Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/479 E. 2020/448 K. 23.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/479
KARAR NO : 2020/448

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/07/2019
KARAR TARİHİ : 23/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkil şirketle arasında, davalıya ait … ilçesi 94 ada 141 parsel sayıda kayıtlı … mahallesi … sok.No:26 … adresindeki otelin iç yapı ahşap dekorasyon işlerinin yapımı konusunda anlaşmaya varıldığını, görüşmeler neticesinde yapılacak işlerin neler olduğu konusunda taraflar arasında mutabakata varıldığını, ancak davalı yanca müvekkil şirkete mail yoluyla gönderilmiş olan 16 (onaltı) maddelik bir yazılı sözleşmedeki bazı maddeler ön görüşmelerde yapılan mutabakata uygun olmadığı için bir başka deyişle sözleşmenin bazı şartları müvekkil açısından ağır olduğu için yazılı bir sözleşme imza edilmediğini, davaya konu işin bedeli başlangıçta 850.000.00.TL artı KDV olarak tahmin edilmek suretiyle kararlaştırılmış ise de davalı yanca sipariş edilen ek işlerle ve tadilat suretiyle değişikliğe gittiği imalatlarla birlikte (KDV hariç) 1.221.687,14.TL’na (KDV dahil edildiğinde ise 1.441.590,83.TL’na) yükseltildiğini, işin tamamı davalı adına hareket eden yetkili mimarın denetim ve gözetimi ve oluruyla, tam olarak sonuçlanmasına rağmen, davalı yan kendince bir takım anlamsız gerekçeler ileri sürülmek suretiyle ek işler için ödeme yapmaya yanaşmadığı gibi ek işler olmadan mutabakata varılan 850.000.00.TL’nında 120.000.00.TL ödenmediğini, bugüne kadar bu iş nedeniyle müvekkile 250.000.00.TL peşin 480.000.00.TL (4 adet 120.000.00.TL bedelli) çek ile olmak üzere toplamda 730.000.00.TL ödeyen davalının Ankara 36. Noterliğinden keşide edilen 11.06.2018 tarih ve 06983 yevmiye sayılı ihtarnameye rağmen ödeme yapmadığı gibi, … 11. Asliye Hukuk Mahkemesince … D.iş sayılı dosya üzerinden mahallinde yapılan keşif suretiyle hazırlanan bilirkişi tespit raporuna rağmen de bakiye borcunu ödemeye yanaşmadığını, yapılan takibe ise itiraz edilmediğini, davalının haksız ve kötüniyetli itirazının iptali ile takibin 711.590,83.TL asıl alacak ve 40.297,49 işlemiş faiz alacağı yönünden devamını, davalı yanın haksız ve kötüniyetli itirazı nedeniyle asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizde görülmekte olan dosya kapsamına göre ise … 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin …E.sayılı dosyasında, dosyamız davalısı … A.Ş tarafından dosyamız davacısı … Ltd. Şti aleyhine dava açıldığı, adı geçen davada davacı … A.Ş vekilinin “müvekkili şirketin … adresinde kain taşınmazın, “otel” olarak kullanılmasını sağlayacak imalat işleri için birçok firma ile görüşerek teklifler aldığını, davalı şirket de 23/01/2018 tarihli ve imal edilecek ürünlerin tüm nitelik ve niceliklerini belirtir “Müşteri Teklif Formu” müvekkiline gönderdiğini, müvekkili şirketin, işbu ürünlerin imalatı için kendisine verilen 850,00 TL + KDV’lik teklifi kabul ederek Oda – Hol ve Lobby İmalat Sözleşmesi düzenleyip davalı yana ilettiğini, davalı yanın harici olarak şartların kabul edildiğini ve sözleşmenin daha sonra bir araya gelindiğinde imza edilebileceğini beyan ederek imalat işlemlerine başlandığını, davalı yanın zımnen kabul ettiği sözleşme gereği imalatlara başlaması ile müvekkili şirket tarafından, nitelikleri ve nicelikleri “Müşteri Teklif Formunda” detaylı olarak belirtilmiş ürünlerin imal edilip teslim edilmesini müteakip birçok üründe gizli ve açık ayıpların mevcut olduğunu, bir kısım edilip teslim edilmesini müteakip birçok üründe gizli ve açık ayıpların mevcut olduğunu, bir kısım ürünlerin ise hiç imal edilmediğinin görüldüğünü, işbu ürünlerdeki ayıpların halen mevcut olduğunu, yerinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile bu durumun açıkça ortaya çıkacağını, davalı yanın imal ettiği bu ürünlerde mevcut olan ayıpların müvekkili şirketin müşteri portföyünün otelden beklentisinin çok aşağısında kalmasına sebep olduğun ve müvekkili nezdinde prestij ve müşteri kaybı olarak bir çok zarara sebebiyet verdiğini, davalı yanın ayıplı ve eksik ifaları nedeniyle uğranılan zararların yanında işin Oda – Hol ve Lobby İmalat Sözleşmesinde belirtilen anahtar teslim tarihinde tesliminin sağlanamamasından kaynaklı olarak da müvekkili nezdinde zararlar meydana geldiğini, sözleşmenin “Genel Esaslar” başlıklı 3.1. maddesinde; “yüklenici işbu sözleşmeye ekli teklif listesinde belirtilen nitelik ve biçimde imalatları tam ve kullanılabilir vaziyette (montaj dahil) anahtar teslim şeklinde tamamlayıp teslim etmeyi taahhüt eder” denildiğini, sözleşmenin “İşin Süresi” başlıklı 4.1.maddesinde de; “sözleşme konusu iş, yüklenici tarafından en geç 31/03/2018 tarihinde teslim edilecektir…” denilmek sureti ile müşteri teklif formunda belirtilen tüm edimlerin en geç 31/03/2018 tarihinde ifa edileceği taahhüt edildiğini, ancak davalı yanın 31/03/2018 tarihinden 45 gün sonra ve ayıplı olarak teslimi gerçekleştirdiğini, sözleşmenin 4.2.maddesinde geç teslim halinde uygulanacak cezai şart belirtildiğini ilgili maddede; “işin süresi içerisinde belirtilmemesi halinde yüklenici, geciken her gün için ayrıca zarar oluşup oluşmadığına bakılmaksızın 1.000,00 TL cezai şart ödeyecektir” hükmü gereği müvekkilin uğradığı zararlar dışında müvekkilin geç teslimden kaynaklı olarak uğradığı zararların tespiti ve davalı yandan tazmininin yanında günlük 1.000,00 TL’lik cezai şartın da tazminini talep ettiklerini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında davalı arasında yapılan harici görüşmelerde, davalının teklif formunda bir kısım ölçüm ve hesaplama hatalarının yapıldığı ve esasında hesaplanan alan ile gerçekte olan alan arasında metrekare farkı olduğu bu metrekare farkından dolayı ek işlerin yapıldığı ve gecikmenin bundan kaynaklandığı belirtildiği ve bu ek işler için tarafların anlaştığı bedel olan ve davalının teklif formunda belirttiği 850,00 TL + KDV yerine 1.116.049,09 TL + KDV olmak üzere toplamda 1.375.937,84 TL talep edildiğini, ancak bedel talebi ne ticari örf ve adet bağlamında ne de mevzuat bağlamında kabul edilebilemeyeceğini, davalının müşteri teklif formunda hesaplama hataları ile düşük bedelle müşterilere teklif vererek ve bu sayede müşterinin mevcut iş için kendilerini seçmesini sağladıktan sonra hesaplama hataları yapıldığı iddiası ile ek ücretler talep etme amacı ile yapıldığını, bu durumun davalının kötü niyetli hareket ederek haksız kazanç elde etme amacında olduğunu açıkça gösterdiğini, davalının basiretli bir tacir gibi hareket etme yükümlülüğü bulunduğunu, fakat davalının buna uymadığını beyan ederek davalının eksik, ayıplı ve geç teslimden dolayı müvekkilinin uğradığı zararın tazminini talep etmiştir.
Adı geçen her iki dava dosyasındaki geçen uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
”Davaların birleştirilmesi” başlıklı HMK.m.166. hükmüne göre;
(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.
(2) Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.
(3) Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir.
(4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
Adı geçen hükmün uygulanma kabiliyetinin tespiti açısından … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyasının geldiği, bu dosyadaki davacı şirketin dosyamız davalısı şirket olduğu, bu dosyadaki davalı şirketin ise dosyamız davacısı olduğu, her iki uyuşmazlığın taraflar arasında varlığı tartışmasız olan sözleşmeden kaynaklandığı, mahkememizdeki davada ve adı geçen diğer davada gözüken … Ltd. Şti’nin yüklenici olarak sözleşmede yer aldığı, mahkememizdeki davada ve adı geçen diğer davada gözüken … A.Ş.’nin ise iş sahibi konumunda bulunduğu, mahkememizde görülen asıl davada yüklenicinin taraflar arasında kararlaştırılan iş bedeli dışında sipariş edilen ek iş ve tadilat suretiyle yapılan değişiklikler sonucunda davacının iş bedelinin KDV dahil 1.441.590,83 TL bedele yükseldiği, ancak iş sahibinin bakiye borcunu ödemediği, bu nedenle bakiye kısımla ilgili icra takibi yapıldığını beyan ettiği, yine mahkememiz dosyasında davalı iş sahibinin ise yüklenicinin ayıplı ve geç teslimi karşısında alacak talep edilmeyeceği, nitekim bu nedenle … 16. ATM nezdinde … E.sayılı davayı açmış olduğu, bu çerçevede de davanın ret olunmasını savunduğu, buna mukabil dosyamız davalısı olan iş sahibi … A.Ş.’nin vekili … 16. ATM nezdinde … E.sayılı dava dosyasında davacı konumunda olup asıl davaya konu olan eser sözleşmesi nedeniyle kendisinden talep olunan bedelin kabul edilebilir olmadığı, hesaplama hatalarıyla düşük bedelle müşterilere teklif verildiği, tüm bunların ek ücret talep etme amacıyla yapıldığı, asıl yüklenicinin eksik, ayıplı ve geç teslimi nedeniyle iş sahibi olan şirketin zarara uğradığı iddiasıyla zararın tahsilini talep ettiği açıktır.
Bu çerçevede Mahkememizde açılan davadaki kalemler ile ilgili yapılacak hesaplamaların mutlak anlamda, … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı davadaki yargılamadaki hesaplamalar ve deliller ile doğrudan bağlantı içinde bulunduğu görülmektedir. Zira … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dava dosyasında eserin tamamlanıp tamamlanmadığı, hangi ölçüde tamamlandığı, sözleşmeye aykırı şekilde teslim yapılıp yapılmadığı, buna göre iş sahibinin eksik, ayıplı ve geç teslim nedeniyle zararının mevcut olup olmadığı, atanan bilirkişi marifetiyle zorunlu olarak araştırılacaktır. Zaten bu araştırmanın sonucuna göre mahkememiz dosyasındaki taleplerin tamamen veya kısmen kabulü veya reddi, diğer dosyanın ise tamamen veya kısmen kabul veya reddi söz konusu olacaktır. Bu durumda her iki dava konusu uyuşmazlığın aynı sözleşmeden kaynaklandığı gibi aynı delillerin incelenmesi, değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu yön itibariyle ikinci açılan davanın, birinci dava dosyası ile birleştirilmesi gerektiği gibi esasen Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin açık uygulamaları da bu yöndedir.(Yargıtay 15H.D.’nin 2019/972E. 2019/1388K. sayılı ilamı, 2018/2157E. 2018/5233K., 2018/3977E. 2018/4557K., 2018/3105E.)
Mahkememizin 2019/479E. sayılı dosyası ile … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyasının taraflarının aynı olduğu, her iki davanın aynı sebepten kaynaklandığı, delillerin dahi aynı olduğu, aralarında bu şekilde fiili-şahsi bağlantı bulunduğu, delillerin birlikte takdirinin uygun olduğu, birleştirme kararı verilmesinin usul ekonomisi yönünden gerekli olduğu gibi bilakis birleştirme kararı verilmemesinin her iki dosya yönünden en son Yargıtay aşamasında dahi bozma nedeni teşkil edecek nitelikte olduğu anlaşılmakla, mahkememiz dosyasının daha önce açılan ve tahkikat aşaması devam eden … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyasıyla birleştirilmesi gerekir.
Yapılan açıklamalar karşısında; mahkememiz dosyasının, … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamaya … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ..E. sayılı dosya üzerinden devam olunmasına dair karar vermek gerekmiştir.
Hüküm: Yapılan açıklamalar karşısında;
1-Mahkememiz dosyasının, … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamaya … 16.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…E. sayılı dosya üzerinden devam olunmasına,
3-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin birleşen dosya ile birlikte hüküm altına alınmasına,
4-Dosyanın kaydının bu şekilde kapatılmasına,
5-Birleştirme kararının HMK m.166/f.3 hükmü gereği ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilmesine
Dair, asıl dosya üzerinden istinaf kanun yolu açık olmak üzere mahkemizce oy birliğiyle kesin olarak karar verildi. 23/10/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …