Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/714 E. 2021/112 K. 19.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/714 Esas
KARAR NO : 2021/112

DAVA : Muarazanın Giderilmesi (Hizmet Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2019
KARAR TARİHİ : 19/02/2021

İstanbul 6.Tüketici Mahkemesi’nin 2019/1139 Esas 2019/761 Karar sayılı, 15/11/2019 tarihli GÖREVSİZLİK kararının kesinleşmesi sonucu mahkememize tevzi edilen davada, yapılan açık yargılama sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı asil tararfından verilen dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirttiği adresinde telefon teknik servis işi yaptığını, … ve … numaralı hazır kartlı telefon hatlarını 2014 yılında aldığını, bu hatları dükkanında kullandığını, bu hatlara yanlış kontör yüklediklerinden dolayı hatların Kasım 2018’de davalı tarafından kapatıldığını, hatları davalıdan geri istediklerini, ancak davalının önce hat başına 120 TL. para talep ettiğini, bu parayı yatırmak istediğinde ise bu hatların 13.700,00 TL olan eski borçlarıyla birlikte devralındığı söylenerek ödenmesi gerektiğinin bildirildiğini, bu borcu ödemek istediğinde ise başka borçlu hatların da olduğu ve tamamının borcunu ödemesi gerektiğinin söylendiğini, bu nedenle de bu hatların kullanıma açılamayacağının söylendiğini, bu nedenle hat borçlarını ödemediğini ve davalıya ihtar göndererek hatlarının iadesini istediğini, durum nedeniyle mağduriyet yaşadığını, işyerinin borçlarını ödeyemez duruma geldiğini ve aleyhine icra takipleri başlatıldığını belirterek, maddi ve manevi tazminat hakklarının saklı tutulmasını, dava konusu hatların kendisine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usule uygun tebligata rağmen davalı tarafça davaya cevap dilekçesi verilmemiştir.
Davalı vekili dosyaya sunduğu beyan dilekçesi ile, davacı dava dilekçesinde muğlak ifadeler kullandığından talebinin anlaşılamadığını, dava dilekçesinin HMK md 119’a uygun olmadığı ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, davacının dava dilekçesindeki iddialarına dayanak olabilecek herhangi bir delil sunmadığını, hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında davadaki talebin açıklatılması gerektiğini, hangi hukuki sebebe dayanarak ne talep ettiğinin de anlaşılamadığını, davacının talebinin ne olduğunun anlaşılmamakla birlikte eğer ödediği bir tutarın iadesini talep ediyorsa zamanaşımı itirazında bulunduklarını, esasa ilişkin olarak ise, davacının 2014 yılında hatları kendi adına devralması sırasında davalı şirketle taahhütname imzalayarak eski sahibinin borçlarını ödemeyi taahhüt ettiğini, ancak eski borçları ödemediği gibi, faturasız hatlarına 15.11.2017’den sonra ilgili süreler içerisinde TL yüklemesi de yapmadığından hatların taraflar arasındaki abonelik sözleşmesine ve 5809 sayılı Kanuna uygun olarak önce kullanıma kapatıldığını, daha sonra müvekkilince yasal ve sözleşmesel hakları kullanılarak sözleşme feshedilmek suretiyle 16.11.2020 tarihinde hatların iptal edildiğini, eski borç bulunmasa bile belli süre TL yüklemesi yapılmadığında faturasız hatların önce görüşmeye kapatılacağı sonrasında ise iptal olacağının sözleşmede yazdığı gibi müvekkili şirketin internet sitesinde de duyurulduğunu, abonelerin bu durumu bildiğini, hatları işletmesi için aldığını belirten davacının bu bilgileri evleviyetle bilmesi gerektiğini, davacının kendi kusuruna dayanarak hak iddia etmesinin kabul edilemeyeceğini, zarara uğramasının da sözkonusu olmadığını, kendi fiilinin farkında olarak, kötüniyetle ve herhangi bir hukuki menfaati olmadan bu davayı açtığını, bu nedenle davacı hakkında HMK md 329’a göre yasal yaptırımların uygulanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, faturasız GSM hatlarının davalı GSM şirketince kullanıma kapatılması nedeniyle hatların davacıya iadesi-davalı tarafından kullanıma açılması suretiyle taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir.
Dava, davacı asil tarafından … 6.Tüketici Mahkemesi’nin … Esas dosyasıyla açılmış, … Karar sayılı 15/11/2019 tarihli görev yönünden usulden red kararı üzerine mahkememize tevzi edilmiştir.
Tüketici Mahkemesinde dava açılırken herhangi bir dava değeri bildirilmediği, harç da yatırılmadığı görülmüş, tensip ara kararıyla maktu peşin harç ve başvuru harcının yatırılması sağlanmış, ayrıca dava dilekçesinde dava türüne ilişkin bir somut bir talep de bulunmadığı anlaşılmakla, HMK md 31 kapsamında talebin açıklanması için ön inceleme celsesine katılan davacı vekiline verilen kesin süre içinde sunulan beyan-talep açıklama dilekçesinde davadaki talep, mahkemece tespit edilen muarazanın giderilmesi talebi yanında belirsiz alacak niteliğinde 1.000,00 TL zararın 02.12.2018 davalıya başvuru tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davacıya ödenmesi şeklinde açıklanmıştır.
Davacının celbedilip incelenen ticaret sicil kayıtlarında gerçek kişi tacir kaydının olmadığı, vergi dairesi mükellefiyet kayıtlarına göre ise işletme hesabı defteri tutan ikinci sınıf tacir olduğu, incelenen 2018-2019 gelir vergisi beyannamelerinde beyan edilen yıllık hasılatının … sayılı BKK uyarınca VUK md.177’ye göre ilgili yıllarda belirlenen limitleri aşmadığı, dolayısıyla ticari faaliyetinin esnaf sınırını aşmadığı, yani tacir değil esnaf olduğu tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık konusu olay TTK md.4’te düzenlenen mutlak ticari dava türlerinden olmadığı gibi, her iki tarafın tacir olduğu nispi ticari dava da sayılamayacağından, bu nedenle HMK md 2 gereği genel görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesi yargılamada görevli olduğundan, görev konusu kamu düzeninden dava şartı ve mahkemece re’sen her aşamada gözetilmesi gereken husus olmakla, HMK md 114/1-c ve 115/2 uyarınca aşağıdaki şekilde görev yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıtısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği sebebiyle 6100 Sayılı HMK. 115/2 maddesi gereğince davanın görev yönünden dava şartı yokluğundan, usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde görevli mahkemeye gönderme talebinde bulunulmaması durumunda HMK. 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
Dair, davacı asil ve davalı vekilinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı19/02/2021

Katip …

Hakim …