Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/904 E. 2019/496 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/904 Esas
KARAR NO : 2019/496

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/04/2013
KARAR TARİHİ : 12/06/2019

Mahkememizin 2013/115 E 2014/356 K sayılı kararı Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/7597 E 2018/1054 K sayılı ilamı ile bozulmakla dosya yukarıda belirtilen sıraya kaydedildi, yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/07/2010 günü saat 15:30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … ili istikametinden … ili istikamateni seyri sırasında aracının lastiğinin patlaması sonucu takla attığını ve tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada … hmatamı adaçta müvekkilinin yanı sıra yolcu konumunda olan müvekkilinin oğlu …, kızı …, eşi … ve diğer beş kişinin yaralandığını, davalı … şirketinin söz konusu aracın ZMSS’nı temin ettiğini, karayolları trafik kanununun 91 m uyarınca, henüz 13 yaşında bir çocuk olan mağdur…’nun kaza sonucu hayatı boyunca izlerini taşıyacağı sakatlık sebebiyle uğradığı zararların sigortacı davalı tarafından tazmin edilmesi gerektiğini, kazada ağır şekilde yaralanan müvekkilinin oğlu …’nun … Üniversitesi Tıp Fakütlesi’ne sevk edildiğini ve buradaki tedavisi esnasına üst kolamputasyonu gelişen hastanın derhal … Eğitim ve Aratşırma Hastanesine transfer edildiğini, … Eğitim ve Araştarma Hastanesinin Genel Adli Muayene raporunda müvekkili …’nun oğlu …’nun kaza neticesinde sağ kolunun tama yakın kopmuş olduğunun, ana atar damar ve toplar damarın sinirlerin ve kaslarının kesik olduğunu, kolunda kan dolaşımının olmadığının belirtildiğini, … tarihli Sağlık Banaklığı İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinin Sağlık Kurulunun…’nun halen maruz kaldığı hasarları ve bunun neticesinde geçirdiği operasyon ve operasyon sonuçlarının incelendiğinde eski suprakondilerhumerus kırığı, dirsekte hareket kısıtlılığı teşhis ettiğinden bahisle davanın kabulünü, sürekli iş göremezlik nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybının tespitiyle alacağın tam miktarının belirlenmesini, tedavi giderleri ile tüm iyileşme süresince yapılan ve ileride yapılması gerekecek türlü masrafların tazminini, fazlaya dair hakların saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL tutarındaki ölüm ve cismani zararlara ilişkin maddi tazminat ile tedavi ve bakım giderlerinin kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tazminini, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 08/01/2010-08/01/2011 başlangıç ve bitiş tarihli … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlıkve ölüm teminatlarının ise kaza tarihi itibariyle kişi başına 175.000,00 TL olduğunu, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 md. Uyarınca sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracının iştelimesi sırasına, bir kimsenini ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2618 trafik kanuna göre işletene düşen hukuki sorumluluğun, zorunlu sigorta limitlerine göre temin edibildiğini, ayrıca manevi tazminat ve tedavi taleplerinin teminat dahilinde olmadığını, müvekkili şirketin sigortalısının kazanın meydana glemesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde sigortalısı aracç sürücünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, nitekim bu hususun yargıtay içtihatlarıyla sabitliğini ve ATK’dan kusur raporu alınmasını talep ettiğinden bahisle, kusur maluliyet durumu ve tazminat miktarı yönünden bilirkişi incelemesini, davacının müterafik kusurunun araştırılmasına ve varsa tazminattan indirilmesini, haksız davanın reddini, yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep ettiği anlaşılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazası nedeniyle kalıcı işgöremezlik tazminatı ile tedavi masrafları istemine ilişkindir.
Mahkememizce davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/7597 E 2018/1054 K sayılı ilamı ve “… Davacı taraf dava dilekçesinde, …’in kazadaki yaralanması nedeniyle yapılan tedavi masrafları ile kalıcı işgöremezlikten kaynaklanan maddi zararlarının tazminini istediğini açıkça belirtmiş; davacı …’in geçici işgöremezlik zararının oluştuğu yönünde bir iddiada ve bu sebebe dayalı tazminat isteminde bulunmamıştır. Hükme esas alınan 27.10.2014 tarihli bilirkişi raporunda, kaza tarihinde 13 yaşında olan davacı … için 18 aylık süre için 10.343,35 TL. geçici işgöremezlik tazminatının da hesaplanıp toplam tazminata eklendiği ve mahkeme tarafından, bu bedelin de hüküm altına alındığı görülmektedir. 6100 sayılı HMK’nun 26/1. maddesindeki “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir” düzenlemesi göz önünde bulundurulduğunda; davacı tarafın talebi aşılarak, dava dilekçesinde talep edilmeyen 18 aylık geçici işgöremezlik tazminatının da hüküm altına alınması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.3-Davacının talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanması bakımından alınan 27.10.2014 tarihli bilirkişi raporunda, toplam tazminatın 141.033,29 TL. olarak hesaplandığı ve davadan önce davalı sigortacı tarafından ödenen bedelin tazminattan düşülmediği; davacı vekili tarafından 07.11.2014 tarihinde ıslah yoluyla dava değeri artırılırken, raporda saptanan miktardan davalı sigortacının ödediği 71.781,00 TL’nin düşülmesi suretiyle saptanan 69.252,29 TL’ye dava değerinin yükseltildiği; mahkeme tarafından da rapor ve davacı ıslah talebindeki gibi karar verildiği görülmektedir. Davalı tarafından sunulan tüm beyan dilekçelerinde, davacı tarafa 71.781,00 TL. tazminatın 30.01.2012 tarihinde ödendiği bildirilmiş; davacı taraf da sigortacı tarafından bu bedelin ödendiğini kabul etmiştir. Bu itibarla, davalı tarafından davadan önceki tarihte ödenen tazminatın güncellenmiş değerinin tazminattan düşülmesi gerekir. Zira, davadan önce parayı alan ve bu dönem zarfında parayı kullanan davacı tarafın sebepsiz zenginleşmesinin önlenebilmesi için, davadan önce yapılan ödemelerin hesaplanan tazminattan güncellenerek düşülmesi gereklidir. Bu durumda mahkemece; davalı tarafından ödenen bedelin tazminatın denkleştirilmesi prensibi uyarınca, ödemenin yapıldığı tarih ile zarar hesabının yapıldığı tarih arasında işleyen yasal faizi hesaplanarak bu ödemenin güncellenmesi ve güncellenmiş miktarın, tazminat miktarından mahsup edilmesi suretiyle hesaplama yapılması konusunda ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.4-Davacı taraf davasını açarken, miktarlarını ayrı ayrı belirtmeden 5.000,00 TL. harca esas değer üzerinden, kalıcı işgöremezlik tazminatı ve tedavi masrafı istemli belirsiz alacak davası açmış; 07.11.2014 tarihli artırım dilekçesiyle, toplam taleplerini 69.252,29 TL’ye yükseltmiş; 05.12.2014 tarihli feragat dilekçesiyle, dava ve ıslaha konu ettikleri maddi tazminatın tamamını geçici ve kalıcı işgöremezlik tazminatı olarak talep ettiklerini, dava dilekçesinde talep edilen tedavi giderlerinden feragat ettiklerini bildirmiş; mahkeme tarafından da tedavi gideri talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, reddolunan bu alacak kalemi için davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı durumda, alacağın belirlenebilen kısmının dava açılırken bildirilmesi ve bu bedel üzerinden harç yatırılması gerektiği; davacı tarafın davasını açarken, maddi tazminat istemini ayırmadan 5.000,00 TL’yi dava değeri olarak bildirdiği gözetildiğinde; dava açılırken harca esas dava değeri olarak bildirilen 5.000,00 TL’nin eşit miktarlarda kalıcı işgöremezlik tazminatı ve tedavi masrafına ilişkin olduğu kabul edilip, feragat nedeniyle reddedilen tedavi gideri bedeli üzerinden davalı yararına vekalet ücretinin hüküm altına alınmaması da hatalı olmuştur.” gerekçesi ile bozulmakla dosya yukarıda belirtilen sıraya kaydedilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyularak davalı tarafından yapılan ödemenin güncelleştirilip mahsup edilmesi için dosya önceki aktüerya bilirkişiye tevdi edilmiş ve ek bilirkişi raporu ile bozma ilamı doğrultusunda; davacının daimi iş gücü kaybından kaynaklı zararının davalıdan tahsiline , fazlaya ilişkin daimi iş gücü kaybı tazminatı talebinin reddine, tedavi gideri nedeni ile tazminat isteminin ise feragat nedeni ile reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiş ve vekalet ücreti hesabında feragat nedeni ile reddedilen 2.500,00 TL ile daimi iş gücü kaybı tazminatının fazlaya ilişkin kısmı dikkate alınarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın kısmen KABÜLÜ ile;
1)43.790,56 TL’nin 02/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin tazminat taleplerin reddine,
2-Tedavi giderleri nedeniyle tazminat taleplerinin FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
3-Alınması gerekli 2.991,33-TL karar ve ilam harcından 24,30-TL peşin harcın ve 878,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.089,03-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 24,30-TL peşin harcın ve 878,00 TL ıslah harcının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan posta ve tebligat masrafı 476-TL, ATK rapor ücreti 400,00-TL, bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.876,00-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 1.186,25-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 5.166,96-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.335,40 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süresi içerisinde Yargıtay Temyiz yolu açıkolmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12/06/2019

Katip …
¸E-İmza

Hakim …
¸E-İmza