Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/34 E. 2021/18 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/34 Esas
KARAR NO : 2021/18

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 15/01/2020
KARAR TARİHİ : 13/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili nezdinde Nakliyat Sigorta Poliçesi ile sigortalı dava dışı … Tic. Ltd. Şti. tarafından …’dan …’a … seri numaralı … marka Bulaşık Makinesinin taşıma işlemleri esnasında hasarlanmış olduğunu, görevlendirilen bağımsız eksper tarihinde düzenlenen raporda emteada 1.602,45 TL. hasar meydana gelmiş olduğunun tespit edildiğini, sigortalı dava dışı firmaya müvekkili tarafından 06.07.2018 tarihinde ödeme yapıldığını, taşıyıcıya eksiksiz olarak teslim edilen malların davalının sorumluluğu altında iken hasar gördüğünü ve müvekkil firmanın ödenen tutar kadar sigortalısına halef olduğunu, ödenen tazminatın tahsili amacı ile başlatılan icra takibine davalının haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle durdurulduğunu belirterek, … 29. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen değişen oranlardaki reeskont avans faizi ile birlikte ödenmesine ve % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline yöneltilebilecek herhangi bir kusurun ve sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkil şirketin kendisine tazmin için başvurulduğunda birçok farklı kriteri değerlendirdiğini, ekspertiz raporunun kendilerine tebliğ edilmemiş olduğunu, ortada meydana gelen bir zararın olup olmadığı, hasarın kasten veya pervasızca bir davranış nedeni ile gerçekleşip gerçekleşmediğinin, kargoya verilen ürünlerin gerçek bedelinin talep edilip edilmediğinin dikkate alınması gerektiğini, bedel tazmini gerektiren şartların oluşmamış olduğunu, kargonun içeriğine uygun olarak ambalajlanmadığından kargoda hasar gördüğünü, müvekkilinin bunu denetleyemeyeceğini, bu sorumluluğun göndericiye ait olduğunu, ayrıca kabul anlamına gelmemekle birlikte zararın TTK. 880 gereği SDR olarak hesaplanması gerektiğini, tüm bu kriterler belirsiz iken davacının İcra takibi ile tazminat talep etmesinin kötü niyetle yapıldığını, davaya konu uyuşmazlığın yargılama gerektirdiğini ve konusunda uzman bilirkişilerden alınacak rapor dahilinde değerlendirilebileceğini belirterek, davanın reddini savunarak, % 20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 29 İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, Nakliyat Emtea Blok Abonman Sigorta Sözleşmesi, Eksper raporu, …24. Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarnamesi, faturalar, taşıma irsaliyeleri , hasar dosyası, hasar ödeme dekontları celp edilmiş incelenmiştir.
Mahkememiz dosyası, Lojistik ve Taşıma Uzmanı, Makine Mühendesi ve Aktüerya Uzmanından oluşan üçlü bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti 03/11/2020 tarihli raporunda özet olarak; “…Uyuşmazlığa konu davada, fiili taşıyıcı konumundaki … Ltd. Sti firmasının zararın tazmininden sorumlu olduğu, söz konusu hasarlı ürünün zarar bedelinin SDR hesaplama üst limitinin altında olması nedeni ile 1.602,45 TL tutarındaki zararın gerçek zarar olduğu ve talep edilen miktarın kadri marufunda bulunduğu, davacının sigortalısı kargonun ambalajını Bulaşık Makinesine uygun olarak yanmadığı, (köşelerinin sert köpükler ile desteklenmesi ve darbe koruyucular ile çepeçevre paketlenmesi, uyarı işaretlerinin üzerinde bulunması vb.) için hasarlanmada kendi kusuru da olduğu için müterafik kusurun varlığı değerlendirilerek, kusur oranlarının (% 70 davalı taşıyıcı firmanın % 30 ise gönderen firmada olduğunun kabul edilebileceği, davacı … Sigorta A.Ş. ‘nin dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu tazminatı tutarı 1.602,45 TL’nin % 70 (yüzde yetmiş) oranındaki kusur sorumluluğu ile 1.121,72 TL‘sinden ödeme tarihi olan 06.07.2018 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davacı sigorta şirketinin TTK 1472 ‘ye göre davalı taşıyıcıdan talep edebileceği…” mütaala edilmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan hasar bedelinin rücuen tazminine yönelik olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; dava dışı sigortalıya ait beyaz eşyanın davalı taşıyıcı tarafından …’dan …’a taşınması sırasında beyaz eşyanın hasara uğradığı, beyaz eşyanın taşıma sırasında aldığı darbeler sonucunda pert halde ve kullanılmaz vasıfta olduğu, taşımanın davalı şirket tarafından gerçekleştirildiği konusunda tereddüt bulunmadığı, davalı taşıyıcının eşyanın teslim alınmasıyla birlikte eşyaya gelecek hasar ve zararlardan TTK uyarınca sorumlu olduğu, öte yandan beyaz eşyanın ambalajlanmasının yetersiz olduğu, hasara uğramasında yetersiz ambalajlanma durumunun da tali düzeyde etkili olduğunun anlaşıldığı, bu durumda tarafların birlikte kusurlu hareketlerinin zararının ortaya çıkmasına etkili olduğu, 03/11/2019 tarihli denetime açık raporda da vurgulandığı üzere davalının %70 oranında dava dışı gönderen firmanın ise %30 oranında kusurlu olduğunun kanaatine varıldığı, rapordaki bilimsel tespitlerin ve açıklamaların denetime açık ve gerekçeli olması karşısında kusur oranlarına ve zarar tutarına itibar edildiği, davalı taşıyıcının kusuruna denk gelen zarar tutarının 1.121,72 TL olduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda tespit edilen bu zarar tutarı üzerinden işlemiş faiz hesaplaması yapılmasa da, Mahkememizce bu eksikliğin giderilebileceğinden bu kapsamda davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına ödeme yaptığı 06/07/2018 tarihinden itibaren 29/03/2019 takip tarihine kadar 159,41 TL işlemiş faiz alacağının hesaplanması karşısında davanın aşağıda gösterilen şekilde kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı itirazı iptali ile birlikte icra inkar tazminatına da karar verilmesini talep etmiş ise de; alacağın likit ve muayyen olmadığı yargılama gerektirdiği anlaşılmakla yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere );
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile, davalının … 29. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile, takibin 1.121,72 TL asıl alacak ve 159,41 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.281,13 TL üzerinden; asıl alacağa (1.121,72 TL) takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar yıllık %19,50 oranında avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alacağın likit ve muayyen olmadığı, yargılama gerektirdiği anlaşılmakla davacının yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Kabul edilen dava değeri ( 1.281,13 TL) üzerinden alınması gereken 87,51-TL harçtan başlangıçta peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 33,11 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan 54,40 TL peşin harç, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti ve 107,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.961,90 TL yargılama giderinden davanın kabul red oranına göre hesaplanan 1.373,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiyesinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1,2 maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin kabul edilen dava değerini geçmemek koşulu ile belirlenen 1.281,13 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiklerinden reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1,2. maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin reddedilen dava değerini geçmemek koşulu ile belirlenen 549,04-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-HMK’ nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleşiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK 341/2 maddesi hükmü uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır