Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/174 E. 2020/516 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/174 Esas
KARAR NO : 2020/516

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2019
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili banka tarafından … A.Ş lehine … Ltd Şti,… Ltd Şti, … A.Ş ve …’ in müşterek müteselsil kefaletiyle … Ticari Şubesi nezdinde … sayılı sabit işletme kredisi açılmış olduğunu, iş bu kredinin geri ödemelerinin yapılmadığını, 31/12/2018 tarihinde kat edildiğini, kat tarihi olan 31/12/2018 tarihi itibariyle alacaklarının işletme TL sabit kredi hesabından dolayı 228,836,06-TL’si olduğunu, … 6. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve ekinde hesap özeti borçlulara tebliğ gönderildiğini, borcun ödenmediğini, borçlular hakkında … 32. İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasıyla icra takibinin başlatıldığını, borçlu ve kefiller tarafından takibe itiraz edildiğini, hesap kat tarihinden sonra 29/01/2019 tarihinde 14.914,090-TL, 04/02/2019 tarihinde 2.063,62-TL olmak üzere toplam 16.978,52-TL borçlu hesaplarına ödeme geldiğini, iş bu tutar anapara alacağından mahsup edilerek ve takipte de belirtilerek 08/02/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığını, takip tarihi olan 08/02/2019 itibariyle ana para 211.857,54-TL, işlemiş faiz 9.863,10-TL, Faizin %5 BSMV’si 493,15-TL, ihtar masrafı 1.233,17-TL olmak üzere toplam 223.446,96-TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek %40,5 faizi, faizin BSMV’ si takip masrafları ve vekalet ücretinin ödenmesi talep edildiğini, alacağın muaccel olup banka defter ve kayıtları ile sabit olduğunu, talep edilen temerrüt faizi yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, Merkez Bankasına bildirilen faizler çok daha yüksel olmasına rağmen %40,50 oranında temerrüt faizi talep edildiğini, borçluların itirazları haksız ve kötü niyetli olduğunu, haklarında alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davalı borçluların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile takibin devamını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı borçlulara yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Cevap: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, hesap kat ihtarı asıl borçlu … Tic A.Ş’ ne usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğini, bu nedenle müteselsil kefiller yönünden TBK m.586 hükmü uyarınca takip koşulu sağlanamadığını, TBK m.586/1 maddesi hükmünde açıkça anlaşılacağı üzere kefillere karşı icra takibi yapılabilmesi için borçlunun ifada gecikmesi, ihtarın sonuçsuz kalması, veya borçlunun açıkça ödeme güçsüzlüğü içerisinde olması şartları arandığını, ilgili kat ihtarnamesinin tebliğ şerhleri detaylı olarak incelendiğinde Tebligat Kanunu’nun aradığı şartların kefiller bakımından da yerine getirilmediği ve tebligat usulüne açık aykırılıkların bulunduğu gözlemlendiğini, bu bakımdan usulüne uygun şekilde kat edilmeyen hesapların icra takibine konu edilmesi hukuken mümkün olmadığını, hesap kat ihtarı usulüne aykırı tebliğ edildiğinden takip öncesi temerrüt gerçekleşmediğini, bu nedenle takip öncesi %40,5 oran üzerinden talep olunan temerrüt faizi hukuka aykırı olduğunu, davacı banka tarafından her ne kadar alacağın %20′ si oranından icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de likit bir alacaktan söz etmek mümkün olmadığından icra inkar tazminatının da reddi gerektiğini, davacı banka tarafından ikame olunan haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davacı bankanın takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini savunmuştur.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Mahkememizce taraflar arasında akdedilen 29/03/2016 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi, … 6. Noterliğinin.. tarih ve … yevmiye numaralı Kat İhtarnamesi ve tebliğ şerhleri, kefalete ilişkin sözleşme kayıtları, banka kredi dökümleri, hesap özetleri ve … 32. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmiştir.
Bankacı Bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 19/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak “…Davacı bankanın 08/02/2019 takip tarihi itibariyle tüm davalılardan 211.510,41-TL asıl alacak, 5.782,21-TL işlemiş faizi, 289,11-TL %5 BSMV’si ve 1.233,17-TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 218.814,90-TL alacaklı bulunduğunun hesaplandığı, takip tarihinden borç tamamen ödeninceye kadar, tüm davalılardan 211.510,41-TL matrah üzerinden %25,80 temerrüt faizi ve bunun %5’i gider vergisinin istenebileceği, tarafların masraf, vekalet ücreti, tazminat ve benzeri diğer talepleriyle hukuki mahiyetteki beyan ve itirazlarının nihai değerlendirmesinin sayın mahkemenin takdiri içeriğinde kaldığı sonuç ve kanaatine varılmıştır…” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi alacağının tahsiline yönelik olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı … Bankası A.Ş. ile davalı … Ticaret A.Ş. arasında 29/03/2016 tarihinde 970.000,00 TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin akdedildiği, genel kredi ve teminat sözleşmesine diğer tüm davalıların sözleşmedeki limit tutarının tamamı kadar müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla kefil oldukları, davalı asıl borçlu şirketin genel kredi ve teminat sözleşmesi kapsamında kendisine tahsis edilen nakdi ve gayrinakdi kredileri kullandığı, ancak sözleşmede gösterilen şekilde kredi borçlarını geri ödeyememesi üzerine … Bankası A.Ş’ nin … 6. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı Kat İhtarnamesi ile genel kredi sözleşmesinin 31/12/2018 tarihi itibariyle kat edildiği ve kat tarihi itibariyle bankaya olan toplam kredi borcunun ihtarnamenin tebliğinden itibaren 24 saat içinde bankaya ödenmesini borçlulardan talep ettiği, kat ihtarnamesinin davalı asıl borçlu ile diğer tüm davalı kefillere tebliğ edilmesine rağmen borcun ödenmediği, bunun üzerine bankanın, davalı asıl borçlu ve diğer davalılar müşterek borçlu ve müteselsil kefiller hakkında … 32. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, ancak davalıların borca itirazı üzerine takibin durduğu, davacının duran takibe devam edilmesi ve kredi alacağının tahsiline yönelik işbu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmış, davalılar kat ihtarının asıl borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, bu nedenle diğer davalı kefillerin sorumluluğu bulunmadığını savunmuşlardır.
Uyuşmazlığın temeli, davalıların genel kredi ve teminat sözleşmesi kapsamında davacı bankaya borçlu olup olmadıkları, borçlu oldukları takdirde takipteki asıl alacak ve feri kalemlerle birlikte toplam borç miktarının tutarı konusunda görülmektedir.
Hemen belirtmek gerekir ki, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacakların hesabın kat edildiği tarih itibariyle muaccel hale gelecekleri, muacceliyet için kat ihtarının tebliğine gerek olmadığı, kat ihtarının tebliğinin ancak muhatap borçlu ya da kefil için takip öncesi temerrüt durumunu etkilediği, öte yandan genel kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla kefil olan kişilerin asıl borçlu gibi kredi borcundan kefalet tutarları kadar hukuken sorumlu bulundukları, bu bağlamda asıl borçlunun genel kredi sözleşmesindeki kredi borçlarını geri ödeyememesi halinde alacaklının pekala müteselsil kefilleri takip ve dava edebileceği konusunda duraksama yoktur. Açıklanan nedenlerle, davalıların savunmaları yerinde görülmemiştir.
Genel kredi ve teminat sözleşmesi kapsamında davacı bankanın davalılardan ne kadar tutarda alacaklı olduğuna ilişkin olarak hesaplama yapılması için dosya bankacılık alanında uzman bilirkişi Sait Bilgiç’ tevdi edilmiş, bankacı bilirkişi tarafından 19/06/2020 tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. 19/06/2020 tarihli bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, süresi içinde rapora karşı taraflarca itirazda bulunulmamıştır. Bilirkişi raporunun ayrıntılı, gerekçeli, dosya kapsamında bulunan delillerle uyumlu, tarafların ve Mahkemenin denetimine açık şekilde düzenlendiği görülmekle, hükme esas alınmıştır. Açıklanan nedenlerle, bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen 19/06/2020 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda, davalılar tarafından dava tarihinden sonra yapılan ödemeler, tahsilde tekerrür olmamak ve infaz aşamasında icra müdürlüğünce gözetilmek suretiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzüre);
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; davalıların … 32. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları İTİRAZIN İPTALİ ile; takibin 211.510,41 TL asıl alacak, 5.782,21 TL işlemiş temerrüt faizi, 289,11 TL faizin BSMV’si ve 1.233,17 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 218.814,90 TL üzerinden takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar asıl alacak miktarı 211.510,41 TL üzerinden yıllık %25,80 temerrüt faizi ve bu tutarın %5’i gider vergisiyle birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla asıl alacağın (211.510,41 TL) %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davalılar tarafından dava tarihinden sonra borca mahsuben yapılan 16.350,00 TL ödemenin alacağın tasfiyesi aşamasında tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile İcra Müdürlüğü tarafından infaz aşamasında resen dikkate ALINMASINA,
4-Kabul edilen dava değeri (218.814,90 TL) üzerinden alınması gereken 14.947,24 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 2.698,69 TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 12.248,55 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan 2.749,49 TL harçlar toplamı, 1.255,63 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.005,12 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 3.922,09 TL’ sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, davalılar tarafından yargılama gideri yapılmadığı için bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
6-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1. maddesi uyarınca belirlenen 23.767,04 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ nin 13/1. maddesi uyarınca maktudan az olmamak koşulu ile belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak ile davalılara VERİLMESİNE,
8-HMK’ nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.11/11/2020

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)