Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/118 E. 2021/874 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/118 Esas
KARAR NO : 2021/874

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2017
KARAR TARİHİ : 10/12/2021

Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/109 E.sayılı dosyasından verilen 2018/450 K sayılı görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine Mahkememize tevzi edilen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yolcu olarak içinde bulunduğu … plakalı araç ile seyir halinde iken, 08/10/2011 tarihinde davalılardan …’ya ait ve davalılardan … idaresindeki … plakalı iş makinesinin ters şeritte geri manevra yapmak suretiyle çarpıştıkları ve müvekkilinin yaralandığını, kazadan hemen sonra iş makinesinin sürücüsünün firar ettiğini, iş makinesinin diğer davalı … Sigorta A.Ş’ye sigortalı olduğunu, yüz, burun ve alt çene kırıkları nedeniyle müvekkilinin baygın vaziyette kaldırıldığı …Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ameliyat edilerek 12/10/2011
tarihinde taburcu edildiğini, kırılan çok sayıda dişi nedeniyle düzgün beslenemediğini, 8 adet implant yapılması gerektiğini, maddi durumu iyi olmadığı için halen yaptıramadığını, yeterli beslenemediğinden sürekli sağlık problemleri yaşadığını, müvekkilinin 20 yıl deneyimli tekstil ütücüsü olduğunu, mesai saatleri dışında da çalışarak gelirine ek katkı yaptığını, kazanç kaybının
aylık 1.500,00 TL olduğunu, uzun süre evinde eşinin bakımına muhtaç olarak yaşadığını, davalı sürücünün … 2.Sulh CM … E ceza davasında ceza aldığını, kazanın tamamen davalı sürücünün kusuruyla meydana geldiğini belirterek, öncelikle davalıya ait iş makinesinin devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilerek trafik kaydına işlenmesine, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik
1.000,00 TL kazanç kaybını, şimdilik 1.000,00 TL iş göremezlik maddi tazminatını kaza tarihinden itibaren faizi ile birlikte tüm davalıların müteselsilen ödemelerine, şimdilik 1.000,00 TL diş tedavisi giderini dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte tüm davalıların davacıya müteselsilen ödemelerine, davalı sigorta şirketi
hariç olmak üzere diğer davalıların 40.000,00 TL manevi tazminatı kaza tarihinden itibaren faizi ile birlikte müvekkiline ödemelerine, yargılama masrafları ile avukatlık ücretlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına
karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava öncesi yazılı başvuru şartını yerine getirmediğini, bu nedenle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddi
gerektiğini, 08.10.2011 tarihinde kazaya karışan … plakalı iş makinesinin müvekkili şirkete ZMMS poliçesi ile 200.000,00 TL tazminat limiti ile sigortalı olduğu, sorumluluğun sigortalının kusur oranı ile sınırlı olduğunu, kusur oranlarının tespiti bakımından ATK Trafik İhtisas Dairesinden, maluliyet oranının ve kazayla ilgisinin üniversite hastaneleri adli tıp ABD’dan alınacak raporla tespiti gerektiğini, gerçek zararın uzman kişiler tarafından belirlenmesi, belirlenebilir bir ücret yoksa asgari ücretin baz alınması, SGK tarafından rücuya tabi ödeme veya gelir bağlama işlemi yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, tedavi giderlerinin tamamının trafik poliçesi teminat kapsamından çıkarıldığını, belgelenemeyen tedavi masraflarının ispat edilememiş olduğunu, dolaylı zararların sigorta kapsamı dışında tutulduğunu, geçici iş göremezlik tazminatının poliçe kapsamında olmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla faiz sorumluluğunun ancak dava tarihinden itibaren söz konusu olabileceğini belirterek, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalıların (daha sonra vekillikten çekilen) vekilince cevap süresinin uzatılması talepli dilekçe sunulmuş ve 2 hafta ek süre verildiğine dair kendisine tebligat yapılmışsa da, davaya cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, çift taraflı trafik kazasında araçlardan birinde yolcu olan davacının yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Dava ilk olarak … 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasıyla açılmış, anılan mahkemece 06/11/2018 tarihinde … K sayılı kararla görevsizlik nedeniyle usulden red kararı verilmiş, bu kararın kesinleşmesi ve yasal sürede talep üzerine dosya mahkememize 27/02/2019 tarihinde tevzi edilmekle mahkememizce yargılamaya kaldığı yerden devam olunmuştur.
Dava dilekçesindeki ihtiyati tedbir talebi, … 2. AHM tarafından 24/03/2017 tarihli gerekçeli ara kararla teminatsız tedbir kararı verilmek suretiyle kabul edilmiş, davalı …’a ait … plakalı iş makinesinin tescil kaydına tedbir şerhi işlenmiş, daha sonra anılan davalı vekilinin tedbir uygulanan iş makinesinin değiştirilerek başka bir iş makinesi üzerine işlenmesi talebi 26/09/2018 tarihli ara kararla kabul edilerek bu araç üzerindeki tedbir şerhi kaldırılarak … plakalı iş makinesi kaydı üzerine tedbir konulmuştur.
Dava dosyası mahkememize tevzi edildikten sonra, önce davacı vekiline dava dilekçesindeki şimdilik 1.000,00 TL işgücü kaybı tazminat talebinin ne kadarının kalıcı ne kadarının geçici iş gücü kaybı zararı talebi olduğu açıklatılmış, davacı vekilince sunulan 03/07/2019 tarihli dilekçede dava dilekçesindeki şimdilik toplam 3.000,00 TL şeklinde talep edilen maddi tazminatın belirsiz alacak davası olarak talep edilen ve tedavi olsa dahi vücutta oluşacak sakatlık oranına göre aktüerya hesabına konu edilecek kısım olarak ve tamamının sakatlık oranına göre hesap edilecek iş göremezlik tazminatı olarak talep edildiği açıklanmıştır. Sonrasında, daava öncesi davalı sigorta şirketine yazılı başvuru yapılmadan davanın açılmış olduğu tespit edildiğinden, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan ve 6704 sayılı Kanun değişikliğiyle KTK md 97’de düzenlenen hüküm nedeniyle, istikrar kazanmış yüksek yargı içtihatları uyarınca tamamlanabilir dava şartı niteliğindeki bu hususun tamamlanması için davacı vekiline süre verilerek davalı sigorta şirketine başvuru yapması sağlanmış, bu başvuru davacıya cevap verilmemek suretiyle sonuçsuz kaldığından yargılamaya devam edilmiştir.
Maddi hasarlı ve yaralamalı kaza tespit tutanağı, … 2. Sulh Ceza Mah. … E ceza dosyası Uyap kayıtları, içindeki soruşturma dosyası kayıtları, davacının kaza sonrası tedavi evrakları, tetkik görüntüleri ve raporları, davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesi ve hasar dosyası, davacının ve davalı gerçek kişilerin kolluğa yaptırılan ekonomik sosyal durum araştırma sonuçları, Uyap’tan alınan malvarlığı sorgulamaları, SGK’dan geçici iş göremezlik ödemesi ile rücuya tabi ödeme ve hizmet dökümü ile gelir bilgileri celbedilerek incelenmiş, maluliyet, kusur bilirkişi raporları alınmıştır.
İncelenen ceza dava dosyasında, soruşturma aşamasında davacının yolcu olduğu araç sürücüsünden şikayetçi olmaması nedeniyle Ek KYOK kararı verildiği, ceza yargılamasında kaza yerinde keşif yapılıp tanık beyanları da alınmak suretiyle alınan kusur bilirkişi raporunda, kazanın davalı sürücünün iş makinesiyle geceleyin yol yapımıyla uğraşırken kapattığı sol şeritte geri manevra yapması sırasında davacının içinde bulunduğu aracın iş makinesine çarpması şeklinde gerçekleşmiş olduğu, kazanın oluşumunda davacının yolcu olduğu araç sürücüsünün ikinci derecede tali kusurlu olduğu, davalı iş makinesi sürücüsünün asli kusurlu olduğu, yolun yapım ve bakımından sorumlu olan kişi veya kuruluşların kusurlu olduğunun tespit edildiği, bu rapordaki tespitleri esas alan mahkemece davalı iş makinesi sürücüsü … hakkında taksirle yaralama suçundan mahkumiyet-adli para cezasına çevirme kararı verildiği, kararın Yargıtay kararıyla onanarak 14/10/2015 tarihinde kesinleşmiş olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekilince sunulan 02/10/2020 tarihli dilekçe ile, maddi tazminat bedelinin davalı sigorta şirketi tarafından ödendiği, bu nedenle maddi tazminat talepleri yönünden davadan vazgeçtikleri, manevi tazminat yönünden davanın devam ettiği beyan edilerek maddi tazminat talepleri yönünden feragatlerinin kabulüne karar verilmesi talep edilmiş, dilekçedeki farklı hukuki sonuçları olan beyanlar nedeniyle talebi ve beyanının açıklanması istenmiş, davacı vekilince sunulan 12/02/2021 tarihli dilekçede, davalı sigorta şirketiyle ödeme konusunda sulh olunduğu, bu sulh sözleşmesi gereği davadan tüm davalılar yönünden feragat edildiği, feragatin HMK md 331 gereği yapıldığı, bu nedenle maddi tazminat yönünden müvekkiline yargılama gideri-vekalet ücreti yüklenmemesini talep ettikleri beyan edilmiştir.
Dava sonrası sulh-ödeme nedeniyle maddi tazminat davasından feragat edildiğinden, tüm davalılar yönünden Yargıtay (Kapatılan) 17.HD ve 4.HD’nin yerleşik içtihatları gereğince dava sonrası ödeme-sulh üzerine feragat nedeniyle maddi tazminat davasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve bu nedenle davacı aleyhine maddi tazminatla ilgili yargılama gideri-vekalet ücreti yüklenmemesine karar vermek gerekmiştir. Bu aşamadan sonra manevi tazminat davası yönünden yargılamaya devam edilmiştir.
ATK’dan alınan maluliyet raporunda davacının 08/10/2011 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle (kaza tarihinde yürürlükte olan) 11/10/2008 tarihli Yönetmelik uyarınca %8,3 kalıcı, 4 ay geçici iş gücü kaybı olduğu tespit edilip bildirilmiştir.
Trafik kazalarında uzman İTÜ Makina Fakültesi öğretim üyesi bilirkişiden alınan kusur raporunda özetle; kazanın oluşumunda yol yapımı sırasında gerekli ve yeterli tedbiri almayan, sol şeritten araç gelmesine rağmen önünü kapatacak şekilde geri manevra yapan iş makinesi operatörü davalı sürücü …’ın %70 oranında asli kusurlu olduğu, yol yapımı için gerekli ve yeterli tedbir almayan ilgili yüklenici firmanın %20 oranında tali kusurlu olduğu, davacının yolcu olduğu araç sürücüsünün %10 oranında tali kusurlu olduğu tespit ve görüşleri oldukça detaylı ve gerekçeli biçimde bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan ve incelenen deliller, denetime açık, bilim ve fen kurallarına uygun, kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuata dayalı, kazanın oluş şekline ve mahkememiz açısından TBK md 74 gereği bağlayıcı olan ceza dava dosyasındaki maddi vakıa tespitleriyle de uyumlu olan, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülen maluliyet ve kusur bilirkişi raporları tespitleri hep birlikte değerlendirildiğinde, dava dilekçesindeki 40.000,00 TL manevi tazminat talebi yönünden yapılan hukuki değerlendirme sonucunda, paranın alım gücü, kaza tarihi, kazanın oluş şekli, tarafların kusur durumu, dava konusu kazanın meydana gelmesinde kendisine kusur yüklenemeyecek olan davacı yolcunun kazada araçtan fırlayarak yaralanmasında kazaya etken kusuru olmasa da, araçtan fırlamasının emniyet kemerini takmadığını gösterdiği, bu nedenle yüz ve çeneden yaralanmasında müterafik kusuru bulunduğu, davacının yaşı ve kaza nedeniyle tespit edilen maluliyet durumu ve oranı, tarafların Uyap’tan dosya içine alınan malvarlığı araştırma sonuçları ile kolluk marifetiyle yaptırılan ekonomik sosyal durum araştırması sonuçları hep birlikte gözetilerek; kazanın oluşumunda davalı sürücünün %70 asli kusuru nedeniyle davacının kalıcı ve geçici işgücü kaybına ilişkin manevi zararından TBK md 56 uyarınca davalı sürücünün ve onun kusurunun neticelerinden sorumlu olan davalı işletenin sorumlu oldukları; manevi tazminat zenginleşme aracı veya ceza olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla, manevi huzur ile tatmin duygusunu sağlayacak, caydırıcılık etkisi de yaratacak tutarda olması gerektiği hususları hep birlikte gözetildiğinde, TBK md 56 TMK md 4 uyarınca hak ve nesafet kuralları da dikkate alınarak, takdiren 20.000,00 TL manevi tazminatın yeterli ve dosya kapsamına uygun olduğu kanaatiyle, manevi tazminat davasının bu tutar üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dava tarihi sonrası ödeme nedeniyle feragat edilen ve Yargıtay’ın yerleşik içtihadı gereği KVYO kararı verilen maddi tazminat talepleriyle ilgili yargılama gideri-vekalet ücretleri yönünden davacı vekilince sunulan dilekçede sulh sözleşmesi gereği tarafların birbirinden yargılama gideri-vekalet ücreti talebi olmadığı bildirildiğinden, tarafların yaptığı yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, tarafların lehine/aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Maddi tazminat davasının tüm davalılar yönünden dava sonrası ödeme nedeniyle davadan feragat edildiğinden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 20.000,00-TL manevi tazminatın 08/10/2011 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacıya verilmesine, manevi tazminat yönünden fazla istemin reddine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı maddi tazminat yönünden 59,30 TL, manevi tazminat yönünden 1.366,20 TL olup, maddi tazminat harcının talep gibi davacı üzerinde bırakılmasına, alınması gereken manevi tazminat harcından peşin yatırılan 734,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 591,86 TL harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiliyle Hazineye gelir kaydına,
3-Maddi tazminat davası yönünden talep gibi, tarafların yaptığı (davacının yatırdığı harçlar dahil) yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, kendisini vekille temsil ettiren tarafların lehlerine veya aleyhlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan 889,55TL posta tebligat gideri, 1.687,00-TL bilirkişi ve ATK ücretinden oluşan toplam 2.576,55 TL yargılama giderinden manevi tazminat davasının kabul/red oranına (%50-%50) göre hesaplanan 1.288,27 TL’si ile (31,40TL başvuru harcı, 734,34 TL peşin harç) 765,74TL harcın toplamından oluşan 2.054,01TL yargılama giderinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen manevi tazminat tutarı üzerinden yürürlükteki AAÜT’ne göre hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacıya verilmesine,
6-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen manevi tazminat tutarı üzerinden yürürlükteki AAÜT’ne göre hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalı …’a verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalılardan … vekilinin yüzüne karşı, davalılardan … ve … Sigorta’nın yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/12/2021

Katip

Hakim