Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/444 E. 2022/443 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/444 Esas
KARAR NO : 2022/443

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/08/2020
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 31.08.2018 günü meydana gelen trafik kazasında, … plakalı araç sürücüsü …’in … ili … ilçesinde seyir halinde iken müvekkilin sürücüsü olduğu … (…)plakalı motorsikletine çarpması neticesinde yaralanmasına neden olduğunu, olay günü tutulan tutanakta bedensel zarara neden olan” … plakalı araç sürücüsü …’in kusurlu olduğu sonucuna varıldığını, 10.05.1984 doğumlu davacı …’ın geçirdiği kaza nedeniyle, beden gücü kayıp oranı 26.08.2019 tarihli … Üniversitesi Adli Tıp Kurulu raporuyla % 3 olarak belirlendiğini, … plâkalı aracın kaza tarihi itibariyle geçerli … numaralı poliçe ile davalı … Şirketine Trafik Sigortalı olması nedeniyle limite kadar maddi tazminat istenmiştir. Davalı … Şirketince tazminat talebimiz red edildiği gibi arabuluculuk görüşmeleri de olumsuz sonuçlandığını, davalı … şirketinden, müvekkili bedensel zarar nedeni ile uğradığı geçici-sürekli iş görmezlik ile bakıcı gider tazminatının Yargıtay kararlarında belirtilen kriterlere göre uzman hesap bilirkişi tarafından hesaplanarak (maddi tazminatın) müvekkile ödenmesi için iş bu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, Trafik kazasında bedensel zarara uğrayan müvekkilin fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile 500-TL (geçici ve sürekli iş görmezlik ile bakıcı gideri tazminatı olmak üzere) maddi tazminatın davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işletilecek faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davaya konu talep zamanaşımına uğradığını, davada söz konusu olan vakıa 27/06/2018 tarihinde gerçekleşmiştir. Sayın Mahkemenizin de yüksek malumları olduğu üzere, haksız fiillerden doğan tazminat alacaklarının, fiil tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde ileri sürülmesi gerektiğini, Dava dilekçesinde bahsi geçen 31/08/2018 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı araç, müvekkil şirkete 23/02/2018-2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numarası ile, müvekkil şirkete Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limiti kişi başına 360.000-TL’dir. Poliçe teminat limitlerini belirtmemiz davayı kabul anlamına gelmediğini, kusur durumunun tespiti gerektiğini, müvekkili şirketinin sorumluluğu, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusudur. Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. ve 85. maddelerine göre trafik sigortaları, işletenlere düşen sorumlulukları karşılamak üzere yapılırlar. Sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa, işletene düşen bir sorumluluk da olmadığını, maddi tazminat istemine esas alınacak maluliyet raporu 20.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkındaki yönetmeliği’ne uygun alınması gerektiğini, ZMMS Genel Şartlarda 02.08.2016 tarihli değişiklikle sigorta şirketine başvuru yapılırken zorunlu olan evraklar arasında özürlülük ölçütü, sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş engelli sağlık kurulu raporu da sayıldığını, geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı gideri poliçe kapsamında bulunmadığını, tazminat hesaplaması aktüer sıfatına sahip bilirkişiler tarafından zmms genel şartlarına çerçevesinde yapılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte eğer herhangi bir tazminat sorumluluğumuz doğacak ise, yapılacak olan bilirkişi incelemesi, 15.8.2007 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmış olan Aktüerler Yönetmeliği uyarınca aktüer sıfatına sahip bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek yapılması gerektiğini, hesaplama da TRH-2010 mortalite tablosu esas alınması gerektiğini, 01.06.2015 yürürlük tarihli ZMMS Genel Şartları, amir mevzuattır. ZMMS Genel Şartları’na göre sürekli sakatlık tazminatı hesaplamasının TRH-2010 Mortalite tablosuna göre yapılması gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddini, kusur tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesini, maluliyet oranı tespiti için davacıların Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’ne veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümü’ne sevkini, bakıcı gideri talebinin reddini, geçici iş göremezlik talebinin reddini, kusurun ve maluliyet oranının tespiti halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasını, kabul anlamına gelmemekle birlikte şayet bir tazminat sorumluluğumuz doğacak ise, davacının müterafik kusur durumunun araştırılmasını ve hesaplanacak müterafik kusur indirimi yapılmasını, müvekkil şirket temerrüde düşmediğinden faiz talebinin reddini, kaza tespit tutanağı ve alkol raporunun tarafımıza tebliğini, aleyhimize hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava 31/08/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığı belirtilen davacının uğramış olduğu maddi zararlarına karşılık, şimdilik 400,00-TL sürekli iş göremezlik, 50,00- geçici iş göremezlik, 50,00-TL bakıcı gideri olmak üzere şimdilik toplam 500,00-TL tazmini isteminden ibaret olduğu anlaşıldı.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesi ile özetle: Huzurda bulunan davadan feragat ettiklerini, dosya ile ilgili olarak davalıdan asıl alacak, vekalet ücreti, yargılama giderleri, arabuluculuk ücretleri hakkında davalı … şirketinden hiç bir taleplerinin bulunmadığını, feragat nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu 23/05/2021 tarihli dilekçesi ile özetle: Davacı vekili ile maddi tazminat yönünden sulh olmak ve talep hususunda karşılıklı ibralaşıldığını, huzurdaki davada vekalet ücreti veya yargılama gideri hususunda hiçbir taleplerinin olmadığını, davacı vekilinin feragat beyanı doğrultusunda gereğinin yapılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede vekaletnamede davacı vekilinin davadan feragat yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 307. Maddesinde düzenlenmiş olan feragat iki taraftan birinin netice-i talebinden vazgeçmesidir. Feragat davayı sona erdiren taraf işlemlerinden biri olup, davadan feragat edilmesi nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 80,70-TL olup, peşin alınan 54,40-TL harçtan mahsubu ile eksik 26,30-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Tarafların talepleri dikkate alınarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk sarf ücretinin davacıdan tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, Tarafların yokluğunda, HMK 341/2 maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 07/06/2022

Katip …

Hakim …