Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/474 E. 2019/882 K. 26.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/474 Esas
KARAR NO : 2019/882

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/07/2019
KARAR TARİHİ : 26/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 26/06/2017 tarihinde saat 14:00 sularında davalının maliki/sürücüsü olduğu… plakalı aracın ; müvekkili sigorta şirketi tarafından … nolu sigorta poliçesi ile sigortalanan … plakalı araca % 75 kusur ile çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, kaza tutanağına göre; … plakalı otomobilin 2918 sayılı kanun KTK madde 53/1-b sola dönüş kurallarına uymadığı, … plakalı otomobilin ise öndeki aracı geçerken geçme kurallarına riayet etmediğini ve neticesinde kazanın meydana geldiğini, kazaya ilişkin eksper raporunun dava dilekçesinde mahkememize sunulduğunu, eksper raporu doğrultusunda müvekkili şirketin sigortalısı … plakalı araç için meydana gelen hasar tutarını 31.07.2017 tarihinde anlaşmalı servise ödediğini, TTK’nın 1472 ve devamı maddelerine göre müvekkili şirketi kendi sigortaladığı araç malikinin haklarına sahip olarak kazada kusuru bulunan şahıslara karşı ödediği meblağı talep etme hakkına sahip olduğunu, bu nedenle davalı tarafın itirazının iptali ile 8.625,00-TL asıl alacağın hasar tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya dayanak teşkil eden trafik kazasının Manisa ili Selendi ilçesinde meydana geldiğini, müvekkilinin ikametganın Manisa ili Turgutlu İlçesi olduğunu, davaya yetki yönünden itirazı ettiklerini, dosyanın Manisa İli Selendi ilçesi veya Turgutlu ilçesi Asliye Hukuk mahkemelerine gönderilmesi gerektiğini, davaya konu trafik kazasında müvekkilinin sorumlu olacağı kusur oranı belirlendikten sonra sorumlu olacağı maddi tazminat miktarının belirlenmesiyle davaya konu alacak likit hale geleceğinden, müvekilinin ilamsız icra takibine itirazının kötü niyetli itiraz olarak yorumlanarak icra inkar tazminatına mahkum edilmemesi gerektiğini, davanın yasal dayanağı olmadığını, müvekkilinin yargı aşamasından geçerek kesinleşmemiş olan bir icra takibee itiraz ettiğini, bu nedenle itirazın icra inkar tazminatından sorumu olacak bir itiraz olarak değerlendirilmemesi gerektiğini, bu nedenle davanın reddi ile yargılama giderlerinin davacı üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı … şirketine kasko sigortası ile sigortalı bulunan dava dışı gerçek kişiye ait hususi araca davalının sahibi olduğu hususi aracın çarpması sonucu, sigortalı araçta meydana gelen hasar bedelinin, kasko sigortacısı tarafından sigortalısına ödenmesi nedeniyle rücuen tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 03.07.1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticarî dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, TTK’nin “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; Uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK’nın 1472. (6762 sayılı TTK’nın 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından kasko poliçesi ile sigortalı olan hususi araca davalıya ait hususi aracın çarpması sonucu sigortalısına ödenen tazminatın davalıdan rücuen tahsiline ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı … tacir ise de, sigortalısının tacir olmadığı ve uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı anlaşıldığından, davanın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Yargıtay 20.HD 2015/16159-2016/2532)
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1- HMK.’nın 114/1-c , 115/2. Maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan mahkememizin görevsizliği ile davanın USULDEN REDDİNE , Görevli mahkemenin ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
2- HMK.nın 20. Maddesi uyarınca taraflardan birinin , bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten , süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak talep etmesi halinde dava dosyasının görevli … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere hukuk mahkemeleri tevzi bürosuna GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nın 20 maddesine göre kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili Mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği,
4-Yargılama gideri konusunda HMK’nın 331/2 maddesi gereğince görevli Mahkemece karar verilmesine, davaya bir başka Mahkemede devam edilmediği takdirde talep halinde Mahkememizce yargılama giderleri hakkında karar verilmesine,
5- Harç ve masrafların yetkili ve görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli karar tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemelerinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.26/11/2019

Katip …
¸E-İmza

Hakim …
¸E-İmza