Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/552 E. 2021/360 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/552 Esas
KARAR NO : 2021/360

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/02/2013
KARAR TARİHİ : 01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, … adresinde bulunan işyerinin 05.05.2010 tarihli keşif özetinde belirtilen inşaat, tadilat, dekorasyon, dizayn ve elektrik tesisatı işlerini 151.246,95.-TL’na 22.03.2010 ile 17.04.2010 tarihleri arasındaki 1 aylık süre içesinde yapmayı taahhüt ettiklerini, müvekkili şirket tarafından yapılan işlerin malzeme, işçilik ve hizmet bedellerini davalı tarafa farklı tarihlerde ve farklı miktarlarda fatura edilerek noter kanalıyla davalıya tarafa tebliğ edildiğini, icra takip tarihinden önce davalı tarafından davacıya yapılan ödemeler toplamının 60.799 TL kısmen ödenmişse de, kalan 117.672,41 TL nın tüm ihtar ve uyarılara rağmen ödenmediğini, bu sebeple … 27. Noterliğinin …tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek bakiye 117.672,41 TL’nin ödenmesinin ihtar edildiğini, davalıdan ödenmesi talep edilen meblağın ödenmemesi üzerine … 23. İcra Müd. … esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, davalı vekili tarafından icra müdürlüğüne verilen itiraz dilekçesinde davacının taahhüt ettiği işlerini tamamlamadığını, bu yüzden eksik kalan işleri başka firmalardan hizmet alarak tamamlattığı yönünde itirazda bulunmakla birlikte, borcun 10.688,52 TL’lik kısmını kabul ettiklerini, müvekkili şirketin tüm uyarı ve ihtarına rağmen ödenmeyen alacağın tahsili amacıyla takibin devamına, itirazın iptaline ve %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin işyerinde yapılacak olan inşaat, tadilat dekorasyon ve elektrik tesisatı işlerinin yapımı hususunda anlaşıldığını, taraflar arasında yazılı bir sözleşme yapılmadığını, yapılacak işler karşılığında davacıya KDV dahil 80.000 TL ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalının davacıya 16.04.2010 tarihi itibariyle toplam 60.799 TL ödeme yaptığını, 80.000 – 60.799 = 19.201 TL’ nın ise davacının eksik kalan işleri tamamlamasından sonra ödenebileceğinin kararlaştırıldığını, davacı tarafın kendilerine fatura ettiği … tarihli, … seri nolu 22.940 TL + KDV. tutarlı fatura ve … seri nolu Zemin + Mahal mobilyaları olarak kesilen 32.740,20 TL + KDV olan faturaların içeriğinin yapılan işlerle birbirini tutmadığını, … 27. Noterliğinin … tarihli … yevmiye nolu İhtarnamesi ekinde taraflarına keşide edilen 05.06.2010 tarihli …- …- …-… seri nolu 4 adet faturaların tutarı olan 95.566,75 TL miktarına ve faturaların içeriğine … 31. Noterliğinin … tarih .. yevmiye nolu ihtarnamesiyle itiraz edildiğini ve bu faturaların da davacı tarafa iade edildiğini, davacı tarafından eksik bırakılan işlerin, başka firmalardan hizmet alarak tamamlatıldığını ve karşılığında başka firmalara 9 faturaya göre toplam 7.213,96 TL + KDV = 8.512,48 TL ödeme yapıldığını, bu meblağın taraflar arasında kararlaştırılan işin tutarı 80.000 TL’dan (8.512,19 TL. şeklinde) düşülerek kalan 12.573,81 TL, avukatlık ücreti ve masraflar dahil edilerek 08.02.2012 tarihinde icra dosyasına ödendiğini, davacı tarafın icra takibinde haksız olduğundan bahisle icra takip tutarının %20′ inden az olmamak üzere icra tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan yüklenicinin bakiye hakediş fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan cebri takibe itirazın iptali talebine ilişkindir.
… 23.İM … E (yeni esas …) takip dosyası celbedilip incelendiğinde, “cari hesap alacağı” açıklamasıyla 117.672,41 TL asıl alacak, 29.074,75 TL işlemiş faiz istemiyle başlatılan ilamsız takibe davalı borçlunun süresinde kısmen (10.688,52 TL’lik asıl alacak dışında kalan kısma, işlemiş faiz tutarına, faiz oranına ve tüm fer’ilere) itirazı üzerine takibin itiraz edilen kısım yönünden kısmen durdurulmuş olduğu, itiraz edilmeyen kısımla ilgili davalı borçlunun 08/02/2012 tarihinde icra müdürlüğünün banka hesabına 12.573,81 TL ( davalı borçlunun takip dosyasında 07/02/2012 tarihinde, itiraz edilmeyen asıl alacak kısmıyla ilgili borcun hesaplanması talebi bulunmaktadır) ödemiş olduğu, bu tutarın davacı takip alacaklısına davadan önce ödenmiş durumda olduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür.
Dava ilk olarak İstanbul (Kapatılan) 49 ATM 2013/36 E dosyasında açılmış olup, mahkememin kapanması üzerine mahkememize devredilmiş ve 2014/862 E sayısını almıştır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, takip dosyası, hakediş belgeleri-raporları, davacı faturaları, davalı ödeme belgeleri, tarafların ticari defter ve belgeleri incelenmiş, imalat yerinde bilirkişilerin katılımıyla keşif icra edilmiş, dava öncesi davacının delil tespiti talebine ilişkin … 5 ATM … D.iş dosyası celbedilip incelenmiş, birden fazla kök ve ek bilirkişi raporları alınmıştır.
-Delil Tespiti Raporu: Raporda, davacı tarafça yapılan inşaat-dekorasyon işinin 100.000,00 TL, elektrik ve haberleşme işlerinin 30.000,00 TL tutarında olduğu, 60.799,00 TL’lik ödeme düşüldüğünde davacının 69.201,00 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
-Mahkememizce Alınan 1. rapor: Yapılan keşif sonrasında düzenlenen raporda, yapılan işlemin bedelinin 112.246,95 TL + KDV olduğu, bu tutardan davacıya yapılan ödemeler düşüldükten sonra davacının 45.694,48 TL alacaklı olduğu, bu bedelden 3. Kişilere ödenen 8.166,48 TL düşüldüğünde davacının talep edebileceği tutarın 37.528,00 TL olduğu ifade edilmiştir.
Aynı heyet tarafından düzenlenen ek raporda; davalı tarafından 3.kişilere yaptırılan elektrik işleri bedelinin düşülmesi gerektiği ( 5.688,48-TL ) belirtilerek davacı alacağının 40.006,00 TL olduğu belirtilmiştir.
Alınan rapor ve ek raporda sonuca ne şekilde ulaşıldığı anlaşılamadığından 2. Ek rapor alınmış, bu raporda; daha önce sunulan raporlarda elektrik-klima işlerine ait 25.000,00 TL + KDV ‘nin unutulduğu, önceki tespitlere bu tutar da eklenip yapılan ödemeler ve 3.kişilere yaptırılan işler düşüldüğünde davacı alacağının 69.506,01 TL olduğu açıklanmıştır.
-Mahkememizce Alınan 2. Rapor: Yukarıda özetlenen 1.rapor hüküm vermeye elverişli bulunmadığından 2. rapor alınmış, bu raporda özetle; yapılan iş bedelinin piyasa rayiçlerine göre 137.246,95 TL + KDV olduğu, bu tutardan yapılan ödemeler, 3.kişilere yaptırılan işler düştüğünde kalan tutarın 69.635,78 TL olduğu belirtilmiştir.
Rapora itirazlar ek raporda değerlendirilmiş; bu kez, elektrik-klima işlerinin 25.000,00 TL değil 39.000,00 TL olması gerektiği, buna göre tüm iş bedelinin 151.246,95.- TL + KDV olduğu, yapılan ödemeler ve 3.kişilere yaptırılan iş bedelleri düştüğünde davacının talep hakının 72.138,44 TL + KDV olduğu ifade edilmiştir.
-Mahkememizce Alınan 3. Rapor: Alınan 2.rapor ile inşaat – dekorasyon yönünden uyuşmazlık aydınlanmıştır; zira alınan 1. ve 2. raporlar birbirini teyit etmektedir.
Ancak elektrik-klima işleri yönünden çelişki ortaya çıkmıştır. Bu yönden uyuşmazlığın niteliğine göre sadece elektrik mühendisi bilirkişiden ( …) rapor alınmış, bu raporda davacı tarafından elektrik işi olarak yapılan imalatların değerinin KDV dahil 45.904,36 TL olduğu, eksik bırakılan işlere ilişkin üçüncü kişilere yaptırılan iş nedeniyle sunulan bir faturanın kabul edilebileceği, bu faturadaki eksik giderim bedelinin (5.798,48 TL) mahsubuyla elektrik klima işinden kaynaklanan iş bedelinin KDV dahil 40.105,88.- TL olduğu bildirilmiştir.
Taraflar arasında davalı ait işyerinde inşaat, dekorasyon, elektrik, klima… tesisatı yönünden anlaşma yapıldığı, alınan 1. ve 2. raporla inşaat-dekorasyon bedelinin 112.246,95 TL olduğu, elektrik-klima imalatı yönünden ise çelişki giderici 3.raporda belirlenen (elektrik işleri için davalının üçüncü kişilere faturayla yaptırdığı 5.798,48 TL eksik giderim bedeli mahsup edilmek suretiyle) KDV dahil 40.105,88 TL olduğu kabul edilerek raporlara bu şekilde itibar edilmek suretiyle, davacının yaptığı imalat bedelinin;
İnşaat-dekorasyon: 112.246,95 + KDV = 132.451,40 TL
Elektrik-klima : ( KDV dahil ) = 40.105,88 TL
TOPLAM = 172.557,28 TL
Nefaset kesintisi – 150,00 TL
172.407.28 TL olduğu kanaatiyle, bu alacak tutarından davalının takipten önce ödediği 60.799,00 TL. düşüldükten sonra bulunan 111.608,28 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2014/862 Esastan verilen 2016/872 K sayılı kararımız, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 15.HD’nin 2016/4279 E-2017/3800 K sayılı ilamıyla (davacı vekilinin temyiz istemleri reddedilerek, davalı vekilinin ise aşağıda belirtilen husus dışındaki temyiz talepleri reddedilerek) bozulmuştur. Bu ilk bozma ilamının gerekçesi ise şu şekildedir:
“2-……Davacı taraf sözleşmenin 151.246,95+KDV=178.470,00 TL üzerinden akdedildiğini iddia etmişse de, bu iddiasını yazılı delillerle kanıtlayamamıştır. Bu durumda dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 481. maddesi uyarınca iş bedelinin, eksik ve ayıpları da düşülerek yapıldığı yılın mahalli piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerekmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporlarında işin yapıldığı serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre bedelinin KDV dahil 172.557,28 TL olarak tespit edilmiştir. Serbest piyasa rayiçlerine göre iş bedelinin hesabında KDV fiyatın içerisinde olduğundan ayrıca iş bedeline ilave edilmesi hatalıdır. Dava dilekçesinde de takip dayanağı faturada yazılan imalâtların bedelinden ödemelerin düşülerek dava açıldığı açıklanmış, takip dayanağı fatura dışında iş ve imalât yapıldığı da ileri sürülmemiştir. Bu durumda mahkemece davacı taleplerinin takip dayanağı fatura miktarınca sınırlandırıldığı ve faturaya dayalı olarak talepte bulunduğundan rayice göre bedel belirlenirken her bir imalât kalemi için faturada yazılı bedellerin de aşılmaması gerekir.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; yukarıda açıklanan hususları karşılayan ek rapor alınarak iş bedelini mahalli piyasa rayicine göre belirleyerek rayiç bedellerine KDV dahil olduğundan ayrıca KDV ilave etmemek, faturada belirlenen bedelleri ve talep sonucunu aşmaksızın inceleme yapılarak sonucuna göre karar vermek olmalıdır.” gerekçesiyle, ayrıca davada talepten fazlasına karar verildiği gerekçesiyle ilk kararımız davalı yararına bozulmuştur.
İlk bozma ilamı sonrası dosya mahkememizin 2018/16 Esasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiş, taraf beyanları alındıktan sonra bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, son raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan bozma ilamı gerekçelerine ve takip dosyası içeriğine uygun ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
İlk bozma ilamı sonrası alınan 08/06/2018 tarihli (bozma sonrası ilk ek rapor olan) ek raporda özetle, Mahkememizin bozulan ilk kararında hükme esas alınan 1. ve 2. Kök bilirkişi raporlarında tespit ve teyit edilen inşaat-dekorasyon işleri serbest piyasa rayiç değer bedeli ile 3. Kök raporda tespit olunan elektrik-klima imalatı işleri serbest piyasa mahalli rayiç değerinden (eksik bırakılan kısım mahsup edilmek suretiyle), bu değerlerin içinde KDV.dahil olmakla raporlarda bedele eklenerek hesaplanan KDV. tutarı düşülmüş, davacı alacağının takip tarihi itibariyle (davalının takip öncesi ve sonrası yaptığı kısmi ödemeler hariç) 145.350,47 TL. olduğu tespiti yapılmıştır.
Bu ek rapordaki tespitler hükme esas alınarak, dava öncesi ödenen 60.799,00 TL düşülmek suretiyle, mahkememizin 2018/16 E 2018/872 K sayılı kararıyla:
“1-Davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul 23. İcra Müdürlüğünün 2012/950 E. Sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, takibin 84.551,47 TL asıl alacak 20.520,51TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 105.071,98TL alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine,
2-Takipten sonra davalı borçlu tarafından yapılan 12.573,81 TL kısmi ödemenin İcra Müdürlüğünce infaz aşamasında dikkate alınmasına,
3-Alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin yasal koşullar oluşmadığından reddine” karar verilmiş, bu kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 15.HD’nin 2018/5295 E 2019/2174 K sayılı ilamıyla mahkememiz kararı tekrar (davacının temyiz istemleri tümden, davalının diğer temyiz istemleri reddedilerek) davalı yararına bozulmuştur. Bu ikinci bozma ilamının gerekçesi ise “Mahkemece bozmaya uyulduğuna göre 09.05.1960 gün 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bozmada belirtilen hususlar lehine olan taraf için usulü kazanılmış hak oluşturduğundan bozma uyarınca inceleme yapılması ve hüküm kurulması zorunlu hale gelmiştir. Somut uyuşmazlığımızda her ne kadar mahkeme tarafından bozmaya uyulmuş ise de bozma gereğinin tam olarak yerine getirildiği söylenemez. Bozma ilamında, bilirkişiden ek rapor alınarak, piyasa rayiçlerine ayrıca KDV ilave edilmeksizin hesap yapılması, faturada belirlenen ve talep sonucunda istenen tutarı aşmamak kaydıyla sonucuna uygun bir karar verilmesine işaret edilmiş ise de; alınan rapor bozmaya uygun olmamıştır. Hesaplanan bedelin KDV dahil piyasa rayici olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Mahalli piyasa rayiçlerine KDV dahil olduğundan bu bedele KDV eklenmesi veya çıkarılması gerekmez. Mahkemece 08.06.2018 tarihli hükme esas raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan ek rapor alınmalı, bu yönde rapor düzenlenmediği takdirde yeni bir bilirkişi kurulundan bozmaya uygun rapor alınıp denetlenerek taraf itirazları da karşılanmak suretiyle hüküm kurulmalıdır” şeklindedir.
Yargıtay 15.HD’nin 2018/5295 E 2019/2174 K sayılı ikinci bozma ilamı sonrası, yine mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, öncelikle bozma ilamı gerekçelerine uygun şekilde rapor düzenlenmesi istenerek, dosyada bozma öncesi rapor düzenleyen bilirkişi kuruluna mali bilirkişi de eklemek suretiyle, (mali bilirkişiden ilk rapor mahiyetinde olmakla birlikte) teknik bilirkişilerden ikinci ek rapor alınmıştır.
İkinci bozma sonrası ikinci ek rapor alınırken, bozma ilamı gerekçeleri ve takip dosyası içeriği ile dosya kapsamına göre mahkememizce aşağıdaki şekilde detaylı ara karar kurularak bilirkişilere bildirilmiştir:
-Davacı tarafından başlatılan dava konusu takip talebine fatura eklenmeyerek cari (açık) hesap alacağı şeklinde talep bulunulduğundan, ancak davacı tarafından davalıya keşide edilen (dosyada mevcut) 15.06.2010 tarihli ihtarda açıklandığı üzere, takibin ihtarda belirtilen hiç ödenmemiş 4 fatura ile kısmen ödendiği ileri sürülen 01.04.2010 tarihli iki fatura bakiyesine ilişkin talebi içerdiği, davanın ise davacı vekilince dosyaya sunulan 21.10.2013 tarihli talep açıklama dilekçesine göre, davacıya takip öncesi yapılan ödemeler ve takip sonrası-dava tarihinden önce-icra dosyasına yapılan ödemeler düşüldükten sonra kalan alacak-iş bedeli için itirazın iptalinin talep edildiği şeklinde olduğu, yani takipteki ve davadaki talebin belirlenmiş/sınırlandırılmış olduğu anlaşılmakla ve Yargıtay bozma ilamında da vurgulanmış olmakla;
-Mimar-Elektrik mühendisi bilirkişilerden, Yargıtay 15.HD’nin dosyada mevcut ve mahkememizce uyulmasına karar verilen 2016/4279 E 2017/3800 K sayılı bozma kararı kapsamına uygun şekilde, ayrıca takip talebindeki alacak dayanağı faturalarla bağlı kalınması zorunlu olduğundan, takipteki ve davadaki talebi aşmayacak şekilde hüküm kurmaya elverişli rapor alınabilmesi amacıyla; 23/03/2010 ve 05/05/2010 tarihli keşif özeti rapora eklenmek suretiyle; usuli kazanılmış haklara da dikkat edilerek, tüm dosya kapsamı, icra dosyası, dosyada mevcut Değişik iş tespit dosyası incelenerek, dava konusu takibin dayanağı olan her fatura içeriğinde belirtilen işler için ayrı ayrı tespit yapılmak suretiyle;
-Davacının yaptığı (takip konusu faturalarda yer alan) işlerin yapıldığı yıl itibariyle serbest piyasa mahalli rayiçlerine göre belirlenen bedelinin tespiti ile, (serbest piyasa rayiç bedel içinde Yargıtay uygulamalarına göre KDV iş bedeline dahil olduğundan, KDV ayrıca dahil edilmeyecektir), faturalarda yazılı bedellerin serbest piyasa mahalli rayicine uygun olup olmadığı,
-Her fatura içeriği iş yönünden davacının ayıplı/eksik iş teslimi nedeniyle, davalının fatura bedellerinden düşülmesini talep edebileceği eksik/ayıp giderim bedeli tutarı (davacının eksik/ayıplı teslimlerinden, davalının 3.kişilere onarım/tamamlatma yaptırmayarak kendisinin olduğu gibi bıraktığı-katlandığı ayıplar varsa bunların ayıp/eksik giderim bedeli ile, davalının 3.kişilere yaptırarak giderdiğini delillendirdiği ayıbın bedeli ayrı ayrı değerlendirilerek, uzman görüşü belirtilerek) tespit yapılması,
3-(2) no.lu kısımda belirtilen tespitler yapıldıktan sonra mali müşavir bilirkişiden; davacı ve davalı ticari defterleri incelenip, takip tarihi itibariyle açık hesap dökümleri rapora eklenmek, davacının düzenlediği faturalar, takip tarihine konu alacağın kaynağı olan (ödenmemiş) faturalar, davalının davacıya ve icra dosyasına yaptığı ödemeler belirlenip, davada itirazın iptali talep edilen alacak tutarı davacı vekilinin talep açıklama dilekçesine göre tek tek belirlenmesi, takip konusu fatura içeriği işlere ilişkin teknik bilirkişilerce her fatura içeriği iş yönünden tespit edilen eksik/ayıp giderim bedeli takip konusu faturaların tutarlarından tek tek düşülmek suretiyle takip tarihi itibariyle davacının talep edebileceği (faturalarla sınırlı) alacağın tespiti, davalının ödemeleri nedeniyle davacının dava tarihi itibariyle talep ettiği ve edebileceği alacağın ayrı ayrı tespiti, ayrıca davalının takip öncesi temerrüde düşürülmesi sözkonusuysa, davacının takip öncesi için talep edebileceği işlemiş faizin (ayıp giderim bedeli düşüldükten sonra tespit edilen alacak için) hesaplanması ve tespit edilmesi gerektiği, bu şekilde ek rapor hazırlamaları gerektiği (bozma ilamı sonrası ek raporları düzenleyen bilirkişi kuruluna ve ayrıca son kök raporu düzenleyen bilirkişi kuruluna) bilirkişi kuruluna ihtar edilmiştir.
İkinci bozma ilamı sonrası alınan ikinci ek raporda özetle; davacı yüklenicinin imalat bedelinin döneminin serbest piyasa mahalli rayiçlerine göre toplam 151.246,95 TL olduğu, bu imalatlardan (bozma ilamlarında eleştiri-bozma konusu yapılmayan ve bozulan ilk kararda hükümde mahsup edilmiş olan) elektrik-klima işlerindeki eksiklikler nedeniyle davalı iş sahibinin üçüncü kişilere yaptırdığı iş bedeli faturalarından kabulü mümkün-davacının imalatlarını ilgilendiren 5.798,48 TL’lik faturanın KDV düşülmüş hali olan 4.913,96 TL eksik giderim bedeli düşüldüğünde davacının talep edebileceği toplam imalat bedelinin 146.332,99 TL olduğu, bu bedelin 10.688,52 TL’lik kısmı takip dosyasına ödenmiş olduğundan, 60.799,00 TL’lik kısmı da takip tarihi öncesi ödenmiş durumda olduğundan davacının bu davada talep edebileceği bakiye iş bedelinin 74.845,47 TL olduğu, davacının davalıya düzenlediği toplam 6 faturadan, kısmen veya tamamen ödenmemiş durumdaki takip konusu 5 fatura için, faturalarda vade yazmadığından TTK md 1530/7’ye göre fatura tarihlerinden 30 gün sonrası (05/07/2010) ile takip tarihi arası işleyen avans faizinin 20.384,04 TL olarak hesaplandığı görüşü bildirilmiştir.
Alınan bu ikinci ek raporda, mahkememizin detaylı ara kararına rağmen, takip tarihi itibariyle değil dava tarihi itibariyle alacak hesabı yapıldığının belirtilmesi, ilk ve ikinci (davalı lehine) bozma ilamlarına uyma nedeniyle oluşan usuli kazanılmış haklara riayet edilmediği, davalının elektrik ve klima imalatlarında 3.kişilere tamamlattırdığı eksik imalatlara ilişkin sunduğu fatura bedeli 5.798,48 TL olarak bozma ilamlarında eleştiri konusu yapılmamak suretiyle ve davacının temyiz istemi reddedilmek suretiyle kesinleşmiş olmasına rağmen eksik iş faturasının KDV’sinin düşülerek 4.913,96 TL şeklinde davacı alacağından mahsup edilmiş olduğu, eksik iş bedeli ve serbest piyasa mahalli rayiç değerlerini tüm faturalar-içeriği işler ve ayrıca takip konusu edilen 5 fatura içeriği işler için ayrı ayrı tespiti ve bildirilmesi istenmesine rağmen yine iş-fatura bazında bildirilmediği, ilk kararda tespit edilen davalının (ihtar tebliğiyle oluşan) 25/06/2020 temerrüt tarihi de bozma ilamlarında eleştiri konusu yapılmayarak kesinleşmesine rağmen işlemiş faizin TTK 1530/7’ye göre fatura tarihlerine 30 gün eklenerek tespiti nedeniyle işlemiş faiz hesabının da hatalı yapıldığı görüldüğünden; son bilirkişi kurulundan Yargıtay bozma kararı sonrası iki kez ek rapor alınsa da hala daha iki tarafın da itirazlarının bulunduğu, alınan ek raporlarda Yargıtay bozma ilamına uyma üzerine oluşan usuli kazanılmış haklara, takip dayanağı faturalara, davanın itirazın iptali davası olduğuna, Yargıtay bozma ilamında ve mahkememizin 09/12/2019 tarihli detaylı inceleme ara kararına aykırı tespit ve görüşler bildirildiği, bozma ilamına tam olarak riayet edilmediği anlaşılmakla, bozma ilamlarına uyma kararı nedeniyle taraflar lehine/aleyhine oluşan usuli kazanılmış haklar vurgulanmak ve mahkememizin yukarıda yazılı olan 09/12/2019 tarihli detaylı ara kararında belirtilen hususlara dikkat edilmek suretiyle, mahkemece re’sen belirlenecek bir mimar öğretim üyesi, bir elektrik mühendisi, bir mali bilirkişi yeni bilirkişi kurulu vasıtasıyla yeni bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmasına karar verilmiştir.
Teknik üniversite elektrik mühendisliği bölümü öğretim üyesi bilirkişi, emekli öğretim üyesi mimar bilirkişi ve mali bilirkişiden oluşturulan bilirkişi kurulundan (Yargıtay ikinci bozma ilamı sonrası) alınan üçüncü kök bilirkişi kurulu raporunda özetle; (Yargıtay bozma ilamları sonrası önceki heyetten alınan iki ek raporda tespit edilen tutarlarla hemen hemen paralel olacak şekilde) davacı yüklenicinin imalatlarının bedelinin döneminin serbest piyasa mahalli rayiçlerine göre toplam 151.246,95 TL olduğu, bu imalatlardan elektrik işleri takip konusu … no.lu faturada (tavan işleri bedelinin haricinde) 28.800,00 TL+KDV olarak faturalandırılmışsa da döneminin serbest piyasa mahalli rayicinin 28.800,00 TL olduğu, klima işlerinin takip konusu … no.lu faturada (kırma-dökme-atma işleri bedeli haricinde) 10.200,00 TL+KDV şeklinde faturalandırılmışsa da döneminin serbest piyasa mahalli rayicinin 10.200,00 TL olduğu, (bozulan ilk kararda hükümde mahsup edilmiş olan ve mahkememizce uyulan bozma ilamlarında eleştiri-bozma konusu yapılmayan) elektrik-klima işlerindeki eksiklikler nedeniyle davalı iş sahibinin üçüncü kişilere yaptırdığı iş bedeli faturalarından kabulü mümkün-davacının imalatlarını ilgilendiren 5.798,48 TL’lik faturanın, takip konusu faturalardan elektrik işlerine ilişkin olanın (… no.lu) bedelinden düşüldüğünde (takip konusu diğer faturalardaki inşaat-dekorasyon imalatları için tespit edilen serbest piyasa mahalli rayiç bedelleriyle birlikte) davacının talep edebileceği toplam imalat bedelinin 145.448,47 TL olduğu, bu bedelin 60.799,00 TL’lik kısmı takip tarihi öncesi ödenmiş durumda olduğundan davacının takip tarihi itibariyle talep edebileceği bakiye iş bedelinin 84.649,47 TL olduğu, davacının davalıya düzenlediği toplam 6 faturadan, kısmen veya tamamen ödenmemiş durumdaki takip konusu 5 fatura için, takip öncesi davacının davalıya keşide ettiği noter ihtar tarihi (15/06/2020) ile takip tarihi arası işleyen avans faizinin 20.952,49 TL olarak hesaplandığı görüşü bildirilmiştir.
Dosyada 2014/862 E üzerinden verilen ilk karar sonrası Yargıtay 15.HD’nin bozma ilamı gerekçeleri kapsamında bozma öncesi rapor alınan bilirkişi kurulundan, Yargıtay bozma ilamları sonrası alınan iki ek raporda da, yeni bilirkişi kurulundan alınan son kök raporda da, mahkememizin detaylı bilirkişi inceleme ara kararları çerçevesinde düzenlenen tüm raporlarda, davacının davalıya dava konusu imalat işiyle ilgili düzenlediği toplam 6 adet faturalarda yazılı bedellerin KDV eklenmemiş olan halinin, imalatların döneminin (içinde KDV dahil olan, ilave KDV eklenmesi gerekmeyen) serbest piyasa mahalli rayiç bedellerine uygun olduğu görüşleri bildirilmiştir. Bu raporlar arasında oluşan tek fark ise, dosyada (ilk bozma ilamı sonrası) 2018/16 E üzerinden yapılan yargılama sırasında alınan (birinci) ek raporda, davacının (… no.lu fatura kalemleri arasında 28.800 TL+KDV şeklinde yer alan) elektrik işleri imalatının serbest piyasa mahalli rayiç bedelinin 28.702,00 TL yani diğer raporlarda belirlenen serbest piyasa mahalli rayiç bedelinden 98 TL daha düşük şekilde tespit edilmesinden kaynaklanmaktadır.
2018/16 E üzerinden yapılan yargılama sonucunda verilen 2018/752 K sayılı kararda hükme esas alınan elektrik işleri bedeli 28.702,00 TL olup, bu hükümle ilgili davacının temyiz istemleri tümden reddedilerek hüküm sadece davalı yararına bozulmuş olduğundan, bu 98 TL’lik cüz’i fark yönünden davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak bulunmaktadır.
Ayrıca, yargılama sırasında 2014/862 Esas üzerinden verilen 2016/277 K sayılı ilk kararda ve ilk bozma üzerine 2018/16 Esastan verilen 2018/752 K sayılı kararda da iş bedelinden (bilirkişi kurulu raporuna göre) eksik imalat nedeniyle 150,00 TL nesafet kesintisi yapılmış, davalının üçüncü kişiye tamamlattığı eksik iş faturası 5.798,48 TL olarak iş bedelinden mahsup edilmiş ve mahkememizce verilen hükümler buna göre kurulmuş, Yargıtay 15.HD’nin ilk ve ikinci bozma ilamlarında bu hususlar eleştiri konusu yapılmamış, davacının ilk ve ikinci kararla ilgili temyiz istemleri tümden reddedilmiş, iki karar da davalı yararına bozulmuş, mahkememizce bozma ilamlarına uyulmuş olduğundan, bu hususlarla ilgili de davalı yararına usuli kazanılmış haklar oluşmuştur.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, her ne kadar davalı vekilinin 2014/862 Esastan yapılan yargılama sonunda verilen 2016/872 K sayılı kararı temyiz dilekçesinde, davacının takipte talep ettiği faturalardaki bedellerin, mahkememizce iş bedeli belirlenirken aşılmış olduğu ileri sürülmüş, Yargıtay 15. HD’nin bozma ilamlarında da “fatura bedelini aşmadan iş bedeli belirlenmesinin gerektiği” şeklinde bozma eleştirisi-gerekçesi yer almışsa da, mahkememizce ne 2014/862 E 2016/872 K sayılı (bozulan) kararda ne de 2018/16 E 2018/752 K sayılı (bozulan) kararda ne de işbu 2019/552 E dosya kararında, davalının imalat bedelleri belirlenirken-hüküm kurulurken fatura bedellerinin aşılması sözkonusu değildir. Bu yanılgının kaynağı ise, davada eksik imalat nedeniyle uyuşmazlığın temelini oluşturan elektrik işlerinin ayrı bir faturayla ve birtakım inşaat-dekorasyon işleri kalemleriyle birlikte 168590 no.lu faturayla toplam 46.021,70 TL olarak faturalandırılması, klima işlerinin birtakım hafriyat işleri kalemleriyle birlikte ayrı bir faturayla (… no.lu) toplam 14.632,00 TL olarak faturalandırılması, bilirkişi kurulunun ise iş bedellerini tespit ederken takip konusu faturalar bazında ayrı ayrı iş bedelini göstermek yerine, farklı faturalarda yer alan elektrik işleri ile klima işleri bedellerini tek bedel olarak sonuç hesaplarda ve rapor içeriğinde göstermesi, bu nedenle ikisinin toplamının … no.lu fatura bedelini de … no.lu fatura bedelini de aşmış gibi görünmesine yol açmalarıdır. Esasen bu iki iş iki ayrı fatura ile ve diğer bazı iş kalemleriyle birlikte faturalandırılmış olup, faturaların ilk durumları, hükme esas alınan raporlar sonucu fatura ve içeriğindeki iş kalemleri bazında davada-takipte talep edilebilecek tutarlar mahkememizce aşağıda tablo haline getirilerek açıklanmıştır:
Davacının Düzenlediği Tüm Faturalar:
…-Islak hacim- 27.069,20 TL (KDV dahil)
…-Zemin,mahal mobilyaları -38.633,44 TL (KDV dahil)
…-Elektrik-tavan işleri-46.021,77 TL (KDV dahil)-Bunun içinde 28.800+KDV TL’lik kısım elektrik iş bedelidir
…-Duvar işleri-12.851,38 TL (KDV dahil)
…-Kırma-dökme-atma-klima işleri-14.632,00 TL KDV dahil-Bunun içinde 10.200+KDV TL’lik kısım klima iş bedelidir
…-Boya, alüminyum bölme-39.263,62 TL (KDV dahil)
Takip konusu edilen faturalar ve bu faturalardan takip konusu edilmiş tutarlar:
…-Zemin,mahal mobilyaları -38.633,44 TL’lik faturadan 4.903,00 TL’lik kısım
…-Elektrik-tavan işleri-46.021,77 TL (KDV dahil)-Bunun içinde 28.800+KDV TL’lik kısım elektrik iş bedelidir
…-Duvar işleri-12.851,38 TL (KDV dahil)
…-Kırma-dökme-atma-klima işleri-14.632,00 TL KDV dahil-Bunun içinde 10.200+KDV TL’lik kısım klima iş bedelidir
…-Boya, alüminyum bölme-39.263,62 TL (KDV dahil)
İlk Bozma Sonrası Alınan Tüm Ek ve Yeni Kök Raporlarda Bildirilen (içinde KDV’si dahil olan) Döneminin Serbest Piyasa Mahalli Rayiç Bedelleri
…-Islak hacim- 22.940,00 TL
…-Zemin,mahal mobilyaları -32.740,20 TL
…-Elektrik-tavan işleri-38.903,50 TL -Bunun içinde 28.702 TL’lik kısım elektrik iş bedelidir
…-Duvar işleri-10.891,00 TL
…-Kırma-dökme-atma-klima işleri-12.400,00 TL-Bunun içinde 10.200 TL’lik kısım klima iş bedelidir
…-Boya, alüminyum bölme-33.274,25 TL
Davalı yararına yukarıda açıklandığı gibi 2018/16 Esas yargılaması sonunda verilen 2018/752 K sayılı kararın davacı vekilince temyiz edilmemesi sonucu oluşan usuli kazanılmış hak nedeniyle, 2019/522 Esas yargılaması sırasında alınan ek ve kök raporda bildirilen elektrik ve klima işleri bedelleri, diğer imalat kalemleriyle birlikte takipte 46.021,77 TL olarak talep edilen … no.lu faturadaki elektrik işleri kalemi bedeli 28.800 yerine 28.702,00 TL, bu faturadaki toplam iş bedeli yukarıda belirtildiği gibi 38.903,50 TL olarak esas alınmış; diğer imalat kalemleriyle birlikte takipte 12.400,00 TL olarak talep edilen … no.lu faturadaki klima işi bedeli bilirkişi raporlarında tespit edildiği gibi 10.200,00 TL, bu faturadaki toplam iş bedeli 12.400,00 TL olarak esas alınmıştır.
Davalının takip öncesi davacıya yapmış olduğu ve tarafların da kabulünde olan 60.799,00 TL’lik ödemenin hangi iş için veya hangi fatura bedeline ilişkin ödeme olduğu belirsiz olduğundan, TBK md 100 uyarınca tarihi-vadesi önce olan faturadan başlamak suretiyle mahsubu zorunludur. Yukarıda açıklanan ve bilirkişilerce tespit edilmiş döneminin serbest piyasa mahalli rayiç bedellerine göre oluşan iş bedellerinden, takip öncesi 60.799,00 TL ödemenin mahsubu TBK md 100’de yer alan yasal düzenlemeye uygun şekilde yapıldığında, 22.940,00 TL’si 01/04/2010 tarihli … no.lu faturaya, 32.740,20 TL’si 01/04/2010 tarihli … no.lu faturaya, 5.118,80 TL’si 05/06/2010 tarihli … no.lu faturaya mahsup edilmesi gerekmektedir. Bu durumda, takip konusu ettiği faturalardan, davacının takip tarihinde talep edebileceği tutarlar aşağıdaki şekilde hesaplanmaktadır (168506 no.lu fatura bedeli takipten önce ödenmiş durumda olduğundan davacı tarafından takip konusu edilmemiştir, … no.lu fatura kısmen (4.903,00 TL’lik kısmı) takip konusu edilmişse de mahsup sonucu bu faturadan takipte talep edilebilecek iş bedeli kalmamaktadır, bilirkişilerce tespit edilen ve mahkememizce de itibar edilen iş bedellerine göre takip tarihi itibariyle 168590 kısmen, diğerleri tamamen talep edilebilir durumdadır)
Takip tarihi itibariyle talep edilebilecek fatura alacakları:
…-Elektrik-tavan işleri- (38.903,50-5.118,80=) 33.784,70 TL
…-Duvar işleri-10.891,00 TL
…-Kırma-dökme-atma-klima işleri-12.400,00 TL
…-Boya, alüminyum bölme-33.274,25 TL
Toplam :90.349,95 TL
Davacının takip tarihi itibariyle talep edebileceği iş bedeli alacağı bu kadar ise de, yine bilirkişi raporlarıyla tespit edilen, Yargıtay bozma ilamlarında da eleştiri konusu yapılmamak suretiyle kesinleşmiş olan, elektrik ve klima işlerine ilişkin davalının 3.kişilere yaptırdığını ispatladığı eksik iş bedeli olan 5.798,48 TL (eksik giderim bedeli) davacının hesaplanan asıl alacağından mahsup edildiğinde, davacının asıl alacağı (90.349,95-5.798,48=) 84.551,47 TL olmakta, yukarıda açıklandığı şekilde davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak nedeniyle bu bedelden (2014/862 E ilk yargılama sırasında alınan üçüncü kök raporda belirlenen) 150,00 TL nesafet kesintisi yapıldığında davacının takip tarihi itibariyle alacağı 84.401,47 TL olarak hesaplanmaktadır.
Bu şekilde hesaplanan asıl alacakla ilgili davalının takip öncesi temerrüt tarihi, davacının keşide ettiği noter ihtarı tebliği ve verilen süreye göre 25/06/2010 tarihinde oluşmuş, tespit edilen bu temerrüt tarihi de Yargıtay bozma ilamlarında eleştiri-bozma konusu yapılmamakla kesinleşmiştir. Bu nedenle, dosyada alınan son ek ve kök raporlarda TTK 1530/7’ye göre fatura tarihlerine 30 gün eklenerek bulunan veya noter ihtar tarihine göre tespit edilen temerrüt tarihi esas alınarak yapılan işlemiş avans faizi hesaplarının hükme esas alınması mümkün değildir. Mahkememizce, takip tarihi itibariyle yukarıdaki şekilde 84.401,47 TL olduğu yargılama neticesi anlaşılan asıl alacak için, TBK ve TTK’ya uygun şekilde 25/06/2010 temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında ticari iş nedeniyle işleyen avans faizi (basit hesap niteliğinde olduğundan) aşağıda hesaplanmıştır:
25.06.2010 – 29.12.2010 … 188 gün …% 16 …….. = 6.918,61.-TL
30.12.2010 – 28.12.2011 … 364 gün …% 15 …….. = 12.590,85.-TL

29.12.2011 – 20.01.2012 … 22 gün …% 17,75…… = 902,98.-TL
20.412,44.-TL

Ancak davalı takibe itiraz ederken 10.688,52 TL’lik asıl alacak kısmına itiraz etmemiş, bu asıl alacağı kabul ederek takip tarihi ile dava tarihi arasında takip dosyasına (temerrüt faiziyle birlikte) 12.573,81 TL olarak ödemiştir. Bu nedenle davacı vekili davayı açarken (ödenmiş kısımla ilgili itirazın iptalini talep etmekte hukuki yarar da bulunmadığından), takip çıkış rakamından ödemeyi düşerek (146.747,16-12.573,81=) 134.173,35 TL olarak dava değeri bildirmiş (dava dilekçesinde 134.263,35 TL bildirilmişse de maddi hata düzeltme dilekçesiyle doğru dava değerinin 134.173,35 TL olduğu açıklanmıştır), bu tutar üzerinden takibin devamını talep etmiştir.
Bu nedenle mahkememizce hüküm kurulurken, itirazın iptaline karar verilmesi gereken alacak tutarından, takip tarihi ile dava tarihi arası yapılan ve davacı vekilince dava konusu edilmemiş durumda olan bu ödemenin düşülmesi gerekmektedir. Ancak itirazın iptali davasında takibin devamına karar verilecek alacağın asıl alacak ve takip öncesi işlemiş faiz tutarının ayrı ayrı hükümde belirtilmesi, hem infazı kabil hüküm kurulması hem de takip sonrası temerrüt faizi işletilmesi gereken asıl alacağın bilinmesi açılarından zorunludur. Bu nedenle dava dilekçesinde bu ödeme tutarı, içinde hem asıl alacak hem de işlemiş faiz bulunan takip çıkış rakamı toplamından düşülerek dava değeri belirlenmiş, dosyamızda son alınan ek rapora itiraz dilekçesinde davacı vekilince bu tutarın “asıl alacaktan mahsup edilemeyeceği, sadece işlemiş faizden mahsup edilebileceği” ileri sürülmüşse de, davalının takibe itiraz dilekçesinden ve takip dosyası içeriğinden açıkça anlaşıldığı üzere ödenen 12.573,81 TL’nin 10.688,52 TL’si, takipte kabul edilen asıl alacak kısmına ilişkin ödemedir. Bu nedenle mahkememizce yukarıda açıklandığı şekilde hesaplanan davacı asıl alacağından takipte kabul edilen bu kısım düşüldüğünde, takibin devamına hüküm kurulabilecek asıl alacak tutarı (84.401,47-10.688,52=) 73.712,95 TL’dir. Kalan 1.885,29 TL’lik ödemenin ise işlemiş faizden düşülmesi gerekmekte, böylece takibin devamına hüküm kurulabilecek işlemiş faiz tutarı (20.412,44-1.885,29=) 18.527,15 TL olmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, incelenen deliller, takip dosyası içeriği, davacı vekilince dava dilekçesi sonrası maddi hata düzeltim dilekçesiyle bildirilen dava değeri, alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporları ile Yargıtay 15.HD’nin mahkememizce uyulan bozma ilamları gerekçeleri ile bu bozma ilamları üzerine taraflar lehine/aleyhine oluşan usuli kazanılmış haklar ve takip dayanağı beş fatura alacağı ile sınırlı olarak yapılan hukuki değerlendirme sonucunda, Yargıtay 15.HD’nin bozma ilamları sonrası bozma gerekçeleri ve takip dosyası içeriği ile usuli kazanılmış haklara göre ayrıntılı ara kararlar oluşturulmak suretiyle alınan ek ve yeni kök bilirkişi kurulu raporlarında tespit edilen iş bedelleri birbiriyle (98 TL’lik cüz’i fark dışında) birebir aynı olduğundan, raporlara itibar etmek ve yukarıda açıklanan usuli kazanılmış haklara riayet edilmek suretiyle tespit edilen asıl alacak ve işlemiş faiz tutarları yönünden davanın kısmen kabulü ile itirazın iptali ve takibin devamına, fazla istemin ise reddine, kabul edilen kısım yönünden alacak likit sayılamayacağı ve yargılama-tahkikat işlemleri sonucu belirlendiğinden davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Reddedilen kısım yönünden, cevap dilekçesinde yer alan davalının kötüniyet tazminatı talebi hakkında 2014/862 E üzerinden verilen 2016/872 K sayılı kararda sehven herhangi bir hüküm kurulmadığı, Yargıtay 15 HD’nin bozma ilamlarında bu yönden bozma sebebi-gerekçesi bulunmadığı, 2016/872 K sayılı kararın davalı vekilince temyiz edilmesine rağmen temyiz dilekçesinde bu hüküm eksiği hakkında bir temyiz sebebi ileri sürülmediği, bozma ilamlarında vurgulanan bozma sebepleri dışında davalının diğer temyiz istemlerinin ise reddedilmiş olduğu gözetildiğinde, mahkememizce de bozma ilamlarına uyulmuş olmakla, davalının kötüniyet tazminatı talebi yönünden (bu konuda olumlu veya olumsuz hüküm kurulmaması şeklinde) davacı yararına usuli kazanılmış hak oluştuğundan, nihai kararda davadaki taraf taleplerinin tümü hakkında hüküm kurulması HMK uyarınca zorunlu olduğundan bu husus değerlendirilerek, davalının kötüniyet tazminatı talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının … 23.İcra Müdürlüğü … Esas (yenileme üzerine … Esas) takip dosyasına kısmi itirazının kısmen iptaline, takibin 73.712,95-TL asıl alacak, 18.527,15-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 92.240,10-TL alacak yönünden, takip sonrası 73.712,95-TL asıl alacağa değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynı koşullarda devamına, fazla istemin reddine,
Kabul edilen kısım yönünden davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine,
Reddedilen kısım yönünden davalının kötü niyet tazminatı talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 6.300,92-TL olup, peşin alınan 1.559,20-TL’nin mahsubu ile bakiye 4.741,72-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, mahkememizin 2016/872 K ile 2018/752 K sayılı bozulan ilk kararlarına göre davalıdan yapılan tahsilat bulunması durumunda bu tutardan mahsubuna,
3-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 12.712,81-TL nispi vekalet ücretinin (bozulan kararlar nedeniyle tahsilde tekerrür olmamak üzere) davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 6.251,32-TL nispi vekalet ücretinin (bozulan kararlar nedeniyle tahsilde tekerrür olmamak üzere) davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça bozma öncesi yapılan 3.671,65-TL ve bozma sonrası yapılan 2.980,00-TL (2.900,00-TL bilirkişi ücreti, 80,00-TL posta masrafından ibaret) toplamı 6.651,65-TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına (%68,74-%31,26) göre hesaplanan 4.572,34-TL ile davacı tarafça yatırılan 1.559,20-TL peşin harcın toplamı 6.131,54-TL yargılama giderinin (tahsilde tekerrür olmamak üzere) davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça bozma sonrası yapılan 1.573,60-TL (1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 73,60-TL posta masrafından ibaret) yargılama giderinden davanın kabul/red oranına (%68,74-%31,26) göre hesaplanan 491,90-TL yargılama giderinin (tahsilde tekerrür olmamak üzere) davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 15 GÜN içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile Yargıtay’da temyiz yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.01/06/2021

Katip …

Hakim …