Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/224 E. 2022/246 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/224 Esas
KARAR NO : 2022/246

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/04/2020
KARAR TARİHİ : 25/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davanın konusunun dava dışı sigortalı … firmasına ait otomobillerin 18 Aralık 2018 tarihinde gerçekleşen nakliyesi sırasında hasara uğramalarına ilişkin olduğunu, hasara ilişkin emtiaların müvekkili tarafından sigorta edildiğini, sigortalı emtiaların ….’dan … alanına kadar karayolu nakliyesinin davalı firma tarafından gerçekleştirildiğini, sigortalı emtiaların karayolunda taşınması sırasında 15 adet otomobilde hasar oluştuğunun tespit edildiğini, bazılarının kapılarının ezik olduğunu, koltuklarının, ilk yardım çantasının, yedek anahtarının olmadığını, tampon ve arka jantın boyalarının kalktığının … alanında teslim alınırken tutulan tutanakla tespit edilmiş olduğunu, Türk Ticaret Kanunu’nun 875. maddesine göre taşıyıcının eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumlu olduğunu, sigortalı emtiadaki zararın müvekkili şirketçe yapılan incelemede 618,38 Euro olarak tespit edildiğini, poliçe limitleri dahilinde 25.02.2019 tarihinde dava dışı sigortalıya ödenmiş olduğunu, davalıyla yapılan arabuluculuk görüşmelerinde netice alınamadığını, sigortalı emtiadaki zararı müvekkilinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek Euro değeri üzerinden, Devlet bankalarının bu yabancı para için ödediği bir yıllık en yüksek faiz ile davalının gidermekle yükümlü olduğunu, … 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla başlatılan takibe davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu belirterek, davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine kötü niyetli itiraz nedeniyle itiraz edilen tutarın %40’ından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usule uygun tebligata rağmen yasal sürede davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, taşıma sırasında ziyaa-hasara uğradığı ileri sürülen yük zararını sigortalısına ödeyen nakliyat emtia sigorta şirketinin, ödediği tazminatı fiili taşıyıcıya rücu amacıyla başlattığı takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
…. 27. İcra Müdürlüğü’nün …E. takip dosyası celbedilip incelendiğinde, 03.12.2019 tarihinde davacı tarafından “18.12.2018 tarihli 595,28 Euro tutarlı eksik anahtar nedeniyle rücuen tazminat” açıklamasıyla ve 595,28 Euro asıl alacak, 23,10 Euro işlemiş faiz toplamı 618,38 Euro alacak istemiyle davalı aleyhine başlatılan ilamsız takibe davalının yasal sürede itirazı üzerine takibin durdurulmuş olduğu, davanın (itiraz dilekçesi alacaklıya tebliğ edilmemekle) 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür.
Davalının takibe itiraz dilekçesinde icra dairesi yetkisine itiraz edilmekle birlikte yetkili icra dairesi bildirilmediğinden İİK md 50 atfıyla HMK md 19 uyarınca usule uygun yetki itirazından sözedilemeyeceğinden, dava şartı niteliğindeki bu itiraz ara kararla reddedilmiştir.
Takip dosyası, davacı sigorta şirketinin dava dışı … AŞ’ye ilişkin … no.lu Nakliyat Abonman Poliçesinin, … no.lu olan 16 adet … marka aracın …’dan … Gümrüğüne 30/11/2018 tarihinde yüklenerek taşınmasına ilişkin spesifik alt poliçesi, sunulan hasar dosyası içeriğinde yer alan, davalının araçları taşımak için 18/12/2018 tarihinde teslim aldığı … Limanında düzenlenen hasar tespit tutanağı, davalı taşıyıcının 26/12/2018 tarihinde 16 adet aracı … Limanından …’ya taşımasına ilişkin düzenlemiş olduğu CMR belgeleri, iki adet hasarlı araç fotoğrafı, davacının sigortalısına hasar ödeme belgesinden ibaret belgeler davacı vekilince sunulmuş ve incelenmiş, davacı vekilince hasar dosyasının sunulduğu beyan edilerek dilekçe ekinde dava dışı sigortalısından alınan ibraname, temlik belgesinin de ekli olduğu yazılı olmasına rağmen ekinde sunulmamış, ana abonman poliçesi de sunulmamış, davalının araçları teslim alan çalışanı olduğu bildirilen …’in SGK kaydı Uyap’tan dosyaya alınarak incelenmiş, davacı vekilince dava dilekçesinde hasar dosyası içeriğinin kendisi tarafından sunulacağı beyan edilmişse de yukarıda sayılanlardan başka bilgi-belge dosyaya sunulmadığı gibi, davacı sigorta şirketine iki kere yazı yazılarak dava konusu taşıma ve hasarla ilgili tüm hasar dosyası içeriğinin, davadaki talebin konusu olan iki aracın zayi olan iki yedek anahtarının davalının taşıması sırasında zayi olduğunu gösteren bilgi ve belgelerin gönderilmesi gerektiği bildirilmişse de davacı tarafça başka delil sunulmamıştır.
Dava dilekçesinde, dava konusu araçların …’dan …’a kadar olan karayolu taşıma aşamasını davalının gerçekleştirdiğinin beyan edilmesi nedeniyle, dava konusu taşıma işlemine ilişkin hasar-ziyadan sorumlu tutulup tutulamayacağına ilişkin taşıma işleminin ve sorumlu olanın tespiti, dava konusu hasar-ziyaa ilişkin takip tarihi itibariyle talep edilebilecek gerçek zararın tespiti, davacının sigortalısına ödemesinin poliçesinin temin ettiği taşıma ve riske dahil olup olmadığı, ex gratia ödeme durumu olup olmadığı, yabancı para cinsinden tazminat talep hakkı olup olmadığı hususlarında karayolu taşımacılık sektör uzmanı öğretim üyesi bilirkişi, nakliyat emtia sigortaları uzmanı bilirkişi, makine mühendisi bilirkişiden oluşturulan bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır.
Bilirkişi kurulundan alınan raporda özetle; davacı şirketçe takip ve dava konusu yapılan 595,28 Euro tazminatın, taşınan iki adet otomobilin (… ve … şase no.lu olan) yedek anahtarının kayıp olması nedeniyle sigortalısına 28.05.2020 tarihinde ödenmiş olduğu, … marka iki aracın iki yedek anahtar bedelinin olay tarihinde piyasa araştırmasına, günün ekonomik koşullarına, otomobillerin teknik özellikleri ve model yıllarına göre 595,28 Euro edebileceği; davacının alt spesifik poliçesinin 30.11.2018 tarihinde …’dan …’ye araç taşımasına ilişkin Geniş Teminatlı Nakliyat Sigorta Poliçesi olduğu, zararın teminat klozları ve limitine dahil olduğu, davacının ödediği tazminatı TTK md 1472 kapsamında halefiyet hakkına dayanarak zarara neden olana rücu hakkı bulunduğu; dava dışı sigortalıya ait emtianın davalı taşıyıcı tarafından teslim alındığı fakat hasarlı olarak teslim edildiğinin delillerden anlaşıldığı, taşıma sırasında hasar-ziya meydana gelmişse TTK md 875-876 kapsamında taşıyıcının hasardan karine olarak sorumlu olduğu, TTK md 876 kapsamında taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebepten meydana geldiğini gösterir bir bilgi ve belge dosyada yer almadığından davalı taşıyıcının zararı tazmini gerektiği, ancak dosyada eksper raporu vb davacının hasar dosyası içeriğinin bulunmadığı görüşleri bildirilmiştir.
Alınan rapora karşı davalı vekilince yasal sürede sunulan itiraz dilekçesinde, dava konusu araçların Almanya’dan taşınması işleminde müvekkili tarafından sadece tek aşamada …’tan taşınması aşamasında taşıma yapıldığı, müvekkili araçları teslim alırken eksik ve hasarlı olduklarının müvekkili şirket çalışanı … tarafından tutanakla tespit ve imza altına alınıp teslim alındığı, davacı vekilince dosyaya dava dilekçesi ekinde sunulmuş olan bu tutanakta açıkça görüleceği üzere … çalışanı … tarafından tutanağa da yazılıp imzalandığı üzere “araçlar … sahamızdan yurtdışına gönderilmiş ve başka bir gemi ile sahamıza tahliye olmuştur” diyerek esasen zararı verenin Efesan’ın anlaşmalı olduğu ve gemi taşımacılığı yapan başka firma olduğunun her türlü kuşkudan uzak şekilde sabit olduğunu, müvekkilinin hatalı ve eksik teslim aldığı araçlardan dolayı karine olarak sorumlu olduğuna dair bilirkişi görüşünün açıkça yasayı yanlış yorumlamak olduğunu, müvekkilinin taşıması sırasında meydana gelen bir zayi veya hasar bulunmadığı, araçlar müvekkili şirkete teslim edilmeden önce oluşan hasar ve eksikliklerden, müvekkilinin taşıyıcı olarak sorumluluğu teslim alma anında başlamakla sorumlu tutulamayacağını, rapordaki sonuç görüşün dikkate alınmamasını, davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davacı vekilince bu aşamadan sonra dava takip edilmemiş ise de davalı vekilince davanın takip edildiği beyan edildiğinden taraf yokluğuna dair HMK md 150 hükümleri uygulanmayarak yargılamaya devam edilmiştir.
Dava dışı …AŞ’nin taşıtan olduğu iki adet aracın taşıma sırasında kaybolduğu ileri sürülen iki adet yedek anahtarına ilişkin rücuen tazminat talebinden ibaret olan takip ve dava konusu olayda, araçların Almanya’dan Türkiye’ye ithali sonrası Moldova’ya satışı ve taşınmasına ilişkin, kademe kademe farklı ulaşım yollarıyla ve farklı fiili taşıyıcılar tarafından taşınmış olduğu, iki yedek anahtarın davalının taşıma aşaması sırasında zayi olduğunun davacı tarafça kanıtlanamadığı anlaşıldığından, davacı vekiline dava dilekçesinde dayandığı yemin delili hatırlatılmışsa da, davalı vekilince sunulan dilekçeyle davacının vekaletnamesinde yemin teklifine dair özel yetki bulunmadığının beyanı üzerine Mahkememizce bu beyanın doğru olduğu tespit edilmiş, bu özel yetki delile dayanılması aşamasına ilişkin olmayıp delilin toplanması aşamasında var olması gereken husus olmakla vekalete ilişkin tamamlanabilir nitelikte eksiklik olduğu değerlendirilerek, oluşturulan ara kararla yemin teklif etme yetkisi içeren vekaletnamesini sunmak ve yemin teklif edip etmeyeceğini bildirmek üzere davacı vekiline kesin süre verilmişse de özel yetki içeren vekaletname sunulmadığı gibi yemin teklifi de yapılmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, incelenen deliller, alınan bilirkişi raporu tespitleri hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının dava dışı sigortalısının yükünün taşınması sırasında iki adet yedek anahtarın zayi olduğu gerekçesiyle sigortalısına poliçesi kapsamında yaptığı ödemeyi (ex gratia ödeme niteliğinde değilse) kural olarak TTK md 1472’den doğan kanuni halefiyet hakkı kapsamında ziyaın gerçekleştiği aşamadaki taşımayı yapana rücu hakkı bulunduğu, takipte talep ettiği tazminat asıl alacağının gerçek zarar-taşıma hasarı tutarında olduğu anlaşılmakla birlikte, davacı tarafça abonman sigorta poliçesi sunulmadığı gibi sunulan spesifik alt poliçenin de araçların 30/11/2018’de …’dan …’ye taşınmasına ilişkin alt poliçe olduğu, sunulan CMR belgelerine göre davalının ise bu araçların 18/12/2018 tarihinde …Limanından teslim alınarak 26/12/2018 tarihinde Moldova’ya taşınması aşamasını gerçekleştirmiş olduğu, davacı vekilince dava dilekçesinde iddia edilen “davacının araçların karayoluyla …’dan … Limanına taşınması” aşamasını gerçekleştirdiğini ispatlar bir delilin de davacı tarafça sunulamadığı, dolayısıyla takip ve dava konusu edilen bu hasar/ziyaın davalının gerçekleştirdiği taşıma aşamasında gerçekleştiği hususu davacı tarafından ispatlanamadığından, TTK taşıma hukuku hükümleri uyarınca taşıyıcının hasar ve ziyadan sorumluluğu yükün taşıyıcıya teslimiyle başlayacağından, davalı taşıyıcıya araçların 18/12/2018 tarihinde teslimi sırasında yedek anahtarların da davalıya taşınmak üzere teslim edilmiş olduğu hususu da davacı tarafından ispatlanamadığı gibi, sunulan belgeler davalının yükü teslim alırken bahis konusu iki aracın yedek anahtarlarının bulunmadığını gösterir nitelikte olduğundan, davalının iki yedek anahtar eksik şekilde araçları teslim aldığı tespit edilmiş olmasına rağmen ziyaın davalının taşıması aşamasında meydana geldiğini ispatlar bir delil dosyada mevcut olmamasına rağmen bilirkişi kurulu raporuna yazıldığı anlaşılan “karine olarak taşıyıcı sorumlu olduğundan davalı sorumludur” şeklinde belirtilen sonuç görüşe itibar edilmeyerek, ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 59,59-TL harçtan mahsubu ile eksik alınan 21,11-TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekille temsil olunduğundan yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktunun altında kaldığından dava değerine göre (dava tarihindeki TCMB efektif satış kuru üzerinden) hesap ve takdir olunan 4.637,85-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, haksız çıkan davacıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.25/03/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır