Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/310 E. 2021/28 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/310 Esas
KARAR NO : 2021/28

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2019
KARAR TARİHİ : 19/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin lehtarı ve hamili olduğu, müvekkili lehine düzenlenmiş olan keşidecisi … olan,… Bankası T.A.O. … Şubesi … IBAN nolu hesaba ait … seri numaralı 30/10/2018 vade tarihli 7.500,00 TL bedelli çekin müvekkili şirket çalışanlarınca, müvekkili davacı şirket nam ve hesabına müşterilerinden tahsilat makbuzu karşılığında teslim alındıktan sonra cirolanmak üzere ve kayıtlara alınmak üzere müvekkili şirketin merkez adresine kargolanmış ise de, … Kargo tarafından müvekkili şirkete ulaştırılmak üzere taşındığı esnada çalındığının öğrenildiğini ve müvekkilince arkası cirolanmadan elden çıktığını, bunun üzerine çekin iptali için dava açıldığını, bahse konu çekin kötü niyetli üçüncü şahıslarca ele geçirilmiş olduğu, müvekkili şirketin kaşe ve imzasının taklit edilerek bankaya ibraz edildiği, sonrasında da icra takibine konu edildiği öğrenilmekle, söz konusu çek üzerindeki; tüm ciroların gerçek dışı olduğ.u belirtilerek, gerçek bir hukuki ilişkiye dayanmayan/ hırsızlık/ sahtecilik/ dolandırıcılık suretiyle ele geçirdikleri çeki kullanan şüpheliler hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, söz konusu çekin arkasında ilk sırada yer alan ve müvekkiline aitmiş gibi görünen kaşenin sahte olduğunu ve sahte kaşenin üzerinde yer alan imzanın da müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, davalı ve diğer cirantaların kötü niyetli ve ağır kusurlu olduklarını, bu nedenlerle müvekkili lehine düzenlenmiş olan keşidecisi … olan, … Bankası T.A.O. … Şubesi … IBAN nolu hesaba ait … seri numaralı 30/10/2018 vade tarihli 7.500,00 TL bedelli çek sebebiyle her türlü tazminat, istirdat ve fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla ayrıca sahtecilik iddiaları da gözetilerek, haklı imzaya itirazının, borca itirazının ve sahtecilik itirazının, menfi tespit davasının kabulü ile çekin ve icra takibinden ötürü davacı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çekin davalıdan istirdadı ile müvekkiline iadesine, %20′ den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili faktoring şirketi alacağı tevsik eden belgelere binaen faktoring işlemi yaptığını ve dava konusu çeki usulüne uygun olarak ciro yolu ile tevdi aldığını, çekin iktisabında müvekkilinin kötü niyeti ve ağır kusuru bulunmadığını, somut olayda davaya konu çekte lehtardan hamile ciro silsilenin tam olduğu, herhangi bir kopukluk bulunmadığı anlaşıldığından davalı müvekkilinin yetkili hamil olduğunun kabulünün gerektiğini, müvekkili şirketin dava konusu çeke ilişkin faktoring işlemi yaptığı sırada çeke ilişkin herhangi bir menfi kayıt bulunmadığını, davacının her ne kadar dava konusu çekteki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmekte ise de iyi niyetli hamil olan müvekkili yönünden davanın reddinin gerektiğini, imzanın sahteliği iddiasını kabul anlamına gelmemekle birlikte ciro imzasının sahte olduğu düşünülse dahi bu hususun tek başına çekin istirdadına yeterli olmayacağının Yargıtay içtihatları ile de sabit olduğunu, bu nedenlerle haksız ve kötü niyetli davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Adli Tıp ve Belge İnceleme Uzmanı bilirkişi Prof. Dr. … tarafından mahkememize sunulan 18/06/2020 tarihli bilirkişi raporu ile özetle; Dava konusu çekin arka yüzündeki … Ltd. Şti.kaşe izleri üzerine şirket yetkilisine atfen atılmış birinci ciranta imzasının mevcut karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla ve grafolojik tanı unsurları bakımından aralarında saptanan farklılıklara nazaran davacı şirket yetkilileri …, … ve …’ nin eli ürünü olmadığı mütalaa edilmiştir.
Dava, kambiyo evrakına dayalı takip sonrası menfi tespit talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından;
Uyuşmazlığın temelinin, senette inkar edilen imzanın davacı şirket yetkililerine ait olup olmadığı, senetten dolayı davacının davalıya borçlu olup olmadığı ve kötüniyet tazminatı konularında olduğu anlaşılmaktadır.
İhtilafın çözülmesi amacıya gerekli araştırmalar yapılmış, senet üzerinde yapılan inceleme neticesinde 18/06/2020 tarihli Adli Tıp Uzmanı bilirkişi raporuna göre mahkememiz davacısı şirket yetkilileri olan …, … ve …’ ye itafen senet üzerine atılan imzaların davacı şirket yetkililerine ait olmadığı /davacı şirket yetkililerinin eli ürünü olmadığı belirlenmiştir. Böylelikle dava ve takip konusu senedin, davacı şirket yetkililerinin imzalarının taklit edilerek sahte imzayla ciro edildiği anlaşılmıştır. Sahtelik def’i ise mutlak def’i olduğundan herkese karşı ileri sürülebilir niteliktedir. (Yargıtay 19.H.D 2013/18072 Esas, 2014/1981 K; aynı dairenin 2015/9524 E., 2016/526 Karar sayılı ilamları)
Bu nedenle, sahte imzayla ciro edilmiş söz konusu senetten dolayı davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, davalı … tarafından dosyaya sunulan belge ve faturaların incelenmesinde, davalı … şirketinin, Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 22/2. maddesine uygun olarak çeki elinde bulundurup yönetmeliğin aradığı şartları yerine getirdiğinin ve davaya konu çekin, bir mal veya hizmet satışı sonucu temlik alındığının kabulü gerektiği, dolayısıyla davalı … şirketinin usulüne uygun olarak çeki elinde bulundurmakla yetkili hamil olduğu anlaşılmış, davalı hamil şirketin cirosundan önce başka şirketlere ait ciro bulunması ve bu nedenle davalının senetteki imzanın davacı şirket yetkililerine ait olmadığını bilemeyebileceği hususu da gözetilerek yasal şartları oluşmayan kötüniyet tazminat talebinin ve çekin istirdadı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; Keşidecisi … olan … Bankası T.A.O. … Şubesi … IBAN nolu hesaba ait … seri numaralı 30.10.2018 vade tarihli 7.500,00.-TL bedelli çekten ötürü davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Çekin istirdatı talebinin reddine,
3-Kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-Alınması gerekli 512,33 TL karar harcından peşin alınan 128,09 TL harcın mahsubu ile bakiye 384,24 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve mahsubuna karar verilen 128,09 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat ve talimat masrafı 401,90 TL, bilirkişi ücreti 650,00 TL olmak üzere toplam 1.051,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesine göre karar kesinleştikten sonra talep halinde elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/01/2021

Katip …

Hakim …