Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/179 E. 2019/809 K. 18.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/179 Esas
KARAR NO : 2019/809

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/10/2011
KARAR TARİHİ : 18/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirkete “su fabrikası imal ve tesisi” amacıyla toplam 1,094.416,31 TL. tutarında makine ve teçhizat sattığını, tesisi tamamlayarak çalıştırdığını, yapılan iş ve satılan mal bedeli karşılığında kendilerine 982.593,62 TL. tutarında ödeme yapıldığını, 30.03.2011 tarihi itibariyle 111.822,69 TL. alacaklarının kaldığını, başlatılan İcra takibine kısmen itiraz edildiğini, kabul edilen 97.904,19 TL borcun ihtirazi kayıt ite müvekkili şirketin banka hesabına ödendiğini ancak bu ödeme ile ilgili takip giderleri ile vekalet ücretinin ve icra harçlarının icra dosyasına yatırılmadığını, yapılan kısmi ödeme sonucu 13.918.50 TL asıl alacaktan ile kabul edilen borç ile ilgili açıklanan icra giderlerinden dolayı alacaklı kaldıklarını, bu şekilde asıl alacakla birlikte toplam alacaklarının 31.362,26.-TL’ ye ulaştığını belirterek, davalı şirketin borca kısmi itirazının iptali ile takibin devamına, kötü niyetli itiraz edilen kalan asıl alacak 13.918,50 TL’nin %40 oranında icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Nazilli İlçesinde “…” markası ile doğal kaynak suyu İşleten müvekkili şirketin 19 litrelik damacanalar yanı sıra 0,5 ve 1,5 litre büyüklüğündeki pet şişelerde de su üretimi yapmaya karar verdiğini, bu amaçla davacı şirket ile 14.09.2010 tarihli sözleşmenin imzalandığını sözleşmenin konusunun saatte 12.000 adet, 0,5 ve 1,5 litre hacimli petsu şişeleme hattının komple alım ve satımı olarak gösterildiğini, teslim tarihi olarak 01/01/2011 tarihinin belirlendiğini, birden fazla makinenin içinde yer alan sistemin ayıplı ve hatalı olması nedeniyle ayıpların giderilmesi için yapılan çalışmalara rağmen sözleşme ile amaçlanan kapasiteye ulaşamadığını, 9 ay 6 gün sonra saatte en fazla 9.750 adet 0,5 litre, 6.390 adet ise 1,5 litrelik pet şişe suyu üretilebildiğini, taraf şirket yetkililerinin imzalarını taşıyan 06.10.2011 tarihli tutanakta bu durumun belgelendiğini, sistemdeki makinelerin davacı tarafından sağlandığını, istenilen kapasiteye ulaşılamamasına neden olarak gösterilen “…” isimli pet şişirme makinesinin sözleşmenin 2. maddesinde yer alan ve davacı tarafından sağlanan makine olduğunu,davacının istemi üzerine ithal sırasında KDV ödenmemesi için gümrük işlemlerinde müvekkiline ait teşvik belgesinden yararlanılarak makinenin müvekkili tarafından gümrükten çekildiğini, sistemin tüm bağlantılarının davacı tarafından gerçekleştirildiğini, istenilen kapasiteye ulaşılamaması nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, askeriyeye verdiği taahhütlere uyabilmek için, dışandan pet şişe satın aldığını, paketleme için ayrıca eleman çalıştırdığını, yaz mevsimi için planlanan satış rakamlarına da ulaşılamadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA (İstanbul (Kapatılan) 28.ATM 2011/464 E.)
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; asıl davada yukarıda özetlenen iddialar tekrarlanmış, davalı hakkında 17.06.2011 tarihinde başlattıkları icra takibinde yazılı alacağa konu edilmeyen “muhtelif boru ve tesisat bedeli” olarak hazırlanan 12.09.2011 tarihli 19.620,97.-TL. bedelli faturanın irsaliyesi ile birlikte davalıya gönderildiğini, itiraz edilmeyen fatura bedelinin ödenmemesi üzerine … 5. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının “faturadan haberdar olmadıkları ve borçlarının bulunmadığı” gerekçesi ile borca itiraz edip, takibin durmasını sağladığını belirterek davalının borca haksız itirazının iptaline, takibin devamına, %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekilinin bu davaya ilişkin yanıt dilekçesi vermediği görülmüştür.
BİRLEŞEN DAVA (İstanbul 1.ATM 2012/25 E.)
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; asıl davaya sunulan cevap dilekçesindeki beyanlar tekrarlanmış; sözleşmeye konu pet su şişeleme hattının sözleşme ile belirlenen kapasiteye ulaşamamasına neden olan ayıplar için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere iş bedelinden 25.000,00.-TL. indirim yapılmasını, aynı nedenle uğradıkları maddi zararlar için şimdilik 5.000,00.-TL maddi tazminata, müvekkili şirketin uğradığı manevi zararları için de 20.000,00.-TL manevi tazminata hükmedilmesine, bu zararları için gönderdikleri ihtarnamede tanınan sürenin dolmasından itibaren ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının haklarında açılan davalara verdiği cevaplarda açtığı davaya konu talep haklarını saklı tutmadığını, bu nedenle açılan davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, taraflar arasında derdest davalar bulunduğunu bu nedenle derdestlik itirazını da ileri sürdüklerini, davacı şirketin su üretiminde kullanılacağı makinaları şirket yetkilisi …’nin seçtiğini, ucuz olması nedeniyle “… marka 4 ünitelik Kombi makinasını …’dan İthal ettiğini, eksik kapasiteli 4 yerine 5 ünitelik makine seçilmiş olsa kapasitenin 8,000adet/saat, 6 ünitelik makine seçilmiş olsa 10.000,00 adet/saat kapasiteli olacağını, eğer 7 ünitelik kombi makinesi seçilmiş olsa 12,000 adet/saat kapasiteye ulaşılacağını, davacının ucuz makineyi almak ve kendilerine daha az komisyon ödemek için 4 ünitelik makineyi ithal ettiğini, bu makinada ortaya çıkan sorunlardan sorumlu tutulamayacaklarını, tesisin gününde teslim edildiğini, gecikmenin kombi makinasının davacı tarafından seçilmesi ve kendisi tarafından ithal edilmesinden kaynaklandığını, tesisin kurulmasından itibaren yedi buçuk ay beklendiğini, bu süre içinde resmi bir itirazda bulunulmadığını, amacının kalan 131.443.66 TL borçlannı ödememek olduğunu, sektörde her zaman 0,5 litrelik pet şişeler baz alınarak kapasiteden söz edildiğini, 1,5 litrelik şişe ile 0,5 litrelik şişe arasında ciddi fark olduğunu, 1,5 litrelik şişede 8.000adet kapasitenin, 12.000 adet/saat 0.5 litrelik şişe üretimi anlamına geldiğini, davacıya gönderilen faturalarda dava konusu kombi ile ilgili bir bedel yer almadığını ve bu makinanın bedeline yönelik bir istemleri olmadığını, söz konusu kombi makinasının sisteme monte edilmediği taktirde sistemin bir bütün halde çalışamadığını, müvekkilinin kendi imal ve tedarik ettiği makinaları dava konusu su fabrikasına taşıyıp beklediğini, kombi makinası ithal edilip devreye alındıktan sonra müvekkili tarafından getirilen makinelerin de devreye girdiğini, bu makinalarda eksik ve ayıp bulunmadığını, tarafların uzlaşması ile görevlendirilen makine mühendisi …’ın 05.10.2011 ve 06.10.2011 tarihli tutanakları düzenlediğini, gerekli tamamlayıcı işlemler yapıldığından 11.880 ve 12.000 adet 0,5 Lt’lik üretim yapılabileceğinin ortaya çıktığını, kendilerince tesis edilen Su Dolum Makinası, Etiket Makinası, Ambalaj Makinası ve tesislerin 12.000adet/saat üretimi fazlası İle yaptığının tespit edildiğini, davacının ithal ettiği kombi makinasının ise saatte 6.500 adet üretim yaptığını, bu makinanın ayrılmaz parçası olan şişe dizme makinasının ise saatte 6.000 adet üretim yaptığının ortaya çıktığını, “pet şişe dizme” makinasının da davacı tarafından satın alınıp tesis edildiğini, bu nedenle kendilerine sorumluluk yüklenemeyeceğini, kendilerince imal ve tesis edilen su dolum makinasının 1,5 litrelik şişelere saatte 8.100 adet dolum yapabildiğini, bu kapasitenin arttırılabileceğini, ancak şişirme ve şişe dizme makinasının yeterli üretim yapmadığı için dolum makinasının bu kapasiteyi aşamadığını, kendilerince imal ve tesis edilen makinalarda bir ayıp bulunmadığı için maddi tazminat isteminde ve ayıp nedeniyle iş bedelinden indirim yapılmasının istenemeyeceğini, ticari işler nedeniyle manevi tazminat istenemeyeceğini, asıl ve birleşen davada ileri sürdükleri iddialar ile kanıtları tekrarladıklarını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE:
Asıl dava, eser sözleşmesi gereğince yüklenici tarafından bakiye iş bedeli alacağına dayalı başlatılan takibe itirazın iptali istemi, birleşen İstanbul 28. ATM davasındaki talep aynı eser sözleşmesine göre yine yüklenici tarafından boru tesisat bedeli alacağı nedeniyle başlatılan takibe itirazın iptali istemi, birleşen İstanbul 1. ATM davasındaki talep ise aynı eser sözleşmesi nedeniyle iş sahibi tarafından açılan, sözleşmeye konu makinelerin kapasitesinin yetersiz/ayıplı olması nedeniyle bedelde indirim, maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Bilirkişi Raporları:
-… Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla mali müşavir bilirkişiden alınan raporda özetle, üretim kapasitesindeki düşüklük sebebiyle davalı şirketin işçilik, elektrik, hammadde zayiatı ve üretim düşüklüğünden kaynaklanan zararları ile ilgili rapor düzenlenmiştir.
-… Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla alınan 07.01.2014 tarihli teknik bilirkişi raporunda özetle; üretim hattından 12000 adet/saat üretim alınamadığını, alınmasının da mümkün görünmediğini, birleşen … 28. ATM … esas sayılı dava dosyasına konu faturadaki malzemelerin içeriğinin belirsiz olduğunu, muhtelif borular ve tesisat malzemeleri şeklinde hazırlanan faturanın kapsamı dikkate alındığında üretim hattındaki diğer ekipmanların temini, kurulumu ve çalışır vaziyette teslimi, tamamen … makine Limited şirketine ait olduğundan faturada detayları belirsiz olan malzemelerin tesiste tespit edilmesinin de mümkün olmadığını, esasen bunların tamamının … Makine Ltd ŞTİ tarafından temin edilmesi gereken malzemeler olduğu ifade edilmiş, alınan ek raporda da sonuç olarak teslim edilen sistemin ayıplı olduğu, sözleşmede öngörülen kapasiteye ulaşmadığı, sözleşme bedelinin %50 oranında indirim yapılmasının uygun olacağı, dava tarihi itibariyle davacının zararının 465.593,43.-TL olduğu ifade edilmiştir
-… Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığı ile alınan 04.02.2015 tarihli bilirkişi raporunda sistem hatası ve gecikme yüzünden alınan etiket ve şişeleme fatura toplamının 1.659,12.-TL, sistem hatası ve gecikme yüzünden istihdam edilen personel giderleri toplamının 4.204,40.-TL olmak üzere sistem hatası ve gecikme yüzünden yapılan toplam masrafın 5.864,12.-TL olduğu ifade edilmiştir.
-Mahkememizce Prof.Dr. …, Mali Müşavir … ve hukukçu … görevlendirilmiş, bilirkişi heyetinde yer alan Prof.Dr. …, Mali Müşavir … sunmuş oldukları raporunda özet ve sonuç olarak; dava konusu tesis su dolum tesisi olup bunun için taraflar arasında komple bir su dolum tesisi yapılması konusunda sözleşme imzalandığı, davacı karşı davacı şirket makine imalatçısı olup uzmanlığının da su dolum tesisleri, makine ekipmanı imalatı olduğunun anlaşıldığı, davalı karşı davacı şirketin ise pet şişe su pazarlama şirketi olduğu, buradan tesisin komple vaziyette kurulup çalıştırılmasının sorumluluğunun tamamen davacı karşı davalı şirkette olduğu sonucuna ulaşabileceği, tesisin dışarıdan ithal edilen içerde yaptırılan parçalarının eksiksiz ve uyum içinde çalışmasından davacı karşı davalının sorumlu olduğu, sözleşmede makinelerin bir kısmının davacı karşı davalı tarafından yapılacağı, bir kısmının ise ithal edileceğinin açıkça belirtildiği, bu nedenle tesisin değişik kademelerindeki farklı makine gruplarının birbiriyle uyumlu çalışmasının davacı karşı davalı şirketçe temin edilmesi gerektiği, dolayısıyla bu makine gruplarında imalat hatalarından ve birbiriyle uyumsuz çalışmasından tamamen davacı karşı davalı şirketin sorumlu olduğu, dava konusu su dolum tesisindeki kapasite eksikliğinin % 51 olduğu, bu durumun Nazilli Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından bilirkişi raporu ile belirlendiği, ayrıca bu hususun dava dilekçesi ekinde bulunan ve davacı ve davalı şirket yetkililerinin imzalarını taşıyan kapasite raporu ile tespit edildiği, buna göre bedelde indirimine gidilmesinin zorunlu olduğu, tesisin kapasite eksikliğine neden olan hususun makinelerdeki arızalar eksiklikler ve uyumsuzluklar olduğu, bu hususun giderilmesi için sadece makinelerin uyumlu çalışması için bir takım değişiklikler yapılması gerektiği, makineleri besleyen sistemlerde bir değişiklik gerekmediği bu yüzden yapılacak indirimin % 10 seviyesinde olmasının teknik ve ekonomik yönden hakkaniyete uygun olacağı kanaatine varıldığı, zira makinede yapılacak % 10’luk iyileştirme faaliyeti ile kapasitenin sözleşmede belirtilen seviyeye çıkarılmasının mümkün olduğu, mali yönden ise davacı ve davalı taleplerinin esas ve birleşen davalar bakımından takas-mahsup yapılması halinde; daha önce yapılan incelemede sistem hatası ile gecikme yüzünden etiket ve şişelerin fatura toplamının 1.659,12.-TL, istihdam edilen personel gideri 4.204, 40.-TL toplamı 5.864,12.-TL davacı alacağından mahsup edildiğinde kalan tutarın 8.054,38.-TL olduğunun belirtildiği, yine davacı karşı davalı şirket tarafından davalı karşı davacı şirkete düzenlenen muhtelif borular, tesisat malzemeleri toplamı olan 19.620,97.-TL olarak gösterilen malzeme ve ekipmanların davalı karşı davacı şirketten talep edilmesinin mümkün olmadığı görüşünde oldukları, sistemin yeterli kapasiteye ulaşmaması nedeniyle davalı karşı davacı şirketin, davacı karşı davalı şirketten talep edebileceği toplam ve birim maliyetin % 10’u olarak tespit edildiğinden 1.094. 416,31 x 0,10 =109.441,63.-TL olduğu, bundan 8.054,38.-TL mahsup edildiğinde talep edilebilecek tutarının 101.387,25.-TL olduğu bildirilmiştir.
-Mahkemece görevlendirilen hukukçu bilirkişi … tarafından düzenlenen 11.4.2016 tarihli ayrık raporda özetle; asıl dava yönünden davalının icra takibinden sonra itiraz süresi içinde 97.904,19.-TL ödeme yaptığı, bunun Euro karşılığının 39.488,64.-Euro olduğu, buna göre 40.000 – 39.488,64 = 511.36.-EURO kaldığı, bunun (TL) karşılığının da 1.267,81.-TL olduğu, birleşen 28.ATM dosyası ile ilgili olarak, fatura konusu malların davalıya teslimini gösteren sevk irsaliyesinin bulunmadığı, faturanın davalı kayıtlarında yer almadığı, faturanın muhataba ulaştıktan iki gün sonra iade edildiği, davacının fatura konusu malların teslimini ispatlayamadığı, … 1. ATM dosyası ile ilgili olarak davacının tacir olması sebebiyle basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gerektiği, iş sahibinin sunduğu teklifte kapasitenin 10000 adet/saat olduğu, davacının da buna onay verdiği, dolayısıyla 12000 adet/saatlik kapasiteye ulaşmasının mümkün olmadığının bilinmesi gerektiği, bu nedenle imalat bedelinden % 10’luk indirim yapılması görüşüne katılmadığı, davalı iş sahibinin teşvik indiriminden yararlanabilmek için makineleri kendisinin bedelini ödeyerek satın aldığı, ithal yoluyla makinelerinin fabrikaya geldiği, makul sayılabilecek sürede iş sahibine tesliminin yapıldığı, dolayısıyla gecikmeden kaynaklanan taleplerin yerinde olmadığı, muhasip bilirkişi tarafından hesaplanan 5.864,12.-TL alacağın davalıdan istenemeyeceği, dosyada birleşen davanın açılış tarihi olan 02.12.1012 tarihinden önce üçüncü kişilere yaptırılan onarım-bakım harcamalarına ilişkin sunulmuş bir kanıt bulunmadığı, davanın açılmasından sonra gerçekleşen harcamaların açılan davada talep edilemeyeceği bildirilmiştir
-Raporlar arasında çıkan çelişkinin giderilmesi bakımından Makine Mühendisleri … ve …’dan oluşturulan bilirkişi heyetinin görüşüne başvurulmuş, bilirkişi heyeti sunmuş oldukları 8.6.2017 tarihli raporda özet ve sonuç olarak; asıl dava yönünden davacının talep hakkının 1.113,89.-TL’den ibaret olduğu, birleşen … 28.ATM dosyası bakımından kesilen fatura konusu malların sözleşme içindeki malzemeler olduğu, dolayısıyla ayrı bir fatura düzenlenerek davalı karşı davacıdan talep edilmesinin yerinde olmadığı, … 1. ATMnin … esas sayılı davası yönünden ise üretim hattındaki kapasite eksikliğinin %50 bir düzeyinde olduğu, bir önceki raporda kapasite eksikliğine neden olan hususların giderilmesi için %10 düzeyinde belirlenen indirim oranının uygun olduğu ancak bu indirimin ikinci sözleşme karşılığı olan 667.716.-TL tutarlı fatura üzerinden yapılması gerektiği, daha önce muhasip bilirkişi tarafından düzenlenen geciken teslim sebebiyle oluştuğu ifade edilen 5.864,12.-TL tutarlı zararın sistemin kurulumundan önceki zararlar olduğu, sonuç olarak davacının kesilen faturalardan kaynaklanan kalan alacağın 1.113,89.-TL olduğu, yüzde onluk indirim yapıldıktan sonra birleşen dava yönünden iş sahibinin talep hakkının 65.657,71.-TL olduğu ifade edilmiştir.
Toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde her bir dava yönünden aşağıdaki şekilde ayrı ayrı değerlendirme yapılmıştır
Asıl dava yönünden değerlendirme; Asıl dava itirazın iptali talebine ilişkin olup, icra takibinde talep edilen tutar 111.822,69.-TL’dir. Sözleşme gereğince düzenlenen faturalar ve daha önceki ödemeler dikkate alındığında kalan borcun TL karşılığının 111.822,69.-TL olduğu taraflarca kabul edilmekte ancak davalı tarafça bu tutardan kapasite düşüklüğü sebebiyle indirim yapılması gerektiği savunulmaktadır.
Bu nedenle asıl davadaki talebin kapsamını birleşen davadaki indirim ile birlikte değerlendirmek zorunludur. Şöyleki, birleşen dava kapsamında %10’luk indirim sonucu 66.771,60.-TL’lik talep hakkının bulunduğu belirlenmiştir. O halde İcra takibinde talep edilen 111.822,69.-TL’den 66.771,60.-TL’nin mahsubu gerekir. Ancak davalı birleşen davada davacı vekili sunmuş olduğu ıslah dilekçesinde 66.771,60.-TL üzerinden değil 65.657,71.-TL üzerinden talepte bulunmuştur. Bu durumda icra takibi itibariyle davacının talep edebileceği tutarın, 111.822,69 – 65.657,71 = 46.164,98.-TL olduğu kabul edilmelidir.
Davalı karşı davacının başlatılan takip gereğince 97.904,19.-TL ödemiş olduğu dikkate alındığında yapılan bu ödeme ile icra takibine konu tutarın fazlasıyla ödenmiş olduğu, dolayısıyla asıl davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığından ve hukuki yarar dava şartı olduğundan davanın usulden reddine karar vermek gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Birleşen İstanbul 28. ATM.nin 2011/464 esas sayılı dosyası yönünden; boru ve benzeri bir takım tesisat malzemelerinin bedeli için başlatılan bu takip ile ilgili olarak sözü edilen malzemelerin esasen asıl sözleşmedeki imalata ilişkin olduğu, dolayısıyla asıl sözleşme kapsamında kullanılması gereken malzemelerin bedelinin ayrıca istenemeyeceği, bu malzemeler için farklı bir akdi ilişkinin oluştuğu, sözleşme dışında talep edilemeyeceği, bu yönden davacı alacağının ispat edilememiş olduğu kabul edilerek davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen İstanbul 1. ATM.nin 2012/25 esas sayılı dosyası yönünden; talebin üç başlık altında toplandığı, yapılan imalatlardaki kapasite düşüklüğü ve ayıp iddiası ile ilgili olarak yapılan bilirkişi incelemesi, toplanan deliller, kapasite raporları dikkate alındığında sözleşme koşullarına göre yapılan imalatın sözleşmede yazılı kapasitesinin altında kaldığı kapasite eksikliğinin %51 düzeyinde olduğu ancak bu oranın doğrudan iş bedeline yansıtılamayacağı, zira iş bedelinin % 10’u oranında yapılacak bir düzenlemeyle sözleşmede belirtilen kapasite oranına ulaşabileceği, sözü edilen % 10 indirimin, son bilirkişi raporunda ifade edildiği gibi 667.716.-TL tutarlı faturaya uygulanması gerektiği, bunun da 66.771,60.-TL’ye tekabül ettiği belirlenmiştir. Başka bir ifade ile davacının imalattaki eksiklik ve kapasite düşüklüğü nedeniyle talep edebileceği tenkis tutarının 66.771,60.-TL olduğu kabul edilmiştir. Ancak birleşen dava davacısı, sunmuş olduğu ıslah dilekçesinde bu davadaki talebini 65.657,71.-TL olarak sınırlandırdığından taleple bağlı kalınmalıdır. Bu tutar yani 65.657,71.-TL, asıl dava kapsamında icra takibinde talep edilen tutardan düşülmüş ve takip tarihi itibariyle davacının talep hakkının 46.164,98.-TL’den ibaret olduğu yukarıda açıklanmıştır. Davalı karşı davacının bu tutardan daha fazla olarak 97.904,19.-TL ödemiş olduğu da sabittir. O halde Birleşen İstanbul 1. ATM.nin 2012/25 esas sayılı dosyası kapsamında birleşen dava davacısının talep edebileceği tutar;
97.904,19.-TL(takipte ödenen toplam tutar)
46.164,98.-TL( takip tarihi itibariyle borç tutarı)
51.739,21.-TL(takipte fazladan ödenen tutar)
Dolayısıyla birleşen bu dava yönünden davacının talep edebileceği tutar 51.739,21.-TL’dir.
Bu dava kapsamında talep edilen ve bilirkişi tarafından 5.864,12.-TL olarak belirlenen zarar, sistemin kurulumundan önceki döneme ilişkin olduğundan ve gecikmede yükleniciye atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından buna ilişkin talep hakkının bulunmadığı kabul edilmiştir.
Birleşen davadaki diğer bir talep de manevi tazminata ilişkindir. Taraflar arasındaki ticari ilişkide eser sözleşmesi gereğince bir kısım imalatın yapılmasının kararlaştırıldığı, her ne kadar asıl dava davacısı tarafından yapılan imalatta bir kısım eksiklikler ve kapasite düşüklüğünün gerçekleştiği sabit olmuş ise de bu durumun kişilik haklarına zarar verici yönü bulunmadığı kabul edilerek manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizin 2014/481 Esas dosyasında yapılan yargılama sonunda verilen 2017/786 sayılı karar, İstanbul BAM 15. HD’nin 2017/1320 E. 2019/260 K. sayılı kararıyla “birleşen 2012/25 E. davaya ilişkin hükümle gerekçe arasında çelişki bulunduğundan” (hükümde yazılan alacakla gerekçede tespit edilen alacak rakamı sehven yapılan hata nedeniyle birbirini tutmadığından) kaldırılarak, esasa ilişkin istinaf incelemesi yapılmadan, çelişki giderilerek yeniden hüküm kurulmak üzere Mahkememize gönderilmiştir.
İst.BAM kaldırma kararı üzerine gerekçe ile hüküm arasındaki çelişki giderilerek, aşağıdaki şekilde oluşan kanaatle, asıl dava ve birleşen davalar açısından ayrı ayrı hüküm kurulmuştur. Birleşen İstanbul 1 ATM 2012/25 E dosyanın yıl sayısında yapılan maddi hata HMK md.304 kapsamında re’sen düzeltilerek hükme yazılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Asıl davada; davacının takip tarihi itibari ile 46.164,98-TL alacaklı olduğunun tespitine, ancak bu tutar itiraz süresi içerisinde 05/09/2011 tarihinde borçlu tarafından ödendiğinden davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın usulden reddine, takip tarihinden itibaren davacının 46.164,98-TL alacaklı olduğu hususu dikkate alınarak icra harçları, icra vekalet ücreti gibi hususların infaz aşamasında icra müdürlüğünce nazara alınmasına, icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.763,47-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı tarafça yapılan 195,20-TL posta masrafı, 2.930,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.125,20-TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, ilgili tarafa iadesine,
6-Alınması gerekli 44,40-TL karar harcının peşin alınan 465,75-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 421,35-TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
BİRLEŞEN DAVA İstanbul (Kapatılan) 28. ATM 2011/464 E. sayılı dosya yönünden:
1-Birleşen İstanbul 28 ATM nin 2011/464 Esas sayılı davasının reddine,
2-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, ilgili tarafa iadesine,
5-Alınması gerekli 44,40-TL karar harcının peşin alınan 291,40-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 247,00-TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
BİRLEŞEN DAVA İstanbul 1. ATM 2012/25 E sayılı dosya yönünden:
1-Birleşen İstanbul 1 ATM nin 2012/25 Esas sayılı davasının kısmen kabulü ile 51.739,21-TL alacağın, 05/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Manevi tazminat talebinin reddine,
2-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 6.041,31-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan ilk dava açma gideri 766,95-TL, tamamlama harcı 694,33-TL olmak üzere toplam 660,80-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 320,09 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Alınması gerekli 891,58-TL karar ve ilam harcından 326,47-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 565,11-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.18/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır