Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/393 E. 2021/489 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/393 Esas
KARAR NO : 2021/489

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2019
KARAR TARİHİ : 30/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 08/04/2018 tarihinde … İşletme Müdürlüğü hizmet sahasında bulunan … adresinde davalı … Müdürlüğü tarafından yapılan çalışma sırasında müvekkili şirkete ait tesislere hasar verildiğini, müvekkili şirket personelince arızanın giderilmesi ve enerji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarımı için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedelleri kapsayan hasar bedeli olan 3.165,34 TL’ nin hasar verenler aleyhine tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine 3.165,34 TL hasar bedeli 93,66 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 3.259,00 TL’ nin tahsili amacıyla … 31. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını ve davalıya ödeme emri gönderildiğini, davalının borca ve icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, icra takibine konu olan alacağa dayanağın hasar bedeli olduğunu, bu nedenlerle davalının … 31. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış yolduğu haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20′ sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın müvekkili idare açısından husumetten reddinin gerektiğini, müvekkilinin bizzat kendisinin çalışma yapmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla yüklenici bir firmanın çalışma yapmış olması halinin ispat edilemediğini ancak … yüklenicisi olmasının …’ nin sorumluluğunu gerektirmeyeceğini, müvekkilinin ihale makamı konumunda olduğundan işveren dahi olmadığını, bu nedenle davanın husumetten reddine karar verilmesinin gerektiğini, davacı tarafından açılan iş bu davada müvekkili idareye hiçbir sorumluluk ve kusur atfedilemeyeceğinden davanın esas yönünden de reddine karar verilmesini, dava konusu hasarın oluştuğu iddia edilen yerde müvekkili idare tarafından ve idare elemanlarınca herhangi bir çalışma yapılmadığını, eğer bir hasar verilmişse bu durumun o yerde iş yapan yüklenicinin veya alt yapı çalışması yapan diğer kurumların gaz elektrik telekomünikasyon vb. kusur sorumluluğunu gerektireceğini, bir an için müvekkili idarenin dava konusu hasardan sorumlu olduğu kabul edilecek olsa bile; davacının hasar tarihinden itibaren faiz istemesinin mümkün olmadığını, çünkü faiz istenilebilmesi için müvekkili idarenin temerrüde düşürülmesinin şart olduğunu, oysa müvekkili idarenin temerrüde düşürülmediğini, bu nedenlerle davanın husumet yönünden reddine, aksi takdirde esas yönünden reddine, müvekkili idare aleyhine hüküm kurulması halinde alacağa yasal faiz uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 31. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, hasara ilişkin hasar zaptı sureti, ihtar üst yazı sureti, ödeme emri sureti, davalı itiraz dilekçesi sureti, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı yazı cevabı, arabuluculuk son tutanağı celp edilmiş, incelenmiştir.
Dosya, İTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğr. Üyesi …’ a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 20/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; “…Dava dilekçesi ekinde olay yerini gösterir bir adet fotoğraf bulunduğu, bu fotoğrafta kazı yapılan 2,97×1 m²’ lik alanda 3 adet siyah kılıflı kablolar olduğunun görüldüğü, bu kabloların tek damarlı olması, bu kabloların 34,5 kV’luk orta gerilim kabloları olduğunu gösterdiği, bu kabloların normal alçak gerilim … kablolara göre çok daha kalın izolasyonlu olduğu, elektriksel koruma elemanlarının da çok hassas olup en ufak bir izolasyon sıyrığında meydana gelecek faz toprak kaçağında sistem açma yaptığı, dava dilekçesi ekinde bulunan bir adet fotoğrafta üç kablonun sadece birinde sıyrık oluştuğu ve bakır iletkenin ortaya çıktığının görüldüğü, ayrıca kabloların altının da kazıldığı, bu şekliyle kabloların ortaya çıkarıldığı, sonrasında yapılan çalışmalarda muhtemelen dikkatsizlikle hasar verildiği, …’ ın toplamda 3.165,34 TL zarara uğradığı, kazı çalışmaları yapanların genelde alçak gerilim iletkenleri ile karşılaştıklarından bu durumları umursamadıklarının anlaşıldığı, dosyada bulunan fotoğrafa göre … kablolarının yeteri kadar derine yerleştirildiği, bu bakımdan kabloların mevzuata aykırı yerleştirildiğini söylemenin mümkün olmadığı, kazının ise iş makinesi ile yapıldığının anlaşıldığı, bu bakımdan söz konusu yüksek gerilimli iletkenler için her türlü güvenlik önleminin alınmasının gerektiği, iş güvenliği önlemlerinin alınmasının kazı yapılacak sahada bulunması muhtemel Bedaş kablolarının yerlerinin tespit edilmesini gerektirdiği, kazı çalışmasını yapacak iş sahibi idarenin mutlaka kazı ruhsatı ile birlikte gerek …’ tan gerekse Belediyenin Fen işlerinden kazı alanındaki yer altı tesisatlarının çizili olduğu krokileri istemeleri ve yüklenicilere teslim etmeleri gerektiği, dosyada bulunan bilgi, belge ve tutanaklara göre …’ ın orta gerilim kablolarını kendilerinin uymaları gereken … kablo döşeme yönetmeliğine uygun derinlikte serdiği kanaatine varılarak …’ a atfı kabil kusur verilemeyeceği, …’ nin denetim ve kontrolörlük işini yapabilmesi için işi her safhasında sahada kontrol yükümlülüğünü yerine getirmesi gerektiği, dolayısıyla … Genel Müdürlüğünün kazı ruhsatı ekine yer altı tesislerinin krokisini koymadan yüklenici ortaklarına işi başlattığından ve …’ tan nezaretçi temini yapamadıklarından hasarın meydana gelmesinde %50 kusurlu olduğu, dosyaya ihbar edilen müteahhit firmaların da daha önceki işlerinden edindikleri tecrübe gereği …’ tan bu bölgede kablo tesisi olup olmadığını sorma gereği duymadıklarından hasarın meydana gelmesinde eşit %50 kusurlu oldukları, olayda davalı … ile birlikte ortak kusur olduğu…” mütalaa edilmiştir.
Dava, davacı şirkete ait elektrik tesislerinin davalı şirket tarafından zarara uğratılmasından ötürü hasar bedelinin tazminine yönelik olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; 08/04/2018 tarihinde … İşletme Müdürlüğü hizmet sahasında bulunan … adresinde davalı kurum tarafından yapılan kazı çalışmaları sırasında davacı şirkete ait elektrik tesislerine zarar verildiği, davacı şirket tarafından zararın onarım yapılmak suretiyle giderildiği, hasar bedelinin ödenmesine yönelik olarak davalı hakkında icra takibine girişildiği ancak davalının borca ve takibe itirazda bulunduğu, davalı her ne kadar mevcut zarardan yüklenici olan ihbar olunan şirketlerin sorumlu olduğunu beyan etmiş ise de; davalı kurum ile yüklenici şirketler arasında akdedilen sözleşmelerin kendi iç ilişkilerinde etkili olduğu, bu kapsamda davalının dış ilişkide zarar gören davacı şirkete karşı haksız fiil hükümleri uyarınca sorumluluğunun devam ettiği, … ‘ye yazılan müzekkereler cevaplarından hasar tarihi itibariyle davalı kurum tarafından olay yerinde kazı çalışması yapıldığının sübuta erdiği, onarım masrafları, malzeme ve işçilik bedellerine yönelik mevcut zarar tutarının elektrik mühendisi bilirkişinin 20/03/2021 tarihli raporunda detaylı ve yasal geciktirici nedenleri kapsamlı şekilde anlatılarak piyasa rayiçleri ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, ihbar olunan şirketlerin bilirkişi raporuna karşı itirazlarının yerinde olmadığı, özellikle itiraza konu hususların ve zarar kaynağının raporda gerekçeli olarak denetime elverişli şekilde tartışıldığı, bu bağlamda hem hasar nedeni hem de zarar tutarı bakımından 20/03/2021 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu nazara alındığında davalının icra takibine yönelik itirazında haksız olduğu anlaşılmakla, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının … 31. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasına yönelik yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile takibin kaldığı yerden aynı koşullar altında aynen DEVAMINA,
2-Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 222,62 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 55,66 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 166,96 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 55,66 TL peşin harç, posta ve tebligat masrafı 98,30 TL, bilirkişi ücreti 650,00 TL olmak üzere toplam 803,96 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığı anlaşıldığından bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
6-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1.,2. maddesi uyarınca belirlenen 3.259,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-HMK 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde kullanılmayan ve artan bakiye gider avansının resen ilgili taraflara veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekili ve ihbar olunan vekillerinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK 341/2 maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/06/2021

Katip
(e-imzalıdır)

Hakim
(e-imzalıdır)