değerleri üzerinden faturalandırma yapılmadığı, sadece mutfak hattındaki mekanik sayaçtan alınan tüketim değerinin elektronik sisteme aktarılması esnasında bir hata tespit edildiğinden hesaplanan 284.395,- TLnin ilgili mevzuata uygun olarak mahsuplaştırılacağının bildirildiğini, müvekkil şirketin tüm işlemleri ilgili mevzuata, işin fen ve tekniğine uygun şekilde gerçekleştirildiğini, durum böyleyken, davacı tarafın somut olaya ve mevzuata aykırı iddia ve taleplerinin hiçbir geçerliliği bulunmadığını, ulusal ve uluslararası standartlara göre doğru ölçüm yaptığı tespit edilen sayaçlar var iken başka bir yöntem belirlenerek tüketim miktarının belirlenmesinin mümkün olmadığını, hesaplamaların emsal tüketim değerlerine göre yapıldığını, her halükarda, nasıl yapılırsa yapılsın bu hesaplamanın 2009 yılına kadar götürülmesinin kesinlikle mümkün olmadığını belirterek, davacının haksız dava ve taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; bozuk sayaç nedeniyle kendilerinden haksız olarak tahsil edilen doğalgaz fatura bedellerinin istirdatı istemine ilişkindir.
Taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı tartışma konusu değildir.
Çözümlenmesi gereken sorun, davacı adına tahakkuk ettirilen doğalgaz faturalarının davanın işyerinde takılı olan sayacın arızalı olmasından mı kaynaklandığı noktasında toplanmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporları ve yapılan yargılama sonunda;
Davacının iddiası ve davanın temelindeki esas sorun, davacının kullandığı sayaç üzerinden inceleme yaptırılmıştır. Dosyaya sunulan … Test Laboratuvarı Sayaç Deney Raporları bilirkişi heyeti tarafından gözden geçirilmiş, sayaçlar üzerinde yapılacak bu tür testlerin ancak akredite laboratuvarda yapılması gerektiğini, … laboratuvarının da … tarafından akredite edilmiş olan akredite bir laboratuvardır olduğu, akredite laboratuvarda yapılan testlerin sonuçlarının da doğru sayılması gerektiğine işaret etmişlerdir. Buna göre, dava konusu olayda sayaçlarırı hatalı ölçüm yapmadığı ancak mutfak sayacında elektronik dönüşüm değerinin hatalı girildiği tespit edilerek davalı dağıtım şirketi tarafından bir yıllık fazla alınan doğalgaz bedelinin geri ödendiği tespit edilmiştir.
Yine bilirkişi heyeti tarafından, ısıtma ve imalat amaçlı sayaçların elektronik dönüşüm değerlerinin ise hatalı girildiği yönünde dosyada mevcut bir tespit olmadığı, kullanılan doğalgazın eksik veya fazla faturalandırıldığına dair herhangi bir hesaplama yapılmasının mevcut verilerle mümkün olmadığı, bunun yanısıra, EPDK mevzuatı gereğince sayaçtaki hatalı ölçüm tespit edildiği takdirde geriye doğru en fazla bir yıllık süre esas alınacağının belirtildiği, bu maddenin hükümlerinin otomatik hacim düzeltici arızası için de uygulanacağının belirtildiği, bu nedenle EPDK mevzuatı uyarınca en fazla bir yıl geriye doğru hesaplama yapılması gerektiği, mahkeme aksi kanaatte ise davacının olası üretim miktarlarından yola çıkılarak kullanılması olası doğalgaz tüketiminin hesaplarmasının Endüstri mühendisliği /işletme mühendisliği kapsamında olup heyetimizin uzmanlığı dışında olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacının iddiası olan arızalı sayaç savunmasının dayanağı olmadığı, zira sayaçlar üzerinde yapılan analiz sonucunda hatalı olmadığı, … tarafından akredite edilmiş olan akredite bir laboratuvar olan …alınan raporla doğrulanmıştır. Diğer sayaçların da arızalı olduğuna dair iddiadan, varsayımdan başka delil yoktur. Davalı kurum, davacının şüphelenmesi ve itirazı üzerine mutfak sayacında elektronik dönüşüm değerinin hatalı girildiğini kabul ederek, geriye dönük 1 yıllık fazla tahsilatı iade etmiştir. Burada akla gelen soru şudur; sayaçtaki dönüşüm değerlerindeki hata 1 yıldan fazla bir süredir devam ediyor ise ne olacaktır? Davacı taraf 1 yıldan daha uzun süredir yüksek fatura ödüyor ise bunun tespiti nasıl yapılacaktır? Zaten davacı tarafın iddiası ve talebi de bu yöndedir; “demek ki 2009 yılından beri düzenlenen faturalar hatalı ve fazladır” denilmektedir. Bu iddia doğru olsa bile, ne var ki EPDK mevzuatı gereğince bu talebin yerine getirilmesi mümkün değildir. Bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere, sayaçtaki hatalı ölçüm tespit edildiği takdirde geriye doğru en fazla bir yıllık sürenin esas alınacağı Madde 42/c’de verilmekte, aynı maddenin “d” bendinde bu maddenin hükümlerinin otomatik hacim düzeltici arızası içinde uygulanır, denilmektedir. Bu nedenle EPDK mevzuatı uyarınca en fazla bir yıl geriye doğru hesaplama yapılması gerekmektedir. Davalı tarafından da bu yapılmıştır.
Bilirkişi heyeti yukarıda yapılan açıklamayı mahkeme kabul etmez ise davacının olası üretim miktarlarından yola çıkılarak kullanılması olası doğalgaz tüketiminin hesaplanması gerektiğini düşünür ise bu hesaplamanın Endüstri mühendisliği /işletme mühendisliği kapsamında olduğunu söylemiştir. Yukarıdaki açıklamalardan ve EPDK mevzuatının emredici hükümleri karşısında böyle bir araştırmaya girmeye dava ve usul ekonomisi dikkate alındığında gerek yoktur. Esasen ceza ve hukuk yargılamasında olası tüketim hesaplamaları kaçak enerji (elektirik, doğalgaz, su vb.) kullanımlarının tespiti hallerinde, ne kadar zamandır ve ne miktarda kaçak kullanım yapıldığı bilinemediğinden, ilgilinin geçmişteki enerji tüketim miktarlarından yola çıkarak, şeklen ve izafi olarak kaçak kullanılan enerjinin tahmininden ibarettir. Davamızda böyle bir durum zaten yoktur. Her şey, her tüketim miktarı zaten kayıt altındadır. Bu nedenle bilirkişi raporuna karşı yapılan itirazlar yerinde görülmemiş, yukarıda da işaret edildiği gibi dava ve usul ekonomisi gereği ek rapor aldırılmasına gerek duyulmamıştır.
Davacı vekili 18.04.2023 tarihili dilekçesiyle; davaya bakan önceki hakim döneminde 06.04.2022 tarihli celsede bilirkişi heyetinden istenen inceleme ve tespitler tek tek, oldukça ayrıntılı şekilde ve sayfalarca kaleme alınmak suretiyle belirtildiği, son derece hukuka aykırı ve taraflı olduğu açık olan bir ara karar oluşturularak uyuşmazlık kapsamında sözlü yargılamaya yani karar aşamasına geçildiği, ara karardan rücu talepleri dosyaya sunulmuşsa da mahkeme hakimi tarafından (celse arasında) değerlendirilmeyerek dosyanın sürüncemede bırakılarak ve hatta hukuka aykırı ve yanlı bir hüküm kurulacağının neredeyse bariz hale geldiği belirtilerek hakimin reddi dilekçesi verilmiştir. Dilekçede ticari defterlerin dahi incelenmediği bir neden olarak ileri sürülmüştür. Somut uyuşmazlıkta ticari defterlerin incelenmesini gerektiren bir husus yoktur. Sorun, davalı tarafından satılan doğalgaz ile ilgili olarak, dayanak faturalara itiraz edilmiş, iki sayacın da bozuk olduğu, bu nedenle fazla tüketim gösterdiği, dolayısıyla faturaların yüksek geldiği iddia edilmektedir. Bu durum tarafların ticari defterlerinin incelenmesi ile çözümlenebilecek bir husus değildir. Ticari defterlerin incelenmesinin dosyaya ne gibi bir katkı sağlayacağı anlaşılamamıştır. Mahkeme hakiminin taraflı davrandığı konusunda da somut delil veya emare ortaya konulamadığı, yeni bir bilirkişi incelemesine gerek görülmeyerek dava ve usul ekonomisi gereği bu ara karardan yukarıda açıklanan nedenlerle dönülmesi hukuki bir tartışma olduğu kabul edilmiştir. Mahkememiz hukuki görüşünü gerekçeli kararında açıklamıştır ve elbette bu karar tarafların ve üst mahkemenin denetimine tabidir. Eksik bir araştırma veya hatalı bir hukuki görüş var ise bu durum üst mahkeme tarafından tespit edilerek yine bir hukuki görüş ile düzeltilebilecektir Bu nedenle ret sebebi ve bu sebebe ilişkin inandırıcı delil veya emare gösterilemediği, ret talebinin davayı uzatmak amacıyla yapıldığının açıkça anlaşıldığı sonucuna varıldığından talebin HMK.nun 41.maddesi gereğince red talebinin geri çevrilmesine esas hükümle birlikte istinaf yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın REDDİNE,
1-Alınması gerekli 179,90-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.878,53-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.698,63‬-TL harcın karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
2-Davalı vekille temsil olunduğundan yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp DAVALIYA VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin KENDİ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
5-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, davada haksız çıkan davacıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.24/04/2023

KATİP

HAKİM