Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/262 E. 2020/517 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/262 Esas
KARAR NO : 2020/517

DAVA : İstirdat (Çekin İadesi)
DAVA TARİHİ : 08/05/2019
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Çekin İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … Ticaret Merkezinde yetkilisi bulunduğu … Ltd Şti tüzel kişiliğiyle zücaciye ve hediyelik eşya toptancılığın yaptığını, 22/02/2018 tarihinde şirketin ticari merkezine hırsız girdiğini ve şirketin kasasının çalındığını, hırsızlık olayı sonucunda …bank A.Ş … şubesine ait keşidecisi … olan 15/11/2018 keşide tarihli, … seri nolu 30.000,00-TL bedelli müşteri çekiyle birlikte kasada bulunan nakit para ve bir çok çek, senet çalındığını, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile çek zayii davacı açıldığını, davaya konu çek bankaya ibraz edildiği için tefrik olunduğunu, davalı ile müvekkili arasında bir ticari ilişki olmadığını, Mahkemece zayi davasında çekin iadesine ilişkin dava açmak üzere süre verildiğini, davaya konu çeki haksız olarak elinde bulunduran ve hırsızlık olayıyla ilişkili olma ihtimali bulunan davalıdan çekin alınarak müvekkiline teslimini ve istirdadına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça açılan davada öncelikle mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin çeki elinde bulunduran davalı müvekkilinin adresi olan Afyonkarahisar Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin basit usule tabi mermer alım satım işi yaptığını, müvekkilinin elinde bulundurduğu çek 15/10/2018 keşide tarihli bir çek olduğunu, davanın 15/11/2018 keşide tarihli çek için açıldığını, müvekkilinin 15/10/2018 tarihinde ibraz etmiş fakat çekte ödeme yasağı olduğunu görerek çeki tahsil edemediğini, müvekkilinin çeki ibraz ettiği tarihten bu yana 10 ay geçtiğini, herhangi bir soruşturma için çağrılmadığını, davacı tarafından huzurunuzda açılan davayla borçlardan kurtulmak için açılmış bir dava olduğunu açıklanan nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ive vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… Cumhuriyet Başsavcılığının … Sr. sayılı dosyası, istirdatı talep edilen çek sureti, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Esas sayılı dava dosyaları ayrı ayrı celp edilmiş, incelenmiştir.
Dava, zayi nedeniyle açılan iptal davasında çeki elinde bulunduran kişinin tespit edilmesi üzerine açılan çekin istirdadı (iadesi) istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, Türk Ticaret Kanunun “Poliçeyi eline geçiren kişinin bilinmesi” başlıklı 758.maddesinde “Poliçeyi eline geçiren kişi bilindiği takdirde, mahkeme, dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı …’nin … ili … ilçesindeki … Ticaret Merkezinde bulunan dükkanına kimliği belirlenemeyen şahıslarca hırsızlık için girildiği, soruşturmanın … Cumhuriyet Başsavcılığının … Sr. sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü, olay yeri inceleme raporları ve soruşturma kapsamında kimliği belirsiz şüphelilerin 22/02/2018 tarihinde davacıya ait iş yerinde bulunan çelik kasayı patlatarak kasa içerisinde bulunan davaya konu … Bank … Şubesine ait, keşidecisi … olan … seri numaralı, 15/10/2018 keşide tarihli, keşide yeri …, 30.000,00 TL bedelli çekin hırsızlandığı, davacının davaya konu çek ile birlikte kasada bulunan diğer tüm çekler ve senetler hakkında … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından kıymetli evrakın iptali (çek iptali) davası açıldığı, Mahkemece çeklerin bankaya ibraz edilip edilmediklerine yönelik yazılan müzekkereye verilen cevabi yazıda davaya konu çekin davalı … tarafından tahsil için ibraz edildiğinin bildirildiği, bu durum üzerine … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında davaya konu çek için tefrik karar verildiği, tefrik sonrasında yeni esas numarasının … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası olduğu, Mahkemece davacıya çek hamili olan davalıya yönelik istirdat davası açmak üzere süre verildiği, eldeki işbu davanın bu nedenle çekin istirdatına yönelik olarak Mahkememize açılan çekin iadesi davası olduğu, davalı vekili savunmalarında çekin iadesine ilişkin davanın yetkisiz mahkemede görüldüğünden yetki ilk itirazının bulunduğu, yetkili Mahkemenin Afyonkarahisar Mahkemeleri olduğunu, davalının çekin iktisabında kötü niyet yahut ağır kusuru bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın temeli Mahkememizin yetkili olup olmadığı ve çekin istirdadına ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı konularında toplanmaktadır.
Davanın esasına geçilmeden önce, süresinde ve usulüne uygun olarak cevap dilekçesi ile birlikte ileri sürülen yetki ilk itirazının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davalı, genel yetki kuralı gereğince Mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin ikametgahı mahkemesi olan Afyonkarahisar Mahkemeleri olduğunu bildirmiştir.
Yasal düzenlemelere bakıldığında:
Türk Ticaret Kanunun “Poliçeyi Eline Geçiren Kişinin Bilinmesi” başlıklı 758.maddesinde “Poliçeyi eline geçiren kişi bilindiği takdirde, mahkeme, dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.” ve “İade Davası” başlıklı 763.maddesinde “Elden çıkan poliçe mahkemeye sunulursa, mahkeme, iade davası açması için dilekçe sahibine uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi bu süre içinde dava açmazsa, mahkeme, poliçeyi, sunmuş olana geri verir ve muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.” şeklinde düzenlenmiş olup, görüleceği üzere TTK’ da ister çeki eline geçiren kişi davanın başında bilinsin ya da yapılan araştırmalarla tespit edilsin, isterse Mahkemece yaptırılacak ilanlar sonrasında bizzat mahkemeye başvurarak çekin kendisinde olduğunu söylesin, Kanun koyucu bu davaların görülmesi gereken yer ile ilgili yetkili mahkemenin hangi yer mahkemesi olduğu hususunda yetkiye ilişkin özel bir düzenleme yapmamıştır. Öte yandan, işbu dava İİK 72. maddesindeki menfi tesbit / istirdat davası şeklinde bir dava olmadığından anılan yasa maddesindeki yetki kurallarının bu davada (çekin iadesi davası) uygulanma imkanı da yoktur. Açıklanan nedenlerle, genel yetki kurallarının uygulanması kanaatine varılmıştır.
Yargısal uygulamalara bakıldığında:
Davaya ışık tutabilecek ve bu hususun istinaf sebebi yapıldığı emsal bir davada, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 2018/631 Esas, 2018/468 Karar sayılı ilamında “…Davacının uyuşmazlığa konu olan çekin zayi olduğu iddiasıyla çek iptali davası açtığı, yargılama aşamasında anılan çekin tahsil edildiğinin anlaşılması üzerine davacıya istirdat davası açmak üzere süre verildiğinden eldeki davanın açıldığı, davalının süresi içerisinde yetki itirazında bulunduğu, ilk derece mahkemesince HMK 6.maddesi uyarınca genel yetkili mahkemelerin davada yetkili olduğu, davalının yerleşim yeri İstanbul’da bulunduğundan davaya bakmakla İstanbul Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verildiği görülmektedir. Davalı vekili süresi içerisinde yetki itirazında bulunmuş ve yetkili mahkeme olarak İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerini göstermiştir. Davacı vekili, dava kambiyo senedinden kaynaklandığından muhatap bankanın bulunduğu yer ve HMK.nın 10.maddesi gereğince borçlunun ikametgahı ile akdin yapıldığı yer, ayrıca çek hırsızlık sonucu ele geçrildiğinden HMK 16.maddesine göre haksız fiilin işlendiği yer olan Ayvalık mahkemelerinin yetkili olduğunu istinaf itirazlarında ileri sürmekte ise de; çek ve çek bedelinin istirdatı davalarında HMK.nın 6.maddesi uyarınca davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemeleri yetkili olmakla, mahkemece süresi içerisinde yapılan yetki itirazı kabul edilerek, yetki dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemekle, davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde değildir.
İstinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre, duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine…” şeklinde karar vermiştir.
Bu itibarla, davalının cevap dilekçesi ile birlikte süresinde ve usulüne uygun ileri sürdüğü yetki ilk itirazı doğrultusunda, davalı …’in ikametgahının Merkez/Afyonkarahisar olması nedeniyle Mahkememizin yetkisiz olduğu, yetkili mahkemenin HMK 6. maddesindeki genel yetki kuralı uyarınca Afyonkarahisar (Nöbetçi) Asliye Hukuk (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, davalının yetki ilk itirazının kabulüne ve Mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davalının yetki ilk itirazının KABULÜ ile, davanın HMK m.114 ve m.115 hükümleri uyarınca USULDEN REDDİNE, Mahkememizin Yetkisizliğine,
2-HMK m.20 hükmüne göre kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde ve talep halinde dosyanın yetkili AFYONKARAHİSAR (NÖBETÇİ) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE (ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) gönderilmesine; iki haftalık yasal süre içerisinde talepte bulunulmadığı takdirde dosyanın re’sen ele alınarak, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına, (ihtarat yapıldı)
3-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.11/11/2020

Katip …
¸E-İmza

Hakim …
¸E-İmza