Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/895 E. 2021/571 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/895 Esas
KARAR NO : 2021/571

DAVA : Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan Cismani Zarar)
DAVA TARİHİ : 24/07/2014
KARAR TARİHİ : 10/09/2021

İstanbul 24.Asliye HM’nin 2014/316 E dosyasından verilen 2015/33 K sayılı görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine Mahkememize tevzi edilen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/12/2013 tarihinde müvekkilinin yol kenarında yaya olarak dururken davalı … yönetimindeki … plakalı aracın … Sokağını takiben … Caddesi istikametinde seyrederken No:39 numaralı bina önüne geldiğinde havanın kar yağışlı olması, zeminin buzlu ve kaygan olmasının da etkisiyle direksiyon hakimiyetini kaybederek süratle park halinde bulunan … plakalı aracın ön sol köşe kısmına çarptığını, kaza neticesinde müvekkilinin bacaklarının iki araç arasında sıkıştığını, meydana gelen kaza nedeni ile müvekkilinin ağır yaralandığını ve malul kaldığını, kaza nedeni ile yaklaşık 8 ay çalışamadığını belirterek, 11/12/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 7.000,00-TL geçici iş göremezlik ve 8.000,00-TL sürekli maluliyet ve 5.000,00-TL tedavi giderleri zararı olmak üzere toplam 20.000,00-TL maddi tazminat ile, 50.000,00-TL manevi tazminatın faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekilince sunulan 26/01/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, davadaki maddi tazminat taleplerinden 8.000,00 TL kalıcı işgücü kaybı tazminatı talebi 199.654,39 TL’ye yükseltilmiş, eksik peşin harç yatırılmıştır.
Davalılardan … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde … numaralı ZMMS sigorta poliçesi ile 12/11/2013-12/11/2014 vadeleri arasında teminat verildiğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti 250.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın sigorta şirketine dava öncesi yapmış olduğu başvurunun değerlendirildiğini, 51.860,00-TL maddi zararının 18/12/2014 tarihinde davacı vekilinin hesabına ödendiğini, müvekkili sigorta şirketinin üzerine düşen sorumluluğunu fazlası ile yerine getirdiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla kusur durumunun ve maluliyet oranının tespiti gerektiğini, maluliyet oranının tespitinin Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenecek rapor dahilinde tespit edilmesi gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu belirterek tüm tazminat talepleri yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza günü havanın yağışlı ve zeminin kaygan olması nedeni ile müvekkilinin aracının kaydığını ve ancak park halindeki araçlara çarpmak sureti ile durabildiğini, davacının adeta kendisini araç önüne attığını, yaşanan olay sonrası memur maaşı ile geçimini sağlayan müvekkilinin yapılan anlaşma dahilinde 6 ay süre ile muntazam olarak toplam 9.000,00-TL davacı tarafa ödeme yaptığını, üzerine düşen görevi yerine getirdiğini, bu ödemenin dışında bir ödeme yapılması gerekiyor ise davalı sigorta şirketinden talep edilmesi gerektiğini, ayrıca talep edilen manevi tazminatın fahiş bir talep olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … Sig.AŞ vekili ihbara cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete bir başvuru yapılmadığını, kusur durumunun tespiti gerektiğini, talep edilen manevi tazminatın hakkaniyete uygun olmadığını, ceza yargılamasında uzlaşma varsa araştırılması gerektiğini,müvekkili ihbar edilen konumunda olduğundan hakkında karar verilmemesi ve aleyhine vekalet ücreti-yargılama gideri hükmedilmemesi gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, yaya davacıya davalı sürücünün çarpması şeklinde gerçekleşen trafik kazası nedeniyle maluliyet oluştuğu iddiasına dayalı maddi tazminat ile manevi tazminat davasıdır.
Dava ilk olarak … 24.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E dosyasıyla açılmış, anılan mahkemece 03/02/2015 tarihinde 2015/93 K sayısıyla görevsizlik kararı verilmiş, dosya mahkememize 03/10/2018 tarihinde tevzi edilmekle mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Kaza tutanağı, araç trafik tescil kaydı, … 37.Asliye Ceza Mah. … E ceza dosyası Uyap kayıtları, davacının kaza sonrası tedavi evrakları, davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesi ve hasar dosyası, dava öncesi ve dava sonrası ödeme belgeleri, davacının ve davalı sürücünün kolluğa yaptırılan ekonomik sosyal durum araştırma sonuçları, Uyap’tan alınan malvarlığı araştırma sorgulamaları, SGK’dan rücuya tabi ödeme ve gelir bilgileri celbedilerek incelenmiş, bilirkişi raporları alınmıştır.
Davalı sürücünün vekilinin talebiyle dosya, aracın kasko sigorta poliçesini yapan … AŞ’ye ihbar olunmuştur.
ZMMS şirketi hasar dosyasının incelenmesinde, dava öncesi davacının davalı sigorta şirketine yazılı başvuru yaptığı ve kendisine (dava tarihinden sonra) 18/12/2014 tarihinde 51.860,00 TL tazminat ödemesi yapıldığı, herhangi bir imzalı ibraname bulunmadığı, ayrıca davalı araç sürücüsü tarafından dava tarihi öncesinde davacıya toplam 9.000,00 TL maddi tazminat ödemesi yapılmış olduğu, bu ödemenin davacı vekilince sunulan 02/04/2021 tarihli dilekçede aynen teyit edildiği tespit edilmiştir.
İncelenen ceza dosyasında müşteki davacı yayanın kazada kusursuz, davalı sürücünün ise tam ve tek kusurlu olduğu tespitiyle birlikte mahkumiyetine karar verildiği, HAGB kararı verilen hükmün kesinleştiği görülmüş olup, TBK md 74 uyarınca mahkumiyet-HAGB kararı mahkememiz açısından bağlayıcı değilse de, kesinleşen ceza dosyasında yapılan maddi vakıa tespitleri mahkememiz açısından bağlayıcıdır.
Davacının kaza nedeniyle kalıcı ve geçici iş gücü kaybı oluşup oluşmadığı, oluştuysa oran ve süresinin tespiti amacıyla ATK 2.İhtisas Kurulundan alınan raporda, kaza tarihinde 24 yaşında olan davacının kaza nedeniyle %22 kalıcı, 6 ay geçici işgücü kaybı oluştuğu tespit edilmiş, kazadaki kusur oranları hakkında trafik kazaları konusunda uzman makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmış, bu raporda (ceza dosyası tespitiyle uyumlu şekilde) davacının kazada kusursuz, davalı sürücünün %100 kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Davacıya dava öncesi ve dava sonrası yapılan ödemelerin yeterli ödeme sayılıp sayılamayacağı, davada talep edebileceği bakiye iş gücü kaybı tazminatı ile kadri maruf belgelendirilemeyen tedavi-iyileşme gideri bulunup bulunmadığı konusunda aktüer bilirkişiden ve adli tıp uzmanı doktor bilirkişiden (kusur bilirkişisiyle birlikte) alınan kök raporda davada talep edilebilecek kalıcı ve geçici işgücü kaybı zararı, kadri maruf belgesiz tedavi gideri hesaplanıp bildirilmiş, davalıların yaptığı kısmi ödemenin hesaplanan tazminatı karşılama oranının %56,78 olduğu yani yetersiz ödeme olduğu açıklanmış; ancak kök raporda davalı sürücünün ödemesinin dava tarihi öncesi, sigorta şirketinin ödemesinin dava tarihi sonrası olduğu hususunda güncelleme yapılırken hata yapıldığından ek rapor alınarak bu hatanın düzeltilmesi sağlanmış, ek raporda davacının (Anayasa Mah.nin KTK ile ilgili iptal kararı sonrası güncel Yargıtay 17.HD içtihatlarına göre TRH2010 tablosu-progresive rant hesabı usulüyle) hesaplanan kalıcı işgücü kaybı zararının (dava öncesi ödeme güncellenerek düşüldüğünde) 267.102,64 TL, geçici işgücü kaybı zararının 5.047,79 TL, kadri maruf iyileşme giderinin 3.000,00 TL olduğu, ancak poliçe teminat limiti 250.000,00 TL’den davalı sigorta şirketinin dava tarihi sonrası ödemesi düşüldüğünde sigorta şirketinden limit dahilinde talep edilebilecek azami tutarın 198.140,00 TL olduğu, limiti aşan kısım yönünden davalı sürücüden 68.962,64 TL talep edilebileceği bildirilmiştir.
Davacı vekilince kök aktüer rapor sonrası 26/01/2021 tarihinde ıslah dilekçesi sunularak eksik peşin harç yatırılmışsa da, 18/08/2021 tarihinde dosyaya sunulan beyan dilekçesi ile, maddi tazminat talepleri yönünden davalı sigorta şirketince yapılan ödeme nedeniyle davanın konusuz kaldığı beyan edilerek KVYO kararı verilmesi talep edilmiş, 10/09/2021 tarihli duruşmada alınan imzalı beyanıyla da maddi tazminat davasının tüm davalılar yönünden konusuz kaldığı, davalılardan bu kısımla ilgili yargılama gideri-vekalet ücreti talepleri olmadığı, davanın sadece manevi tazminat yönünden devam ettiği beyan edilmiştir.
Bu nedenle davadaki 20.000,00 TL’lik maddi tazminat talebi yönünden, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, incelenen deliller ve kazanın oluş biçimi ile ceza dosyası tespitleri kapsamında, alınan bilirkişi raporlarının dosya kapsamına, kazanın oluş şekline, kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken mevzuata ve yerleşik Yargıtay 17.HD içtihatlarına uygun, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacı yayanın kazada kusursuz, davalı sürücünün tam kusurlu olduğu, davalı sürücünün aracının ticari değil hususi olması nedeniyle yasal faiz istenebileceği anlaşılmakla, dosyada alınan, bilim ve fenne, olayın oluş şekline, yaralanmanın derecesine, ceza dosyası içeriğine uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporları da esas alınarak, davacı vekilinin davalı sürücüden talep ettiği 50.000,00 TL manevi tazminat talebi yönünden yapılan hukuki değerlendirme sonucunda, paranın alım gücü, kaza tarihi, kazanın oluş şekli, tarafların kusur durumu, davacının yaşı ve kaza nedeniyle tespit edilen maluliyet durumu ve oranı, tarafların Uyap’tan dosya içine alınan malvarlığı araştırma sonuçları ile kolluk marifetiyle yaptırılan ekonomik sosyal durum araştırması sonuçları hep birlikte gözetilerek; manevi tazminat zenginleşme aracı veya ceza olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla, manevi huzur ile tatmin duygusunu sağlayacak, caydırıcılık etkisi de yaratacak tutarda olması gerektiği hususları hep birlikte gözetildiğinde, TBK’nın 51, 54, 57. maddeleri ve TMK md 4 uyarınca hak ve nesafet kuralları da dikkate alınarak, takdiren 50.000,00 TL manevi tazminatın kabul edilebilir olduğu kanaatiyle, bu talebin tam kabulüne karar verilmiştir.
Davalı ZMMS şirketinin poliçesinin manevi tazminat klozu bulunmadığı, manevi zararları temin etmediği, dolayısıyla manevi tazminattan sorumlu tutulamayacağından, dava dilekçesinde müteselsilen sigorta şirketine de yöneltilen manevi tazminat talebinin yasal veya sözleşmesel dayanağı bulunmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava tarihi sonrası ödeme nedeniyle konusuz kalan maddi tazminat talepleriyle ilgili yargılama gideri-vekalet ücretleri yönünden HMK md 331 kapsamında yapılan değerlendirmeye göre, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunduğu gibi haklılığı raporlarla anlaşılmakla davalılardan yargılama gideri-vekalet ücreti talep hakkı bulunmaktaysa da, davacı vekilince taleplerinin bulunmadığı açıklandığından, bu konuda da tarafların yaptığı yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, davalılar aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Maddi tazminat davası dava tarihi sonrası ödeme nedeniyle konusuz kaldığından tüm davalılar yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davalılardan … aleyhine açılan manevi tazminat davasının kabulü ile, 50.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bu davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
Davalılardan … Sigorta aleyhine açılan manevi tazminat davasının reddine,
3-Maddi tazminat davası için alınması gereken harç 59,30 TL olup, peşin alınan 3.272,98 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.213,68 TL harcın karar kesinleştikten sonra ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Manevi tazminat davası için alınması gereken 3.415,50 TL karar ve ilam harcının davalı …’den tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan posta ve tebligat masrafı 338,70-TL, ATK faturası ve bilirkişi ücreti 2.862,00-TL olmak üzere toplam 3.200,70-TL yargılama gideri bulunmakla, maddi tazminat davası yönünden tarafların birbirinden talebi olmadığından, bu yönden tarafların yaptığı yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, davacının yaptığı giderlerden (aktüer bilirkişi incelemesi sadece maddi tazminatla ilgili yaptırıldığından) 1.100,00-TL aktüer bilirkişi ücretleri düşülerek kalan 2.100,70-TL yargılama giderinin (bu giderler aynı zamanda kabul edilen manevi tazminat davası yönünden yapıldığından) davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen manevi tazminat yönünden yürürlükteki AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 7.300,00-TL nispi vekâlet ücretinin davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Dava sonrası ödeme nedeniyle KVYO kararı verilen maddi tazminat davası yönünden, davacı kendisini vekil ile temsil ettirse de davacının talebi bulunmadığından, davacı lehine/davalılar aleyhine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Davalı sigorta şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen manevi tazminat davası yönünden yürürlükteki AAÜT md.10/3 gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta AŞ’ye verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan gider/delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalılardan … vekilinin yüzüne karşı, davalılardan … Sigorta ve ihbar olunan … Sigorta vekillerinin yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/09/2021

Katip

Hakim