Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/177 E. 2020/270 K. 14.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/177 Esas
KARAR NO:2020/270

DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:12/11/2014
KARAR TARİHİ:14/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete … sigorta poliçesi ile …’ ın … Cad.No:… …/… adresindeki konutunu sigorta ettirdiğini, konutun elektrik panosuna davalıya ait ana şehir şebeke hattındaki patlak nedeniyle su sızması sonucunda elektrik panosunun şalterleri, otomatik sigortaları ve kontrol ünitesine zarar geldiğini, meydana gelen zarar neticesinde sigortalıya 3.961,17 TL hasar tazminatının 14/08/2012 tarihinde ödendiğini belirterek fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı kalması kaydı ile 14/08/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
…. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 25/12/2012 tarih … Esas, … Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderilen dosyada mahkememizce (…. Asliye Ticaret Mahkemesince) 20/02/2014 tarih ve … Esas, … Karar ile karşı görevsizlik verilmiş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 12/09/2014 tarih ve 2014/8170 Esas, 2014/11653 Karar sayılı karar ile mahkememizin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmesi üzerine yargılamaya mahkememizce devam olunmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Görevli mahkemenin İdare Mahkemeleri olduğunu, hasar olayı sonrasında yapılan inceleme şahsi hasarın şahsi kullanımdan kaynaklandığını, bina maliklerinin binanın bütünü ve özellikle bodrum kat ile ilgili inşaat şartlarına uymak ve gerekli tedbirleri alması gerektiğini, dava konusu yere ait ruhsat bulunup bulunmadığının araştırılmasının gerektiğini, dava konusun yerin projeye uygunluğunun denetlenmesinin gerektiğini belirterek davanın görev ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan 06/04/2015 tarihli bilirkişi raporu ile özetle; Sigortalı iş yerinde meydana gelen hasar tutarının 3.691,17 TL olduğu, iş bu tutarın piyasa rayiçlerine uygun bulunduğu, dava dosyasına sunulan … poliçe numaralı iş yeri paket sigortası poliçesi 17/11/2011-17/12/2012 vadeli olarak düzenlenmiş olup, hasar tarihi 19/07/2012 tarihinin poliçe vadesi içinde kaldığının görüldüğü, sigortalı mahalde meydana gelen su hasarının sebebinin … Caddesinden geçen …’ ye ait temiz su borusunun patlamasından meydana geldiği, dava konusu olayda davacı … Sigorta A.Ş.%70 kusurlu, davalı … Genel Müdürlüğü %30 nispetinde kusurlu bulunduğu, davacının 3.691,17 TL hasar tutarını ödeme tarihi olan 14/08/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte talep edebileceği mütalaa edilmiştir.
Sigorta uzmanı bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 07/11/2015 tarihli bilirkişi ek raporu ile özetle; Kök bilirkişi raporu kapsamında yine uzman bilirkişi SMMM … katılımı ile de işbu tespitlere göre davacının 3.691,17 TL hasar tutarının ödeme tarihi olan 14/08/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsili talebi yerinde bulunmakla … Genel Müdürlüğü’ nün %30 kusur oranına isabet eden tutarın 1.107,35 TL olacağı bilgisinin iş bu ek rapor aşamasında kök bilirkişi raporunda yer alan değerlendirmeler saklı kalmak kaydıyla ek görüş olarak sunulduğu mütalaa edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından … Caddesi teretuvarın yanından geçen …’ye ait temiz su hattının patlaması neticesinde davacının sigortalasının … Caddesi No… … adresinde bulunan meskeninin bahçe duvarına monte edilen elektrik panosuna toprak altından su sızması sonucunda elektrik panounun şarterlerinin otomatik sigortalarının ve kontrol ünitesinin zarar gördüğü, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi zarar bedelinin 3.691,17 TL olduğu, bu tutarın piyasa rayiclerine uygun bulunduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar bilirkişi raporunda davacının sigortalısının zararın meydana gelmesinde %70 kusurlu olduğu, … genel müdürlüğünün %30 nispetinde kusurlu olduğu belirtilmiş ise de TBK’nın 69. maddesine göre “Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. “Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, TBK’nın anılan maddesindeki sorumluluk objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan “ağırlaştırılmış” bir kusursuz sorumluluk halidir. Bu sorumlulukta zarar gören, yapı malikinin, yani davalı …’ nin kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Yapı maliki de, kusurun bulunmadığı savunmasının ötesinde uygun illiyet bağının kesildiğini kanıtlamalıdır. Kusursuz sorumlulukta illiyet bağının kesilebilmesi için zarar görenin ağır kusurunun olması veya üçüncü bir kişinin illiyet bağını kesebilecek nitelikte ağır kusurunun olması veya zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde öngörülmeyen bir halin bulunması gerekmektedir. Davalıya ait ana şebeke temiz su tesisatının yapımındaki bozukluktan veya bakımındaki eksiklikten davalı … kusursuz olarak sorumlu olup davacının sigortalasının elektrik panosunu su sızıntılarına karşı su sızdırmaz şekilde izole ettirmemiş olmasının davalının kusursuz sorumluluğunu ortadan kaldırmadığı, bu halde davalının sorumluluğunu gerektiren illiyet bağının kesilmediğinin kabulünün gerektiği davalının tam kusurlu olduğu kanaatiyle davanın kabulüne dair karar verilmiş, mahkememizce kurulan hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkememizce verilen karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 01/10/2019 tarih ve 2016/8632 Esas 2019/8745 Karar sayılı ilamı ile; ”Davaya konu edilen su sızması olayı ile ilgili alınan bilirkişi heyet raporu ve ek raporunda, davacının sigortalısı dava dışı …’ın zarar gören elektrik panosunun su sızdırmaz şekilde izole edilmemiş olmasından dolayı %70 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Mahkemece; davalı …’ nin kusursuz sorumlu olduğu, davacının sigortalısının kusurunun illiyet bağını kesmediğini, bu sebeple davalının meydana gelen zararın tamamından sorumlu olduğu belirtilerek davalının meydana gelen zararın tamamından sorumluluğuna karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece; yukarıda anılan bilirkişi raporlarındaki davacı sigortalısı için belirlenen müterafik kusurun varlığı göz önüne alınarak somut olaya uygun daha makul düzeyde tazminattan indirim yapılması gerektiği hususları gözetilerek; kök ve ek rapordaki tespitler doğrultusunda oluşan sonuca göre karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA” gerekçesi ile bozulmakla, dosya yukarıda belirtilen sıraya kaydedilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 01/10/2019 tarih ve 2016/8632 Esas 2019/8745 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dava, davalıya ait ana şehir şebeke hattındaki patlaktan sızan suyun davacının sigortalısının konutunun elektrik panosunun şarterlerine, otomatik sigortalarına ve kontrol ünitesine verdiği zararın rucüen tazminine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirilmekle, … Caddesi teretuvarın yanından geçen …’ye ait temiz su hattının patlaması neticesinde davacının sigortalısının … Caddesi No… … adresinde bulunan meskeninin bahçe duvarına monte edilen elektrik panosuna toprak altından su sızması sonucunda elektrik panosunun şarterlerinin otomatik sigortalarının ve kontrol ünitesinin zarar gördüğü, davalı …’nin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi zarar bedelinin 3.691,17 TL olduğu, bu tutarın piyasa rayiclerine uygun bulunduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunda davacının sigortalısının zararın meydana gelmesinde %70 kusurlu olduğu, … genel müdürlüğünün %30 nispetinde kusurlu olduğu belirtilmiş ve Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda, davacı sigortalısı için belirlenen müterafik kusur oranı dikkate alınarak zarar bedeli olan 3.691,17 TL’nin davalının %30 kusuruna isabet eden kısmı olan 1.107,35 TL’sinin davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 1.107,35 TL’ nin 14/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 75,65 TL harçtan, bozma öncesi peşin alınan 54,85 TL harcın mahsubuna, bakiye 20,80 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, (Mahkememizce yazılan 23/05/2016 tarihli … harç numaralı Harç Tahsil Müzekkeresinin tahsil ve tahakkuk yapılmadan iadesi hususunda Hisar Veraset Ve Harçlar Vergi Dairesine müzekkere yazılmasına)
3-Davacı tarafından yatırılan ve mahsubuna karar verilen 54,85 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.269,70 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 680,90 TL’ sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 119,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 83,30 TL’ sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, kalan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ ne göre hesap ve takdir edilen 1.107,35 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın ret edilen miktar üzerinden hesaplanan hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ ne göre hesap ve takdir edilen 1.107,35 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesine göre karar kesinleştikten sonra talep halinde elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’ da temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/07/2020

Katip …

Hakim …