Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/166 E. 2021/366 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/166 Esas
KARAR NO : 2021/366

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 12/03/2018
KARAR TARİHİ : 02/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya hazır beton sattıklarını, bu nedenle faizi, avukatlık ücretleri ve masrafı hariç 93.223,81 TL alacaklarının olduğunu, davalının zaman kazanmak amacıyla ve kötü niyetli olarak borcunu ödemediğini, davalı ile yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını ve borcunu ödemediğini, bu nedenlerle davalıdan müvekkili şirketin 93.223,81 TL’ nin en yüksek banka mevduatı faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri müflis şirketin iflas işlemlerinin yürütüldüğü iflas idaresine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, ancak iflas masasını teşkil eden iflas müdürlüğünün davaya herhangi bir cevap dilekçesi vermediği ve duruşmaları takip etmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
İş bu dava dosyası, İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/09/2019 tarih ve 2019/284 Esas 2019/9 Karar sayılı ihtisas mahkemesi sıfatından dolayı görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilmiş olup, yukarıda belirtilen esas sayılı sırasına kaydı yapılmıştır.
Taraf şirketlerin BA- BS formları, ticaret sicil bilgileri, davalı şirketin iflasına yönelik kayıtlar, iflas dosyası,… 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmiştir.
Dosya SMMM Bilirkişi …’ ya tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 04/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak: “…tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde davacının iflas tarihi olan 08/10/2015 tarihi itibariyle davalı müflis şirketten alacağının 93.223,81 TL asıl alacak, 23.842,31 TL takip tarihi ile iflas tarihi arası işlemiş faiz olmak üzere toplam 117.066,12 TL olarak hesap edildiği ve masaya davacı alacağı olarak kayıt edilmesi gerektiği…” şeklinde mütalaa verilmiştir.
Dava, İİK’ nun 235. maddesi uyarınca açılan kayıt kabul istemine ilişkindir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, davacı şirket tarafından davalıya hazır beton satıldığı, ancak düzenlenen faturaların ve cari hesaptan kaynaklanan alacaklarının ödenmediği belirtilerek 23/03/2018 tarihinde işbu alacak davasını ikame edilmiş ise de; … 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas, … Karar sayılı dava soyası ile davalı şirket hakkında 08/10/2015 tarihinde iflas kararı verildiği, bu nedenle iflas tarihinden sonra açılan eldeki davanın hukuki niteliği itibariyle kayıt kabul davası olduğu konusunda duraksama bulunmadığı. … 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas, … Karar sayılı ilamı ile, davalı şirket hakkındaki iflas kararının 09/01/2018 tarihinde kesinleştiği, adi tasfiye usulüne göre iflas dairesi tarafından resen yürütülen tasfiye işlemlerine yönelik olarak 15/02/2018 tarihinde II. Alacaklılar Toplantısının yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacının ticari satıma dayalı cari hesap ve fatura alacaklarının varlığı ve miktarının tespiti amacıyla dosya SMMM bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından hem davacının hem de müflis şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılaştırmalı olarak yapılan inceleme sonucunda davacının … 25. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takip tarihi itibariyle 93.223,81 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir. Davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı şirket tarafından Vergi Dairesi Başkanlığına BA formu olarak bildirildiği ve kayıtlara işlendiği, ayrıca alacak tutarı konusunda tarafların ticari defter ve kayıtların birbirini teyit ettiği, bu bağlamda davacı tarafından kesilen faturalara karşı yasal süre içinde itirazda bulunmayan veya iade etmeyen, aksine bu faturaları kendi ticari defterlerine işleyen davalının faturaya konu malları teslim aldığının kabulünün zorunlu olduğu, bu kapsamda cari hesaptan ve faturalardan kaynaklanana alacağı ödemesi gerekiği, ancak davalının kendi defter ve kayıtlarında dahi davacıya 93.221,83 TL borçlu göründüğü ve herhangi bir ödeme belgesine rastlanılmadığı anlaşılmış, aynı alacak tutarına ilişkin davacı tarafın ticari defterlerinin davalı kayıtlarıyla birebir uyumlu olması nedeniyle davalının davacıya takip tarihi itibariyle 93.221,83 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Dava, kayıt kabul davası olduğundan SMMM bilirkişi, İİK 195. madde hükmü uyarınca takip tarihinden itibaren iflas tarihine kadar işleyen yasal faiz miktarını 23.842,31 TL olduğunu hesaplamış, netice itibariyle masaya kaydı gereken toplam tutarın 117.066,12 TL olduğunu belirlemiştir. SMMM bilirkişinin 04/03/2021 tarihli raporu, yasal geciktirici nedenleri açıkça gösterilen, gerekçeli, kapsamlı ve denetime açık şekilde tanzim edilmiş olup, hükme esas alınmıştır. Esasen, iflas masasına kaydı gereken 117.066,12 TL alacak tutarı yönünden taraflarca rapora karşı itirazda bulunulmamıştır.
Ancak, davacı 24/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde özellikle 8.360,77 TL icra vekalet ücretinin de iflas masasına kaydının gerektiğini, yapılan hesaplamada icra vekalet ücreti alacağının dışlanmasının doğru olmadığını, icra vekalet ücretine hak kazanıldığını belirterek kayıt ve kabulüne talep etmiştir.
Yasal düzenlemelere bakıldığında;
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun Müflisin Borçlarının Muacceliyet Kesbetmesi başlıklı 195. maddesi “Borçlunun gayri taşınır mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur. Müflisin vadesi gelmemiş faizsiz borçlarından yıllık kanuni faiz hesabıyla iskonto yapılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yargısal uygulamalara bakıldığında;
*Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/2703 Esas, 2016/5220 Karar sayılı ilamında:
“… İİK’nın 195. maddesi uyarınca, müflisin borçlarının iflas ile birlikte muaccel hale geleceği ve iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masraflarının asıl alacağa ekleneceği, bilirkişilerin işlemiş faiz hesabını doğru yaptığı, ancak yasal düzenlemenin aksine vekalet ücretini de asıl alacağa eklediğini, İİK’nın 195. maddesinde takip masrafları arasında vekalet ücreti ve tahsil harcına yer verilmediği, bu nedenle bilirkişilerin hesaba ekledikleri toplam 42.497.40 TL vekalet ücreti haricindeki 1.281.457,51 TL’nin sübuta erdiği gerekçesiyle, 1.281.457,51 TL alacağın Müflis … Şti’nin iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı iflas idaresi vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA”,
*İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 2019/3453 Esas, 2020/144 Karar sayılı ilamında:
“…Diğer yandan, davacının masaya yazdırılması gereken alacak kalemlerinin değerlendirilmesi gerekecektir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun yedinci babında iflasın hukuki neticeleri düzenlenmiştir. Yasanın 184. maddesi “ İflas Masası“, üst başlığı ise “Borçlunun Malları Hakkında İflasın Neticeleri “ dir. 193. maddesinde, “ Takibin durması ve düşmesi “ başlığı ile iflasın açılmasının, borçlu aleyhinde haciz yoluyla yapılan takiplerle, teminat gösterilmesine İlişkin takipleri durduracağı, iflas kararının kesinleşmesi ile bu takiplerin düşeceği, iflasın tasfiyesi müddetince müflise karşı birinci fıkradaki takiplerden hiçbirinin yapılamayacağı, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplere iflastan sonra da takip alacaklıları tarafından İflas masasına karşı devam edileceği, satış bedelinin 151’inci maddeye göre rehinli alacaklılara paylaştırılacağı, artan kısmın İflas masasına intikal edeceğine yer verilmiştir.” Alacaklıların Hakları Üzerine İflasın Tesirleri “ üst başlığı ile 195. maddede, “ Müflisin borçlarının muacceliyet kesbetmesi “ başlığı ile, borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılmasının müflisin borçlarını muaccel kılacağı, iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ve takip masraflarının anaya zammolunacağı ifade edilmiştir.
Somut olayın yasal düzenlemeler kapsamında değerlendirilmesi halinde, davacının İflas kararından önce müflise karşı başlatmış olduğu İcra takibinin İflas kararının kesinleşmesi ile düştüğü anlaşılmaktadır. Yani takip hükümsüz kalmıştır. Bu durumda fiilen yapılan takip masrafları haricinde, vekalet ücreti ve tahsil harcına karar verilemeyecektir. ( Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2001/7124 Esas, 2002/483 Karar ve 24.01.2002 tarihli emsal ilamda, “İİK .nun 195. maddesinde takip masraflarınında masaya kaydının istenebileceği hükme bağlanmış olup, vekalet ücreti ve tahsil harcı haricindeki diğer takip masraflarının masaya kabul edilmemesi isabetli değildir “ şeklinde belirtilmiş, emsal, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2016/2703 Esas, 2016/5220 Karar ve 30.11.2016 tarihli ilamında ise, ilk derece mahkemesi tarafından, “…İİK ‘nın 195. maddesi uyarınca, müflisin borçlarının İflas ile birlikte muaccel hale geleceği ve iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masraflarının asıl alacağa ekleneceği, bilirkişilerin işlemiş faiz hesabını doğru yaptığı ancak yasal düzenlemenin aksine vekalet ücretinin de asıl alacağa eklendiği İİK 195. maddesinde takip masrafları arasında vekalet ücreti ve tahsil harcına yer verilmediği bu nedenle bilirkişilerin hesaba ekledikleri ….TL vekalet ücreti haricindeki alacağın subuta erdiği gerekçesiyle…” bakiye kısmın müflisin İflas masasına kayıt kabulüne karar verildiği.“ şeklinde verilen karar özeti ilamda açıkça gösterilerek karar onanmıştır.
…toplam talep edilen, 266.696,55 TL den İcra takip dosyası için talep edilen 18.937,16 TL ‘ vekalet ücret alacağının mahsubu neticesinde 247.759,39 TL ) ve müflis şirketin İflas masasına kayıt kabulü gerekirken, yasa gereğince düştüğü kabul edilen İcra takip dosyası için hesaplanan vekalet ücreti alacağının da masaya kaydı yönünden karar tesisi isabetli olmamıştır…”
*İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 2019/2096 Esas, 2020/1053 Karar sayılı ilamında:
“…İİK’nun 195. maddesi uyarınca, müflisin borçları iflas ile birlikte muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları asıl alacağa eklenir. Bununla birlikte anılan maddede takip masrafları arasında, tahsil harcı ile icra vekalet ücretine yer verilmiş değildir. Bu nedenle mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 9.057,31 TL icra vekalet ücretinin de alacak olarak masaya kaydına karar verilmesi doğru olmamıştır.
Tüm dosya kapsamına göre; davacı alacağının İİK’nun 206/4. maddesi gereğince iflasın açılmasından önceki 1 yıl içinde tahakkuk etmediğinden 106.373,76 TL alacağın 1. sıraya kaydının mümkün olmadığı, İİK’nun 195. maddesinde icra vekalet ücretinin takip masrafları arasında sayılmadığı, 9.057,31 TL icra vekalet ücreti yönünden davanın reddi gerektiği…” şeklinde karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle, İİK ‘ nun 195. maddesinde iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masraflarının ana paraya ekleneceği, vekalet ücreti alacağının takip masrafı kalemi olarak kabul edilmediği, dolayısıyla takip dosyasında kapak hesabında yer alan icra vekalet ücreti alacağının masaya kaydı gereken alacak kalemlerinden olmadığı, yukarıda değinilen ve yerleşik uygulama haline gelen içtihatlarda, vekalet ücreti alacağının takip masrafı olmadığı için masaya kaydı talep edilemeyecek alacaklardan olduğunun açıkça ifade edildiği, kaldı ki eldeki dava dosyası açılmadan evvel davalı şirket hakkındaki iflas kararının kesinleştiği, iflas kararının kesinleşmesiyle birlikte İİK 193.maddei hükmü uyarınca davalı şirket hakkındaki tüm takiplerin düştüğü, yasanın emredici hükmü uyarınca düşen takipten ötürü icra vekalet ücretinin de esasen hak kazanılmayacağı / talep edilemeyeceği, bu nedenle SMMM bilirkişinin masaya kaydı gereken alacak kalemleri içerisinde icra vekalet ücretini göstermemesinin yasal düzenlemeler ve yerleşik içtihatlar uyarınca yerinde olduğundan davacının bu yöndeki itirazları yerinde görülmemiş, davanın rapor doğrultusunda kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere );
Davanın KABULÜ ile;
1-93.223,81 TL asıl alacak, 23.842,31 TL takip tarihinden iflasın açıldığı tarihe kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 117.066,12 TL alacağın … 3. İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasına istinaden açılan iflas masasına KAYIT VE KABULÜNE,
2-Kayıt kabul davaları maktu karar ve ilam harcına tabi olup, alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 1.592,03 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 1.532,73 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep edilmesi halinde davacıya veya vekiline İADESİNE,
3-Davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan 59,30 TL peşin harç, 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 489,55 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.348,85 TL yargılama giderinin davalı iflas idaresinden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.maddesi uyarınca belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı iflas idaresinden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-HMK’ nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleşiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 02/06/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)