Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/167 E. 2022/41 K. 21.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/167 Esas
KARAR NO : 2022/41

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatifler Kanunundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2020
KARAR TARİHİ : 21/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatifler Kanunundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının üyesi bulunduğu müvekkili kooperatife, kooperatif genel kurul kararlarıyla üyelerden toplanmasına karar verilen aidat ve ara ödemelerin ödenmemesi sonucu oluşan borç nedeniyle davalı aleyhine … 3.İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun vekili aracılığı ile tüm borca ve fer’ilerine haksız itiraz ederek icra takibinin durmasına sebebiyet verdiğini belirterek, davalının takip dosyasında dosya borcuna, faiz oranına, beyanlarına ve tüm fer’ilerine ilişkin itirazlarının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı … isimli şahıstan 16/01/2013 tarihinde kooperatif ortaklığını devraldığını, işbu ortaklığın devri ile … numara ile kooperatif kaydı yapıldığını ve ortaklık senedi verildiğini, davacı kooperatif tarafından müvekkiline gönderilen yazıda … no.lu eski ortak … adına becayiş ile … ili, … ilçesi, … mevkii, … pafta 132 Ada 3 Parsel 6 no.lu dairenin tahsis ve tesliminin yapıldığını, davacı kooperatif ile dava dışı … A.Ş.’nin arasında akdedilen sözleşmeler uyarınca tarafların üzerine düşen edimlerini yerine getirmediğini, kooperatifin eşitlik ilkesine aykırı davrandığını, diğer bazı ortaklara tapu verildiği halde müvekkilinin de aralarında bulunduğu bir grup ortağa tapu verilmediğini, müvekkiline tahsis edilen dairenin bulunduğu 132 ada 3 parseldeki blokun, dava dışı şirket tarafından ruhsata aykırı şekilde yapıldığından kat irtifakı kurulamadığından kooperatif yönetimi tarafından müvekkiline tapusunun verilmediğini, bu nedenle dava dışı … A.Ş.’ye açılan tapu iptal ve tescil davalarının büyük bir kısmının sonuçlandığını, ipotekli şekilde taşınmazların tapusunu alan maliklerin ilgili bankalara ipoteğin fekki davaları ikame ettiğini ve henüz sonuçlanan bulunmadığını, müvekkilinin üyesi bulunduğu kooperatife karşı yükümlülüklerini yerine getirdiğini, takibe konu edilen borçtan kesinlikle sorumlu tutulamayacağını, genel kurul kararında kararlaştırılan hususun da davacı kooperatif tarafından gereği gibi yerine getirilmediğini, davacının toplanan paralarla müvekkilinin taşınmazının bulunduğu bloka ilişkin hiçbir ödeme yapmadığını, diğer blokların bağlantılı olduğu banka borçları ve dava dışı müteahhit firma avukatının ücretini ödediğini, müvekkilinin blokuna hiçbir katkı sağlanmadığını, davacının üzerine düşen edimi yerine getirmediğini belirterek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, 1167 sayılı Kooperatifler Kanununa dayalı olarak, davalı üyenin davacı yapı kooperatifine olan aidat ve ara ödeme niteliğindeki borçlarını ödemediği iddiasıyla başlatılan cebri takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 3.İcra Dairesinin … Esas takip dosyası celbedilip incelendiğinde, davalı aleyhine 42.800,00 TL asıl alacak, 2.452,50 TL işlemiş faiz toplamı 45.252,50 TL alacak talebiyle 27/05/2019 tarihinde başlatılan ilamsız takibe davalının yasal sürede itirazı üzerine takibin durdurulmuş olduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu, takip dayanağı belge olarak sadece bir hesap listesinin eklenmiş olduğu görülmüştür.
Davacı kooperatifin ilk vekilinin istifası sonrası vekaletname sunan ikinci vekilinin vekaletnamesinde davacı kooperatifin en az iki temsilcinin müşterek imzasıyla temsili gerektiğine ilişkin şerh görülmekle, vekaletnamedeki usuli eksiklik davacı vekiline süre verilerek tamamlanması (diğer bir temsilciden alınan ayrı vekaletnamenin de dosyaya sunulması) sağlanmıştır.
Tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmış, takip dosyası, davacı vekilince sunulan CD içeriği davacı Kooperatif Genel Kurul Kararı, hesap ekstreleri, davalı vekilince bildirilen … 10.Tüketici Mahkemesi … Esas, … 6.Asliye Hukuk Mahkemesi … Esas, … 2.Asliye Hukuk Mahkemesi … Esas dosyalarının celbedilen Uyap kayıtları, dava konusu kooperatif üyeliğinin ilişkin olduğu … İli … İlçesi … Mevkii … pafta 132 Ada 3 Parsel 6 nolu taşınmazın kat irtifakı ve kat mülkiyeti durumlarını gösterir takyidatlı tapu kayıtları celbedilmiş ve incelenmiştir.
6100 sayılı HMK’da 7251 s. Kanun ile yapılan değişiklik öncesi dönemde açılmış olan davada, ön inceleme celsesinde, dava dilekçesinde delil olarak dayandığı kooperatif genel kurul kararları, üyelik belgelerini ve diğer delillerini dosyaya sunmak üzere davacı vekiline iki hafta kesin süre verilerek, kesin sürede sunulmazsa bu delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmiş; aynı celsede deliller toplandıktan sonra tüm dosya kapsamı, sunulan deliller, taraf iddia ve savunmaları kapsamında mahkemece re’sen seçilecek kooperatif mevzuat ve uygulamaları uzmanı bilirkişi ve mali bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına, bilirkişilerden; davalının üyeliğinin hangi türde ve hangi bağımsız bölüme ilişkin olduğu, bağımsız bölüm değişimi konusunda tarafların anlaşması olup olmadığı, davalı üyenin aidat ve ara ödeme yükümlülüğünün hangi tarihten itibaren başladığı, ne kadar olduğu, takip tarihi itibariyle davacı kooperatifin davalıdan talep edebileceği alacak varsa türü, dönemi, tutarı, davalının ödemesi olup olmadığı, davalının borç ödemede temerrüdü varsa temerrüt tarihi, temerrüt tarihi ile takip tarihi arası işlemiş faizin Yargıtay 23.Hukuk Dairesi uygulamaları dikkate alınarak, TBK m.120 faiz sınırlama hükmüne uygun şekilde hesaplanması, davalı tarafın iddialarının davalının borç ödeme yükümlülüğüne etkisi konusunda tespit, hesap ve uzman sıfatıyla görüşlerinin bildirilmesinin istenmesine, davalı üyenin borçtan kurtulmasına veya sorumlu tutulmamasına neden olacak şekilde davacı kooperatif kayıtlarında davacı aleyhine bir delil, kayıt bulunup bulunmadığının tüm kayıtlar incelenmek suretiyle tespiti ve bildirilmesinin istenmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen kesin sürede davacı vekilince beyan dilekçesi ekinde CD sunularak, delillerin CD içinde yer aldığı beyan edilmiş, bilirkişi ücretinin de yatırılması üzerine dosya bilirkişi kuruluna tevdi edilmiştir.
Bilirkişi kurulundan alınan 22/02/2021 tarihli kök raporda özetle; dosyaya sunulan delillere göre, davacı kooperatifin 21/01/2013 tarihli 12 sayılı YKK ile davalının ortak …’un payını devralmak suretiyle … no.lu ortaklık senedi ile kooperatife üye olduğu, sunulan CD içeriğinde davacı kooperatifin 2012 ila 2019 yıllarında olağan genel kurul toplantılarında alınan Genel Kurul Kararlarının yer aldığı, bu kararlarda aylık aidat ödemelerinin tutarının belirlenmiş olduğu, CD içeriğinde ayrıca davalı adına düzenlenmiş bir borç ve ödeme tablosunun bulunduğu, bu tabloda yer alan bakiye alacak tutarının ise ne şekilde hesaplandığının belirsiz-tutarsız olduğu, ayrıca takip talebine eklenen borç listesine göre 2018 sonu borcu 20.200,00 TL görünmekteyse de altında davalı borcunun 2018/Aralık-23.800,00 TL, 2019/Mayıs güncel 42.800+faiziyle 45.252,50 TL olduğuna dair not bulunduğu, sunulan borç tablo ve listelerindeki tutarların takip talebinde istenen alacakla uyuşmadığı, ayrıca davacı kooperatifin alacak ve tahsilatlarını içeren defter ve kayıtlarının dosyaya sunulmamış olduğu gibi, görüşme yapılmasına rağmen inceleme için bilirkişi kuruluna inceleme süresi boyunca sunulmadığı, bu nedenle davalının takip tarihi itibariyle borcu olup olmadığının, varsa tutarının tespit edilemez-hesaplanamaz durumda olduğu, mevcut delil durumuna göre taraflarınca davalının (dosyaya ve takip dosyasına sunulan hesap listesi esas alınırsa) 23.900,00 TL borcu olduğunun hesaplandığı bildirilmiştir.
Tebliğ edilen kök rapora davalı vekilince yasal sürede itiraz edilmiş; davacı vekilince kök rapora ilişkin yasal sürede sunulan itiraz dilekçesinde ise bilirkişi raporunda hesaplama hatası bulunduğu, raporda belirtilen eksiklerin tamamlanması için süre verilerek ek rapor alınması talep ve beyan edilmiştir.
Mahkememizin 21/05/2021 tarihli celsesinde, Mahkemece verilen kesin süre içinde davacı vekilince dosyaya sunulan kayıtların bilirkişi incelemesi için yetersiz olduğu bilirkişi tarafından bildirilmekle, davacı kooperatifin ana sözleşme, genel kurul kararları, üyelik bilgileri ve kayıtları, ferdileşme kayıtları, takip tarihine kadar ve takip tarihi sonrası, dava tarihi sonrası davalı üye hakkındaki tüm borç ve ödeme kayıtları ve kooperatifin dava ile ilgili tüm kayıtları ve defterleri üzerinde dosyada rapor düzenleyen bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle 26/07/2021 günü saat 14.00’da mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yapılmasına,
Bilirkişilere, tüm dosya kapsamı, önceki ara kararlara ilaveten, tüm kooperatif kayıtları ve defterleri ile kararları, sözleşmesi de incelenerek takip tarihi itibariyle davalının borcu varsa hangi karardan doğan hangi tür, hangi ay ve yıla ait borç olduğunun, borcun son ödeme tarihlerinin ne olduğunun, sözleşmede bu konuda vade bulunup bulunmadığının, sözleşmede vadede ödenmeyen borç için davacının talep edebileceği faiz türü ve oranı hakkında hüküm bulunup bulunmadığının, davalının borcu varsa vade-son ödeme tarihleri ile takip tarihi arası davacının talep edebileceği işlemiş faizlerin dayanağıyla birlikte tek tek ve ayrı ayrı hesaplanıp bildirilmesi gerektiğinin ihtar edilmesine, tüm dosya kapsamına göre, taraf iddia ve savunmaları tek tek değerlendirilerek takip tarihi itibariyle davacının talep edebileceği alacağın asıl alacak ve işlemiş faiz tutarının ayrı ayrı tespiti, takip tarihi sonrası veya dava tarihi sonrası davalının ödemesi varsa onların da tespiti suretiyle ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli ek rapor düzenlemelerinin istenmesine karar verilerek, belirlenen inceleme günü davayla ilgili tüm kooperatif kayıtlarının bilirkişi incelemesine ibraz edilmesinin zorunlu olduğunun, ibraz edilmediği takdirde HMK m.220-222 kapsamında ibrazdan kaçınılmış sayılacağı ve mevcut delil durumuna göre dosyada karar verileceği hususunda yapılan yasal ihtar, aynı celseye katılmış olan davacı vekilinin yüzüne karşı tefhim edilmiştir.
Celsede belirlenen ek delil avansının dosyaya yatırılması üzerine dosya ek rapor için bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, inceleme günü ve saati olan 26/07/2021 saat 14.00’da davacı taraf bilirkişiye ibraz için mahkememiz duruşma salonuna herhangi bir ticari defter-kayıt-belge getirmemiş, aynı gün Uyap üzerinden ve bilirkişi inceleme saatinden sonra saat 14.32’de gönderilen talep dilekçesi ile, davacı kooperatif kayıtları üzerinde (kooperatifin ticari defter ve kayıtlarının bulunduğu adres de bildirilmeden) yerinde inceleme yapılmasına karar verilmesi talep edilmiş, mahkememizce bu talebi üzerine düzenlenen bilirkişi teslim tutanağında bilirkişiye HMK md 218-278 kapsamında yerinde inceleme yetkisi verilerek dosya 26/07/2021 tarihinde teslim edilmiştir.
Davacı vekilince takip talebine eklenen ve ön inceleme celsesinden sonra-kök rapor öncesi davacı vekilince dosyaya sunulan CD içeriğinde yer alan imzasız-onaysız-her zaman herkesçe düzenlenebilir tarzda olan, ticari defter veya dayanak kayıt-açık hesap veya muavin defter dökümü olmayan basit borç listesinde 2018/Aralık sonuna kadar bir liste yapılmış olduğu, bu tarih sonunda asıl borcun 23.800,00 TL, gecikme faizi borcunun 2.452,50 TL olduğuna dair bir toplam bulunduğu, altına ise “2019 Mayıs Güncel Borç 45.292,50 TL” şeklinde bir ibare yazılmışsa da bu rakamın ne şekilde hesaplandığının belirsiz olduğu görülmüştür.
Dosyanın bilirkişiye tesliminden sonra, davacı vekilince 06/08/2021 tarihli dilekçe ekinde davacı kooperatifin ortaklar defterinin davalının üyelik bilgisini içeren sayfasının fotokopisi olduğu anlaşılan 1 sayfalık bir fotokopi ve herhangi bir resmi defter kaydı niteliği taşımayan ve kim tarafından düzenlendiği de belli olmayan, imzasız-onaysız, herkes tarafından her zaman ve istendiği şekilde oluşturulabilir nitelikte word veya excel tablosu şeklinde bir hesap listesinin dosyaya sunulduğu, bilirkişi incelemesinde bunların incelenmesinin talep edildiği görülmüştür. Mahkememizce bu hesap listesi incelendiğinde, 2005 ila 2021 Ağustos arasına ilişkin liste olduğu, listenin davalının üyeliğinin başladığı 2009 tarihi öncesine ilişkin hesaplamalar içerdiği gibi, takip ve dava tarihinden sonrasına ilişkin hesapları da içerdiği, tarih sıralamasına bile uyulmadan düzenlenmiş olduğu, listede gecikme faizi hesabının da bulunduğu ancak hangi tarihler arası hangi oranda faiz hesaplandığının belirsiz olduğu, bu listenin sonunda ise takip ve dava tarihinden çok sonraki bir tarih olan, hatta davacı vekilinin bu listeyi sunduğu 06/08/2021 tarihinden bile sonraki tarih olan 30/08/2021 tarihine kadar hesap içerdiği, sadece en sonunda “30/08/2021 tarihi itibariyle Toplam Borç 155.315,40, Toplam Alacak 108.575,40, Toplam Bakiye 46.740,00” şeklinde toplam bir bakiye alacak tutarı yazılmış durumda olduğu, listede vade tarihi ve işleyen gecikme cezası başlığıyla temerrüt faizi tutarları yazılmışsa da bu gecikme faizlerinin hangi tarihler arası baz alınarak hesaplandığına dair bir açıklama da bulunmadığı, dolayısıyla takip tarihi itibariyle davalının GKK gereği ödemesi gereken aidat-ara ödeme varsa bile tutarının sunulan basit hesap niteliğindeki listeden tespit edilebilir durumda olmadığı görülmüştür.
Bilirkişi kurulundan alınan 04/10/2021 tarihli ek raporda özetle; yerinde inceleme yapabilmek için davacı vekili ile yapılan görüşmede “CD olarak dosyaya belgelerin sunulmuş olduğu, bunlar üzerinden inceleme yapılması gerektiğinin” beyan edildiği; sunulan CD içerisinde sadece kök raporda belirtilen genel kurul kararları ile hesap listesinin ve üyelik belgesinin bulunduğu, bu nedenle davacı kooperatif yasal defter ve belgelerini dosyaya ve kendilerine ibraz etmemiş olduğundan kök raporda belirtilen tespit ve hususlar dışında bir tespitin yapılamadığı bildirilmiştir. Taraf vekillerince ayrı ayrı ek rapora itiraz dilekçesi sunulmuş, davacı vekilince sunulan itiraz dilekçesinde “dosyaya tüm delillerin sunulmuş olmasına rağmen bilirkişinin sunulan delilleri incelemeden ek rapor hazırladığı” beyan edilerek itiraz edilmiş ve bilirkişi kurulundan tekrar ek rapor alınması talep edilmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu md. 1, 6102 s.TTK md 16 ve 124/1 hükümleri, TTK 124.maddenin gerekçesi, YİBGK’nin 1944/8 E 1945/14 K sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, YİBBGK’nin 12/11/2021 tarihli 2020/2 E sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yapı kooperatiflerinin de diğer tüm kooperatiflerle birlikte “ticari işletme işletip işletmediğinden bağımsız olarak şekli dolayısıyla tacir olduğu”, YHGK’nin 2017/1658 E 2017/1464 K sayılı içtihadında da vurgulandığı üzere 6762 sayılı TTK döneminde de 6102 sayılı TTK döneminde de yapı kooperatifleri dahil olmak üzere tüm kooperatiflerin ticari şirket statüsünde olduğu, ticaret sicile kayıtla tüzel kişilik kazandığı, ticari defterleri (yevmiye defteri, defter-i kebir, envanter defteri ve diğer zorunlu defterler) tutmak ve Vergi Usul Kanunu hükümleri kapsamında yasal sürelerde açılış-kapanış noter tasdiklerini yaptırmak, alacaklarını ve tahsilatlarını bu ticari defterlerine muhasebe usul ve esaslarına uygun şekilde, VUK hükümlerine uygun şekil ve sürelerde kaydetmek zorunda olduğu hususları tartışmasızdır.
Mevcut yasal düzenlemeler, içtihadı birleştirme kararları ile emsal güncel Yargıtay içtihatları kapsamında, tacir niteliği bulunan ve itirazın iptali davasında alacağının varlığını ve tutarını ispat yükü üzerinde olan davacı yapı kooperatifinin, davalı üyesinden takip tarihi itibariyle alacağı bulunduğu hususunu ve alacağın tutarını kanunen tutmakla zorunlu olduğu ve aynı zamanda muhasebe usul ve esaslarına uygun tutulmuş, noter açılış-kapanış tasdikleri yasal sürelerde yaptırılmış olması gereken yani sahibi lehine delil teşkil eder mahiyette olan ticari defter kayıtlarıyla ve bu kayıtları destekleyen yazılı delillerle ispatı zorunlu olduğundan, davacı vekilince dosyaya sunulan tarihsiz-imzasız-onaysız-her zaman ve herkes tarafından düzenlenmesi mümkün nitelikte olan, üstelik takipte istenen alacakla da tutarsız olan, davalının üyelik tarihi öncesine ilişkin ve takip hatta dava tarihinden sonraki tutarları da içeren basit bir hesap listesiyle takip tarihinde davalıdan alacaklı olduğunu ve alacak tutarını ispatlamış sayılması mümkün olmadığından, ayrıca davacı vekiline açıkça HMK md 222’ye uygun yasal ihtarat yapılmasına rağmen ticari defter ve belgeler bilirkişi incelemesine ibraz edilmemiş olduğundan, mevcut delil durumu itibariyle ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-İspatlanamayan davanın reddine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 80,70-TL olup, peşin alınan 546,54-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 465,84-TL harcın karar kesinleştikten sonra ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.21/01/2022

Katip …

Hakim …