Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/344 E. 2020/74 K. 07.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/344 Esas
KARAR NO : 2020/74

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 13/06/2019
KARAR TARİHİ : 07/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin … Mah. … Cad. No: … Şişli/…adresinde bulunan oteli eski malik …Ltd.Şti’nden 02/01/2017 tarihinde 5 yıl süre ile boş olarak kiralamış olduğunu ve bu taşınmazı 4 yıldızlı bir otel haline getirmiş olduğunu, cebri icra satışı sonucu mülkiyeti davalıya geçen otelde bulunan teşrifatın, demirbaşın, asansörlerin, kazan dairesinin, mutfak sistemlerinin, bilgisayar server ağının, merkezi klimanın ve havalandırma sistemlerinin, çamaşırhane ekipmanlarının ve ekli listede bulunan diğer otel mobilyalarının müvekkili olan şirket tarafından yaptırılmış olduğunu, gayrimenkulun eski sahibinin satışa konu binayı daha çıplak halde iken davalı bankaya 31/07/2013 tarih … yevmiye nosu ile 1.dereceden ipotek vermiş olduğunu ve daha sonra borcunu ödeyememiş olduğunu ve taşınmazın İstanbul …icra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından 29/05/2018 tarihinde 75.000.000,00 TL bedelle davalı …’a ihale edilmiş olduğunu, ancak borçlu şirketle alacaklı bankanın kendi aralarında danışıklı işlemler yaparak müvekkili şirketin gıyabında binanın satışını gerçekleştirmiş olduğunu, bir tesadüf sonucu otelin satışını öğrendiklerini, ihalenin feshi için İstanbul …İcra Mahkemesi’nin …esas sayılı dosyasında dava açtıklarını ancak davanın aktif husumet yokluğundan dolayı reddedilmiş olduğunu, çıplak bir binanın 4 yıldızlı bir otel haline getirilmesi için olmazsa olmaz demirbaşların bir otelin mütemmim cüzü kabul edileceğinden, bilirkişi marifeti ile değerleri tespit edilerek tüm değerler müvekkiline ödenmediği takdirde müvekkilinin mağdur olacağını ve davalının haksız zenginleşmesine sebep olunacağını, aksi halde davalının oteli boş olarak tahliye etmesi halinde müvekkili şirketin yine zarar görecek olduğunu ve sadece bu otele özgü olarak ve bu otelin mütemmim cüzü niteliğindeki tüm ekipmanların ve eşyaların son derece değersiz hale gelecek olduğunu, bu durumda yine müvekkili açısından telafisiz zararların doğacak olduğunu, bu nedenle Otel ve Arsası vasıflı taşınmazın öncelikle tahliyesinin dava sonuna kadar engellenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ayrıca tapuya da bu durumun şerh olarak işlenmesi yönünde karar verilmesini talep ettiklerine, ihale sonucu mülkiyeti davalıya geçen otelde bulunan teşrifatın, demirbaşın, asansörlerin, kazan dairesinin, mutfak sistemlerinin, bilgisayar server ağının, merkezi klimanın ve havalandırma sistemlerinin, çamaşırhane ekipmanlarının ve ekli listede bulunan diğer otel mobilyalarının temini için müvekkilinin masraflar yapmış olduğunu, müvekkilinin zarara uğramış olduğunu, bu zararların davalı bankaca karşılanmasının gerekmekte olduğunu, müvekkilinin 4 yıldızlı oteli oluşturmak için ne kadar masraf yaptığı ve otelde bulunan mütemmim cüz niteliğindeki tüm taşınırların değerlerinin mahallinde parasal değerinin, işçilik ve malzeme giderlerinin parasal karşılığının tespiti gerekmekte olduğunu, bununla ilgili tespitin ancak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkabileceğini, fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 4 yıldızlı otel için yapılan işçilik ve malzeme bedeli, uğranılan her türlü menfi-müspet zarar karşılığı olarak 1.000 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmekte olduklarını, izah edilen nedenlerle, müvekkili olan şirketin uğradığı tüm zararların tespitini ve ihale tarihi olan 29/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin açtığı alacak davası 6325 sayılı Kanun md 18/A ve 6102 sayılı TTK md 5/A kapsamında dava şartı arabuluculuğa tabi olmakla, arabulucuya başvurmadan dava açıldığı anlaşıldığından tensiple bu dosyadan tefrik edilmiş ve tefrik edilen dosyada dava şartı yokluğundan usulden red kararı verilmiştir. Bu davada talep delil tespiti ve mülkiyet tespitine ilişkindir.
Usule uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, kiralanan taşınmaza davacı kiracı tarafından yapılan masraf niteliğindeki taşınır malların mülkiyetinin, taşınmazı cebri icra yoluyla satın alan davalıya değil davacı kiracıya ait olduğunun tespiti talebinden ibarettir.
Dava dilekçesinde otele davacı kiracı tarafından yapılan masraflar hakkında delil tespiti de talep edilmiş olup, otel niteliğindeki taşınmazın cebri icra yoluyla satışı üzerine davacı kiracıya oteli 15 gün içinde tahliye etmesi gerektiğine dair tebligat yapıldığının bildirilmesi üzerine, davacı vekilinin tahliyenin durdurulması yönündeki ihtiyati tedbir talebi gerekçeli ara kararla reddedilmiş ise de, süratle bilirkişi heyeti görevlendirilerek delil tespiti yaptırılmış ve bilirkişi raporu alınmıştır. Alınan bilirkişi raporunda, sunulan kira sözleşmesi tarihine göre sözleşme sonrası davacı kiracı tarafından otele yapılan masraf olarak değerlendirilebilecek taşınır mallar hakkında, 2 yıl ve daha genç yaşa sahip olan ekipman ve donanımlar tek tek tespit edilmiş, değerleri bildirilmiş, delil tespiti niteliğindeki bilirkişi raporu davalı tarafa tebliğ edilmiştir.
Taşınmazın önceki maliki (kiralayan) olan şirket tarafından dosyaya asli müdahale talepli dilekçe sunulmuşsa da, asli müdahale talebi henüz değerlendirilmeden bu talepten vazgeçildiğine dair dilekçe sunulmuştur.
TBK’nın kira sözleşmelerine ilişkin genel hükümler kısmında md 310’da “kira sözleşmesinin kurulmasından sonra kiralanan herhangi bir sebeple el değiştirirse, yeni malikin kira sözleşmesinin tarafı olacağı” açıkça düzenlenmiş, TMK md 684’te bütünleyici parçanın mülkiyete dahil olduğu, md 686’da ise bir şeye ilişkin tasarrufların (aksine sözleşme yoksa) o şeyin eklentilerini de kapsadığı hükümlerine yer verilmiştir.
İncelenen kira sözleşmesi, taşınmazın cebren satışına dair İstanbul …İcra Müdürlüğü… Esas sayılı takip dosyası içeriğine göre, dava konusu otel davacı şirket tarafından kiracı sıfatıyla işletilmekte iken, malikinin ipotekli borcuna mahsuben davalı banka tarafından satın alındığı tarafların kabulündedir. Uyuşmazlık, davacı kiracı tarafından kiralanana yapılan masraf niteliğinde, kimi bütünleyici parça haline gelmiş durumda olan taşınır mallar (demirbaş, donanım vb) bulunup bulunmadığı, bu taşınır malların mülkiyetinin malike mi kiracıya mı ait olduğu hususundadır.
Ön inceleme celsesinde taraf vekillerince otelin davacı tarafından tahliye edildiği ve taşınmazda bulunan taşınır malların davacı kiracıya iade ve teslim edildiği beyan edilmiş, davalı vekilince davanın konusuz kaldığı ileri sürülmüşse de, davacı vekilince müvekkiline ait bir adet jeneratörün iade edilmediği gerekçesiyle, davanın belirtilen bir adet jeneratör yönünden devam ettiği beyan edilmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara bakmakla görevlidir. Görev dava şartı olup mahkemece davanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden doğan uyuşmazlık kapsamında olduğu, davaya bu madde gereğince Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği anlaşıldığından, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği sebebiyle 6100 Sayılı HMK. 115/2 maddesi gereğince davanın görev yönünden dava şartı yokluğundan, usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
4-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde görevli mahkemeye gönderme talebinde bulunulmaması durumunda HMK. 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
07/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır