Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/684 E. 2022/160 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/684 Esas
KARAR NO : 2022/160

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi
DAVA TARİHİ : 09/12/2019
KARAR TARİHİ : 02/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Sigorta A.Ş.’nin … Sigorta A.Ş.‘yi tüm aktif ve pasifleri ile birlikte devralması suretiyle iki şirketin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde birleşmesi işlemi, … Ticaret Sicili Müdürlüğü tarafından 2 Aralık 2019 tarihinde tescil edildiğini ve bu kapsamda … Sigorta A.Ş. tasfiye olmaksızın infisah etmiş bulunduğunu, tescil ile birlikte … Sigorta A.Ş’nin tüzel kişiliğinin sona erdiğini, … Sigorta A.Ş. faaliyetlerine … Sigorta A.Ş. nezdinde devam ettiğini, müvekkili sigorta şirketi nezdinde 29.08.2017-29.08.2018 tarihlerini kapsar … poliçe Nolu Genişletilmiş Kasko Paket Poliçesi ile sigortalı … plakalı, 2016 model, … şase numaralı…marka araç, beyan tespit tutanaktaki beyana göre aracın sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kayberedek otopark duvarına çarpması neticesinde meydana geldiğini, meydana gelen kaza sonrası … plakalı araç üzerinde ekspertiz çalışması yaptırıldığını, 18.01.2018 tarihli ekspertiz raporuyla hasarın miktarı, boyutunu tespit ettirdiğini ve talebin poliçe kapsamında kaldığına kanaat getirerek sigortalısının neden olduğu zararı karşıladığını, sigortalı sürücüsünün beyanının kuşkulu bulunması nedeniyle kazaya ilişkin araştırma yaptırıldığını ve kazanın hasar ile uyumlu olmadığı yönünde rapor alındığını, bunun üzerine yapılan incelemede sigortalı araç sürücüsünün gerçekleştirdiği kaza ile hasarın uyumlu olmaması nedeniyle ödenen tazminatın iadesinin gerekli olduğunu, nitekim Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları uyarınca rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortalı ve/veya sigorta ettirenin Genl Şartlar B.I.1.4.-1.5.-.1.6.-1.7. uyarınca yükümlülüklerine aykırı davranarak sebepsiz zenginleştiğini, buna göre; Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları B.I – “(1.4.) Zorunlu haller dışında, rizikonun gerçekleştiği yer veya şeylerde bir değişiklik yapmamak, (1.5.) Sigortacının isteği üzerine rizikonun gerçekleşmesi nedenlerini ayrıntılı şekilde belirlemeye, zarar miktarıyla delilleri saptamaya ve rücu hakkının kullanılmasına yararlı, sigortalı ve sigorta ettiren için sağlanması mümkün gerekli bilgi ve belgeleri gecikmeksizin sigortacıya vermek, (1.6.) Zararın tahmini miktarını belirtir yazılı bir bildirimi makul ve uygun bir süre içinde sigortacıya vermek, (1.7.) Tazminat yükümlülüğü ve miktarı ile rücu haklarının saptanması için sigortacının veya yetkili kıldığı temsilcilerinin sigorta kapsamında yer alan şeylerde ve bunlarla ilgili belgeler üzerinde yapacakları araştırma ve incelemelere izin vermekle yükümlü olduğunu, açıklanan nedenlerle Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları uyarınca müvekkilinin sigorta ettirene rücu hakkı bulunduğunu, borçlu şirket hakkında iflas kararı verildiğinin haricen öğrenildiğini, iflas eden şirketin iflas masasına işbu alacağın kaydedilmesini talep ettiğini, ancak alacak kaydı yaptırmış olmalarına rağmen 415 kayıt numaralı talebinin reddedildiğini, İİK 235/1 maddesi uyarınca, öncelikle ve ivedilikle, müvekkilinin alacağı nispetinde alacaklılar toplantılarına katılmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin bulunduğunu, reddedilen 415 kayıt numaralı alacağının iflas masasına kaydını talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu beyanla fazlaya ilişkin her türlü hukuki başvuru hakkı saklı kalmak kaydıyla; müvekkilinin davalı (iflas nedeniyle) tasfiye halinde … A.Ş.’den alacağının var olduğunun tespit ve kabulü ile; iflas idaresinin alacağın 415 nolu alacağın kayıt talebini reddeden kararın iptaline, alacağının iflas masasına kaydına, müvekkili şirket alacağı 4.893,13-TL’nin müflis-borçludan tahsiline, İİK 235/1 maddesi uyarınca, öncelikle ve ivedilikle, müvekkilinin alacağı nispetinde alacaklılar toplantılarına katılmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın sunmuş olduğu dava dilekçesinde, iddia etmiş olduğu hususların, yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olup, bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafın, iddia etmiş olduğu hususları ispat yükü altında olup, dava dilekçesinde delil olarak sunulan bilgi ve belgelerin hiçbiri, usul kuralları çerçevesinde, iddia edilen vakıayı ispata elverişli araçlar olmadığını, şöyle ki; davalı asilin … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Ve … K. Sayılı, 06.11.2018 tarihli ilamı ile iflas kararı verilmiş olup, karar hali hazırda kesinleşmediğini, müflis şirketin iflası … 1. İflas Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, davacı tarafça iflas dosyasına yapılan işçilik alacak kalemleri, sadece davacı tarafın beyanlarından ibaret olması ve de kabul etmemekle beraber, alacağın resmi bir hesaplama ve yargılama yapılmadan, sadece davacının beyanı ile masaya alacak olarak kaydedilmesinin tarafılarınca mümkün olmadığını, dolayısıyla işbu belirsiz alacağa dayanan davanın, diğer masa alacaklarının hak kaybına sebebiyet vermemesi için reddinin gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 1. İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyası celp edilmiş incelenmiştir.
Dava, İİK nun 235. maddesinde düzenlenmiş olan sıra cetveline itiraz ( kayıt kabul ) davasıdır.
Kayıt kabul davalarında, dava açma süresi, ilan halinde gazetede yapılan son ilandan, tebliğde ise tebliğ tarihinden itibaren 15 gündür. Mahkemece bu süre re’sen gözetilir, çünkü hak düşürücü süredir. Somut davada, İflas Müdürlüğünün 03/07/2020 tarihli cevabı yazısında, tebliğ masrafı ödeyen davacıya sıra cetveli ve kararı 11/012/2019 tarihinde tebliğ edildiği belirtilmiştir. Davacı tarafın davayı tebliğ tarihinden önce 09/12/2019 tarihinde yasal süre içerisinde açtığı anlaşılmıştır.
… Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil sayısında kayıtlı .. ŞİRKETİ’nin … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/11/2018 gün ve …Esas sayılı kararı ile saat 16:14’den itibaren iflasının açılmasına karar verildiği, tasfiye işlemlerinin … 1. İflas Müdürlüğünün … iflas dosyası üzerinden yürütülmekte iken, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2021/559 Esas, 2021/246 Karar sayılı 21/09/2021 tarihli kararı ile iflasın kaldırılmasına karar verildiği, yapılan yargılama neticesinde … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yeniden 10/02/2022 tarih ve … Esas sayılı kararı ile müflisin iflasına karar verildiği, davacının 05/04/2019 tarihinde alacak kayıt talebinde bulunduğu, bu kayıt talebinin 415 kayıt sırasına kaydedildiği, Yargıtay bozma ilamından sonra 2. iflas kararının akabinde davacının yeniden alacak kayıt talebinde bulunmadığı, zira 2. iflas kararının yargılama sürecinde henüz yeni verilmiş olması sebebiyle davacının yeniden başvuru hakkının kuşkusuz bulunduğu, esasen iflas idaresi vekili sunduğu beyan dilekçesinde 2. iflas kararından sonra tekrar 1. alacaklılar toplantısı yapılarak yeniden sıra cetveli düzenleneceğini ve yeni iflas dosyasına alacak kayıt başvurusunda bulunabileceğini ifade ettiği, 2. iflas kararı ile birlikte masanın yeniden oluşturulması (2022/2 sayılı İflas Dosyası) nedeniyle davacının yeniden müracaat etme hakkı bulunduğundan mahkememizce ilk masaya yönelik (2018/16 sayılı iflas dosyası) yapılan başvurunun ve eldeki davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Başka bir anlatımla, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı ilamı ile 06/11/2018 tarihinde müflis … Şirketi’nin iflasına karar verildiği, müflis şirketin tasfiye işlemlerinin … 1. İflas Müdürlüğü’nün … sayılı iflas dosyasına istinaden oluşturulan iflas masasınca gerçekleştirildiği ancak iflas kararının istinaf ve temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. H.D. 2021/559 Esas 2021/246 Karar sayılı ilamı ile iflas kararının kesin olarak kaldırılmasına karar verildiği, bu suretle tasfiye işlemlerini yürüten İstanbul 1.İflas Müdürlüğü’nün 2018/16 sayılı iflas dosyasına istinaden oluşturulan iflas masasının görevinin yasal olarak sona erdiği, her ne kadar müflis şirket hakkında 10/02/2022 tarihinde 2. kez iflas kararı verilmiş ve tasfiye işlemleri … 1. İflas Müdürlüğü’nün …sayılı iflas dosyasına istinaden açılan yeni iflas masasınca gerçekleştiriliyor ise de, eldeki davada kayıt kabul isteminin yasal olarak görevi sona eren … iflas sayılı dosyasına ve masasına yapıldığı, bu halde açıklandığı üzere davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir.
Nitekim; Yargıtay 23. H.D. 2017/1908 Esas 2020/3039 Karar, Yargıtay 19. H.D. 2010/1798 Esas, 2010/3789 Karar, İstanbul BAM 17 H.D. 2021/893 Esas 2021/1064 Karar, İstanbul BAM 17 H.D. 2021/894 Esas 2021/1052 Karar sayılı emsal ilamları da aynı yöndedir.
Öte yandan; davalı iflas idaresi vekili yazılı beyan dilekçesinde, ilk iflas kararının Yargıtay ilamı ile bozulmuş olması sebebiyle eldeki davanın konusuz kaldığını, yeni iflas dosyası üzerinden yeniden sıra cetveli düzenleneceğinden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığını içeren talep dilekçesi sunmuştur. Kuşkusuz, davacı taraf 2. kez iflas kararı verildiğinden yeni oluşturulan ve daha da önemlisi yasal olarak görevli bulunan … sayılı iflas dosyasına ve iflas masasına alacak kayıt talebinde bulunabilecektir. Nitekim, ikinci kez verilen iflas kararından sonra 1. Alacaklılar toplantısı yapılmamış ve sıra cetveli düzenlenmemiştir.
Bilindiği üzere, davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder (HMK 331/1).
Ancak, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 165.maddesinde iflasın hükümle açılacağı düzenlenmiştir. Aynı yasanın 184.maddesinde, üst başlık olarak borçlunun malları hakkında iflasın neticelerine yer verilmiştir. İlk fıkrasında, iflasın açıldığı zamanda müflisin haczi kabil bütün mallarının hangi yerde bulunursa bulunsun bir masanın teşkil edeceği ve alacakları ödenmesine tahsis olunacağı, 208.maddesinde iflasın açılması kendisine tebliğ olunur olunmaz iflas dairesinin müflisin mallarının defterini tutmaya başlayacağı ve muhafazaları için lazım gelen tedbirleri alacağı, basit tasfiyeye ilişkin 218.maddesinde, iflas dairesince defteri tutulan mallar bedelinin tasfiye masraflarını koruyamayacağı anlaşılması halinde basit tasfiye usulünün tatbik olunacağı, bu taktirde iflas dairesinin alacaklıları 20 günden az ve 2 aydan çok olmamak üzere tayin edilecek müddet içinde alacaklarını ve iddialarını bildirmeye ilan ile davet edeceği, 219.maddede, adi tasfiye ve iflasın açılmasının ilanına yer verildiği, 226.maddede, masanın kanuni mümessilinin iflas idaresi olduğuna yer verilmiştir.
İflas kararının ortadan kaldırılmış olması halinde ise iflasın açılmasının neticelerinin sona ereceği izahtan varestedir. Bu durumda, söz konusu iflas dairesi tarafından oluşturulan iflas masasındaki tasfiye somut davada olduğu üzere İİK 40.maddesi gereğince durdurulmuştur. 40.maddede, icranın iadesi düzenlenerek birinci fıkrada, bir ilamın Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılması veya temyizen bozulmasının icra muamelerinin olduğu yerde durdurulacağına yer verilmiştir. Müflis şirketle ilgili olarak yargılamanın devamı aşamasında yeni esas numarası altında ortadan kaldırılan iflas kararı neticesinde yeniden iflas kararı verilmiş ve müflis şirkete ilişkin iflas idaresi tarafından yeniden tasfiye işlemlerinin yürütüldüğü farklı bir esas numarası ile yasal görevli yeni masa oluşturulmuştur.
İflas masasının kanuni mümessili iflas idaresi olup, söz konusu iflas dairesindeki iflas tasfiye dosyası ise iflas kararının kaldırılmış olması ile birlikte görevi sona ermiştir. Bu durumda masaya dahil olan müflis mallarının defterinin tutulması, muhafaza işlemleri, ikinci iflas kararı ile birlikte yeni kurulan iflas tasfiye dosyasında ve ilgili masa tarafından yürütüleceğinden iş bu davada müflis şirketi temsilen iflas idaresinin masanın kanuni mümessili sıfatının sona ermiş olduğunun göz önünde bulundurulması gerekecektir. Netice olarak, davacı tarafın haklı olup olmaması hususunun tespiti ve davalı iflas idaresinin yargılama giderleri ile sorumlu tutulması iş bu davanın niteliği itibariyle usul ve ilgili yasal düzenlemelere uygun düşmeyecektir.
Diğer taraftan, artık başvuru yapılan masanın kanuni temsilcisi olan iflas tasfiyesi ile ilgili iflas dairesinin görevi sona ermiş olduğundan bir an için aksinin kabulü ile yargılama giderlerine karar verilmesi halinde iş bu dosyada müflis şirket taraf olmayıp iflas idaresi taraf olduğundan infazı mümkün bulunmayacaktır. Bu nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 331.maddesindeki düzenleme kapsamında esastan sonuçlanmayan davada yargılama giderleri ile ilgili hükmün uygulanması mümkün görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle ve özellikle iflas dairesinin görevinin iflas kararının kaldırılmış olması nedeniyle sona erdiği, yeniden verilen iflas kararı ile birlikte ikinci tasfiye dosyası oluşturulduğu, davacının dava konusu başvurusunu reddeden masanın kanuni mümessili iflas idaresinin görevinin yasal olarak sona ermiş olması ve tüm bu nedenlerle HMK 331.maddesinin iş bu davada uygulanması mümkün görülmediğinden davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti verilmemesi (Aynı gerekçeyle bakınız. İstanbul BAM 17. Hukuk Dairesi 2021/894 Esas, 2021/1052 Karar ; İstanbul BAM 17. Hukuk Dairesi 2021/893 Esas, 2021/1064 Karar ) kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Müflis şirketin iflas durumunun kalkmış olması nedeniyle infaza elverişli bir taraf bulunmadığından davacı ve davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde re’sen ilgili tarafa veya vekillerine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.02/03/2022

Katip
e-imza *

Hakim
e-imza *