Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/898 E. 2019/605 K. 12.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/898 Esas
KARAR NO : 2019/605

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 03/10/2018
KARAR TARİHİ : 12/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin “…” adresinde bulunan işyerinden 2018 yılı Pay Defterinin zayi olunduğunu, bu olayda hırsızlık şüphesi bulunduğunu, kolluk kuvvetlerine başvurulduğu, defterin bulunamadığı belirtilerek, Türk Ticaret Kanunu’nun 82./7 maddesi uyarınca müvekkil şirkete ait 2018 yılı Pay Defterinin zayi olduğuna dair zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, TTK md.87 uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Anılan maddeye göre; bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde ziyaa uğrarsa tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.”
Dava konusu olayda, davacı şirketin faaliyet adresi itibariyle mahkememizin yetkili olduğu, davanın beyan edilen ziyaı öğrenme tarihi itibariyle onbeş gün içinde açılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık, davacının zayi olduğunu öne sürdüğü belgelerin tacirin saklamak zorunda olduğu belgelerden olup olmadığı ve zayi sebebinin kendi kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığı noktasında toplanmaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 82/1-3. maddelerine göre: “(1) Her tacir;
a) Ticari defterlerini, envanterleri, açılış bilançolarını, ara bilançolarını, finansal tablolarını, yıllık faaliyet raporlarını, topluluk finansal tablolarını ve yıllık faaliyet raporlarını ve bu belgelerin anlaşılabilirliğini kolaylaştıracak çalışma talimatları ile diğer organizasyon belgelerini,
b) Alınan ticari mektupları,
c) Gönderilen ticari mektupların suretlerini,
d) 64 üncü maddenin birinci fıkrasına göre yapılan kayıtların dayandığı belgeleri, sınıflandırılmış bir şekilde saklamakla yükümlüdür. “
6102 sayılı TTK’nın 64/1.maddesi de aynen şöyledir: “Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu Kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır. Defterler, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulur. İşletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesi defterlerden izlenebilmelidir.”
Belirtilen yasa hükümleri karşısında tacirin işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında bilgi sağlayabilecek tüm evrakı TTK’nın 82/5. maddesine göre 10 yıl saklaması gerekmektedir.(Yrg.11.HD. 03/11/2008T. 2007/8825E, 2008/12089K., 28/12/2011T. 2009/685 E., 2011/156 K.)
Zayi olduğu ileri sürülen pay defterinin mevcudiyetine dair noter kayıtları, kayıp iddiasına ilişkin davacı başvurusuyla düzenlenen kolluk tutanakları getirtilerek incelenmiş, davacı şirket hakkında bir vergi veya SGK incelemesinin bulunmadığı, yazılan yazı cevaplarından anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; TTK madde 82’ye göre zayi belgesi verilebilmesi için tacirin bir taraftan defterlerin korunması amacıyla gereken dikkat ve özeni göstermiş olması, diğer taraftan ziyaa uğramanın onun iradesi dışında meydana gelmiş olması zorunludur. Tacir, yasa gereği tutmak zorunda olduğu işletmesine ait defterler ve belgelerini iş yerinde ve emin koşullarda saklamak ve muhafaza etmek yükümlüğündedir. Ancak davacı tacir şirketin, bir tacirden beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine rağmen, (anonim şirket için en önemli ve tutulması kanunen zorunlu defterlerden olan) pay defterinin ziyaa uğramasının iradesi dışında gerçekleştiğini kanıtlayamaması sebebiyle, TTK 82. maddede yazılı koşullar birlikte oluşmadığından, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Alınması gerekli 44,40-TL karar harcının peşin alınan 35,90-TL harçtan mahsubu ile 8,05-TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.12/07/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸