Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/415 E. 2023/627 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
ASLİYE 2.TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2019/415
KARAR NO : 2023/627

DAVA : TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/07/2019
KARAR TARİHİ : 18/07/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen TAZMİNAT davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinn 25.12.2015 tarihinde işyerine gitmek için sabah saat 08:30-09:00 sularında halk otobüsünden işyerinin karşısında indiğini, akabinde sol tarafını kontrol ettikten sonra harekete geçeceği esnada davalılardan …’nın kullandığı … plakalı araç trafik kural ve yükümlülüklerine aykırı olacak şekilde geri geri manevra yaparken müvekkiline çarptığını, meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin % 34 oranında sürekli malül olduğunu, … Cumhuriyet Başsavcılığının … numaralı dosyası kapsamında soruşturma açılarak, … 30. Asliye Ceza Mahkemesinin … E. numaralı dosyası nezdinde dava açıldığını, kovuşturmanon devam ettiğini, müvekkili …’ın 25.01.1960 doğumlu olup kaza tarihinde … Tic. A.Ş. isimli şirketinde temizlik / yardımcı eleman olarak çalıştığını, kaza tarihinde aylık maaşı 1.750,-TL olup ayrıca 500,-TL yol ve yemek parası da aldığını, iş ilişkisi işvereni tarafından sonlandırılmış olup, hali hazırda işsiz ve başkaca bir geliri de olmamakla desteğe muhtaç konumda olduğunu, davalılardan … firmasının olay tarihinde davalı …’nın işvereni, davalı … Sigorta’nın da … plakalı aracın ZMSS sigortacısı, bir diğer davalı … Sigorta A.Ş.nin ise aracın kasko sigortacısı olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, kaza nedeni ile uygulanan tedavi, ulaşım, vb. giderleri ile kalıcı engeli, güç kaybı nedeni ile fazlaya dair tüm talep ve dava haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 25.000,-TL maddi tazminatın davalılardan …, … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, 10.000,-TL manevi tazminatın ise davalılardan …, … ve …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili plaka 16.10.2019 tarihli dilekçesi ile araç plakasını yanlış bildirdiklerini, doğrusunun … olduğunu bildirmiştir. Maddi tazminat talebini somutlaştırması ve açıklaması istendiğinde ise; 21.01.2020 tarihli dilekçesi ile 20.000,00.-TL tazminat talebinin tamamının sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin olduğunu bildirmiştir. 12.07.2021 tarihli beyan dilekçesinde de davalı … Şirketine ilk olarak 16.10.2019 tarihinde başvurduklarını beyan etmiştir.
CEVAP:
Davalı … ve San A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın 25.12.2015 tarihinde meydana geldiğini, aradan iki yıl geçtiğini, taleplerin zamanaşıımına uğradığını, davalı …’nun yavaş bir şekilde aracı park ederken, davacının araya girmesi nedeni ile kazanın meydana geldiğini, bu kadar yavaş park edilirken böyle bir sakatlığın doğması imkanı olmadığını, davacının kazadan önceki hastalıklarını bizim üzerlerine atmaya çalıştığını, bu yönüyle inceleme yapılması için dosyanın adli tıpa gönderilmesini talep ettiklerini, ceza davasında taraf olmadıklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş.vekili cevap dilekçesinde özetle; taleplerin zamanaşıımına uğradığını, davadan önce arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini, dava öncesi müvekkili şirkete hiçbir başvuruda bulunulmadığını, delillerin tebliğ edilmediğini, ayrıntılı cevap haklarını saklı tuttuklarını, huzurdaki davada, müvekkili şirket nezdinde düzenlenmiş kaza tarihini kapsar herhangi bir ZMSS poliçesine rastlanmadığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, malüliyet konusunda adli tıptan rapor aldırılması gerektiğini, tazminat hesabının aktüer bilirkişilerce asgari ücret üzerinden yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş.vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karıştığı iddia edilen … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 07.10.2015 – 07.11.2018 tarihleri arasında … numaralı Uzun Süreli Genişletilmiş (Kasko) Sigorta Poliçesi ile … A.Ş. adına sigortalı olup ihtiyari mali mesuliyet limitinin maddi/ bedeni ayrımı yapılmaksızın 25.000,00.-TL olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatına dahil olmadığını, sigortalı aracın 3.kişilere ve/veya araçlara verdiği zararlar için Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası ile tanınan teminatlar ve söz konusu teminatlar için öngörülen poliçe limitlerinin devreye gireceğini, söz konusu kazada meydana gelen zararlar ile ilgili dava dilekçesinde yer alan taleplerin öncelikle ZMSS poliçesi tarafından karşılanması gerektiğini, bu teminat limitinin de aşılması halinde kasko sigorta poliçesine bağlı ihtiyari mali sorumluluk sigorta poliçesine yalnızca maddi tazminat taleplerine ilişkin olarak başvuruda bulunulabileceğini, söz konusu taleplerin öncelikle zorunlu trafik sigortacısına yöneltilmesi gerektiğini, kazadaki taraf kusurlarının tespiti için dosyanın adli tıp kurumu’na gönderilmesi gerektiğini, maluliyet tespitinin yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; Davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi zararların giderilmesi talebine ilişkin tazminat davasıdır.
Taraflar arasında kazanın varlığı, davacının olay nedeniyle yaralanması ve sigorta poliçesi hususlarında tartışma bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık; kazadaki kusur durumu ve tazminat miktarı konusunda toplanmaktadır.
Yargılama devam ederken davacı vekili 11/07/2023 tarihli dilekçesi ile dava dosyasına konu uyuşmazlık yönünden haricen sulh olunduğunu, bu nedenle davadan feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını belirterek, bu yönde karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin dilekçesi davalı taraflara tebliğ olunmuş, davalılardan … Sigorta A.Ş. vekili 13/07/2023 tarihli dilekçesinde; davacı taraf ile sulh olunduğunu, yargılama gideri vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını belirtmiştir.
Davalılardan … vekili 14/07/2023 tarihli dilekçesinde; feragat nedeniyle davacı taraftan yargılama gideri vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını belirtmiş, arabuluculuk ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Diğer davalılar … Sigorta A.Ş. ve … A.Ş. vekillerince beyanda bulunulmamıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun feragate ilişkin 307 ve devamındaki maddelerine göre; feragat, davacının, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmaksızın talep sonucundan kayıtsız-şartsız vazgeçmesidir. Hükmün kesinleşmesine kadar yapılabilen feragat, kesin hüküm gibi sonuç doğurur. Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.
Yukarıda yazılı yasal düzenlemeye göre davanın, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikteki davalardan olduğu, davacı vekilinin talep sonucundan kayıtsız, şartsız ve tamamen vazgeçtiği, incelenen vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu dikkate alınarak, basit yargılama usulüne tabi olan davada kesin hüküm oluşturan feragat nedeniyle aşağıdaki şekilde davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın HMK’nın 307. ve devamı maddeleri gereğince feragat nedeniyle REDDİNE,
1-Alınması gerekli 269,85-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 119,55-TL harçtan mahsubu ile 150,30-TL eksik karar ve ilam harcının DAVACIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Talep gibi taraflar lehine/aleyhine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin KENDİ ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
5-Dava şartı arabuluculuk sürecinde Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan 6183 sayılı Kanuna göre tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, tarafların yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.18/07/2023

KATİP

HAKİM