Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/449 E. 2020/633 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/449 Esas
KARAR NO : 2020/633

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2020
KARAR TARİHİ : 15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … adresinde bulunan taşınmazı güzellik merkezi ve estetik kliniği olarak işletmek amacıyla kiraladığını ve gerekli tadilatların yapılması için karşı taraf ile anlaştığını, işin devamında yaşanan anlaşmazlıklar sonucu … 10.Sulh Hukuk Mahkemesinden yapılmayan işlerin tespitinin talep edildiğini, gelen bilirkişi raporu sonucu davalı tarafın 115.039,00 TL ayıplı iş yaptığının tespit edildiğini, bilirkişi raporu neticesinde karşı tarafa icra takibi başlatıldığını ve davalının itiraz etmemesi sonucu icra takibinin kesinleştiğini, bu nedenlerle müvekkilinin 3 aylık kira bedeli, işletmesini açamaması sebebiyle uğramış olduğu 3 aylık iş gücü kaybı, yoksun kalınan kar bedelinin karşı tarafın temerrüde düştüğü tarih olan 07/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
Dava, davacının kiraladığı iş yerinde yapılacak tadilat sebebiyle anlaşmış olduğu davalı tarafın edimini ayıplı ifa ettiği iddiasına dayalı olarak açılan ve bu yüzden talep olunan 3 aylık kira bedeli, iş gücü kaybı ile mahrum kalınan kar bedelinin karşı tarafın temerrüde düştüğü tarih olan 07/04/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının 03/09/2020 tarihli tensip zaptının 15 nolu ara kararı ”dava dilekçesine arabuluculuk son tutanağının eklenmediği anlaşılmakla, tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dosyaya sunmak üzere davacı vekiline 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesi ve HMK 115/2 maddeleri gereği 1 hafta kesin süre verilmesine, kesin sürede sunulmazsa davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin ihtarına” uyarınca davacı vekiline arabuluculuk tutanağı aslını veya onaylı suretini sunmak üzere 1 haftalık kesin süre verildiği, tensip zaptının davacı vekiline 03/09/2020 tarihinde elektronik tebligat yoluyla gönderildiği, davacı vekilinin arabuluculuk tutanağı suretini 04/11/2020 tarihinde sunduğu anlaşılmıştır.
Davanın 24.08.2020 tarihinde açıldığı, arabuluculuk başvuru tarihinin ise 15.09.2020 tarihi olduğu anlaşılmıştır.
Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesi ; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü düzenlemiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 2. fıkrasında “Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Anılan düzenlemeler karşısında somut olayda ; TTK 5/A maddesi 1. fıkrasında arabulucuya başvurulmasının dava şartı olarak düzenlendiği, davanın arabulucuya başvurulmadan açıldığı ve arabulucuya başvuru şartının mahiyeti gereği sonradan tamamlanamayan özel dava şartlarından olduğu anlaşılmakla (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/1038 esas 2019/869 karar sayılı kararı) davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesinin 1.fıkrası ve HMK 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT 7/2 ve 13/1. maddesi uyarınca belirlenen 15,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili davalıya verilmesine,
6-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesine göre karar kesinleştikten sonra talep halinde elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/12/2020

Katip …

Hakim …