Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/73 E. 2021/981 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/73
KARAR NO : 2021/981

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 12/02/2019
KARAR TARİHİ : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan sıra cetveline itiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müflis olan davalı şirkete sözleşmeye uygun şekilde hizmet verildiğini, yapılan uyarılara rağmen faturalı hakedişlerin ödenmediğini, faturalara da itiraz olunmadığını, İstanbul 18 ATM tarafından ise davalı hakkında iflas kararı verildiğini, müflis şirketin iflas masasına yapılan başvurunun ret olunduğunu, müvekkili şirketin alacağının iflas masasına kayıt ve kabulünü talep etmiştir.
Davalının cevap dilekçesi sunmamış olup davayı inkar eder durumundadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraf şirketlerine ait ticari defter ve kayıtları incelendiğinde kayıt kabul talebine konu miktar ve bu miktara ilişkin dayanakların, dava dilekçesinde belirtilen ancak özellikleri dava dilekçesinde açıklanmayan faturaların, ticari defter ve kayıtlarda kayıtlı olup olmadığı, ne şekilde kayıtlı olduğu, faturaların kesinleşip kesinleşmediği, ne şekilde kesinleştiği, faturaların içeriğinin davacı olan şirketin hizmet alanı ve hizmet sözleşmesi içeriği dikkate alındığında sözleşme ile uyumlu olup olmadığı, ne şekilde uyumlu olduğu, sektörel açıdan sözleşme içeriği ve uygulamalar gözetildiğinde fatura içeriklerine itibar etmeye engel hal olup olmadığı, davalı şirket hakkındaki gerekirse iflas erteleme dosyası içeriğindeki tespitler dikkate alındığında davalı aleyhine davacı lehine muhasebesel veri olup olmadığı, iflas idaresinin ret kararının içeriği dahi irdelenmek sureti ile kayıt ve kabule esas miktarın HMK m.26 hükmü gereği taleple bağlılık esas alındığında muhasebesel olarak ne olduğu noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce kayıt kabul davasının açıldığı tarihte davalı şirketin iflas eden şirket konumunda olduğu, esasen davalı şirket hakkında 17/09/2013 tarihinde iflas kararı verildiği, 12/02/2019 tarihi itibariyle ile mahkememizde kayıt kabul davası açıldığı, mahkememizdeki yargılamanın devam ettiği aşamada ise müflis davalı şirket hakkındaki iflas kararının Yargıtay 23.HD 2019/1116E. 2019/3288K.sayılı ilamı ile kaldırıldığı açıktır.
Buna göre Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2017/1908 E.-2020/3039 K.sayılı ilamı, bu Yargıtay uygulamasını benimseyen İstanbul BAM 17. Hukuk Dairesi 2021/894 E.-2021/1502 K.sayılı ilâmı ve özellikle davacı vekilinin 15/07/2021 tarihli dilekçesi dikkate alındığında, iflas kararının kesin olmak üzere kaldırılması nedeniyle davanın konusuz kaldığı kabul edilmekle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Bilindiği üzere davanın konusuz kalması durumunda HMK m.331 hükmü uyarınca davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların haklılık durumunun araştırılması gerekir. Esasen haklılık durumunun araştırılması sonrası tarafların lehine veya aleyhine kısmen veya tamamen yargılama gideri takdir edilecektir. Ne var ki hükmün verildiği tarih itibariyle davalı şirketi temsil eden iflas masasını temsil etmekte olan iflas idaresinin görevi son bulmuştur. Bir başka deyişle kayıt kabul davasında doğal olarak davalı konumunda bulunan iflas masasının bu davada taraf olma durumu sona ermiştir. Davanın açıldığı tarih itibariyle davalı sıfatına haiz olan tarafın bu sıfatının sonradan kalkması durumunda artık verilecek hükmün infaz kabiliyeti olamayacağından davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların haklılık durumunun araştırılmasında hukuki yarar dahi yoktur. İflas kararının kaldırılması sonrası sunulan vekaletname ise iflas masası adına sunulmamıştır.
Bir başka deyişle HMK m.331 hükmü gereği davanın konusuz kalması nedeniyle tarafların haklılık durumunun araştırılması ve buna göre taraflar lehine veya aleyhine yargılama giderinin takdiri ancak bu yargılama giderine hükmedildiği aşamada tarafın mevcut olması durumunda uygulanabilecek bir hükümdür. Oysaki davalı tarafında bulunan iflas masasının görevi sona ermiştir. Nitekim mahkememizce kabul edilen bu uygulama başkaca ilk derece mahkemeleri ve BAM uygulamalarında da kabul görmüştür. “Artık başvuru yapılan masanın kanuni temsilcisi olan iflas tasfiyesi ile ilgili iflas dairesinin görevi sona ermiş olduğundan bir an için aksinin kabulü ile yargılama giderlerine karar verilmesi halinde iş bu dosyada müflis şirket taraf olmayıp iflas idaresi taraf olduğundan infazı mümkün bulunmayacaktır. Bu nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 331.maddesindeki düzenleme kapsamında esastan sonuçlanmayan davada yargılama giderleri ile ilgili hükmün uygulanması mümkün görülmemektedir.” (İstanbul BAM 17.HD 2021/894E 2021/1052K.sayılı ilamı)
Nitekim davanın konusuz kaldığı tarihinden sonra iflas durumu ortadan kalkan davalının dahi davada taraf olabilmesi söz konusu olamayacaktır. Zira iflas kararının kaldırıldığı an itibariyle dava konusuz kalmış, konusuz kaldığı an itibariyle ise dava dilekçesinde davalı konumunda olan müflis şirketin iflas masasının bu davada taraf sıfatı sona ermiş, davacı dava açmakta haklı olsa dahi infaz edilebilecek bir karar kalmamıştır.
Hal böyle olunca iflas kararının kaldırıldığı tarih sonrası konusuz kalan davada artık sonradan davalı şirket adına vekaletname sunulması da gerek açıklanan usul hükümleri gerek usuli hakkaniyet kaidesi gereği, davacı aleyhine vekalet ücreti hükmedilmesini imkansız kılmaktadır.
Yapılan açıklamalar karşısında iflas kararı hukuken ve kesin olarak kaldırılmış olmakla konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İflas kararı hukuken ve kesin olarak kaldırılmış olmakla konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL maktu harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
4-Müflis şirketin iflas durumunun kalkmış olması nedeniyle infaz edilebilecek bir taraf bulunmadığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İflas sıfatı sona eren şirket sonradan davada taraf konumuna erişemeyecek olmakla iflas durumu kalkmış olan şirket lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Artan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren on günlük süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin huzurunda ve oy birliği ile karar verildi.30/12/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip