Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/432 E. 2021/448 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/432 Esas
KARAR NO : 2021/448

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/07/2019
KARAR TARİHİ : 16/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile davacı arasında mal alım satımı nedeniyle ticari ilişkinin mevcut olduğunu, ticari ilişki kapsamında davacının fatura karşılığı gönderdiği emtiaların davalı tarafından teslim almış olmasına rağmen cari hesap ilişkisi kapsamında bakiye borcunu ikazlara rağmen ödemediğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine … 22. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, yapılan bu takibe davalı tarafından itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, dava şartı olarak arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu ve anlaşamama tutanağının tutulduğunu belirterek borçlunun, … 22. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin, tüm ferileri ile devamına, takip borçlusunun alacağın %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve yasal vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından dosyaya sunulan herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 22.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, fatura, cari hesap ekstresi, davacının 2019 yılı BA-BS formları, davalının 2019 BA-BS formları, tarafların ticari defter ve belgeleri celp edilmiş, incelenmiştir.
Mahkememiz dosyası Mali Müşavir …’a tevdi edilerek kök ve ek raporlar alınmış, 26/11/2020 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle ve sonuç olarak; “…Davacının, davalıdan, 11.06.2019 takip tarihi itibariyle, 11.263,40 TL asıl alacağının bulunduğu,3095 sayılı kanuna göre bu alacağa, takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık %19,5 ve değişen oranlarda avans faizi hesaplanabileceği kanaatine varılmış..” yine 02/03/2021 tarihli ek raporda ise; “…kör raporunda belirttiği gibi, davacının, davalıdan, 11.06.2019 takip tarihi itibariyle, 11.263,40 TL asıl alacağının bulunduğu…” kanaatine varılmıştır.
Dava, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan fatura alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ticari satıma ve hizmete dayalı cari hesap ilişkisinin bulunduğu, davacı tarafından üstlenilen edim yerine getirildiği halde bu hizmet için kesilen fatura bedellerinin ödenmediği, bu amaçla davacı tarafından başlatılan icra takibine davalının davacı tarafa borcu olmadığını bildirerek itirazda bulunduğu, ödeme emrine itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve duran takibe devam edilmesi amacıyla davacı tarafından işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından kesilen takibe konu fatura, hem davacının BS formlarında hem de davalının BA formlarında kayıtlı olup Vergi Dairesi Başkanlığına bildirilmiştir. Başka bir anlatımla, faturanın taraf ticari kayıtlarında yer aldığı tartışmasızdır. Öte yandan, dosyaya delil olarak sunulan mail yazışmalarında, davacının üstlendiği edimi eksiksiz yerine getirdiği, tarafların karşılıklı olarak bu durumu teyit eden mesajları uyarınca hizmetine yerine getirildiği konusunda duraksama yoktur.
Yargılama sürecinde faturaya dayalı alacağın varlığı ve miktarının tespiti amacıyla tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bu amaçla davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan toplam 11.263,40 TL alacaklı olduğu kök raporda tespit edilmiştir. İşbu kök rapora karşı davalı tarafından kendi ticari defterlerinin incelenmediği yönünde itirazda bulunulması üzerine, Mahkememizce eksik tahkikat yapılmaması ve savunma hakkının kısıtlanmaması bakımından davalının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi için ek rapor alınmış, bilirkişi ek raporunda davalının takibe ve cari hesaba konu faturayı kendi ticari defter ve kayıtlarına işlediği, faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olduğunun incelemede tespit edildiği, bu halde yerleşik Yargıtay uygulamaları gereğince davacı tarafından kesilen faturaları kendi ticari defterlerine işleyen davalının, faturaya konu malları / hizmeti teslim aldığının kabulünün zorunlu olduğu, öte yandan davacı tarafından kesilen faturaya karşı davalının yasal süresi içinde itirazda bulunmadığı gibi yine iade de edilmediği, bu halde faturayı kabul eden, kendi ticari defterlerine işleyen bu suretle faturaya konu malları teslim aldığını kabul eden davalının fatura bedelini ödemesinin gerektiği, ne var ki kendi cari hesabında davacıya takip tarihi itibariyle 11.263,40 TL borçlu göründüğü, herhangi bir ödeme kaydına rastlanılmadığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi tarafından kök ve ek raporda yapılan tespitler neticesinde davacının takip tarihi itibariyle davalıdan takip tutarı olan 11.263,40 TL alacaklı olduğu, tarafların ticari defterlerin bu konuda birbirini teyit ettiği ve uyuştuğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, davalının … 22. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yönelik yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin kaldığı yerden aynı koşullar altında aynen devamına, alacağın likit ve muayyen olması nedeniyle yasal koşulları oluştuğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının … 22.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yönelik yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile, takibin kaldığı yerden aynı koşullar altında aynen DEVAMINA,
2-Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 769,40 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 136,04 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 633,36 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 136,04-TL peşin harç, posta ve tebligat masrafı 141,30-TL, bilirkişi ücreti 1.250,00,TL olmak üzere toplam 1.527,34 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığı anlaşıldığından bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
6-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca maktudan az olmamak koşulu ile belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-HMK 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde kullanılmayan ve artan bakiye gider avansının resen ilgili taraflara veya vekiline İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır