Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/98 E. 2021/467 K. 21.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/98
KARAR NO : 2021/467

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 22/02/2019
KARAR TARİHİ : 21/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş.’nin yeni nesil … Mağazalarının eski deneyim ve tecrübelerinin üzerine yeniden doğduğunu, döviz kurlarındaki artışlar özellikle dövize endeksli ürün ve demirbaşların, çelik hammaddeden üretilen raflar, aydınlatma ve havalandırma ürünleriyle ilgili beklenmeyen aşırı fiyat artışlarının yatırım maliyetlerine yol açtığını, şirketin likidite dengesinin bozulduğunu, ekonomik kriz ve durgunluk nedeniyle ürünlere talebin azaldığını, şirketin borca batık olmadığını, projenin vade konkordato teklifi içerdiğini, projede kararlaştırılan süre sonunda şirketin tasdik kararından itibaren üç yıl vadede ve aylık taksitlerle yapılacak ödemelerle tasfiye edileceğini, davacı … A.Ş.’nin kardeş şirket … A.Ş.’nin durumunun bozulması ve gelirinin düşmesi sebebiyle nakit sıkıntısına düşürdüğünü, döviz kurlarındaki artışın yatırım maliyetlerinin artmasına yol açtığını, şirketin borca batık durumda bulunmadığını, tenzilat konkordatosu teklif olunduğunu, buna göre konkordatoya tabi alacaklarla tasdik kararını takip eden üç yıl vade konusunda anlaşılarak borcun tamamını faiziyle birlikte tamamen konkordatonun tasdik tarihinden başlayarak eşit taksitlerle garameten ödeneceğini, alacakların vazgeçilecek bir tutar olmadığını, … A.Ş.’nin mali durumunun düzelmelerine bağlı olarak bu grup şirketinden olan alacaklarını tahsil edeceklerini borçlu …’ının ise … A.Ş.’nin%80 pay sahibi olduğunu, … 2014/2018 yılları arasında … A.Ş.’nin yönetim kurulu başkanlığı ve profesyonel yöneticiliğini yaptığını, daha sonra 03/12/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan sermaye arttırım kararına iştirak ederek şirketten olan şahsi alacaklarına karşılık olarak şirketin %80 ortağı durumu haline geldiğini, …’ın borçlarını ödeyebilmek için alacaklarıyla anlaşmasını mümkün kılacak vade teklifini içeren bir konkordato talebinde bulunmaya karar verdiğini, taahhütlerine ve borçlarına sahip bir iş adamı olan …’ın şirketinin borçları için verdiği kefalet sebebiyle ekonomik yönden mahvına engel olunabilmesinin tek yolunun şirket ile birlikte ve şirketin projesiyle koordineli bir şekilde konkordato yoluna gittiğini, davacı …’ın borçlarının konkordato tasdik tarihinden itibaren üç yıl sonra ve tam olarak ödemeyi teklif ettiğini, konkordato teklifinin tasdik tarihinden başlamak üzere ödemesiz üç yıllık sürenin sonunda 6 ay içinde 6 eşit taksitle ödeme teklifini içeren vade konkordatosu talebinde bulunulduğunu belirterek tüm davacılar yönünden geçici mühlet kararı verilmesini diğer tüm tedbir kararlarının verilmesini, bu suretle alacaklılarla konkordato akdedilmesini sağlamak için konkordato mühleti verilmesini talep etmiştir.
Talep 2004 sayılı İİK’nun 7101 sayılı yasa ile değişik 285 vd. maddeleri uyarınca konkordato talebine ilişkindir.
Davacılar vekilinin konkordato talep etmesine engel bir dava şartı olmayıp dava görevli ve yetkili olan mahkememizde açılmış, “itiraz eden alacaklılar” karar başlığında davacılar …Şirketi, …Anonim Şirketi, … yönünden ayrı ayrı belirtilmiş, yargılama aşamasında komiserler ve temsilci dinlenilmiştir.
Uyuşmazlık davacılar yönünden konkordato projesinin tasdiki koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında olup tüm davacılar yönünden mahkememizce 27/01/2020 günü saat 14:00 itibariyle üç ay süreyle geçici mühlet kararının verildiği, 17/05/2019 tarihinden itibaren tüm davacılar yönünden ve 27/05/2019 tarihinden başlamak üzere geçici mühletin 45 gün süreyle uzatıldığı, nihayet tüm davacılar yönünden 12/07/2019 tarihinden itibaren ve bir yıl süreyle konkordato kesin mühletinin verildiği, mahkememizce verilen bir yıllık kesin mühletin 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun yürürlüğe girmesi sonrası 86 günlük sürenin devreye girdiği, bu ilave sonrası kesin mühlete 86 günlük sürenin ilave olunduğu, bu suretle kesin mühletin 06/10/2020 gününe uzadığı, nihayet süresi içinde gerekçeli nihai raporun sunulmasından sonra mahkememizce tasdik yargılamasına başlanıldığı, tasdik yargılamasına başlanmasına dair kararın oluşturulduğu 22/01/2021 tarihi itibariyle ise konkordato komiser heyetinin raporunun nisap oylaması sonrası yapılan incelemesinde raporun eksiklikler taşıması, bu noktada ek rapor alınacak olması, halihazırda bu raporla ilgili bilirkişi raporu alınacak olması nedeniyle, konkordato tasdikine ilişkin kararın, ek kesin mühletin biteceği tarih karşısında imkansız hale gelmiş olması dikkate alınarak mahkememizce yapılan tasdik yargılamasında bir karar verilinceye kadar ek kesin mühletin sona erdiği tespit olunan 06/04/2021 günü saat:16:00’dan başlamak üzere beş (5) ay süre ile uzatılmasına, tasdik yargılamasına ilişkin dosyanın tekemmül edecek olması durumunda duruşma açılarak bu süre beklenmeksizin hüküm aşamasına geçilebileceğinin bildirilmesine, mevcut beş (5) aylık tasdik yargılaması için ek süre uzatım kararının Ticaret Sicil Gazetesine ve Basın İlan Kurumu’na gönderilmesine dair karar oluşturulmuş, bu suretle tasdik yargılaması işlemleri gerçekleştirilmiştir.
Somut uyuşmazlık açısından uygunlanması gereken 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 305.ve bu hükmün atıf yaptığı 302.maddesinde konkordato tasdiki şartları açıkça belirtilmiştir.
İİK m.302 maddesine göre;
“Komiser alacaklılar toplantısına başkanlık eder ve borçlunun durumu hakkında bir rapor verir.
Borçlu gerekli açıklamaları yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecburdur.
Konkordato projesi;
a)Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya
b)Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini, aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.
Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilir. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi ve çocuğu ile kendisinin ve evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşi alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmaz.
Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, 298 inci madde uyarınca takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar.
Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır.
Konkordato projesinin müzakereleri sonucunda oluşturulan konkordato tutanağı, kabul ve ret oylarını içerecek şekilde derhâl imza olunur. Toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde gerçekleşen iltihaklarda kabul olunur.
Komiser, iltihak süresinin bitmesinden itibaren en geç yedi gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi eder. ”
305.maddesinde ise “302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:
a)Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.
b)Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder).
c)Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
d)206 nci maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır).
e)Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması,
Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.” hükmü yer almaktadır.
Yukarıda ayrıntılı olarak belirtilen şartlar çerçevesinde mevcut koşullar varsa konkordato tasdik edilecektir; koşullardan birinin dahi bulunmaması halinde konkordato tasdiki mümkün olmayacaktır…(Selçuk Öztek/Ali Cem Budak/Müjgan Tunç Yücel/Serdar Kale/Bilgehan Yeşilova, Yeni Konkordato Hukuku, Ankara, 2019,Budak/Kale, Sayfa 527) O halde bu şartların gerçekleşip gerçekleşmediği incelenmelidir.
Tasdik koşullarının araştırılmasına yönelik olarak konkordato komiser heyetinin hazırlamış olduğu 29/12/2020 tarihli gerekçeli nihai rapor, 22/04/2021 tarihli ek rapor, 25/05/2021 tarihli ek rapor ve nihayet hükme esas alınan en son sunulan 07/06/2021 tarihli ek rapor içeriklerine göre, her bir davacı yönünden ayrı ayrı incelemenin yapıldığı, bu inceleme sonucunda her bir davacı yönünden tasdik şartlarının tek tek ele alındığı, davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden yönünden alacak sayısı ve meblağ açısından kanunda öngörülen çoğunluğun sağlandığı, yine davacı borçlu şirketlerin ve gerçek kişinin nihai rapor sonrası mali tabloları üzerinde yapılan incelemede, teklif edilen tutarın borçlu şirketlerin iflası halinde elde edilebilecek tutardan çok daha ve önemli oranda fazla olduğu, davacı … Şirketi’nin rayiç bedellerine göre +44.099.935,67 TL olduğu, şirketin bilançolarına göre borca batık olmadığı, konkordato projesine göre alacaklılara alacaklarının %45 iskonto ile, her bir alacaklının alacak tutarının ilk taksiti 2021 yılının Temmuz ayından başlamak üzere, 4 yıl içinde 48 ayda 24 değişen taksit ile, her bir alacaklıya asgari 15.000,00 TL ödeme olmak üzere tüm borçlarını faizsiz %55 oranında ödemesinin teklif edildiği, konkordatoya tabi borcun 85.979.216,28 TL olduğu ve %55’lik ödeme teklifine göre hesaplanan 47.261.068,95 TL’nin şirket bilançoları dikkate alındığında ödenmesinin mümkün olduğu, konkordato projesine göre ödenmesi teklif edilen iskonto sonrası 47.261.068,95 TL’lik tutarın iflas halinde alacaklıların eline geçecek 31.720.938,28 TL’lik tutardan fazla olduğu, 28/02/2021 tarihli güncel veriler dikkate alındığında, teklif edilen 47.261.068,95 TL tutarın konkordatoyu talep eden borçlunun talep ettiği %45 iskonto oranı ve tutarı ile uyumlu olduğu, toplam alacaklı sayısının %59,21 ve toplam alacak tutarının %54,18 yarısının aşılması sureti ile konkordato projesinin kabul edildiği, 28/02/2021 tarihi itibari ile kamu borçları haricinde oluşan güncel cari borçlarının 7.116.562,46TL’ye ulaştığı, bu tutarın 7.047.796,10 TL’lik kısmı için Türk Marka ve Patent Enstitüsünün 30/05/2021 tarihli yazısı ile “… markası” üzerine rehin koyma işleminin tesis edilmesi ile bu şartın da gerçekleştiği, konkordatonun tasdik harç tutarının 107.345,05 TL olduğu ve 04/03/2021 tarihinde mahkeme veznesine depo edildiği, güncel mali veriler ile yapılan değerlendirmelerde; şirketin zarar etmesi yurtiçi ve yurtdışı franchise satışları ile ilgili beklenen gelirler dahil konkordato kaynaklarının yeterliliği, konkordatoya tabi borç tutarının %45 oranında iskonto edilmesi, konkordato projesinin alacaklıları tarafından kabul gördüğü hususu da dikkate alındığında, projenin hayata geçirilebileceğinin mümkün olduğu, İİK m.305’deki tasdik şartlarının tamamının sağlandığı, davacı …A.Ş yönünden 28/02/2021 tarihi itibariyle, rayiç öz kaynaklarının +1.425.261,31 TL olduğu, şirketin rayiç bilançoya göre borca batık olmadığı, konkordato projesine göre, alacaklılar alacaklarının %45 iskonto ile, her bir alacaklının alacak tutarının ilk taksiti 2021 yılının Temmuz ayından başlamak üzere, 4 yıl içinde 48 ayda 24 değişen taksit ile, her bir alacaklıya asgari 15.000,00 TL ödeme olmak üzere tüm borçlarını faizsiz %55 oranında ödemesinin teklif edildiği, konkordatoya tabi borcun 9.022.096,21 TL olduğu ve %55’lik ödeme teklifine göre hesaplanan 4.962.152,92 TL’nin şirket bilançoları dikkate alındığında ödenmesinin mümkün olduğu, konkordato projesine göre ödenmesi teklif edilen iskonto sonrası 4.962.152,92TL’lik tutarın iflas halinde alacaklının eline geçecek 4.078.411,79 TL’lik tutardan fazla olduğu, 28/02/2021 tarihi güncel veriler dikkate alındığında, teklif edilen 4.962.152,92 TL tutarın konkordatoyu talep eden borçlunun talep ettiği %45 iskonto oranı ve tutarı ile uyumlu olduğu ancak bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda iskontonun %30’a düşürülmesi hususunun mahkemenin takdirinde olduğu, toplam alacaklı sayısının (%67,74) ve toplam alacak tutarının (%74,05) yarısının aşılması sureti ile konkordato projesinin kabul edildiği, 28/02/2021 tarihi itibari ile kamu borçları haricinde oluşan güncel cari borçlarının izah edildiği üzere teminatlandırılmasına gerek olmadığı, konkordatonun tasdik harç tutarının 11.264,09 TL olduğu ve 04/03/2021 tarihinde mahkeme veznesine depo edildiği, konkordato projesinin, alacaklıları tarafından kabul gördüğü dikkate alındığında, güncel mali verilere göre projenin hayata geçirilebileceğinin mümkün olduğu, İİK m.305’deki tasdik şartlarının tamamının sağlandığı, davacı … yönünden, 07/05/2021 tarihli Gelir İdaresi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından verilmiş yazı gereği VUK. m.176 kapsamında birinci sınıf tacir olmadığı, …’ın gerçek kişi olması hasebiyle İİK m.43 kapsamında iflasa tabi şahıslardan olmadığı, bu sebeple İİK m.305-a kapsamında bu şartın değerlendirilemediği, … tarafından teklif edilen edilen tutarın kaynakları ile orantılı olduğu, bu sebeple İİK m.305-b kapsamında bu şartın gerçekleştiği, davacı …’ın İİK m.302 hükmünde konkordato projesinin (11/12/2020 tarihli konkordato projesi) kabulü için öngörülen “kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısı” şeklindeki çoğunluğu sağladığı, bu sebeple İİK m.305-c kapsamında bu şartın gerçekleştiği, …’ın gerçek kişi olması ve mühlet sonrası borcunun oluşmadığı yönünde komiser heyetine bilgi verilmesi doğrultusunda mühlet sonrası oluşmuş bir borcun tespit edilemediği, bu sebeple İİK m.305-d kapsamında bu şartın gerçekleştiği, …’ın konkordatosunun tasdik edilebilmesi için yatırılması gereken harç tutarının (5.409.289,62TL’nin binde 2,27’si) 12.279,09 TL olduğu, borçlu tarafından dosyada mevcut 18/05/2021 tarihinde 27.059,00 TL harcın ödendiği, bu sebeple İİK m.305-e kapsamında bu şartın gerçekleştiği, …’ın mevcut borçlarını konkordatonun tasdik tarihinden 4 yıl sonra, %75 indirimli ve faizsiz olarak ödemeyi teklif ettiği, teklifin tasdik olması halinde konkordatonun mahkemece tasdiki tarihinden başlamak üzere, ödemesiz 4 yıl 6 ay sürenin sonunda, 48 (Kırksekiz) ay içinde 4 (dört) değişen taksitle ödeme teklifi olduğu, bu sebeple alacaklıların ana para alacaklarından %75 oranında vazgeçtiği, …’ın projesinde rehinli alacaklılara sunmuş olduğu bir teklifin olmadığı, 29/12/2020 tarihinde rehinli alacaklılara yapılan müzakerelerde İİK m.308/h kapsamında bir anlaşmaya varılmadığı açıklanmıştır.
Mahkememizce oluşturulan 22/01/2021 tarihli ara kararda ise “İİK m.305/f.l- bend (a),(b) ve (d) bendlerinin davacı borçlular lehine gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda;konkordatoya tabi olmayan imtiyazlı alacakların, rehinli alacakların,kamu alacaklarının ve gerekir ise düşümü gereken başkaca alacakların borçlunun aktifinden düşülmesi,bu suret ile davacının net aktifinin tespiti ile borçlunun konkordatoya tabi borçlarının yani pasifinin tespiti,akabinde en son teklif edilen oranın mevcut mal varlığı, haklar da gözetildiğinde finansal,muhasebesel, işletmesel ve mali durum ile orantılı olup olmadığını incelemeleri, bu inceleme sonucunda alacaklarını bildirmeyen veya konkordatoya olumlu oy vermemiş alacaklar yönünden daha elverişli bir teklifin söz konusu olup olamayacağı, halihazırdaki mevcut teklifin yukarıda açıklanan ölçüler gözetildiğinde makul ve kabul edilebilir olup olmadığı; özellikle konkordato komiser heyetinin “konkordato tasdikine dair gerekçeli raporlarının” içeriğinin bu açıdan denetlenmesi, bilirkişi kurulunun “raporlarını hazırlayacakları tarih itibariyle” İİK m.305/f.l-bend (a),(b) ve (d) hükümleri çerçevesinde konkordato tasdikine dair şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, konkordato nisap oranlarının davacılar lehine oluşup oluşmadığı hususlarının gerekçeli ve denetime elverişli şekilde ele alınması için bilirkişi incelemesi yapılmasına” dair ara karar oluşturulmuştur.
Bilirkişi kurulunun ise 29/03/2021 tarihli ve 70 sayfadan ibaret raporlarında sonuç olarak, konkordato talep eden … Şirketi’nin revize projede teklif edilen şekliyle borçlarının ödemesinin mümkün olduğu, aktif büyüklüğüne göre ticari faaliyetlerine devam edebileceği, tüm açıklama ve rapor içeriği tespitlerine göre davacı şirketin %55’lik teklifinin şirket bilançoları dikkate alındığında ödenmesinin mümkün olduğu, nisapların İİK m.302 (a) ve (b) bendi fıkralarına uygun olduğu, 6.672.128,23TL’nin teminatlandırılması gerektiği, ayrıca tasdik harcının yatırılmasının gerektiği, diğer davacı şirket … A.Ş.’nin dahi revize projede teklif edilen şekliyle borçlarının ödemesinin mümkün olduğu, aktif büyüklüğüne göre ticari faaliyetlerine devam edebileceği, tüm açıklama ve rapor içeriği tespitlerine göre davacı şirketin %55’lik teklifinin şirket bilançoları dikkate alındığında ödenmesinin mümkün olduğu, nisapların İİK m.302 (a) ve (b) bendi fıkralarına uygun olduğu, 393.077,24 TL’nin teminatlandırılması gerektiği, ayrıca tasdik harcının yatırılmasının gerektiği, davacı … yönünden İİK m.302 hükmündeki oranların sağlandığı, diğer taraftan davacı …’ın gerek konkordatoya tabi borçlar gerek ipotekli borçlar açısından davacı şirketlerin borçları konumunda olduğu, davacı şirketlerin konkordatosunun tasdikleri durumunda ise davacı …’ın konkordato tekliflerinin İİK m.308 hükmü gereğince anlaşmaya varılamayacağı noktasında ve gerekçeli olarak görüş açıklanmıştır.
Bununla birlikte bilirkişi kurulu davacı …’ın gerek konkordatoya tabi borçlarının gerekse ipotekli borçlarının tamamının davacı şirketlerin borçları olduğunu, adı geçen iki şirketin konkordatosunun tasdiki durumunda davacı …’ın borçlarının da ödenmiş olacağını davacı … lehine olarak açıklamışlardır.
Kaldı ki aynı bilirkişi kurulu daha önce hazırlamış oldukları raporda da davacı şirketler yönünden konkordato teklifinin başarıya ulaşmasına engel hal olmadığı yönünde gerekçeli açıklama yapmış olup bilirkişi kurulunun yukarıda belirtilen raporuyla adı geçen bu rapor ise bu açıdan birbirini tamamlar nitelikte görülmüştür.
Mahkememizce 03/05/2021 tarihi itibariyle icra edilen tasdik yargılaması sırasında “Konkordato komiser heyetinin 22/04/2021 tarihli ve 46 sayfadan ibaret olan raporlarının özellikle 20.26.32.36.sayfaları çerçevesinde konkordato talebinde bulunan her bir davacı yönünden teminat eksikliğinin bulunduğu anlaşılmakla, anılan raporda belirtilen teminata ilişkin eksikliklerin komiser heyeti nezaretinde ve müteakip duruşmaya kadar giderilmesi, davacılar vekilinin ve komiser heyetinin her bir davacı yönünden teminata ilişkin eksikliğin ne şekilde giderildiğini denetime elverişli şekilde açıklaması, bu çerçevede komiser heyetinin davacılar vekilinin 26/04/2021 tarihli dilekçesini dikkate alması ve buna göre eksikliğin takdir edilmesi amacıyla gerekli süre ve imkanın oluşturulmasına, bu suretle doktrin görüşleri ve yargı uygulaması çerçevesinde hüküm öncesi teminata ilişkin eksikliğin tam ve eksiksiz bir şekilde giderilmesine, davacı gerçek kişi … yönünden adı geçen 22/04/2021 tarihli ve 46 sayfadan ibaret olan raporun 36.sayfasında kaydedilmiş alacaklıların ve alacakların yarısını aşan çoğunluğun sağlandığı bildirilmekle, davacı borçlu … yönünden sunulacak ek raporda adı geçenin VUK m.176 vd.hükmünde geçen birinci sınıf tacir olup olmadığı, adı geçen davacı gerçek kişi yönünden İİK m.305 hükmünün (a),(b),(c),(d),(e) bentlerinde belirtilen şartların teminat dahil olmak üzere gerçekleşip gerçekleşmediğinin sonuç olarak ve yeniden açıklamak üzere konkordato komiser heyetinin görevlendirilmesine, davacılar vekilinin 26/04/2021 tarihli dilekçesi komiser heyeti tarafından dikkate alınmasına” ara karar oluşturulmuştur.
Akabinde konkordato komiser heyeti yukarıda açıklanan ek raporlarında da belirtildiği üzere davacılardan … yönünden nisap çoğunluğunun sağlandığını gerekçeli olarak açıklamışlar, davacının birinci sınıf tacir olmadığını belirtmişler ve ayrıca gerek doktrin gerekse yargısal uygulama açısından mahkememizce belirtilen karar çerçevesinde davacılar yönünden gerekli teminat eksikliği de tam olarak giderilmiştir.
Alınan raporlar dahi gözetilerek yukarıda belirtilen yasal şartın oluşup oluşmadığı somut olarak ve tek tek irdelenecektir.
Öncelikle belirtilmelidir ki “teklif edilen tutar ve iflas halinde elde edilebilecek tutar karşılaştırması, tamamen farazi ve varsayıma dayalı bir incelemedir. Özellikle iflas halinde elde edilebilecek tutarın kesin olarak belirlenmesi mümkün değildir.” (Hakan Pekcanıtez/Güray Erdönmez, 7101 sayılı Kanun Çerçevesinde Konkordato, İstanbul, 2018, Sayfa 128-129)Bu nedenle teklif edilen tutarın iflas halinde elde edilebilecek tutardan fazla olup olmadığı muhasebesel ve işletmesel incelemeyi gerektirir. İflas halinde şirketin mal varlığının normal şartlar içinde en düşük maddi değere satılması ihtimali bu noktada gözardı edilemez. Nitekim gerek konkordato komiser heyetinin oy birliği oluşturduğu raporlar gerek bilirkişi kurulunun oluşturduğu rapor, teklif edilen tutarın iflas halinde elde edilebilecek tutardan fazla olduğunu göstermektedir. “Esasen burada nihai amaç konkordato teklifini kabul etmeyen alacaklıların mağdur edilmesini engellemeye yöneliktir”. (İbrahim Ercan, İcra ve İflas Hukukunda Mal Varlığının Terki Suretiyle Konkordato, Konya, 2008, sayfa 237) Bu duruma göre mevcut konkordato teklifini kabul etmeyen alacaklılar yönünden mağduriyet doğmasını gerektirecek somut ve ispatlanmış bir durum yoktur. Özellikle bu noktada davacı borçlu şirketlerin ve gerçek kişinin tüm aktifinin borçların ödenmesine tahsisi, revize edilen proje de gözetildiğinde mümkün olmadığı gibi konkordatonun talep edilmesini gerektiren amaca da uygun değildir. Zira davacı şirketlerin faaliyetine devam etme iradesi mevcuttur.
O halde iflas kararı verilmesi halinde alacaklıların alacağını tamamen tahsil etmesi imkansız gözükmekle mevcut teklifin alacaklılara daha uygun ve daha fazla koşullarda bir imkan sağladığı mahkememizce kabul edilmiştir. Kaldı ki “konkordatonun tasdik edilmesine karşı çıkan bir alacaklının İİK m.305 hükmünde düzenlenen bu şartın sağlanamadığına ilişkin itirazda bulunması halinde, aksinin bu alacaklı tarafından da ispatlanması gerekir. (Selçuk Öztek/Ali Cem Budak/Müjgan Tunç Yücel/Serdar Kale/Bilgehan Yeşilova, Yeni Konkordato Hukuku Ankara 2019,Budak/Kale, Sayfa 368)
Oysaki böyle bir olayda ispat yükünü yerine getirmek zorunda olan alacaklıların üzerine düşen yükü yerine getirmedikleri, bu noktada somutlaşmış bir vakıa ve delilin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden İİK.m.305/f.2 bend (a) hükmündeki şart gerçekleşmiştir.
Konkordatonun tasdiki açısından İİK m.305/f.2 hükmü gereği projeyle teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olması önem arz eder. 4949 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi borçlunun teklifinin mevcudu ile orantılı olması gerekmekte iken “mevcut” ifadesi yerine daha geniş bir kavram olan “kaynakları” sözcüğü maddeye konulmuştur. (Talih Uyar, Alper Uyar, Cüneyt Uyar, İİK Şerhi, Cilt 2, 2010, Sayfa 3154) Buna göre borçlunun kaynakları ibaresini sadece mevcut olan değil ileride mevcut olması muhtemel gelirleri de kapsayabileceği mahkememizce kabul olunmuştur. Zaten yeni düzenlemede, mahkemenin beklenen hakları dahi dikkate alabileceğinin düzenlenmesi bu düşüncenin doğruluğunu ortaya koymaktadır. Gerek konkordato komiser heyetinin kök ve ek nihai raporları gerek bilirkişi kurulu raporları bir bütün olarak dikkate alındığında, her iki davacı şirketin ve ayrıca gerçek kişinin muhtemel gelirleri, halihazırda mevcut kaynakları ve borçlarının dikkate alındığı, buna göre teklif edilen tutarların her iki davacı şirketin ve gerçek kişinin borçlarının kaynaklarıyla orantılı olduğu, konkordato talep edenlerin bilançolarında ikrar veya konkordato kabul ettikleri alacakların gerçek borçlara tekabül ettiği, davacı borçlu şirketlerin ticari defter incelemelerinde net aktif miktarla birlikte konkordatoya tabi borçların teklif edilen ve kabul edilen revize konkordato projesi uyarınca iflasa nazaran daha yüksek tutarda olduğu, teklif edilen tutar ile kaynakların orantılı olduğu gerekçeli ve ayrıntılı olarak belirtilmiştir.
Bu arada borç miktarı, tasdik edilen borç ödeme planı ve şekli karşısında beklenen hakların durumuna dair yapılan inceleme sonuçları karşısında beklenen hakların dikkate alınabilmesi somut olayın özellikleri açısından mümkün değildir. İİK m.305/f.2 bend (b) açısından da tasdik şartı bu suretle davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden oluşmuştur.
Gerek konkordato komiser heyetinin oy birliğiyle hazırlamış olduğu kök ve ek raporların içeriği gerek bilirkişilerin kök ve ek raporlarının içeriği dikkate alındığında alacak miktarı ve alacaklı sayısı bakımından davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden gerekli nisap çoğunluğu dikkate alındığında kabul edilmiş bir proje bulunmaktadır. Bu oranın sağlanması esnasında oy kullanan alacaklıların kaydı, oy kullanma tarzı ve oluşan çoğunluk kanun hükümlerine uygun olarak gerçekleşmiş olup bu açıdan şikayet konusu olabilecek ciddi bir talep ileri sürülmemiştir. Böylelikle “oyların tanzimi ve ilgili alacaklının bizzat kendisinin mi oy kullandığı yoksa bu hususta oy kullanmaya yetkili temsilci tarafından mı oy kullanıldığı, oyun açık bir şekilde mi belirtildiği ve oyu onaylayan kişinin imzasının bulunup bulunmadığı hususlarının dikkatlice tetkik edilmesi” noktasında da gerekli inceleme yapılmıştır. (Dr. Orhan Eroğlu, Uygulamada Konkordato, Ankara, 2020, sayfa 213) Diğer yandan itiraz eden alacaklı beyanlarında geçen vakıaların bu oranın sağlanmasına engel nitelik taşımadığı anlaşılmaktadır. Buna göre İİK m.305/f.2 bend (c) hükmünde belirtilen davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden şart oluşmuştur.
Komiser heyeti raporuna göre İİK m.305/f.1 bend (d) hükmünde belirtilen alacaklılar ile ilgili olmak üzere davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden gerekli teminatların sağlanması zorunludur. Bu noktada konkordato komiser heyetinin gerek kök gerek ek raporlarında davacı … A.Ş.yönünden Türk Marka ve Patent Enstitüsünün 30/05/2021 tarihli yazısı ile “… markası” üzerine rehin koyma işleminin tesis edilmesiyle bu şartın bu şirket yönünden gerçekleştiği, davacı, … A.Ş.yönünden kamu borçları haricinde oluşan güncel cari borçların teminatlandırılmasına gerek olmadığı, yine davacı gerçek kişi … yönünden mühlet sonrası oluşmuş bir borcun tespit edilemediği, İİK m.305-d hükmü kapsamında da bu yöne ilişkin şartın dahi gerçekleştiği açıklanmıştır. Kaldı ki bu yöne ilişkin itiraz eden alacaklıların itibar edilebilir ve gerekçeli bir itirazları ise bulunmamaktadır. Bu itibarla davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden İİK m.305/f.1 bende (d) hükmünde belirtilen şart gerçekleştirilmiştir.
Konkordato tasdikinin gerektirmiş olduğu tüm yargılama giderleri ve özellikle konkordato tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harçların da İİK m.305/f.1 bend (e) gereği tamamlatılması gerekir. Buna göre davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden 7101 sayılı Yasanın m.51 hükmüyle değişik Harçlar Kanuna bağlı 1.sayılı tarifeye göre alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinde binde 2,27; yapılandırma sonunda rehinli alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinde binde 1,13 oranında harcın karşılanması gerekir. Konkordato komiser heyetinin hazırlamış olduğu ve sunulan 07/06/2021 tarihli ek raporlarında belirtildiği üzere davacı … A.Ş.yönünden 107.345,05TL, davacı … A.Ş.yönünden 11.264,09TL, davacı … yönünden ise 27.059,00TL tasdik harcının depo edildiği, gerekli kayıtların sunulduğu, esasen tüm davacılar yönünden rehinli alacaklılarla ilgili yapılandırma teklifi bulunmadığından bu konuya ilişkin depo edilmesi gereken bir tasdik harcının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Esasen davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden adi alacak açısından ödenmesi gereken tutar ve bu tutarlar nedeniyle ödenmesi gereken harç gerekçeli ve denetime elverişli şekilde açıklanmış, mahkememizce harç miktarları denetlenmiştir. Yine konkordato tasdiki duruşması öncesi konkordato tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri mahkememizce gerek kalem gerek miktarlar itibariyle ayrıntılı olarak hesaplanmış, karar altına alınmıştır. Gerek tasdik harcı gerek yargılama giderleri kalem kalem ve tek tek davacılar vekiline bildirilmiş, davacılar vekili verilen süre içinde konkordato tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleriyle alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan bedel üzerinden ödenmesi gereken harcı hüküm öncesi mahkememiz veznesine depo etmişlerdir. Böylelikle davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden İİK m. 305/f.1 (e) hükmünde öngörülen yasal koşul dahi oluşmuştur.
Yargılama aşamasında … A.Ş.borçlunun kaynaklarıyla projenin orantılı olmadığını, bu kapsamda alacaklılar toplantısına katılım sağlanmadığı ve projeye oy verilmediğini, … Tic. Ltd. Şti.davacı tarafın kötü niyetli olarak açtığı dava ile alacaklının alacağına ulaşmasına engel olmaya çalıştığını, tenzilat taleplerini kabul etmediklerini, müvekkilinin alacağına kavuşmasına bu dava ile engel olunduğunu, bu nedenle davanın ret olunmasını; …Tic.Ltd.Şti ise projenin alacaklılar ile alay niteliğinde olup borçlunun yanına kar olarak kalacağını, bu haliyle talebin dürüst olmaktan uzak olduğunu, komiser raporunda baz alınan mali veriler ile birlikte gerek yargılama gerek doğru mali analiz açısından hatalı, eksik ve afaki olduğunu, borçlunun mal varlığının ve alacaklılar arasında eşitliğin korunabilmesi açısından … A.Ş hakkında iflas kararı verilmesini; … Şti.ise projenin başarıya ulaşması yönünden kanaatin temelsiz ve soyut olduğunu, … A.Ş’nin zarar ettiğini, adı geçen şirketin iflasına karar verilmesini; … A.Ş, …A.Ş’nin en başından beri müvekkili dahil alacakları konkordato süresinden haberdar etmediğini, kötü niyetli olduğunu, konkordato talebinin kötü niyetli olması sebebiyle ret olması gerektiğini; … Şti ise konkordato projesinde tasdik koşullarının oluşmadığını, davacı … A.Ş hakkında iflas kararı verilmesini; …A.Ş ile … A.Ş.mühlet sonrası alacaklarla ilgili teminat gösterilmediğinden tasdik koşulunun oluşmadığını, bu koşulun yerine getirilmemesi durumunda davanın ret olunmasını;…Bankası A.Ş.davacıların projelerinin somut gerçekten uzak olduğunu, bilirkişi raporundaki aleyhe hususlarını kabul etmediklerini bu nedenle konkordato taleplerinin ret olunması gerektiğini, … Ltd. Şti ileri sürülen projede tasdik koşullarının sağlanamadığını, aktif mağaza sayısının düşürüldüğünü, çalışan sayısında önemli derecede azalma olduğunu, bu nedenle davacı tarafın iflasına karar verilmesini; … A.Ş.teklif edilen tutarın alacak miktarlarının %10’una bile tekabül etmediğini, bilirkişi kurulu raporunun aksine şirketin iflasının gerektiğini; …. Ltd. Şti.alacaklının alacaklarına kavuşması için zaman beklemiş olmasına rağmen projenin alacaklarını tatmin edici nitelik taşımadığını, ödeme tekliflerindeki alacakların uzun olması, bu nedenle davacıların konkordato talebinin ret olunmasını; …Tic. Ltd. Şti.davacıların konkordatonu tasdiki için gerekli şartları taşımadıklarını, davacıların alacaklarına tenzilat yapılmasının müvekkillerinin mağduriyetinin arttıracağını, tenzilat talebinin kabul olunmadığını, davacının tasdik şartlarını sağlayamadıkları nedeniyle davalarının reddi ile davacı … A.Ş’nin iflasına karar verilmesini; … Bankası A.Ş.davacıların teklif ettikleri tutarın borçluların iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olabileceği yönündeki bilirkişi heyetinin tespitinin hatalı olduğunu, teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olmadığını, halihazırda borçlu … A.Ş.’nin zarar ettiğini, bilirkişi raporundaki mütealanın iyimser olup gerçekle örtüşmediğini, bu nedenle davanın ret olunması gerektiğini; … Ltd. Şti ise davacı … A.Ş.’nin bir defa olsun müvekkilini arayıp iyi niyetini göstermediğini, davacının konkordato talebinin kötü niyetli olduğunu, süre içinde oluşan borçlarını dahi ödeyemediğini, bu nedenle konkordato talebinin ret olunması gerektiğini; … A.Ş.müvekkili şirketin 4.388,56-TL olan alacaklı olduğunu, verilen geçici mühletin kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini; … Ltd.Şti.müvekkili şirketin davacılar ile arasındaki ticari işlerden ve kambiyo işlerinden doğmuş olan bu alacaklarımız tarafların ticari defter ve kayıtlarında sabit olduğunu belirterek konkordatoya itiraz etmiş olup diğer bir kısım alacaklıların beyanları ise tasdik yargılaması sonrası ise çekişmeli alacaklılara ve alacak kaydına ilişkindir.
Çekişmeli alacaklara ilişkin mahkememizce verilen kararın kesin olması ve diğer bir kısım alacaklıların ise tasdik yargılaması sonrası alacak kayıtlarına ilişkin beyanlarının süreç içindeki duruma ilişkin olması karşısında mahkememizce itiraz eden alacaklıların itirazları ayrıca değerlendirme yapılmıştır.
Tasdik yargılamasına başlandıktan sonra davacı borçlulardan alacaklı olanların kayıt dilekçelerinde yer alan miktar esas olmak üzere bilirkişi incelemesi yapılması, İİK m.302/f.6 hükmü çerçevesinde çekişmeli alacaklara ilişkin ayrıntılı olarak araştırma yapılmış olması karşısında mahkememizce esasen kesin olmak üzere karar verilmiştir. Gerek konkordato komiser heyeti raporu ve gerek açıklanan yönteme göre yapılan bilirkişi incelemesi sonrasında gerekli araştırmalar, incelemeler tarafların dinlenilme hakları kısıtlanmaksızın, konkordato prosedürüne uygun olarak gerçekleştirilmiş olduğundan bu yöne ilişkin itirazların davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden konkordato tasdikine engel bir niteliği bulunmamaktadır.
İtiraz eden alacaklılar beyanlarıyla konkordato tasdikine yönelik itirazda bulunmuş iseler de tasdik yargılamasına başlandıktan sonra konkordato komiser heyetinden alınan ek raporlar ve özellikle tasdik şartlarına ilişkin olmak üzere bilirkişi kurulunun sunmuş olduğu raporlar karşısında davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden gerekli şartların oluştuğu, bu suretle İİK m.305 hükmünde belirtilen şartlar yönünden gerek konkordato komiser heyetinin ek raporları gerek bilirkişi kurulunun ayrıntılı raporu uyum içinde olmakla bu raporlara itibar etmeye engel bir durumun varlığı ispatlanamamıştır. Öte yandan konkordato komiser heyeti ve bilirkişi raporları dikkate alındığında sunulan belge ve kayıtlara göre nisap çoğunluğunun sağlandığı tereddütsüz olarak ortaya konulduğundan itiraz eden alacaklı beyanlarının konkordato tasdikine engel bir yönü bulunmamaktadır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki son Yargıtay uygulamasında kabul olunduğu üzere “İİK 295.maddesi “Mühlet sırasında rehin ile temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatabilir veya başlamış olan takiplere devam edebilir; ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez” şeklindedir. 17/07/2003 tarih ve 4949 sayılı Kanunla değişik İİK 289.maddesi de aynı ifadeleri taşımaktadır. 28/02/2018 tarih ve 7101 sayılı Kanun yürürlüğünden önce doktrin madde de belirlenen rehinli malın borçluya ait olması konusunda fikir birliği içindedir. (Gündoğan, Postacıoğlu, Üstündağ, Kuru) Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 20/10/1993 tarih 6282/6805 karar sayılı ilamında da 3.kişi rehninin konkordato nisabında adi alacak olarak gözönünde bulundurulmasına karar verilmiştir. Meseleyi konkordatonun amacı çerçevesinde değerlendirme gerekir. Konkordato dürüst bir borçlunun belli bir zaman kesiti içerisindeki bütün adi alacaklarını yetkili makamın onayı ve alacaklı çoğunluğunun kabulü ile tasfiyesinin sağlandığı bir icra biçimidir. Bu amacın gerçekleştirilmesi yani konkordatonun başarıya ulaşması için borçlunun malvarlığının korunması gerekir. İİK.nın 295.maddesi de bu amaca hizmet eden bir hüküm içerir. Rehni 3.kişinin vermesi halinde bu rehnin paraya çevrilmesi konkordato talep eden borçlunun pasifine etki etmeyecektir. Bu haliyle 3.kişi tarafından da verilen rehnin paraya çevrilmesini konkordato kapsamında engellenmesi kanun koyucunun amaçladığı bir sonuç olarak düşünülemez. İİK 45.maddesi uyarınca alacaklı önce rehne müracaat etmelidir. Maddede rehnin 3.kişi tarafından verilmiş olması durumu ayrık tutulmamıştır. Bu nedenle alacaklının 3.kişi tarafından verilen rehne öncelikle müracaat etmesi, konkordato talep eden borçlunun malını koruma altında tutacak olup bu husus konkordato kurumunun amacına uygun olacaktır. Bu gerekçeler ışığında alacağı 3.kişi rehniyle temin edilen alacaklının alacağının adi alacak olarak nisaba dahil edilmesi, borçlu ve rehin veren 3.kişinin Kanununun 303.maddesi çerçevesinde hareket etmesi gerekecektir… Dava dışı kişilerin taşınmazların üzerine talep eden şirket lehine ipotek tesis edildiğinden bu ipoteklerle teminat altına alınan alacaklının nisapta adi alacak olarak gözönünde bulundurulması gerekir. (Yargıtay 15.HD 2021/1389E. 2021/275K.sayılı ilamı) Buna göre itiraz eden alacaklının konumu gereği davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden alacağı 3.kişinin rehniyle temin edilen alacaklılar adi alacaklı kabul edilmiş, nisap oylamalarındaki hesaplamalar ve nisap çoğunluğu Yargıtay uygulamasına uygun olarak gerçekleşmiştir.
Kaldı ki konkordato kurumunun niteliği gereği, tenzilat veya vade veya her ikisinin birlikte olacağı bir talep söz konusu olacaktır. Bu durum doğal olarak ve konkordato kurumunun amacı gereği alacaklılar nezdinde belli ölçüde zaten zarara yol açacaktır. Burada önemli olan kanunun belirlemiş olduğu sınırlar içerisinde alacaklıların uğrayacağı zararın kabul edilebilir sınırlar içerisinde kalmasıdır. Davacı şirketlerin ve gerçek kişinin konkordato taleplerini uygun bulan ve bu yönde gerekli şartların oluştuğunu açıklayan komiserlerinin gerekçeli raporları ve bilirkişi kurulu raporları kabul edilen oranlar yönünden alacaklının zarara uğradığına dair muhasebesel ve işletmesel bir veri içermemektedir.
Somut olayda konkordato kurumunun şartları ve amaçları karşısında davacı olan şirketlerin ve gerçek kişinin alacaklılara zarar verme kastı ile hareket ettiği noktasında da açık, inandırıcı, somutlaştırılmış bir delil yoktur.
Doktrinde “konkordato neticesinde ellerine geçecek tutarın iflas tasfiyesi sonucunda ellerine geçecek tutardan fazla olacağının her hangi bir alacaklı tarafından iddia edilmesi halinde bu iddiayı ileri süren alacaklının iflasın alacaklılar bakımından konkordatoya nazaran daha avantajlı olduğunun ispat etmesi gerektiği” vurgulanmıştır. (Selçuk Öztek/Ali Cem Budak/Müjgan Tunç Yücel/Serdar Kale/Bilgehan Yeşilova, Yeni Konkordato Hukuku Ankara 2019,Budak/Kale, Sayfa 527) Somut davada itiraz eden alacaklılarca ortaya konulmuş böyle bir ispat durumu da bulunmamaktadır.
İtiraz eden alacaklılar yönünden hemen belirtmek gerekir ki kanun koyucu İİK m.285 ve devamı hükümlerinde konkordato talebinde bulunulabilmesi için davacı şirketlerin ve gerçek kişinin, borçlulara borç ödenmesi veya borcun yapılandırılması noktasında başvuruda bulunmasına dair koşul vakıa öngörmediği gibi konkordato kurumunun amacı ve sürecin işleme tarzı karşısında, böyle bir talepte bulunmasına gerek de bulunmamaktadır. Konkordato talebine başvurulması, talep çerçevesinde mühlet taleplerinin kabulü kural olarak alacaklıların takip hukukundan kaynaklanan hakları başta olmak üzere bazı haklarının kanun gereği sınırlanmasına yol açar. Ancak bu durum, davacıların kanundan kaynaklanan bir hakkını kanun hükümleri çerçevesinde kullanması nedeniyle davacıların haksız olarak konkordato talep ettiğini göstermez. Bu itibarla konkordato talebinin bu yönden kötü niyetli ve haksız olduğu yönündeki bir kısım itiraz eden alacaklı beyanlarına itibar edilememiştir.
Somut olayda davacı şirketlerin ve gerçek kişinin konkordato talebi yönünden, itiraz eden tüm alacaklıların ileri sürdükleri vakıalar var ise de konkordato tasdikine engel olabilecek somutlaştırdıkları bir delil ve deliller zincirinin olmadığı kabul edilmiştir. “İspat hukuku şekli hukukun içinde yer alsa da, ispat yükü maddi hukuk tarafından belirlenir(…) Delil ikamesi, bir davada tarafların kendi vakıalarının, iddialarının doğru olduğu veya karşı tarafın iddialarının doğru olmadığı hususunda ispat sonucuna ulaşabilmek ve kendi lehine karar verilmesini sağlamak amacı ile çekişmeli vakıalar ile ilgili deliller sunarak gerçekleştirdikleri bir hukuki faaliyettir. Delil ikame yükü ise, ispat yükü kuralları çerçevesinde hakimin aleyhte karar verme tehlikesini ortadan kaldırmak amacı ile tarafların delil ikamesi faaliyeti ile kendi vakıa iddialarının doğruluğu veya karşı taraf iddialarının yerinde olmadığı yolunda hakimde kanaat oluşturmasıdır. (Bilge Umar, İspat Yükü Kavramı ve Bununla İlgili Bazı Kavramlar, İÜHFM, 1962, Cilt: 3, Sayfa: 792).” Sonuç olarak itiraz eden alacaklıların tasdikin şartlarının oluşmadığı ve davacıların kötüniyetli olduğu iddiaları açıklanan nedenlerle mahkememizce kabul görmemiştir.
Bu şartlarda konkordato tasdik şartlarını yerine getiren davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden yapılan incelemede, itiraz eden alacaklıların itirazlarının mahkememizce kabul olunmasını gerektirecek bir ispat durumu olmadığı gibi kanuni çoğunluk tarafından kabul edilen teklifin içeriği, özellikle borçların ödeme süresi, ödenecek miktarlar ile ilgili ayrıntı olması karşısında İİK m.305 hükmünde belirtilen yasal koşulların oluşması nedeniyle, konkordato projesinin mahkememizce tasdik olunması, pandemi nedeniyle gerçekleşen ve bütün dünya ekonomisini çok olumsuz etkileyen ekonomik süreç karşısında hakkaniyet icabıdır.
Ayrıca davacıların tamamı yönünden rehinli alacaklılar ile ilgili İİK m.308/h bendi uyarınca yapılandırma teklifi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm oluşturulmuştur.
Yapılan açıklamalar karşısında; … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı olan … ŞİRKETİ’nin 30/11/2020 proje tarihli olup mahkememize sunulan konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdikine, bu kapsamda davacının konkordatoya tabi borçlarının İİK m.306 hükmü uyarınca Temmuz 2021 tarihinden itibaren başlamak üzere %15’lik tutarının ilk 12 ayda (Temmuz 2021 – Mayıs 2022) 6 eşit taksitle; %25’lik tutarının ikinci 12 ayda (Temmuz 2022- Mayıs 2023) 6 eşit taksitle; %30’luk tutarının üçüncü 12 ayda (Temmuz 2023- Mayıs 2024) 6 eşit taksitle ve son %30’luk kısmının da dördüncü 12 ayda (Temmuz 2024- Mayıs 2025) 6 eşit taksitle ödenmesine, bu suretle konkordatoya tabi olan borçlar yönünden yukarıda belirtilen oranlarla tespit edilen 12 aylık periyotlarla yapılacak ödemelerin, alacaklının iskontolu alacak tutarını geçmemek kaydıyla en az 15.000 TL olmasına; bu suretle her bir alacaklıya her 12 aylık periyotta toplamda en az 15.000 TL ödenmesine, alacak tutarının 15.000 TL’den az olması veya kalması halinde ise alacağının tamamının o dönemde ödenmesine, davacı borçlu şirketin rehinli alacaklılar ile ilgili İİK m.308/h bendi uyarınca yapılandırma teklifi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, konkordato tasdik kararının kesinleşmesine gerek olmaksızın konkordato tasdikinin 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle sonuç doğurmasına, … Ticaret Sicil Müdürlüğünün…sicil numarasına kayıtlı olan… ŞİRKETİ’nin 30/11/2020 proje tarihli olup mahkememize sunulan konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdikine, bu kapsamda davacının konkordatoya tabi borçlarının İİK m.306 hükmü uyarınca Temmuz 2021 tarihinden itibaren başlamak üzere %15’lik tutarının ilk 12 ayda (Temmuz 2021 – Mayıs 2022) 6 eşit taksitle; %25’lik tutarının ikinci 12 ayda (Temmuz 2022- Mayıs 2023) 6 eşit taksitle; %30’luk tutarının üçüncü 12 ayda (Temmuz 2023- Mayıs 2024) 6 eşit taksitle ve son %30’luk kısmının da dördüncü 12 ayda (Temmuz 2024- Mayıs 2025) 6 eşit taksitle ödenmesine, bu suretle konkordatoya tabi borçlar yönünden yukarıda belirtilen oranlarla tespit edilen 12 aylık periyotlarla yapılan ödemelerin, alacaklının iskontolu alacak tutarını geçmemek kaydıyla en az 15.000 TL olmasına; bu suretle her bir alacaklıya her 12 aylık periyotta toplamda en az 15.000 TL ödenmesine ve alacak tutarının 15.000 TL’den az olması veya kalması halinde ise alacağının tamamının o dönemde ödenmesine, davacı borçlu şirketin rehinli alacaklılar ile ilgili İİK m.308/h bendi uyarınca yapılandırma teklifi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, konkordato tasdik kararının kesinleşmesine gerek olmaksızın konkordato tasdikinin 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle sonuç doğurmasına,… T.C.kimlik numaralı …’ın 11/12/2020 proje tarihli olup mahkememize sunulan konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdikine, bu kapsamda davacı …’ın konkordatoya tabi borçlarının, İİK m.306 hükmü uyarınca, konkordatonun tasdik olunduğu tarihten 4 yıl sonra, %75 indirimli ve faizsiz olarak ödenmesine; mahkememizce verilen tasdik tarihinden başlamak üzere ödemesiz 4 yıl 6 ay sürenin sonunda ve akabinde 48 ay içinde olmak üzere ve yine buna göre konkordatoya tabi borçların ilk %15’lik tutarının 1.taksit olarak 811.393,44TL tutarının Aralık 2025’te, %20’lik tutarının 2.taksit olarak 1.081.857,92 TL tutarının Aralık 2026’da, %25’lik tutarının 3.taksit olarak 1.352.322,41 TL tutarının Aralık 2027’de, %40’lık tutarının 4.taksit olarak 2.163.715,85 TL tutarının Aralık 2028’de olacak şekilde ve 4 değişen taksitle ödemelerinin yapılmasına, bu suretle alacaklıların ana para alacaklarından %75 oranında vazgeçmesine; davacı …’ın rehinli alacaklılar ile ilgili İİK m.308/h bendi uyarınca yapılandırma teklifi olmadığından bu yönde karar verilmesine yer olmadığına, konkordato tasdik kararının kesinleşmesine gerek olmaksızın konkordato tasdikinin 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle sonuç doğurmasına, davacılar … ŞİRKETİ, … ŞİRKETİ, … lehine mahkememizce verilen tüm tedbir kararlarının ve tüm mühlet kararlarının tasdik karar tarihi olan 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle kaldırılmasına, konkordato komiserlerinin görevlerine 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle son verilmesine, mevcut alacak miktarı, alacaklı sayısı ve proje içeriği karşısında İİK m.306 hükmü çerçevesinde tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini alması amacıyla aynı zamanda komiserlik tecrübesi olan SMMM-Denetçi …’nın kayyım olarak tayin edilmesine, kayyımSMMM-Denetçi …’nın kayyımlık görevi süresi boyunca her ay ve takdiren her bir şirket için aylık 2.500,00 TL’den toplam 5.000,00 TL, davacı gerçek kişi için 1.000,00 TL’ olmak üzere toplam 6.000,00 TL kayyımlık ücretinin takdir edilmesine, kayyımlık ücretinin her ayın 1.günü, tatil zamanına tesadüf etmesi halinde ise müteakip günü itibariyle mahkememiz veznesine ödenmesine ve ücretlerin belirtilen tutarlar dahilinde olmak üzere konkordato talep eden davacılar tarafından mahkememiz veznesine depo olunmasına, bu suretle kayyıma gerekli ödemelerin yapılmasına, kayyımın görevinin 21/06/2021 günü saat: 16:10’dan itibaren başlamasına, kayyımın, davacı borçlu şirketlerin işletmesinin durumu ve proje uyarınca tüm davacıların borçlarını ödeme kabiliyetinin muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir tasdik kararını veren mahkememize gerekçeli raporunu sunmasına, davacı borçlu şirketlerin ve gerçek kişinin İİK m.307 hükmü uyarınca rehinli malların muhafaza ve satışıyla finansal kiralama konusu malların iadesinin ertelenmesine dair talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden telafisi imkansız bir durumun bulunmadığı, çekişmeli alacaklılar için herhangi bir pay ayrılmadığı anlaşılmakla ve takdiren İİK m.308/b hükmü uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payların bir banka hesabına yatırılmasına dair karar verilmesine yer olmadığına, İİK m.308/b hükmü uyarınca, tasdik kararının ilan olunduğu tarihten itibaren alacakları itiraza uğrayan tüm alacaklıların bir ay içinde dava açabileceklerinin ayrıca ihtarına, davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden, İİK m.308/c hükmü uyarınca bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olduğuna, 206’ncı maddesinin birinci fırkasında yazılı imtiyazlı alacaklar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 Kanun kapsamındaki amme alacakları hakkında adı geçen İİK m.308/c-f.2 hükmünün uygulanmamasına dair karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-A-)… Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı olan …ŞİRKETİ’nin 30/11/2020 proje tarihli olup mahkememize sunulan konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdikine,
Bu kapsamda davacının konkordatoya tabi borçlarının İİK m.306 hükmü uyarınca Temmuz 2021 tarihinden itibaren başlamak üzere %15’lik tutarının ilk 12 ayda (Temmuz 2021 – Mayıs 2022) 6 eşit taksitle; %25’lik tutarının ikinci 12 ayda (Temmuz 2022- Mayıs 2023) 6 eşit taksitle; %30’luk tutarının üçüncü 12 ayda (Temmuz 2023- Mayıs 2024) 6 eşit taksitle ve son %30’luk kısmının da dördüncü 12 ayda (Temmuz 2024- Mayıs 2025) 6 eşit taksitle ödenmesine,
Bu suretle konkordatoya tabi olan borçlar yönünden yukarıda belirtilen oranlarla tespit edilen 12 aylık periyotlarla yapılacak ödemelerin, alacaklının iskontolu alacak tutarını geçmemek kaydıyla en az 15.000 TL olmasına; bu suretle her bir alacaklıya her 12 aylık periyotta toplamda en az 15.000 TL ödenmesine, alacak tutarının 15.000 TL’den az olması veya kalması halinde ise alacağının tamamının o dönemde ödenmesine,
Davacı borçlu şirketin rehinli alacaklılar ile ilgili İİK m.308/h bendi uyarınca yapılandırma teklifi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Konkordato tasdik kararının kesinleşmesine gerek olmaksızın konkordato tasdikinin 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle sonuç doğurmasına,
B)… Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı olan … ANONİM ŞİRKETİ’nin 30/11/2020 proje tarihli olup mahkememize sunulan konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdikine,
Bu kapsamda davacının konkordatoya tabi borçlarının İİK m.306 hükmü uyarınca Temmuz 2021 tarihinden itibaren başlamak üzere %15’lik tutarının ilk 12 ayda (Temmuz 2021 – Mayıs 2022) 6 eşit taksitle; %25’lik tutarının ikinci 12 ayda (Temmuz 2022- Mayıs 2023) 6 eşit taksitle; %30’luk tutarının üçüncü 12 ayda (Temmuz 2023- Mayıs 2024) 6 eşit taksitle ve son %30’luk kısmının da dördüncü 12 ayda (Temmuz 2024- Mayıs 2025) 6 eşit taksitle ödenmesine,
Bu suretle konkordatoya tabi borçlar yönünden yukarıda belirtilen oranlarla tespit edilen 12 aylık periyotlarla yapılan ödemelerin, alacaklının iskontolu alacak tutarını geçmemek kaydıyla en az 15.000 TL olmasına; bu suretle her bir alacaklıya her 12 aylık periyotta toplamda en az 15.000 TL ödenmesine ve alacak tutarının 15.000 TL’den az olması veya kalması halinde ise alacağının tamamının o dönemde ödenmesine,
Davacı borçlu şirketin rehinli alacaklılar ile ilgili İİK m.308/h bendi uyarınca yapılandırma teklifi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Konkordato tasdik kararının kesinleşmesine gerek olmaksızın konkordato tasdikinin 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle sonuç doğurmasına,
C)… T.C.kimlik numaralı …’ın 11/12/2020 proje tarihli olup mahkememize sunulan konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdikine,
Bu kapsamda davacı …’ın konkordatoya tabi borçlarının, İİK m.306 hükmü uyarınca, konkordatonun tasdik olunduğu tarihten 4 yıl sonra, %75 indirimli ve faizsiz olarak ödenmesine; mahkememizce verilen tasdik tarihinden başlamak üzere ödemesiz 4 yıl 6 ay sürenin sonunda ve akabinde 48 ay içinde olmak üzere ve yine buna göre konkordatoya tabi borçların ilk %15’lik tutarının 1.taksit olarak 811.393,44TL tutarının Aralık 2025’te, %20’lik tutarının 2.taksit olarak 1.081.857,92 TL tutarının Aralık 2026’da, %25’lik tutarının 3.taksit olarak 1.352.322,41 TL tutarının Aralık 2027’de, %40’lık tutarının 4.taksit olarak 2.163.715,85 TL tutarının Aralık 2028’de olacak şekilde ve 4 değişen taksitle ödemelerinin yapılmasına, bu suretle alacaklıların ana para alacaklarından %75 oranında vazgeçmesine;
Davacı …’ın rehinli alacaklılar ile ilgili İİK m.308/h bendi uyarınca yapılandırma teklifi olmadığından bu yönde karar verilmesine yer olmadığına,
Konkordato tasdik kararının kesinleşmesine gerek olmaksızın konkordato tasdikinin 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle sonuç doğurmasına,
2-Davacılar …ŞİRKETİ, … ANONİM ŞİRKETİ, … lehine mahkememizce verilen tüm tedbir kararlarının ve tüm mühlet kararlarının tasdik karar tarihi olan 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle kaldırılmasına,
3-Konkordato komiserlerinin görevlerine 21/06/2021 günü saat: 16:10 itibariyle son verilmesine,
4-Mevcut alacak miktarı, alacaklı sayısı ve proje içeriği karşısında İİK m.306 hükmü çerçevesinde tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini alması amacıyla aynı zamanda komiserlik tecrübesi olan SMMM-Denetçi …’nın kayyım olarak tayin edilmesine,
KayyımSMMM-Denetçi …’nın kayyımlık görevi süresi boyunca her ay ve takdiren her bir şirket için aylık 2.500,00 TL’den toplam 5.000,00 TL, davacı gerçek kişi için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 6.000,00 TL kayyımlık ücretinin takdir edilmesine,
Kayyımlık ücretinin her ayın 1.günü, tatil zamanına tesadüf etmesi halinde ise müteakip günü itibariyle mahkememiz veznesine ödenmesine ve ücretlerin belirtilen tutarlar dahilinde olmak üzere konkordato talep eden davacılar tarafından mahkememiz veznesine depo olunmasına,
Bu suretle kayyıma gerekli ödemelerin yapılmasına,
5-Kayyımın görevinin 21/06/2021 günü saat: 16:10’dan itibaren başlamasına,
6-Kayyımın, davacı borçlu şirketlerin işletmesinin durumu ve proje uyarınca tüm davacıların borçlarını ödeme kabiliyetinin muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir tasdik kararını veren mahkememize gerekçeli raporunu sunmasına,
7-Davacı borçlu şirketlerin ve gerçek kişinin İİK m.307 hükmü uyarınca rehinli malların muhafaza ve satışıyla finansal kiralama konusu malların iadesinin ertelenmesine dair talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden telafisi imkansız bir durumun bulunmadığı, çekişmeli alacaklılar için herhangi bir pay ayrılmadığı anlaşılmakla ve takdiren İİK m.308/b hükmü uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payların bir banka hesabına yatırılmasına dair karar verilmesine yer olmadığına,
9-İİK m.308/b hükmü uyarınca, tasdik kararının ilan olunduğu tarihten itibaren alacakları itiraza uğrayan tüm alacaklıların bir ay içinde dava açabileceklerinin ayrıca ihtarına,
10-Davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden, İİK m.308/c hükmü uyarınca bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olduğuna,
206’ncı maddesinin birinci fırkasında yazılı imtiyazlı alacaklar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 Kanun kapsamındaki amme alacakları hakkında adı geçen İİK m.308/c-f.2 hükmünün uygulanmamasına,
11-Davacı şirketler ve gerçek kişi yönünden, konkordato komiserlerinin görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu Başkanlığına bildirilmesine,
12-Davacı şirketlerin ve gerçek kişinin konkordato talepleriyle ilgili hüküm fıkrasının İİK m.288 hükmü uyarınca daha önce ilan yapılan ticaret sicil gazetesi ile Basın İlan Kurumu resmi ilan portalında ilan olunmasına ve daha önce bildirimde bulunulan Tapu Müdürlüğüne, Ticaret Sicil Müdürlüğüne, Vergi Dairesine, Gümrük Ve Posta İdarelerine, Türkiye Bankalar Birliğine, Türkiye Katılım Bankalar Birliğine, İstanbul Ticaret Odasına, İstanbul Sanayi Odasına, Borsa İstanbul’a, Sermaye Piyasası Kurulu olmak üzere gerekli yerlere ayrı ayrı bildirilmesine,
13-Bu dava nedeniyle alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL’den mahsubu ile kalan 14,90 TL’nin davacılardan alınarak hazineye irat kaydına ve konkordato tasdik harcı tüm davacılar yönünden alınmış olmakla yeniden alınmasına yer olmadığına,
14-Davacılar tarafından harcanan giderlerin davacılar üzerinde bırakılmasına,
15-Artan avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Dair, konkordato hakkında verilen karara karşı konkordato talep eden … ŞİRKETİ, … ANONİM ŞİRKETİ, … yönünden kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar yönünden ise tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde İstanbul BAM nezdinde istinaf kanun yoluna başvurma hakları olmak üzere ve oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip