Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/281 E. 2020/205 K. 26.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1045
KARAR NO : 2020/184

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/11/2018
KARAR TARİHİ : 18/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle;davacı …Ş. ile davalı şirket arasında imzalanan 21.11.2017 tarihli genel kredi sözleşmesi gereği davalı şirkete çek taahhüt kredisi,nakdi krediler ve taksitli ticari kredi kullandırıldığını, davacı banka ile imzalanan kredi sözleşmeleri hükümlerinin ihlal edilmesi ve bakiye borcun ödenmemesi üzerine, 08.10.2018 tarihi itibari ile hesabın kat edildiğini, davacı bankanın, sözleşme gereği kendi edimlerini yerine getirdiğini, borçluların kullandığı parayı sözleşmeye aykırı bir şekilde geri ödemediğini, müvekkil banka ile borçlu arasında imzalanan genel kredi sözleşmeleri gereği davalı şirkete çek taahhüt kredisi,nakdi krediler ve taksitli ticari kredi kullandırıldığını, ancak kredinin geri ödemesinin zamanında yapılmadığını, davalıların borçlu sıfatına haiz olduğunun açıkça ortada olduğunu, takibe konu alacak miktarının,bu ihtarname ve hesap özetinde açıkça belirtildiğini, bu ihtarnamenin davalı borçlulara tebliğ edildiğini,ancak davalı taraflarca ödeme yapılmadığını, alacağın muaccel hale geldiğini ve borçluların temerrüdünün gerçekleştiğini, haksız itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamını, kötü niyetli davalılar aleyhine %20’ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti ve dava giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar cevap dilekçesi sunmadığından davayı inkar konumundadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalıların icra dosyasına yönelik itiraz içerikleri de dikkate alındığında kredi sözleşmesine istinaden takip talebinde belirtilen borcun muaccel olup olmadığı, kat ihtarının tebliğ durumu dikkate alındığında temerrüt durumunun oluşup oluşmadığı, bu noktada her bir davalının Yargıtay uygulaması karşısında kefil olarak temerrüt tarihlerinin ve aynı zamanda dayanak kredi sözleşmeleri dahi göz önüne alınarak takip konusu edilmesi gereken asıl alacak ve miktarlarının ve işlemesi gerekli faizlerin ne olduğu noktasındadır.
Davalı borçlular aleyhine ilamsız takip yapıldığı, her bir davalının icra dosyasına yönelik olmak üzere itirazlarda bulunduğu, itiraz neticesinde takiplerin durduğu, itiraz iptali davasının süresi içerisinde açıldığı, davanın genel kredi sözleşmesine dayandığı hususları tartışmasızdır.
Dava,İİK m.67 hükmüne dayalı itirazın iptali davasıdır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki genel usul kuralı gereği her dava,davanın açıldığı tarihe göre belirlenecektir. Bu davanın açıldığı tarih itibariyle harca esas değer üzerinden yargılamaya devam edilmesi esastır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık karşısında atanan bankacı bilirkişinin hazırlamış olduğu 22/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda;”davacı banka ile davalı borçlu şirket arasında 21.11.2017 tarihinde 2.000.000,00 TL limitli çerçeve niteliğinde genel kredi sözleşmesinin (GKS) aktedildiği, diğer davalının da sözleşmede 2.000.000,- TL üzerinden müteselsil kefil olarak kefalet imzasının bulunduğunu,nakdi krediler yönünden davacı bankanın davalı borçlulardan takip tarihi itibariyle tabloda detaylı olarak gösterildiği şekilde iskonto/BCH kredilerinden dolayı dolayı 31,35 TL ve 500.000,00 TL olarak kullandırılan taksitli ticari krediden dolayı 296.037,22 TL asıl alacak 11.185,31 TL işlemiş akdi faiz, 559,26 TL işlemiş akdi faizin % 5 BSMV’si , 3.453,77 TL işlemiş temerüt faizi ve 172,69 TL işlemiş faiz üzerinden % 5 BSMV ve 945,36 TL ihtar masrafı olmak üzere 312.353,61 TL alacaklı olduğu hesaplandığını,diğer davalının kefalet limiti 2.000.000,00 TL ile asıl alacak tutarından fazla olduğundan borcun tamamından sorumlu tutulabileceğini,gayri nakdi kredi yönünden iade edilmeyen çeklerden dolayı oluşan 25.600,00 TL yasal sorumluluk bedelinin deposunu talep edebileceğini, nakdi kredi ve gayri nakdi krediden doğan toplam alacağının (312.353,61 +25.600,-TL)=337.953,61 TL olduğunu,davacı bankanın ise,iskonto/BCH kredilerinden dolayı 81,35 TL,1,34 TL iskonto kredisinin temerrüt faizi,ihtiyaç kredisinden dolayı 306.714,05 TL asıl alacak ,5041,87 işlemiş temerüt faizi ve 252,16 TL işlemiş temerrüt faizi üzerinden % 5 BSMV ve 945,36 TL ihtar masrafı ve 25.600,00 TL çek depo talebi olmak üzere 338.636,13 TL alacak talebinde bulunmuş olup talepleri aşan kısmının yerinde olmadığını,davacı bankanın icra takip tarihinden itibaren tahsiline kadar, tabloda gösterildiği şekilde taksitli ticari kredi yönünden 296.037,22 TL asıl alacak üzerinden TCMB’na bildirilen azami faiz oranları doğrultusunda takip tarihi itibariyle % 60 oranında, temerrüt faizi talep edebileceğini belirtmiştir.
Davacı vekilinin faize itirazının üzerinde durulması,davalı gerçek kişi kefilin imzasının sözleşmede var olduğu anlaşılmakla birlikte, davalı kefilden çek depo bedelinin talep olunabilmesi için, taraflar arasında yapılan sözleşmede bu kısım yönünden kefil aleyhine açık hüküm var olup olmadığının raporda açıkça irdelenmesi,takip konusu tüm kalemlerin dayanak sözleşmenin geçerli olduğu dönemde doğup doğmadığının açıkça irdelenmesi,sonuç olarak takip talebi ile talep edilen ile bilirkişi tarafından hesaplanan kalemlerin tablo halinde karşılaştırılması,bu yönden ek rapor alınması amacı ile dosyanın derhal bilirkişi Ahmet Işık’a teslimine dair ara karar oluşturulmuştur.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 25/10/2019 tarihli ek raporda ise “nakdi krediler yönünden davacı bankanın davalı borçlulardan takip tarihi itibariyle 81,35 TL iskonto kredisinden dolayı faiz alacağı,ihtiyaç kredisinden dolayı 296.037,22 TL asıl alacak,5.041,87 TL işlemiş temerrüt faizi, 252,16 TL işlemi ve 945,36 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 302.357,96 TL alacaklı olduğunu,gayri nakdi kredi yönünden davacı banka tarafından davalıya verilen ve açıkta kalan/iade edilmeyen çek yaprakları yasal sorumluluk tutarı olan (16*1,600,TL)=25,600 TL ‘nin deposunu talep edebileceğini, nakdi kredi ve gayri nakdi krediden doğan toplam alacağının ise 327.957,96 TL olduğunu,davacı bankanın ise, iskonto/BCH hesap kredisinden TL iskonto kredisinin temerrüt faizi,ihtiyaç kredisinden dolayı 306. 5.041,87 işlemiş temerüt faiz ve 252,16 TL işlemiş temerrüt faizi üzerinden %5 BSMV ve 945,36 TL ihtar masrafı olmak üzere 313.036,13 TL nakdi alacak ve 25.600,00 TL çek depo talebi olmak üzere tespitlerimizden daha fazla olmak üzere toplam 338.636,13 TL alacak (Nakdi+g.nakdi) talebinde bulunmuş olup tespitleri aşan kısmının yerinde olmadığını,davacı bankanın icra takip tarihinden itibaren tahsiline kadar,taksitli ticari kredi yönünden 296.037,22 TL asıl alacak üzerinden TCMB’na bildirilen azami faiz oranları doğrultusunda takip tarihi itibariyle % 60 oranında, temerrüt faizi talep edebileceğini,” belirtmiştir.
Davacı vekilinin 13/11/2019 tarihli itiraz dilekçesindeki hususları tek tek ele alması, itirazların bankacılık uygulaması ve sözleşmesel açıdan irdelenmesi,bu nedenle talebe uygun olarak davacı banka kayıtlarının dahi yerinde incelenmesi,sonuç olarak her bir davalının takip tarihi itibariyle sorumlu olduğu asıl alacak ve fer’i miktarların tek tek tespiti,akabinde takip talebinde talep edilen miktarların ve bilirkişinin hesapladığı miktarların karşılaştırmalı tablo halinde ve sonuç olarak sunulması amacı ile bilirkişiden ek rapor alınmasına dair ara karar oluşturulmuştur.
Bu çerçevede bilirkişi hazırlamış olduğu 04/02/2020 tarihli raporunda “nakdi krediler yönünden davacı bankanın davalı borçlulardan, takip tarihi itibariyle 81,35 TL iskonto kredisinden dolayı faiz alacağını,ihtiyaç kredisinden dolayı 306.714,05 TL asıl alacak,4.779,22 TL işlemiş temerrüt faizi, 178,92 TL işlemiş faizin % 5 BSMV’si ve 945,36 TL ihtar masrafı olmak üzere 312.695,90 TL alacaklı olduğunu, gayri nakdi kredi yönünden davacı banka tarafından davalıya verilen ve açıkta kalan/iade edilmeyen çek yaprakları yasal sorumluluk tutarı olan ( 16*1.600,00 TL) = 25.600,00 TL’nin deposunu talep edebileceğini, nakdi kredi ve gayri nakdi krediden doğan toplam alacağının ise 338.298,90 TL olduğunu,davacı bankanın ise iskonto/BCH hesap kredisinden dolayı 51,35 TL , 1,34 TL iskonto kredisinin temerrüt faizi,ihtiyaç kredisinden dolayı 306.714,05 TL asıl alacak 5.041,87 işlemiş temerüt faizi ve 252,16 TL işlemiş temerrüt faizi üzerinden % 5 BSMV ve 945,36 TL ihtar masrafı olmak üzere 313.036,13 TL nakdi alacak ve 25.600,00 TL çek depo talebi ile tespitlerden daha fazla olmak üzere toplam 338.636,13 TL alacak (Nakdi+g.nakdi) talebinde bulunmuş olup taleplerini aşan 337,23 TL’lik kısmının yerinde olmadığını,davacı bankanın icra takip tarihinden itibaren tahsiline kadar 306.714,05 TL asıl alacak üzerinden TCMB’na bildirilen azami faiz oranları doğrultusunda değişen oranlarda- takip tarihi itibariyle % 60 oranında- temerrüt faizi talep edebileceğini” belirtmiştir.
Belirtmek gerekir ki Yargıtay 19.HD uygulaması karşısında 6102 sayılı TTK m.7 hükmü gereği herbir kefilin asıl borçlunun temerrüde düşmesi halinde dahi işleyecek faizden sorumlu olabilmesi için asıl borçlunun borcunu yerine getirmekte temerrüde düştüğünü belirten ihtar yazısının tebliğ olunmasının şart olması, bu şart yerine getirilmeden davalı kefil gerçek kişi yönünden temerrüt faizinin istenilebilir olmadığı hususu bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak irdelenmiş, bu çerçevede gerekli inceleme yapılmıştır.
Öte yandan uyuşmazlığa esas sözleşme ticari kredi sözleşmesi niteliğindedir. TTK m.8 hükmüne göre ticari kredilere, serbestçe belirlenen akdi ve temerrüt faiz oranlarının dahi bilirkişi tarafından uygulanmış olması,6098 sayılı TBK m.88 ve m.120 hükümlerinin ise uygulanmaması hem kanun hükmüne hem Yargıtay uygulamasına uygun niteliktedir.
Kaldı ki takibe konu ticari kredi ve kredili mevduat hesabına konu alacak kalemleri açısından da davalı kefilin TBK m.583 hükmü gereği kefalet türünün ve kefalet limitinin, kefalet tarihinin ve diğer hususların kefil olan kişiler tarafından el ile yazılmış olması, davalı kefilin şirket ortak ve yöneticisi bulunmaları nedeniyle eş muvafakatine ise ihtiyaç bulunmaması, kefalet hükümlerinin dayanak sözleşmede açıkça düzenlendiği gibi adı geçen kredilerin lehtar tarafından kullanılması,bu kredilerden dolayı kefilin ise sorumluluk altına girmesini sağlayıcı sözleşme ve kefil imzalarının bulunduğu dahi dikkate alındığında davalı kefilin yukarıda açıklanan asıl alacak ve işlemiş faiz ve BSMV miktarlarından,yine yukarıda belirtilen asıl alacak kalemleri için işlemesi gereken faiz oranlarından sorumlu olmaları gerektiği açıktır.
Öte yandan takip talebine ve itirazın iptali davasına konu olan gayrinakdi çek kredi alacağı söz konusudur. Oysaki yerleşik Yargıtay uygulamasında da kabul olunduğu üzere kefillerin gayrinakdi çek taahhüt bedelinden dolayı sorumlu olabilmeleri ancak sözleşmede bu yönde kefil aleyhine açık bir hükmün varlığı halinde söz konusudur.Bu noktada davalı kefilin sözleşmesel olarak ve kefil sıfatıyla gayrinakdi çek taahhüt bedeli olan kısımdan sorumlu olacağı açıkça düzenlenmiş olmakla,gerek asıl borçlu ve aynı zamanda kefil onaltı(16) adet çek depo bedeline eşit olan 25.600,00 TL bedelli gayrinakdi çek bedeli yönünden sorumluluk sahibidir.Bu nedenle bu miktarın davacı bankanın faiz getirmeyen bir hesabına depo etmeleri suretiyle ödemeleri gerekmekte olup bu yöne ilişkin dahi itirazın iptali ve takibin devamı gerekir.
Bu itibarla son bilirkişi ek raporu gerekçeli,açık ve hükme elverişli olduğu gibi esasen bilirkişi raporuna itibar edilmesine engel nitelikte ve gerekçeli,kabul edilebilir bir itiraz bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu kredi hesabı ile ilgili alacak kalemleri ile ilgili bilirkişi raporunda belirtilen miktarlar tutarında davacının haklı olduğu ,bu miktara yönelik olarak davalıların haksız itirazda bulunduğu anlaşılmakla İİK m.67 hükmü uyarınca ve hükmedilen nakdi tutarın %20’si oranında davacı lehine tazminata hükmedilmesi,yine gayri nakdi çek bedeli yönünden ise bu bedelin nakdi alacak içermemesi, Yargıtay uygulaması ve koşulların bulunmaması karşısında gayrinakdi alacak nedeni ile davacının tazminat talebinin ret olunması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Yapılan açıklamalar karşısında davacının davalılar aleyhine açmış olduğu davanın kısmen kabulüne,… 22.İcra Müdürlüğü’nün …E.sayılı takip dosyasına konu alacak miktarlarından 81,35TL iskonto kredisi; 306.714,05TL ihtiyaç kredisi; 4.779,22TL ihtiyaç kredisinin işlemiş temerrüt faizi ve 177,92TL işlemiş temerrüt faizinin %5 BSMV; 945,36TL ihtar gideri olmak üzere toplam 312.698,90TL nakdi alacak miktarına yönelik -tahsilde tekerrür olmamak üzere- her bir davalının itirazının ayrı ayrı iptali ile bu kısım yönünden her bir davalı yönünden takibin aynen devamına,takip tarihinden itibaren ve borç tamamen ödeninceye kadar hükmedilen 306.714,05TL asıl alacak miktarı üzerinden yıllık %60 oranında temerrüt faizinin ve faize ayrıca %5 oranında gider vergisinin -tahsilde tekerrür olmamak üzere- tahakkukuna,hükmedilen 312.698,90TL nakdi alacağın %20’sine isabet eden icra inkar tazminatının tek olarak davalılardan -tahsilde tekerrür olmamak üzere- tahsili ile tek olarak davacıya verilmesine,davacının nakdi alacak yönünden fazlaya ilişkin “itirazının iptali ile takibin devamı davası” sübut bulmadığından fazlaya ilişkin talebin reddine,İstanbul 22.İcra Müdürlüğü’nün 2018/37128E.sayılı icra dosyasına konu 16 adet çek depo bedeli açısından 25.600,00TL bedelli gayrinakdi çek bedeli yönünden davalıların bu miktarı -tahsilde tekerrür olmamak üzere- davacı bankanın faiz getirmeyen bir hesabına depo etmeleri suretiyle ödemelerine ve bu yöne ilişkin itirazın iptali ile takibin devamına,gayri nakdi alacak nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davalılar aleyhine açmış olduğu davanın kısmen kabulüne,
a)… 22.İcra Müdürlüğü’nün …E.sayılı takip dosyasına konu alacak miktarlarından 81,35TL iskonto kredisi; 306.714,05TL ihtiyaç kredisi; 4.779,22TL ihtiyaç kredisinin işlemiş temerrüt faizi ve 177,92TL işlemiş temerrüt faizinin %5 BSMV; 945,36TL ihtar gideri olmak üzere toplam 312.698,90TL nakdi alacak miktarına yönelik -tahsilde tekerrür olmamak üzere- her bir davalının itirazının ayrı ayrı iptali ile bu kısım yönünden her bir davalı yönünden takibin aynen devamına,
Takip tarihinden itibaren ve borç tamamen ödeninceye kadar hükmedilen 306.714,05TL asıl alacak miktarı üzerinden yıllık %60 oranında temerrüt faizinin ve faize ayrıca %5 oranında gider vergisinin -tahsilde tekerrür olmamak üzere- tahakkukuna,
Hükmedilen 312.698,90TL nakdi alacağın %20’sine isabet eden icra inkar tazminatının tek olarak davalılardan -tahsilde tekerrür olmamak üzere- tahsili ile tek olarak davacıya verilmesine,
Davacının nakdi alacak yönünden fazlaya ilişkin “itirazının iptali ile takibin devamı davası” sübut bulmadığından fazlaya ilişkin talebin reddine,
b)… 22.İcra Müdürlüğü’nün …E.sayılı icra dosyasına konu 16 adet çek depo bedeli açısından 25.600,00TL bedelli gayrinakdi çek bedeli yönünden davalıların bu miktarı -tahsilde tekerrür olmamak üzere- davacı bankanın faiz getirmeyen bir hesabına depo etmeleri suretiyle ödemelerine ve bu yöne ilişkin itirazın iptali ile takibin devamına,
Gayri nakdi alacak nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Bu dava sebebiyle 21.360,46 TL karar harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 4.089,88-TL ve … 22.İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasında icra takibi nedeniyle alınan 1.693,18 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 15.577,40-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil edildiğinden kabul edilen 312.698,00 TL nakdi alacak yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 30.338,92 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacı tarafa verilmesine,
4-Gayrinakdi alacak yönünden davacı vekille temsil edildiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 3.400,00 -TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafça harcanan 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 4.089,88 TL peşin harç olmak üzere toplam 4.130,98 TL peşin harcın davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça harcanan 267,70-TL tebligat ve posta masrafı ile 1.400,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.667,70 -TL yargılama giderinin kabul ve red oranına(%99 kabul) göre takdir edilen 1.666,00-TL’sinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde gider avansının talep halinde iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde davalılar yönünden istinaf kanun yolu açık, red olunan miktar nedeni ile davacı yönünden kesin olmak üzere üzere davacı vekilinin huzurunda davalının yokluğunda ve oy birliği ile karar verildi.18/06/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır